Katalog

Cuma 3 Mart 2017 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY ekonomi 9 Boydak’ta toplusözleşme imzalandı Her yıl 1000 kadınaMakine İhracatçıları Birliği tarafından kadın mühendis adaylarını hedefleyen ‘Kadın Makinecilerle, Var Gücümüzle’ projesi, gelecek yıllarda meslek liselerine yönelik de yapılacak. makine sevdirilecek Sözleşmeyle 10 bin işçi sosyal haklarla ortalama yüzde 15 zam aldı Öz Ağaçİş Sendikası ile TMSF’ye devredilen Boydak Holding arasında 10 bin işçiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi imzalandı. Hakİş’e bağlı Öz Ağaçİş Sendikası Genel Merkezi’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, imzalanan toplu iş sözleşmesi ile çalışanlara ücretlerde tavanı yüzde 14, sosyal haklarla birlikte ortalama yüzde 15 oranında zam sağlandı. Yapılan açıklamada, “imzalanan toplu iş sözleşmesi ile Boydak çalışanları rahat bir nefes alırken, yapılan anlaşma TMSF’ye devredilen şirketler ile yapılan en büyük toplu iş sözleşmesi olarak da büyük önem taşıyor” denildi. l Ekonomi Servisi Makine sektöründe 177 bin kişi çalışıyor, bunların sadece yüzde 3’ü kadın. Makine İhracatçıları Birliği, ‘Kadın Makinecilerle, Var Gücümüzle’ projesiyle bu sayıyı artıracak Makine İhracatçıları Birliği, kadınların makine sektöründe istihdamını artırmak üzere “Kadın Makinecilerle, Var Gücümüzle” projesini başlatıyor. Proje kapsamında Anadolu turuna çıkmaya hazırlanan makineciler, sektörün önde gelen kadın makinecileriyle girişimci, yönetici ve mühendis adaylarını bir araya getirerek, sektörde kadın istihdamını artırmak için çalışacak. Kadınları ma kine sektöründe görev almaya teşvik etmek üzere başlatılan projede, ilk yıl buluşmalar Konya, Kayseri, Bursa, Gaziantep ve Manisa’da yapılacak. Makine sektöründe halen çalışmakta olan kadınların ilham verici hikâyelerinin anlatılacağı toplantılar kapsamında, öğrenci ve genç girişimci kadınlar, makine sektörünü yakından tanımak üzere, üretim tesislerine ziyaretlerde de bulunacak. Proje ile istihdam hareketi ne de ivme katmayı öngören makineciler, her yıl 1000 kadını daha sektöre kazandırmayı hedefliyor. Erkekler kaçıyor Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, makine mühendisi mezunu erkeklerin yüzde 99’unun bu alanda çalışmadığına işaret ederek, “Burası büyülü bir alan. Kadınlarımızı bu alana davet ediyoruz. Projeyle gelecek beş yılda sektördeki kadın nüfusunda yüzde 3’lük artış amaçlıyoruz. Kadınların katılımı, makine sektörünün atılımı olacak” dedi. Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu üyesi Zeynep Erkunt, “Üretimin tozunu yutan kadın yönetimde de başarılı olur, neyi nasıl yaptığını daha iyi bilir. Arzumuz kendilerini birkaç sektörle sınırlamamaları. Bizim tüm çabamız genç kadınlara ‘en iyisini yapmak için hadi ayağa kalkın, gelin üretimi görün, bu havayı soluyun ve üretmenin ne kadar muhteşem bir duygu olduğunu anlayın’ demek için” ifadesini kullandı. Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu üyesi Sevda Kayhan Yılmaz ise “Sektörümüz kadınlar için ilham verici hikâyelerle dolu. Birlikte yazacağımız yeni başarı hikâyeleriyle tüm sektörlere örnek olacağız” dedi. l Ekonomi Servisi ‘En zengin 100 Türk’ Oto ve hafif ticari araç pazarı daraldı Türkiye’de otomobil ve hafif ticari araç satışları şubatta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11.09 azalarak 46 bin 965’e geriledi. Kasım sonunda otomobillere yönelik yapılan ÖTV artışının etkisi olarak yorumlanan daralma, eldeki stokların tükenmesinin, ÖTV ve kur artışından etkilenen 2017 model otomobillerin devreye girmesinden kaynaklandığı belirtildi. Otomotiv Distribütörleri Derneği’nden (ODD) yapılan açıklamaya göre, bu yılın şubatında otomobil ve hafif ticari araç pazarının büyüklüğü 49 bin 965 oldu. Geçen yılın şubat ayında 52 bin 825 olan otomobil ve hafif ticari araç satışları ile kıyaslandığında Şubat 2017’de toplam pazar yüzde 11.09 daraldı. Otomobil ve hafif ticari araç pazarı, 10 yıllık şubat ayı ortalama satışlara göre yüzde 14.88 arttı. Otomobil satışları şubatta bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 14.61 azalışla 34 bin 658 oldu. Şubat 2016’da 40 bin 588 otomobil satılmıştı. l Ekonomi Servisi listesinde sürpriz isim ‘Bu adam yaşlandırmayı durdurabilir mi’ başlığıyla Forbes’e kapak olan Osman Kibar, 2 milyar dolarlık servetiyle ilk 10’da yer aldı Türkiye’nin en zengin 100 isminin toplam serveti son bir yılda 8 milyar dolardan fazla arttı. Forbes Türkiye’nin bu yıl 12’nci kez hazırladığı “En Zengin 100 Türk” listesine göre Şubat 2016’da 94.7 milyar dolar en zengin 100 Türk’ün toplam serveti Şubat 2017 itibarıyla 102.9 milyar dolara çıktı. 31 dolar milyarderi ve 9 yeni ismin yer aldığı listedeki 118 kişinin 46’sı servetini artırdı. Toplam servetin beşte biri kadınların Forbes Türkiye’nin hazırladığı “En Zengin 100 Türk” çalışmasına göre geçen yılın şubat 872 milyon dolara yükseldi. 24 kadının yer aldığı listede geçen yıl 5 olan kadın milyarder sa ayında 831 milyon dolar olan Türkiye’deki zen yısı bu yıl da aynı kaldı. Kadınların toplam ser ginlerin ortalama serveti, bu yıl aynı dönemde vet içindeki payı yüzde 19.3 olarak gerçekleşti. En zengini Ülker Murat Ülker’in 3.7 milyar dolarlık servetiyle birinci sırada yer aldığı “En Zengin 100 Türk” listesinde geçen yıllarda yer almayan, ancak bu yıl tepeden giriş yapan Osman Kibar dikkat çekti. Eklem iltihabını iyileştirecek ve kelliğe çare bulacak ilaçlar üzerinde çalışan biyoteknoloji şirketi Samumed’in kurucusu olan Kibar, listeye 2 milyar dolarla ilk 10’dan giriş yaptı. İnternet güvenlik şirketi Comodo’nun kurucusu Melih Abdulhayoğlu 700 milyon dolarlık servetiyle ABD’den listeye giren diğer yeni isim oldu. l Ekonomi Servisi Okullarda, Kuran kurslarında, yetiştirme yurtlarında çocuk istismarlarının ardı arkası kesilmiyor. Neden? Kadına karşı şiddetin, namus cinayetlerinin sayısı azalacağına artıyor. Neden? Konya’da devlete bağlı Kuran kursundaki çocuk istismarına yönelik Cumhuriyet’teki haberin ayrıntıları tüyler ürpertici. Bir o kadar korkunç olan konuyu soruşturmakla görevlendirilen müfettişlerin istismarı görmezden gelmeleri. Devlet eliyle örtbas ediliyor olması... Bugün FETÖ’cü yapılanmaya karşı bir savaş veriliyor; okulları, dershaneleri, yurtları kapatılıyor; çok iyi, doğru... Ama unutmayalım cemaat, tarikat ve dini vakıf yurtları, Kuran kursları, camiler ve imamların eğitimin birer parçası haline getirilmesi FETÖAKP işbirliği dönemin 3 Mart Devrimlerinden bugüne... de başlamıştı. Bugün FETÖGülenciler tasfiye edilirken diğer cemaat ve tarikatlar iktidardan aldıkları destekle kamusal kimlik kazanıyorlar. Neden? “Dininin ve kininin davacısı bir gençlik” yetiştirmek uğruna eğitimde laikliğin son kırıntıları da yok edilmiyor mu? Yıllardır onlarca hatta yüzlerce vahim örneğinin yaşandığı, yukarıda sıraladıklarımız bir sonuç. Toplumun getirildiği durumun küçük bir resmi... Bunu niye anlatıyorum? 93 yıl önce bugün genç Türkiye Cumhuriyeti 3 önemli devrimi gerçekleştirmek üzere düğmeye basmıştı. 3 Mart 1924’te kabul edilen 429, 430 ve 431 sayılı kanunlarla, Şeriat Bakanlığı kaldırılarak, yerine Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuş, bütün eğitim kurumları Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim ve gözetimi altında birleştirilmiş ve hilafet kaldırılmıştı. Söz konusu devrim yasaları ile Türkiye Cumhuriyeti’nin ulusal, laik ve bilimsel temellere dayanan çağdaş bir devlet olarak yapılanmasının yo lu açılmıştı. Ortadoğu’da ve tüm İslam coğrafyasında bir toplumun ortaçağın karanlık dogmalarından ve feodal yapısından kurtarılıp aydınlanma yoluna girişinin en büyük adımıydı. Bugün Türkiye’nin üst siyasetinde yaşananların, başkanlık ve yeni anayasa diretmelerinin temelinde aynı zamanda üç devrim yasasını ortadan kaldırmak ya da en azından etkilerini en aza indirmek de yatıyor. Bu aslında yarım asırdır süregelen AKP iktidarı ile daha da zirveye tırmanan bir güç kavgası. Bu yüzden AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan önlerindeki her engeli, her muhalefeti ellerindeki tüm güç ve yetkiyi kullanarak bertaraf etmek istiyorlar. Bunu gerçekleştiriyorlar da... Aralarında Cumhuriyet’in yöneticilerinin de olduğu onlarca gazetecinin sorgusuz sualsiz demir parmaklıklar arkasında tutulması, en önemli medya organlarından biri olan Hürriyet’in bir manşet yüzünden yaşadığı kriz ve diğerleri... Bugün ülke “evetçiler” ve “hayırcılar” diye iki farklı kampa bölünmüş durumda. Ve ülkenin cumhurbaşkanı “hayır, eşittir çukur” deyip hayırcıları tehdit edebiliyor. 3 Mart devrimlerine inanan, o devrimler ışığından beslenen herkes, toplumsal gelişmenin geriye götürülemeyeceğini, akan suların tersine döndürülemeyeceğini tarihsel olarak kanıtlamak zorundadırlar. Bu tarihi bir borçtur... Kağıtçıbaşı’na veda... Üniversitede en etkilendiğim hocalarımdan biriydi Prof. Çiğdem Kağıtçıbaşı. Türkiye’de sosyal psikolojinin kurucularından ve kültürlerarası psikoloji dünyasının önemli isimlerindendi. Türkiye’de çocuğun aile içindeki değerini ilk o araştırdı. Kadın erkek eşitsizliği konusunda önemli çalışmalar yürüttü. AÇEV’in kurucularındandı. Ve daha yapacak çok projesi vardı. Zamansız gitti. Geriye sözleri ve yaptıkları kaldı: “Namus cinayetlerini azaltmanın tek yolu geniş kapsamlı bir eğitim. Bu eğitim yalnızca okulla sınırlı kalmamalı.” “Yoksulluk ancak kadınlarla azalır. Kadın istihdamında yüzde 7’lik bir artış yoksulluğu yüzde 15 oranında azaltıyor”... Güle güle hocam, ışıklar içinde uyu... Bu alanda yapılan yatırımın yüzde 10’u 1 milyar dolar büyüklüğü aştı. Elektrikte yatırımcı yenilenebiliri seçti Elektrik piyasasında 2016 yılı küresel işlem değeri 192.3 milyar dolar oldu. EY’nin Enerji Sektörü İşlem ve Trendleri: 2016 Değerlendirmesi ve 2017 Görünümü Raporu sonuçlarına göre, elektrik piyasasında küresel olarak işlem değeri bir önceki yıla göre yüzde 4 düştü. 2015 yılında toplam işlem değeri 200 milyar dolar seviyesindeydi. Yatırımcıların gelirlerindeki istikrar bekleyişi regülasyona tabi varlıklara yönelik ilgiyi artırdı. Regülasyona tabi varlıklar 2016’da gerçekleştirilen işlemlerin yüzde 46’sını (89.3 milyar dolar) oluşturdu. Yenilenebilir enerji varlıklarına olan ilgi ise yüksek seyrini korudu. Geçen yıl yenilenebilir enerjide işlem değeri 28.4 milyar dolar seviyesinde olurken, bu işlemlerden 10’unu milyar doların üzerinde işlemler oluşturdu. Amerika kıtasında yapılan 46 yenilenebilir enerji satın alma işleminin toplam değeri 8.3 milyar dolar oldu. l Ekonomi Servisi Düzenleme, BDDK izniyle faaliyet gösteren kurumları banker kapsamına alıyor. EPara ve ödeme şirketlerine de BSMV Elektronik para (EPara) ve ödeme kuruluşları aracılığıyla yapılan ödeme hizmetlerinin vergilendirilmesine tebliğ, Resmi Gazete’de yayımlanmak üzere Başbakanlık’a gönderildi. Tebliğ, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’dan alınan aldıkları izinle faaliyet gösteren EPara ve ödeme kuruşlarını ‘banker’ kapsamına alıyor. Tebliğe göre bu kuruluşlar üzerinden yapılan online alışverişler, sanal POS hizmetleri, fatura ödemeleri, mobil ödemeler ve para transferi işlemleri için de Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV) mükellefiyeti getiriliyor. l Ekonomi Servisi Döviz mevduatı bir ayda 6 milyar $ arttı Yerliler geçen hafta, önceki haftaya göre yavaşlayarak da olsa döviz mevduatlarını artırmaya devam etti. Merkez Bankası verilerine göre yurtiçinde yerleşiklerin kıymetli maden depo hesapları dahil yabancı para cinsinden mevduat ve fonları 24 Şubat ile biten haftada 149.2 milyar dolara çıktı. Bu rakamın 90.99 milyar dolarını bireylerin, 58.21 milyar dolarını kurumların alımları oluşturdu. Yerlilerin yıl başından beri devam eden döviz alımları sekizinci haftaya ulaşırken artış önceki haftaya göre 407 milyon dolar oldu. Son dört haftadaki artış ise 6.1 milyar dolara ulaştı. l Ekonomi Servisi C MY B