19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 4 Nisan 2017 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Enflasyon krizzi10rv1aesyiınnde döneminden de beter Mart enflasyonu, kur ve gıda fiyatları etkisiyle yüzde 11’i aştı. Kriz dönemi olan Ekim 2008’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Ekonomistlere göre çift hane sürecek Tüketici fiyatları (TÜFE) martta yüzde 0.6 olan piyasa beklentisinin üzerinde yüzde 1.02 arttı. Yıllık enflasyon da yüzde 10.7 tahminini aşarak yüzde 11.29’a çıktı. Böylece enflasyon referandumun hemen öncesinde 101 ayın zirvesine ulaşmış oldu. 101 ay öncesi ise kriz dönemini ifade ediyor. En son bu kadar yüksek enflasyon yüzde 11.99 ile Ekim 2008’de görülmüştü. Bu da gösteriyor ki referandum süreci TÜFE’yi kriz seviyelerine çıkardı. Başkanlık tartışmalarının başladığı Ekim 2016’da enflasyon yüzde 7.2 idi. TÜFE’nin yükselişinde TL’deki değer kayıpları, giyim ve gıda fiyatları etkili olurken ekonomistlere göre çift haneli seyir yıl boyunca devam edebilir. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre mart ayında ana harcama grupları itibarıyla en yüksek artış yüzde 1.99 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşti. Bunu yüzde 1.93 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 1.88 ile sağlık, yüzde 1.55 ile eğlencekültür ve yüzde 1 ile ev eşyası izledi. Murat Çetinkaya ‘İhtiyatlı olmak zorundayız’ Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, “Gelişmiş ülke ekonomilerinde bir güçlenme ve iyileşme, hızlarında farklılıklar olmakla birlikte, gelişmekte olan ülke ekonomilerinde ise dibe vuruşu takiben bir toparlanma gözlenmekte. Ancak biz Merkez Bankasıyız ve bizim parolamız ihtiyatlılıktır” dedi. Antalya’da Guvernörler Kulübü Toplantısı’nda konuşan Çetinkaya, yapısal reformlara odaklanmanın gerekliliğine dikkat çekti. Verilere göre yıllık en fazla artış yüzde 21.71 ile alkollü içecekler ve tütün grubunda oldu. Bu grubu ulaştırma yüzde 17.69, sağlık yüzde 13.28, gıda ve alkolsüz içecekler yüzde 12.53, çeşitli mal ve hizmetler yüzde 12.51 ile takip etti. Çekirdek enflasyondaki yükseliş sürdü. Enerji, gıda, alkolsüz içecekler, alkollü içkiler, tütün ürünleri ve altın hariç TÜFE’yi gösteren C, yıllık yüzde 8.56’dan yüzde 9.46’ya çıktı. Gıdanın payı yüksek İş Yatırım Ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu, “Enflasyona en büyük etki 0.42 puan ile gıdadan geldi. Diğer büyük etki 0.15 puan ile giyimden kaynaklandı. Yılın kalanında enflasyon kayda değer bir süre çift hanede seyrine devam edecek. Yüzde 9’luk yılsonu enflasyon beklentimiz üzerinde yukarı yönlü risk oluşmaya başladı” dedi. BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ “Mart verileri bize gösterdi ki enflasyon gelecek iki ay içinde yüzde 12’ye yükselebilir ve yılın kalanı boyunca (Aralık 2017 hariç) çift hanede kalabilir” yorumunda bulundu. Morgan Stanley ekonomisti Ercan Ergüzel, Türkiye’de çift haneli enflasyonun aralık ayına kadar süreceği tahminini yaptı. JPMorgan Türkiye’nin yılsonu enflasyon tahminini yüzde 8.7’den yüzde 9.2’ye yükseltti. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ise enflasyonun mayıs sonunda tek haneye ineceğini iddia etti. Maliyet baskısı Üretici fiyatları enflasyonu (YİÜFE) martta yüzde 1.04 artarken YİÜFE şubattaki yüzde 15.36’dan yüzde 16.09’ya yükseldi. Böylece üretici enflasyonu son 104 ayın zirvesine çıktı. Üretici fiyatlarındaki artış döviz kuru kaynaklı maliyet baskısının giderek ağırlaştığını gösterirken bu, gelecek dönemde fiyatların tüketiciye yansımasıyla enflasyonun uzun süre çift hanede kalacağının bir göstergesi. l Ekonomi Servisi YOKSUL DAHA ÇOK HİSSEDİYOR: Birleşik Metal İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) raporuna göre TÜFE’deki artış, kendi hesabına çalışanlar için yüzde 12, düzenli ücretlilerde yüzde 11.5 oldu. Aylık enflasyonun en çok etkilediği kesim ise yüzde 12.1 ile ücretsiz aile işçileri. Merkez’in işi zor Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faizlerin düşük tutulması gerektiği yönündeki söylemlerine karşın, yüzde 11’i geçen enflasyon Merkez Bankası’nı daha sıkı politikalar uygulamaya yöneltebilir. Merkez’in mart ayı anketinde yılsonu enflasyon tahmini yüzde 9.08 seviyesindeydi. TL’deki değer kaybı Merkez Bankası’nın uyguladığı para politikası sıkılaştırması çerçe vesinde sınırlanırken bu enflasyona yansımadı. Bankacılar, TCMB’nin gelecek aylarda ek sıkılaştırma adımları atması gerekebileceğini belirtiyor. Kapital FX Araştırma Müdürü Enver Erkan, “Gelen veriler Merkez Bankası’nın elini zorlaştırıyor. 2017 yılsonu enflasyonunun da çift hanede gerçekleşme ihtimali arttı” diye konuştu. Enflasyondaki yükselişi “çok ciddi bir bozulma” ve “TL’deki birikim li değer kaybının bir yansıması” diye değerlendiren BlueBay Asset Management’tan Timothy Ash ise “Enflasyon verileri Merkez Bankası’nın faizleri yüksek tutulması yönündeki baskının 16 Nisan’da Erdoğan’ın evet alması halinde bile devam edebileceğini gösteriyor” dedi. Enflasyondaki beklenmedik artış kura da yansıdı. Dolar/TL, verinin ardından 3.6318’den 3.6490’a yükseldi. Arkadiy Dvorkoviç Rus ihracatçı 15 Mart’tan beri yüzde 130 vergi ödüyor. Rusya’dan kısıtlama sinyali Rusya Başbakan Yardımcısı Arkadiy Dvorkoviç, Türkiye’nin Rusya’yı vergisiz buğday gönderme hakkına sahip ülkeler listesinden çıkarmasının ardından, bu ülkeden ürün sevkıyatına kısıtlama uygulanabileceğini bildirdi. Dvorkoviç, “Ürünlerimize kısıtlama uygulamaya devam ederlerse biz de aynı yanıtı vermek zorunda kalabiliriz” dedi. l Ekonomi Servisi Antalya’da büyük kayıp Antalya Havalimanı Mülki İdare Amirliği verilerine göre, yılın ilk çeyreğinde kente gelen turist sayısı 337 bin 663 kişi olurken, 460 bin turist sayısına ulaşılan 2016’nın aynı dönemine göre yüzde 27 düşüş yaşandı. Mart 2016’da 257 bin olan turist sayısı yüzde 36 düştü. Mart 2017’de Antalya’ya 165 bin 741 turist geldi. l Ekonomi Servisi Memur zammı eksiye geçtiHükümetin memur ve memur emeklilerine yaptığı zam enflasyonla eridi MUSTAFA ÇAKIR Hükümetin memur ve memur emeklilerine yaptığı maaş zammı, enflasyonla eridi. Enflasyondaki artış 3 ayda maaş zammını geçti. Hükümet ile memur konfederasyonları arasında 2015’te imzalanan toplusözleşmeye göre memurlar ile memur emeklilerine bu yılın ilk 6 ayında yüzde 3, ikinci altı ayında da yüzde 4 zam yapıldı. Enflasyondaki 3 aylık artış ise yüzde 4.34 olarak gerçekleşti. Artış, maaşlara birinci altı ay için yapılan yüzde 3’lük zammı 3 ayda aştı. Maaş zamları enflasyon karşısın da eridi. 1.34’lük enflasyon farkı oluştu. Ancak toplusözleşmeye göre, memur ve memur emeklilerine verilecek enflasyon farkı, 6 aylık dilimler halinde hesaplanıyor. Yani Haziran 2017 ile Aralık 2016 arasındaki enflasyon ortalaması, yüzde 3’lük zammı aşarsa memurlar da enflasyon farkı alabilecek. Bu haziran enflasyonu ile belli olacak. Şu anda enflasyondaki yükseliş seyri memurların enflasyon farkı nın oluşacağını gösteriyor. Ancak memurların büyük bir bölümü yılın ikinci yarısından itibaren bir üst vergi dilimine girecekleri için daha fazla vergi ödeyecek. Asgari ücretli Enflasyon farkı da memurların maaşlarındaki kaybı gidermeye yetmeyecek. Bu yıl ağustos ayında hükümet ile memurlar yeni toplusözleşme için masaya oturacak. Sendikalar ilk olarak maaşlardaki enflasyon nedeniyle oluşan kayıpları gündeme getirecek. Hükümet asgari ücrete de yüzde 8 zam yaparak 1300 li radan, 1404 liraya yükseltmişti. 3 aylık enflasyon as gari ücrete yapılan yüzde 8’lik zammın yarısını 3 ayda eritti. l ANKARA Hayat Kimya’dan 600 kişiye iş Hayat Kimya’nın Bingo, Molfix, Molped, Papia ve Familia gibi bilinen toplam 12 markası bulunuyor. Hayat Kimya, Kocaeli’ne 30 yılda 2.7 milyar TL yatırım yaparak 2 bin 250 kişiye istihdam sağladı. Şirket Kocaeli kampusunda 800 milyon TL yatırım yaparak iki yeni tesisi daha hizmete açtı. Bebek bezinin olmazsa olmaz ‘nonwoven’ tekstili ve tüm ürünlerinin ambalajını üreten tesisin yanı sıra Avrupa’nın en büyük otomatik deposunu bünyesine katan Hayat Kimya iki tesiste 600 kişiye ek istihdam sağlandı. Hayat Kimya İcra Kurulu Baş kanı Avni Kiğılı, “Bu yatırımlarla, farklı coğrafyalarda tüketici ihtiyaçlarına daha hızlı, daha fazla çeşitlilikle cevap verebilecek esneklik kazandık” dedi. Şirket, Cezayir’den İran’a, Mısır’dan Rusya’ya pek çok farklı coğrafyada üretiyor ve 100’e yakın ülkeye ihraç ediyor. l Ekonomi Servisi ekonomi 9 Evetçi baskılarda yüzsüz tırmanışlar... Evetçilere sorarsanız, çok emek verilmiş hafta sonu Ankara şovu güçlü bir gövde gösterisiydi... Yüzsüzlük, bugüne kadar yapılan tüm şovları kapsayan yalanlar, hukuksuzluklar, kamu gücü kaynaklarının, hayırcılar için yasaklı, evetçiliğin dayatılması için kullanılması boyutlarındaki sınır tanımazlığın teşhircilik dozunda... Kaderlerini tek adam liderliğine, rejimine teslim etme tehdidi, baskısı altındaki seçmeni bir cephede tutma taktiğinin son hamlesi mi? Ankara için yine toplu açılışlar adıyla, ErdoğanBaşbakan katılımlı evetçilerin gövde gösterisi toplantısı için kamu kaynakları, kamu görevlileri, kurumları seferberliği günlerce sürdü. Yüreği sıkıp da seferberliğe katılmamış, koşturmamış, gereğini yapmamış kamu görevlisi, kurumu olmuş mudur? Gazetecilik onuru, kimliği, etiği adına tanıklıklar yeterince yüz kızartıcıydı... Sansürlü, kaygılı vurgulamalarıyla kimi araştırmacıların ortaya koydukları kimi sonuçlar dikkatlerden kaçmamalı... AKP ile resmi yandaş MHP’nin toplam oy oranlarına göre, anket sonuçlarındaki arasındaki evetçiler oranları arasında çok büyük hayırcı oy verme eğilimi referandum sonuçlarına ya yansırsa? AKPMHP ile bağlarını koparmadıklarını söyleyen çok önemli bir çoğunluk, Türkiyenin rejimini değiştirecek nitelikte gördükleri, dünyada bir örneği olmayan otoriterleşmenin uç örneği Cumhurbaşkanlığı adı altındaki başkanlık rejimine geçişi istemiyorlar. Ancak evetçi, baskıcı, medya güdülemesinin etkisi altındalar. Açık açık hayırcı çıkış yapamadıkları bir yana, sandığa gitmeden tepki verme eğiliminin en çok işsizlik, ekonomik sorunlar, krizin etkisinde iflasları yaşayan gençlik, esnaf kesiminden gelebileceğini yapılmış anket sonuçları ortaya koyuyor. İşte tam da bu nedenle evetçilerin kazanacağı kamuoyu baskısı ile, geleceklerini, çıkarlarını İktidarlarına bağlamış geleneksel AKPMHP seçmeninden, istemeseler de bu korku ve baskıyla sandığa giderek evet oyuna zorlanmaları hedefleniyor... HHH Erdoğan başta evetçileri cepheleştirmeye, düşmanlığa yönlendirmede yarışılan söylemlerinde sertlik, hakaret dozu tırmanırken, sineye çekilip yutulan, bir daha asla ağızlara alınmayan, dahası çark edilen çok fazla konu var. Doğrusu kampanya taktikleri değişikliklerinden çok, çaresiz yaşam gerçekleri ile yüz yüze kalmaktan kaynaklanıyor... Galiba en çok CHP başta hayırcıların cephe olabilmekten çok uzakta kalsa da; demokrasinin olmazsa olmazlarından, laik Cumhuriyet, Atatürk devrimleri, rejim, ülke sınırları içinde birlikte yaşamdan vazgeçememe, iç savaş bataklıklarına çekilmeme, terör tuzaklarından çıkış yolları bulabilme kaygılarından beslenen... Parlamenter, tarihi gelenekleri oluşmuş, güçler ayrılığına dayalı rejimimizin sorunlarının çoğulcu demokratik düzen içinde çözülebileceği gerçeğinde buluşan örgütsüz, cephe oluşturamamış olsalar da büyük çoğunluk oluşturdukları ortada hayırcıların, fiili var oluşları araştırma sonuçlarında da saklanamıyor... Evetçiler kendi geleneksel seçmenlerinin de içinde oldukları gerçek hayırcılarla klasik seçim taktiklerinin üslubunda; “terörist, düşman, hain...” söylemlerini sürdüremediklerinden referandum kampanyalarının ilk haftalarında çok fazla dış düşman kullanmayı seçtiler... Gelin görün ki evdeki hesap çarşıya uymuyor. Hele de dış politikanın giderek izlenemeyen kaypak, kirli çıkar dengeleri değişim rüzgârlarını öngörebilmek değil aylara, haftalara, günlere sığmıyor... Uyanık tek adam, tek merkezden çok kazançlı, çok parlak hesaplanmış sert çıkışlar boğazlara düğümleniveriliyor... Ey Amerika, ey Avrupa havalı çıkışları, SuriyeIrak sıcak gündemli operasyonlarda biz de olacağız iddialı çıkışları ağızlara alınamaz oldu. Bir Rusya bir ABD ile anlaşmalı ortaklık, söz sahibi olabilme konumları bile söylemlerden düşüverdi. Şimdi yürekler ağızda iki bölge süper gücünün iki ülke içindeki ağırlıklarını paylaşmış olarak... PKKPYD’ye silah ve güç destekli, Türkiye çıkarlarını umursamamaları olasılığının kaygılı sonuçları ancak gündeme taşınabiliyor... OTAŞ, Türk Telekom’un taksidini ödeyemedi Türk Telekom’un ana hissedarı Ojer Telekomünikasyon AŞ (OTAŞ) 4.75 milyar dolarlık kredinin taksidini ikinci kez ödeyemedi. Türk Telekom’un yüzde 55 hissesine sahip olan OTAŞ’ın 290 milyon dolar taksidinin vadesi geçen hafta dolmuştu. Bloomberg’e konuşan kaynaklar, borç sorununun çözülmesi için Saudi Telecom’la yürütülen hisse satışı görüşmelerinin devam ettiğini söyledi. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle