25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Vodafone’dan çevreci uygulama Vodafone Türkiye ve TABİT ortaklığında Aydın’da hayata geçirilen Vodafone Akıllı Köy, özel ilaçlama ünitesi, erken uya EKONOMİ rı sistemi, sulama yönetimi ve çiftçi bilgilendirme eğitimleri ile çevreci tarımcılıkta köyler için model oluşturuyor. 8 [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY Güneş gözlüğü yakacak Tatil öncesinde ithal güneş kremi ve güneş gözlüğüne ek vergi geldi. İthal güneş kreminden yüzde 25, güneş gözlüğünden de yüzde 29.8 oranında ilave gümrük vergisi alınacak. Pazar 4 Haziran 2017 İkinci Hazine geldi Türkiye Varlık Fonu (TVF) dört alt fon kurdu ve bunu Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımladı. Piyasa İstikrar ve Denge Fonu KOBİ Finansman Fonu Lisans ve İmtiyaz Fonu Maden Alt Fonu. Karar 13 sayfa. Tamamı sermaye piyasası terminolojisiyle yazılmış. Borsayı bilmeyenin anlaması pek zor. Zaten A.Ş. olmanın avantajı da bu. Resmi Gazete’de yayımlama derdinden kurtuluyorsun. Oysa Resmi Gazete’de yayımlansa, 1 Haziran’dan bu yana yüz bin lerce kez okunacak ve tartışma zemini çok daha yaygın olacaktı. Ticaret Sicili gazetesinde “Yatırım Komitesi” üyelerinin özgeçmişleri de var. Misal Yiğit Bulut’un hangi gazetelerde köşe yazarlığı, hangi TV’lerde yöneticilik yaptığı, CNN’deki Parametre programı, halen Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlığı görevini, Ticaret Sicili’nde görmek biraz enteresan. Yatırım komiteleri ayda en az bir kere toplanıp alacakları yatırım kararını konuşacakmış. Resmen müdahale edecek Böylece bu dört Fon ile TVF kuruluşu sırasında dile gelen “ikinci Hazine”, resmiyet kazanmış oldu. Şimdi para ve sermaye piyasalarına resmen müdahale edilecek. Fakat belirsizlik azalmak yerine büyüyor. Zira bilen bilir ki, sermaye piyasası araçları kâr getirirken iyidir. Ama riskler ortaya çıktığında ne olacağının cevabı yok. Güvendiğim bir bankacıyı görüşü için aradım. Çok endişeli olduğunu söyledi. İki başlıkta özetliyor: Artık bir değil iki borçlanma otorite si var. Yabancı bankalar her yıl bütçe yapar ken her bölge ve ülke için bir fon ayırır. Türkiye’nin fonu da bellidir. Şimdi kritik soru şu: Yabancılar Varlık Fonu işlem yapacak diye, örneğin Türkiye’ye 100 milyon dolar ayırdıysa, bunu 150’ye çıkarıyor mu? Sonra cevabı kendisi verdi: Şu ana kadar hayır. Bankacı dostumuzun dediği süreklilik kazanırsa, bize (ülke ekonomisine) bu işin sadece riski kalabilir. Dikkat ve açıklık zorunlu. Liyakat ve pişkinlik OHAL KHK’leri, AKP için bir “sopa” aracı. Parti biatçısı olmayan herkese karşı, ihtiyaç duyuldukça kullanılan bir sopa bu. Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu da bu araç vasıtasıyla kamu görevinden uzaklaştırılmış on binlerce kamu görevlisinden biri. “Biri” ama Kaboğlu’nun ömrünü anayasa meselelerine adamış bir isim olması, bu ihracı altı kırmızı kalemle çizili hale getiriyor. Hiçbir gerekçe gösterilmeden kamu görevinden uzaklaştırılan Kaboğlu, tüm özlük haklarından yoksun bırakıldı. Emeklilik hakkı elinden alındı. Geliri yok. Pasaportu iptal edildiği için Sorbonne’da derslerini sürdüremiyor. Fakat yine de biliyoruz: En baskıcı rejimler dahi, yaşamını üretmek ve haksızlıklara karşı mücadele üzerine kurmuş insanları yıldıramıyor. Tarih boyu sayısız kez kanıtlanmış bu gerçeğin son örneği Prof. Kaboğlu’ndan geldi. Onun geçen hafta raflara çıkan “15 Temmuz Anayasası”, dön dolaş okunası bir başucu kitabı. Kaboğlu pasaportuna el konulduğu için çağrılı olduğu Sorbonne gibi bir üniversitede ders veremezken, Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağ, bereketli İmam Hatip Ortaokulu’nda öğretmen karısı Derya Bağ’ı, kendisine bağlı İslami İlimler Enstitüsü’ne atadı. Rektör Bağ, muhtemelen hitap ettiği herkesi gayri mümeyyiz zannediyor. Aksi takdirde, “Atamayı eşim olduğu için yapmadım. İlahiyatla ilgili konularda yetkin olduğu için yaptım” demeden önce bir kez düşünürdü. “Tepkiler geleceğini biliyordum ama bunları göğüsleyerek bu atamayı yapmalıyım dedim ve atamayı gerçekleştirdim” diye de eklemezdi. PAÜ Rektörü, karısını atamasıyla ilgili tepkileri göğüslemek gibi meşakkatli bir işle uğraşadursun, biz Kaboğlu’nun kitabından taze bir alıntı aktaralım: “Kamu görevlerinde bilgi, uzmanlık ve liyakat geçerli kılınmadıkça Hukuk Devleti’nin asgari gerekleri yeniden tesis edilmedikçe, ‘Türkiye barışı’ safça bir umut olmanın ötesine geçemeyecek.” Ramazanda gıda mesajı İçinde bulunduğumuz ramazan ayının anlam ve önemine uygun bir mesaj eski başbakan yardımcısı Abdüllatif Şener’den geldi. Şener’in Maliye Bakanlığı yaptığını, sermaye piyasalarından da sorumlu olduğunu anımsatıp mesajını alıntılayalım: “Ramazanda hem gıda talebi, hem de fiyatları artıyor. Özet: 1) Ramazanda daha çok yiyoruz. 2) İslam beldesinde kapitalizmin kuralları işliyor. FOTO: Eren Güvendik Ankara’nın göbeğinde çocuk istismarı Saatler 21.00’e yaklaşırken, sanayi bölgesinin dar ve ıssız sokaklarından birinde ardı ardına eski, yeni model araçlar diziliyor... “Torbacı” olarak nitelenen ve yaşları en fazla 1618 olan çocuklar kuyruktaki araçların camlarına yanaşıyor, birkaç saniyelik konuşmanın ardından araca biniyor ve birkaç dakika sonra da araçtan iniyor. Araç sürücüsü de hızla, dar ve ıssız sokaktan ayrılarak, sanayi bölgesi içinde tur atmaya başlıyor. Türkiye’deki Suriyeli çocuklara dair gerçeğin boyutlarını, “refakatsiz” çocuğun anlamını iç içe geçmiş önemli dosyalarla birlikte gazeteci Hale Gönültaş yazdı. Gazete Duvar’da üç gün üst üste yayımlanan araştırma haber, hepimiz için utandırıcıydı. Yukarıdaki alıntı bu dosyadan. Ankara’nın göbeğinde her gün tekrarlanan bir manzarayı anlatıyor. Yer başkentin orta yerinde İskitler, eski sanayi sitesi. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 2003’te, “Merkezi İş Alanları projesi yapacağım” vaadiyle, kentsel dönüşüm alanı ilan ettiği yer. Neredeyse on yıldır, fuhuş olaylarıyla haber olan bu bölgede, şimdi çok sayıda Suriyeli aile derme çatma binalarda yaşıyor. Kâğıt toplayıcılığı, hurdacılık gibi işlerle uğraşıyorlar. Gündüzleri yaşam kavgası verdikleri sokaklar, hava karardıktan sonra “refakatsiz” çocukların istismara uğradığı bir mekâna dönüşüyor. Evet Ankara’nın orta yerinde... Bu haber ne kadar görünür kılınırsa o kadar iyi; pusudaki çocuk istismarcılarının birinin dahi pis dokunuşunu önlese kazançtır. Varlık Fonu’na 4 alt fon geldi Türkiye Varlık Fonu içinde ‘Pi yasa İstikrar ve Denge Fonu’, ‘KOBİ Finansman Fonu’, ‘Lisans ve İmtiyaz Fonu’ ile ‘Maden Alt Fonu’ olmak üzere dört alt fon kuruldu. Ziraat Bankası nezdinde Türkiye Varlık Fonu’nun (TVF) kendi içinde dört alt fon kuruldu. Her birinin yatırım komitesi yönetim kurulu üyelerinden oluşan fonda yatırım komitelerinin tamamında TVF Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bostan yer alırken, Yiğit Bulut da bir yatırım komitesi dışında tüm alt fonların yatırım komitelerinde görev yapacak. Ticaret Sicil Gazetesi’nde çıkan Varlık Fonu’nun kararlarına göre alt fonların yöneticisi de Mehmet Gündüz oldu. l Ekonomi Servisi İftarın geç saatte olması ve düzenlenen performanslar saatleri uzattı. AVM kapanış saatleri uzadı İstanbul’daki bazı AVM’ler iftarın geç saatlerde olması dolayısıyla Ramazan Bayramı’na yakın günlerde kapanış saatlerini 23.00’a kadar uzatma kararı aldı. Forum İstanbul, Marmara Forum, Historia Fatih Alışveriş ve Yaşam Merkezi kapanış saatini uzatan AVM’ler arasında yer alıyor. Historia Fatih Alışveriş ve Yaşam Merkezi ramazan ayı boyunca kapanış saatini 23.00’e çekerken, Forum İstanbul 1724 Haziran tarihleri arası akşam 11’de kapanacak. Marmara Forum da 2324 Haziran’da kapanış saatini 23.00’e uzattı. l Ekonomi Servisi Böylesi de var Günde altı Ölenler arasında henüz 30 yaşını geçmemiş saatlik mesai denendi çok sayıda kişi de var. İsveç’te bir süre önce günde 6 saatlik mesai uygu laması denendi. İstihdamın, verimliliği ve çalışan mem nuniyetinin arttığı görüldü. İsveç’te günlük mesainin 6 saate düşürülmesine yönelik mA1U0YL0DAeSAŞAIsYAOaTREidJaepnoönlüfyazolra 2 yıllık deneme süresi doldu. Denemeye katılanlardan bir hemşirenin deney süresini anlatırken yüzünde büyüyen gülümseme, sekiz saatlik mesaiye dönüşle soluklaştı. “Deneme sırasında çalışanların enerjisi daha yüksekti. Herkesin mutlu olduğunu görebiliyordum” diyen hemşire, kızına artık yeterince vakit ayıramamaktan şikâyetci. Dünyada çalışma saatlerinin en uzun olduğu ülkelerden Japonya’da aşırı çalışma sonucu ölenlerin sayısı artıyor. Önümüzdeki ay açıklanacak raporla ilgili şimdiye kadar ulaşılan verilerden bazıları şu Ayda 100 saate varan fazla mesailer sonucu ölümlerin artması üzerine, ülkede çalışma saatlerinin düzenlenmesi için hükümete baskı yapılmaya başlandığı belirtildi. BBC’ye göre, Japonya’da son dönemde birçok gencin çok çalışma sonucu hayatını kaybetmesi, ülkede uzun çalışma saatleriyle ilgili tartışmaları yeniden gündeme getirdi. Aşırı çalışma nedeniyle ölüm anlamına gelen “karoşi” vakalarında son dönemde çok büyük bir artış olduğu belirtilirken, resmi rakamlara göre ülkede her yıl yüzlerce kişi aşırı çalışmaktan hayatını kaybediyor. Japonya’da şirketlerin dörtte birinde çalışanlar, çalışma saatleri dışında ay da 80 saatten fazla mesai yapıyor. Çalışanların yüzde 12’si için ise bu süre ayda 100 saati buluyor. Uzmanlara göre bu kadar çok çalışmak kalp krizi ve intiharı ciddi biçimde arttırıyor. Başka seçenek yok Birçok genç çalışan, Japonya iş dünyasındaki aşırı rekabetçi ortam nedeniyle iş bulmanın çok zor olduğunu ve mesaiyi kabul etmekten başka şansları olmadığını söylüyor. Resmi rakamlara göre ülkede çalışanların yüzde 35’i, yıllık 20 gün tatil hakkını neredeyse hiç kullanmıyor. Hükümet çalışma şartlarını şirketler lehine belirlemekle eleştiriliyor. l Ekonomi Servisi şekilde: n İlk 18 ayda, 6 saat çalışan hemşireler daha az hastalık izni aldı. n Algılanan sağlık ölçeğinde iyileşme görüldü n Hemşirelerin bakımevindeki yaşlılar için düzenlediği sosyal aktivitelerde yüzde 85 artış görüldü; çalışanların verimi arttı. Ancak İsveç’in Göteborg kentindeki 6 saatlik mesai deneyinin kente pahalıya patladığı için sert eleştiriler aldığı da belirtildi. l Ekonomi Servisi Arçelik sera gazını azaltacak Hakan Bulgurlu “Dünyaya Saygılı, Dünyada Saygın” vizyonuyla küresel iklim değişikliğiyle mücadelede öncü rol oynayan Arçelik A.Ş., bu alandaki çabalarını bir adım daha ileri taşıdı. Birleşmiş Milletler’in ortakları arasında olduğu “Bilim Temelli Hedefler Girişimi”ni (Science Based Targets) imzalayarak, üretimde sera gazı salımını bilimsel verilere göre azaltmayı taahhüt etti. Arçelik A.Ş. Genel Müdürü Hakan Bulgurlu, “21’inci yüzyılın lider şirketleri yeşil teknolojiyi kucaklayanlar, enerji verimliliğine yatırım yapanlar olacak. Arçelik A.Ş. olarak 2010’dan bu yana üretimden kaynaklanan sera gazı emisyonlarımızı yarı yarıya azalttık. Yeni girişimle belirlediğimiz adımlarla üretimden kaynaklanan sera gazı emisyonlarımızı daha da aşağıya çekmeye söz veriyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi Süleyman Orakçıoğlu (ortada) gelecek ay Madrid Sorena’da mağaza açacaklarını söyledi. D’S Damat, maça gidiyor Türkiye A Milli Futbol Takımımın Makedonya Milli Takımı ile oynayacağı Dünya Kupası hazırlık maçına D’S Damat da gidecek. Makedon futbol takımının resmi giyim sponsoru olan D’S Damat’ın reklamları, 5 Haziran Pazartesi günü maçın yapılacağı II. Filip Arena stadyumunun LED ekranlarını ve saha kenarı panolarında yer alacak. Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, “II. Filip Arena’da D’S Damat egemenliğinin olması Türk markası olarak hepimizi gururlandıracak. D’S Damat tanıtımının A Milli Takımı ve Türkiye’ye moral vereceğine inanıyoruz” dedi. Erkek giyim markası Orka Holding, İtalya gibi moda perakendesinin lider ülkesine dokuz günde dokuz mağaza açarak girdi. İsviçre’nin Wil şehrinde ilk mağazasını açan şirketin, Makedonya’da da mağazaları bulunuyor. l Ekonomi Servisi Koçtaş, çevre için poşet satacak Ev geliştirme sektöründe faaliyet göste ren Koçtaş, Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği kapsamında 2019 itibarıyla yasal zorunluluk olacak naylon poşet tüketimini azaltma hedefiyle yeni bir adım atarak DenizTemiz Derneği/TURMEPA işbirliğiyle ‘Doğayı Çok Seviyorum’ projesini hayata geçiriyor. Daha temiz bir doğa ve daha güzel hayatlar için 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nden itibaren, projesi ile mağazalarında naylon poşet kullanımını azaltmayı hedefleyen Koçtaş, artık tüketicilere naylon poşetleri cüzi bir ücret karşılığında sunacak. Koçtaş, projeden elde edilecek kaynakla DenizTemiz Derneği’ne bağış yapacak. Proje ile naylon poşetlerin kullanımının 2018 yılı sonuna kadar yarı yarıya azaltılması hedefleniyor. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle