07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 22 Nisan 2017 EDİTÖR: NECDET ÇALIŞKAN TASARIM: SERPİL ÜNAY Hükümetin eli fonda ekonomi 9 İşsizlik Sigortası Fonu gelirlerinin amaç dışı kullanım oranları artırıldı. Düzenlemeye göre, 20172018 yıllarında istihdam önlemi almak için kullanılabilecek oran yüzde 30’dan yüzde 50’ye yükseltildi Hükümet, bir kez daha elini her derde deva gördüğü işsizlik fonuna uzattı. İşsizlik Sigortası Fonu’nun, istih damı artırıcı önlemler almak için kullanabileceği prim gelirlerinin oranı 20172018 yılları için yüz de 30’dan yüzde 50’ye çıkarıldı. Resmi Gazete’nin dünkü sayı sında yer alan kararnameye göre, İşsizlik Sigortası Fonu gelirleri nin yüzde 50’si aktif işgücü piya sası önlemleri olarak bilinen; iş gücünün istihdam edilebilirliğini arttırmak, çalı şanların vasıf larını yüksel terek işsizlik riskini azalt mak ve tekno lojik gelişme ler nedeniy OBülcyaüyktaş le işsiz kalması beklenenlerin başka alan lara yönlendi rilmesini sağlamak, istihdamı art tırıcı ve koruyucu tedbirler almak ve uygulamak, işe yerleştirme ve danışmanlık hizmetleri temin et mek, işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapmak gibi işlerde kullanılacak. 4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu, İşsizlik Sigortası Fonu gelirlerinin yüzde 30’unun aktif işgücü piyasası ile ilgili tedbirler için harcanmasını öngörüyor ve hükümete bu oranı yüzde 50’ye çıkarma yetkisi veriyor. Hükümet söz konusu yetkiyi kullandı. Teşvik hızlanacak Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, söz konusu gelişmeyi, “Bilindiği gibi hükümet istihdam teşviki adı altında işverenlere sigorta prim teşviki, işbaşı eğitimi, mesleki eğitim ve toplum yararına çalışma gi bi programları, İşsizlik Sigortası Fonu’ndan finanse edilmektedir. Bu değişiklik ile işsizlik sigortası kaynaklarının istihdam teşvikleri adı altında işverenlere aktarılmasına hız verilmiş olacak” sözleriyle değerlendirdi. Hatırlanacağı gibi İşsizlik Sigortası Fonu kaynaklarının ciddi bir bölümü işsizlik ödeneği dışında teşvik adı altında işverenlere aktarılıyor. Örneğin 2016 yılında 22.7 milyar liralık fon gelirinin sadece 3.9 milyarı işsizlere ödenirken, teşvik ve diğer giderlere 8.42 milyar lira harcandı. Teşviklere harcanan oran yüzde 38’e yaklaştı. Son altı yıllık süreçte durumun ne kadar vahim olduğu grafikte de görülüyor. 2015’te de 18.2 milyar liralık fon gelirinin yüzde 24’ü gibi yüksek bir oranda teşvik ve diğer giderlere ayrıldığı görüldü. Oysa son altı yılda işsizlik ödeneği olarak ödenen en yüksek oran yüzde 16 oldu. 3 bin 840 işe 1 milyon aday Turizm sektöründe 2016 yılının ilk üç ayı ile 2017 yılının ilk üç ayında yayımlanan iş ilanı rakamları karşılaştırıldığında ilan sayısında düşüş, başvuru sayısında ise artış görüldü. Online insan kaynakları platformu Kariyer.net, 1522 Nisan Dünya Turizm Günü ve Haftası’nda turizm sektörüne ilişkin verileri açıkladı. Verilere göre, turizm sektöründe iş arayan kişi sayısı 525 bin 754 olarak belirlendi. Turizmde 2016’nın ilk çeyreğinde yayımlanan ilan sayısının 4 bin 31, başvuru sayısının ise 700 bin 107 olduğu ortaya çıkarken; 2017’nin ilk çeyreği incelendiğinde yayımlanan ilan sayısının 3 bin 840, başvuru sayısının ise 935 bin 812 olduğu dikkat çekti. l Ekonomi Servisi İkinci büyük alıcı Rusya: Rusya açısından Türkiye, Mısır’dan sonra ikinci büyük tahıl ithalatçısı. Sadece geçen yıl 127 milyon dolarlık hububat, 500 milyon dolara yakın buğday, 726 milyon dolarlık ayçiçeği alımı yaptı. Ancak Rusya, uçak krizi nedeniyle 13 ürüne yasak getirmişti. Türkiye’nin Rusya’dan alacağı ürünler için vergi oranı buğday ve mısır için yüzde 130. Buğdayın vergisi kalksın, bu iş bitsin! Beyaz eşya satışı yüzde 26 arttı. ÖTV inince kartlar şişti Bankalararası Kart Merkezi’nin Mart 2017 verilerine göre kartlı ödemeler geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13 arttı, kredi kartıyla yapılan ödemeler 50 milyar TL’ye ulaştı. Mobilya gruplarına ve beyaz eşyaya getirilen vergi indirimleri kartlı ödemelere de yansırken, ÖTV indirimiyle beyaz eşya alımında yapılan kartlı ödemeler yüzde 26, mobilya ise yüzde 16 arttı. Mart sonunda Türkiye’deki kredi kartı sayısı 59.4 milyon, banka kartı 120.6 milyon olmak üzere toplam kart sayısı 180 milyona ulaştı. l Ekonomi Servisi KISA... KISA.. l Bina İnşaatı Maliyet Endeksi ilk üç ayda, bir önceki çeyreğe göre yüzde 7, geçen yılın aynı çeyreğine göre ise yüzde 16 artış gösterdi. l Erdemir’in 2017’de ilk çeyrek net kârı 5.5 kat artışla 902 milyon TL oldu. Şirket geçen yıl ilk çeyrekte yaklaşık 164 milyon lira net kâr açıklamıştı. Erdemir’in satış gelirleri de aynı dönemde yüzde 63 artışla 4.2 milyar lira oldu. Rusya Başbakan Yardımcısı Dvorkoviç, Türkiye’nin Rusya’dan aldığı buğdaya getirdiği vergiyi kaldırmasının yaptırımlar için önkoşul olduğunu söyledi Türkiye ile Rusya arasındaki özellikle son dönemde süren bir dargın bir barışık ticari ilişkiler, dünkü açıklamayla yeni boyut kazandı. Rusya Başbakan Yardımcısı Arkadiy Dvorkoviç, Türkiye, Rusya’dan aldığı buğdaya vergiyi kaldırmadan, Türkiye’ye uygulanan hiçbir yaptırımın iptal edilmeyeceğini söyledi. Rus haber ajansı Sputnik’in haberine göre Dvorkoviç, “Buğday için getirilen sınırlamalar kaldırılmadan bizim tarafımızdan hiçbir adım atılmayacak. Bu yasak kaldırılmadan bizim herhangi bir şeyi (yaptırım) iptal etme ihtimalimiz yok” dedi. Dvorkoviç, “Eğer buğdaya yönelik yasak kalkarsa anlaşmaya hazır olduğumuz birkaç eylem var” dedi. Türkiye, buğday ve bir dizi ürünün vergisiz ithal edildiği ülkeler listesinden Rusya’yı 15 Mart’ta çıkarmıştı. Niyet var ama Kommersant gazetesi, bunun “fiili bir yasak” olduğunu yazmıştı. Kommersant’ın bazı kaynaklarıysa, Türkiye’nin bu adımı, Rusya’nın Türkiye’den alınan domatese yönelik yasak yüzünden atmış olabileceğini söylemişti. Rusya’dan yapılan açıklamalar, aslında iki ülke arasında özellikle tarım ürünlerine dönük ticaretin düzeltilmesi temennisini gösteriyor. Örneğin, önceki gün Rusya’nın sayılı ekonomi uzmanlarından Prof. Dr. Nikita Kriçevski, Moskova ve Ankara’nın tarım köy ürünleriyle ilgili sorunları çözeceğine inandığını söyledi. Ancak, Rusya Tarım Bakanı Aleksandr Tkaçev de, Rusya’dan aldığı buğday, ayçiçeği yağı ve bir dizi tarım ürününe yeni vergiler getiren Türkiye’nin yerini 5 ay içerisinde dolduracaklarını söyledi. l Ekonomi Servisi ‘Şüphe sonuçtan bile önemli’ Referandum sonuçlarına yönelik tartışmaların yaşanmasının seçim güvenliğini zedelediğine dikkat çeken Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Erol Bilecik, “Seçim güvenliği, işleyen bir demokrasinin olmazsa olmaz bir koşuludur. Türkiye’nin bu alanda son dönemde sahip olduğu karnenin değişmemesi gerekiyordu. 1946’dan bu yana kimsenin Türkiye’yi eleştirmesi söz konusu değildi. Bu konuda karnemiz son derece iyiydi, tarihimizin en önemli seçimlerinden birinin zedelenmesi maalesef üzücü oldu. Üzerinde oluşan şüphe, seçim sonuçlarından bile önemli olacak. Maalesef böyle bir mirasa sahip olduk” dedi. Ege Genç İşadamları Derneği’nde konuşan Bilecik, Türkiye’nin önünde somut bir reform gündemi olduğunu vurgula yarak, “Son 4 yılda bir seçimden bir diğer seçime koşmak hepimizi yordu. Hemen yola koyulsak bile önümüzde sadece 18 ay var. Bu süreyi de seçimle geçirirsek toparlanmamız imkânsız hale gelir” dedi. l Ekonomi Servisi Gezici: Sanayi ve turizm ‘hayır’ dedi Gezici Araştırma’nın referandum larında özellikle büyükşehirlerde, sonrası araştırmasında, tu turizm ve ağır sanayinin yoğun ol rizm ve sanayinin ağırlıklı olduğu duğu, Türkiye ekonomisini büyük illerde ‘hayır’ tercihinin çoğunluk oranda etkileyen şehirlerde, kentli lu çıkmasının, seçmenin endişe seçmenin hayır tercihinde buluna li olduğunu gösterdiği tespiti yapıl cağı ve uzlaşı istediği öngörülmüş dı. Araştırmada, “Saha araştırma tü” denildi. l Ekonomi Servisi Beraber yürünen yol, cephe hep değişti... Cumhurbaşkanı Erdoğan, evetçiler kampanyalarında, yine en çok yinelenen, katılımcılara söyletilen, sevilen slogan; “beraber yürüdük biz bu yollarda” oldu. Lidere bağlılığın simgesi olarak ne kadar etkili olduğu, bilinçaltına kazınmış algıyı pekiştirdiği kuşku götürmez... Ancak Lider, AKP iktidarları algısında ne kadar çok benimsendiği, işlevsel, inandırıcı olduğu ne kadar gerçekse, İktidarlarının 14 yılı boyunca gerek izlenmiş ekonomik, sosyal, siyasal çizginin aynı yolun üzerindeki yürüyüş olduğunu söylemek o kadar gerçekdışı... Algılanamayan daha da çarpıcı gerçeklik ise, Lider, parti üzerindeki sorgulanamaz söz sahibi olma gücü, tek karar verici ağırlığı, AKP hükümetlerinin kesintisiz seçim kazanmış olarak tek başına hükümet kurma, iktidarda kalabilme başarısına, kuşkusuz partili üye, yönetici kadroları, seçmen tabanda aynı yapısal ağırlığın söz konusu olmasına karşın koalisyon iktidarlarında dahi söz konusu edilemeyecek icraatlar çelişkilerinin yaşanmış olması. Partisine sağ siyasi partilerde dahi bir benzerine kolay tanıklık edilemeyecek kadar egemen, Liderliğin, deyimin tam karşılığı “tek karar ve söz sahibi olduğu” İktidarları yürüyüşlerinde, ister iç, isterse dış siyasetin icraatlarında, nasıl bu kadar çelişkili yol ayırımları, cephe ittifakları, zikzaklar, gelgitler yaşanmış olabilir? HHH Amerika’nın Irak işgali sürecinde Türkiye’den stratejik ortaklık adına koşulsuz topraklarından askeri işgal geçiş desteği dayatmasında, Ecevit koalisyon hükümetinin “hayır” demesiyle başlayan yeni hükümet arayışları günlerini, yaşanan siyasi çalkantıları anımsayalım.. Erbakan’ın Fazilet Partisi, Milli Görüş hareketinin içinden kopan kadrolarla Ak Parti’nin kuruluş günleri... Milliyetçimukaddesatçı kimlikli, Batı ittifakı gözünde sağ liberal demokrat, öncelikli Amerikalılar katında “ılımlı İslam, yeni Osmanlıcılık, İslam dünyası için rol model oluşturabilecek, stratejik ortaklık ilan edilecek kadar benimsenme...” Dün gibi; iktidarlarının ilk aylarında Almanya’da katıldığım bir etkinlikte Milli Görüş’ün yöneticileri ön sıralarda gönüllü dinleyiciler... Siyaseten çok değiştiklerini, hep birlikte Batı, demokrasi cephesi içinde AB üyeli ği savaşımında çalışmaktan söz ediyor; “biz çok değiştik” diyerek söze giriyorlardı. Bugünün en tehlikeli terör örgütü Fethullahçılar, İktidarlarının en güçlü ortağı, AKP hükümetlerinin kamu gücünü ele geçirme stratejilerinde yol gösterici... Öncelikli kamu örgütlenmeleri kadrolaşmalarında sivil darbe nitelikli operasyonlarda başrollerde. Sınav sonuçları çalınarak gerçekleştirilmiş başta yargı, TSK kadrolaşmalarının ayrıntıları, bugünlerde FETÖ terör örgütüne ilişkin operasyonların, tutuklamalar, açılan davaların iddianamelerinde... HHH İslam dünyası, yeni Osmanlıcılık liderliğinde stratejik ortaklık düşleriyle başımıza gelenleri düşünmek bile korkunç bir karabasan... İslam dünyasını karanlık çağlara çeken mezheplerin kanlı çatışmalarının, Ortadoğu bataklığının içine gömülmemenin, bizim içimize bulaşmış, en vahşi terör örgütlenmelerinin sarmalından göreceli çıkış için çırpınıyor, bedel üzerine bedeller ödüyoruz. Dünyanın en güçlüleri terör karabasanından kurtulma adına, kirlikanlı savaşın ölümünden kaçan milyonları tüm sorunları ile bizim topraklarımızda, bizim sırtımızda bıraktılar. Göçün yan ürünü İslami terör örgütleri içinde, göçmen sorunlarında bizden hesap sorabilme noktasındalar. İktidarları iki binli yıllarda beraber yürüdükleri yollarda, iktidar ittifakı içine girdikleri tüm içdış ittifak cepheleriyle önce barışık, sonra düşman çatışmaların yumağında... Dünyada bir benzeri olmayan, adı cumhurbaşkanlığı, içeriği referandum kampanyalarındaki söylemle; “tek adam, tek bayrak, tek devlet” sloganlı rejimin, geçişini tek çıkış yolu görerek, icraatlarının adımlarını atmanın telaşındalar. Yetmez ama evetli referandumla gelen, seçimli cumhurbaşkanlığının sorumsuz yetkilerini fırsat bilerek halen geçerli laik Cumhuriyet’in hukuk devleti düzeni, güçler ayrılığı ilkelerinin sayısız yaşamsal çiğnenmesi yetmedi... Cumhurbaşkanlığı rejimine geçişin seçimlerini bekleyemeden, acilen cumhurbaşkanını yaniden parti üyesi, hemen ardından partisi ve hükümet icraatları için tek karar verici yapacak icraatlar için koşturuluyor. Neden? Bu AKP, hükümet, Meclis, parti yönetim kadroları, seçmenleriyle istenen tek adam rejimine geçebilme riski mi var? Borsa son 4 yılın zirvesinde Borsa İstanbul 100 (BIST 100) Endeksi dün 92.652 puanla 47 ayın en yüksek seviyesinden güne başladı. Gün içinde pozitif seyrini sürdüren endeks yüzde 0.4 yükselişle kapandı. Borsa önceki gün de yüzde 1.36 yükselmiş ti. Endeks dünkü yükselişin ardından ise 22 Mayıs 2013 tarihinden bu yana gördüğü en yüksek seviyeye ulaştı. Borsanın tarihi zirvesi 93.398 puandı. Borsa böylece zirveye bir adım daha yaklaşmış oldu. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle