20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 2 Mart 2017 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 3 AYVACIK YİNE SALLANDI Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinde Richter ölçeğine göre 4.7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. İlk belirlemelere göre depremde can ve mal kaybı olmadı. l DHA Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 12/6 Ankara 17/4 İzmir 21/12 Antalya 22/12 Mersin 21/11 Trabzon 20/8 Diyarbakır 16/2 Kars 3/15 Bursa 120/8 0 Adana 210/1 0 0 Artvin 170/8 0 Çanakkale 110/8 0 Balıkesir 110/8 0 Sivas 90/4 0 Erzurum 40/ 3 0 Eskişehir 130/5 0 Aydın 170/1 0 0 Gaziantep 120/5 0 Konya 140/3 0 Atina 170/1 1 0 Berlin 90/4 0 Girne 200/1 2 0 Londra 120/6 0 Moskova 50/4 0 Paris 120/5 0 Madrid 160/3 0 Amsterdam 90/5 0 Roma 160/7 0 New York 140/6 0 Tokyo 90/3 0 TARİHTE BUGÜN 1956: Fransa, Fas’ın bağımsızlığını onayladı. 1957: Çağdaş beden eğitiminin yerleşmesine öncülük eden spor eğitimcisi Selim Sırrı Tarcan öldü. 1974: TRT haftanın 7 günü yayın yapmaya başladı. Aradığınız parka ulaşılamıyorAP8mioşaseblitrytiaankarscıen2’ynak0oıka0nnresi Ne inek var ne para Rizeli köylüler, HES’ler için hukuk savaşında ama mahkeme masrafları karşılanamaz halde ÖMER ŞAN İki HES ve üç ayrı taşocağı projesine karşı hukuksal mücadelesini sürdüren Rizeli köylüler, mahkemenin bilirkişi incelemesi kararı üzerine keşif ve mahkeme masraflarını karşılayabilmenin telaşına düştü. HES mücadelesinin öncülerinden “Yurttaş Kazım” lakaplı, 72 yaşındaki Kazım Delal, artık bankalardan kredi alamadıklarını, satacak ineği de kalmadığını belirterek, “Bu adamlar ne devlet tanıyor, ne yasa, ne de halk tanıyor. Hiçbir izin, belge, proje yok. Gelmişler bölgenin içme suyuna HES yapıyor ve kimseyi de takmıyorlar. Mahkemenin iptal kararına rağmen HES’in binasını yaptılar. Resmiyette hiçbir varlığı olmadığı için dava bile açamıyor hukuksal işlem yapamıyoruz” dedi. Bilirkişi inceleyecek Rize kent merkeziyle birlikte 9 ilçe ve belde ile 26 köyde yaklaşık 300 bin kişiye içme suyu sağlanan Andon İçme Suyu Tesisleri içinde izin alınmadan yapımına başlanan HES projesi için 2014’te mahkemenin verdiği iptal kararını bozan Danıştay 14. Dairesi, proje için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verdi. l RİZE/Cumhuriyet HAZAL OCAK İstanbul’un parkları, ulaşım ağının tehdidinden bir türlü kurtulamıyor. Maçka Parkı’ndan sonra şimdi de Bebek Aşiyan Parkı’nın 8 bin 200 metrekaresi istasyon olacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yapmayı planladığı Rumeli HisarüstüAşiyan Füniküler Hattı proje dosyasını Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sundu. Ağaçlar taşınacak Dosyaya göre HisarüstüAşiyan Füniküler Hattı’na giriş istasyonu, Hisarüstü İstasyonu ile Boğaziçi Üniversitesi ana giriş kapısı yanında inşa edilirken çıkışı ise İstanbul Boğazı sahilinde bulunan Aşiyan Parkı’na yapılacak. İstasyon alanında bulunan 26 ağaç da taşınacak. Finiküler projesinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci önceki gün baş latıldı. İBB tarafından HisarüstüAşiyan Füniküler Hattı’na ilişkin hazırlanan imar planları geçen ay kabul edilmişti. Parka yapılacak istasyon alanında bulunan 26 ağaç taşınarak belediyenin belirleyeceği başka noktalara dikilecek. Park genelinde ise 75 ağaç bulunuyor. 2019 yılında hizmete girmesi planlanan 800 metrelik hattın, saatte çift yönde 6 bin yolcu taşıması planlanıyor. Proje bedeli 85 milyon. l İSTANBUL 40 tonSahte içki rekoru: ozan çepni İzmir’in Bornova ve Kemalpaşa ilçelerinde düzenlenen operasyonda, 40 ton sahte rakı ve viski ile sahte içki üretiminde kullanılan 100 ton hammadde ele geçirildi. Emniyet yetkilileri, ele geçirilen sahte içkinin, Türkiye’de şimdiye kadar yapılan operasyonlarda tek seferde ele geçirilen en fazla sahte içki olduğunu, gözaltına alınan şebeke üyelerinin, kiraladıkları yeri fabrikaya dönüştürdüğünü kaydetti. Depo görünümlü mekâna giren polis ekipleri, manzara karşısında şaşkına döndü. Daha önce akaryakıt kaçakçılığı operasyonlarında ele geçirilen dev tankların benzerlerinin bu kez sahte içki üretiminde kullanıldığı ortaya çıktı. Zanlılardan A.A., R.Ç., İ.A. ve C.Y. ifadelerinin alınmasının ardından savcının talimatıyla serbest bırakıldı. Adliyeye sevk edilen Ö.K., R.E., S.D., F.Ö. de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. l DHA Ermeni kilisesinin kitabesi olmadığı için yapım tarihi bilinmiyor. Kilisenin çektiği Kayseri’de yıllardan bu yana sergi salonu, ardından sırasıyla zabıta karakolu, spor merkezi olarak kullanılan tarihi Meryem Ana Kilisesi, 6 milyon liralık restorasyonla büyükşehir belediyesi tarafından belirlenecek bir alanda ihtisas kütüphanesine dönüştürülecek. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mustafa Çelik, “Meryem Ana Kilisesi binasının en uygun kütüphane olabileceği kararına vardık” dedi. l DHA ‘h3ekmişdi eytaunlyuamnlau’ Başkent’te 350 ton asbest kimyasalı saptanan Havagazı Fabrikası’nın yıkımı sırasında alınmayan önlemlere tepki gösteren Halkevi üyeleri, işçilere giydirilmesi gereken koruma tulumları ve maskeler ile sokak sokak gezerek Ankaralılara kanser riskini anlattı. Belediye Başkanı Melih Gökçek’i yaşananlardan sorumlu tutan ve “Ankara’nın Çernobil’ine hayır. Kanser olmak istemi yoruz” diyen Halkevi üyeleri, polis engeli ile karşılaştı. Çevik kuvvet ekipleri tarafından önleri kesilen gençlerin 3 kişi yan yana yürümelerine ve koruma tulumu giymelerine izin verilmedi. Yıkım durdurulduANKARA 7. İDARE MAHKEMESİ’NDEN ASBESTLİ FABRİKA KARARI Başkentte yüksek asbest oranı nedeniyle kanser riski yaratan Havagazı Fabrikası’nda önlem alınmadan gerçekleştirilen yıkımına karşı Ankara 7. İdare Mahkemesi oybirliği ile yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in, “kaos çıkarmaya çalışmakla” suçladığı meslek örgütlerinin başvurusunu karara bağlayan mahkeme, gerçekleştirilen yıkımın “telafisi güç ve imkânsız zararlar oluşturabileceğini” vurgulayarak yıkımı durdurdu. Mahkeme, savunma yapmak için Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne 30 günlük süre verdi. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Korunması gereken endüstri mirası Havagazı Fabrikası davalar devam ederken Ankara Büyük şehir Belediyesi yıkıma başlandı. Firmaya yaptırdığımız asbest yüzey ölçümleri sonucunda belli noktalarda yüzde 15 ila yüzde 40 arasında asbest türünün en tehlikesi olan amphibole tespit edildi. Bu ne denle yürütmeyi durdurma kararı için mahkemeye başvurduk” dedi. Ankara Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Vedat Bulut ise “Yıkım 13 bin lira gibi komik bir rakamla yapılıyor. Bu rakamla önlem alma gibi bir ihtimali yok. Bu kamyonlar İzmit’e gidiyor ve yol güzergâhındaki yerleşkeler tehdit altında. Hafriyat nereye dökülüyor? O bölgedeki insanlarında bilgilendirilmesi lazım. Biz de yıkımı durdurmak için hukuka başvuruyoruz” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet Robotik takımı ABD yolunda ALKEV Özel Anadolu Lisesi’nin AG Robotik robot takımı Amerika’nın farklı eyaletlerinde düzenlenen FRC (First Robotics Competition) yarışmasının New York koluna katılmak ve Türkiye’yi temsil etmek için 6 hafta boyunca gece gündüz çalışıp hazırladıkları robotları ile 14 Mart’ta yola çıkıyor. Bu yılki yarışma nın teması buharlı makineler. Gençler, New York Teknolo ji Vadisi’nde Türkiye’yi temsil edecekler. Dünyanın en prestijli liseler arası robotik yarışması olan FRC’nin amacı geleceğin girişken ve üretken mühendis ve yöneticilerini yetiştirmek, aynı zamanda onlara takım ruhunu aşılamak. l Haber Merkezi Türkiye büyük devlettir Başkanlık sistemini getireceği ileri sürülen ancak azgelişmiş ülkelere özgü başkancı sistemi içeren anayasa değişikliğinin savunulacak bir yanı yok. Neresini savunacaksınız? Nasıl savunacaksınız? Bir devletteki bütün yetkileri tek bir insana vereceğiz ve o insanın herhangi bir şekilde denetlenmesini fiilen imkânsız kılacağız diye oy toplamak zor. Gelgelelim değişiklik aşağı yukarı bunu öngörüyor. Açıkça belli ki değişiklik Tayyip Erdoğan için özel olarak tasarlanmış. Başkancı sistem kendisine saygısı olan bir devlet için utanç vericidir. Farklı toplum kesimlerinin demokratik bir uzlaşmayla kendini yönetmesi yerine bir “başkan baba”ya ihtiyaç duyulduğunu iddia etmek, toplumu yeterince olgun bulmamak anlamı taşır. Başkancı sistem bu sebeple “milli irade”ye taban tabana zıt, hatta “milli irade”ye en aykırı sistemdir. Seçildiği süre boyunca başkanın yanılmaz, kandırılmaz, aldanmaz ve hata yapmaz olduğunun da peşin kabulüdür. Öyledir çünkü bu süre boyunca başkanın denetlenmesi ya da hesap vermesi mümkün değildir. Hatta Meclis biraz rahatsızlık verirse OHAL ilanıyla Meclis’in tamamen devreden çıkarılmasının da önünde bir engel yok. “Efendim, Cumhurbaşkanı’nın OHAL KHK’lerini Meclis bir ay içinde karara bağlamak zorunda.” O zorunluluğu kaldıran bir OHAL KHK’sini kim denetleyecek? Anayasa Mahkemesi, OHAL KHK’lerini denetlemeyeceğini çoktan karara bağladı. “Müslüman aynı yerden sokulmaz” demesine rağmen bir zamanların üstü örtülü koalisyon ortağı cemaat tarafından defalarca kandırılmış bir anlayışın bir daha asla kandırılmayacağını kim ileri sürebilir? Peki, başyaver bile cemaat üyesi olduysa, başkanın yardımcıları arasına cemaat ya da başka bir odaktan birinin sızmayacağını nasıl bilelim? Bilsek de denetleyemeyiz ki. Bu anayasa herkesin elini kolunu bağlayacak. Hatta yurtdışına çıktığında bizzat başkanın kendi bile bir yardımcısı tarafından devre dışı bırakılabilir. Bu ve benzeri onlarca sebepten dolayı “evet” propagandası basit bir hamasetten ibaret. Siyasi hayatı başkanlığa karşı açıklamalarla dolu Devlet Bahçeli’nin neyi, neden savunduğu zaten belli değil. Defalarca sorduk en fazla sabahlara kadar kendisiyle tartıştığını söyledi. Bundan çıkarılabilecek tek sonuç Sayın Bahçeli’yi daha yeni uykuya daldığı için sabah erken saatlerde arayıp rahatsız etmemek gerektiği oldu. Bir “evet” panelinde partisinin başkan yardımcısı da neden “evet” dediğini soran birine cevap veremeyip kendisine özel olarak anlatabileceğini söyledi. Kaldı ki aynı kişi daha eylül ayında güçlendirilmiş parlamenter rejimden yana olduğunu söylüyordu. Sayın Erdoğan hayır oyu verenleri terörist ilan etmek dışında elle tutulur bir açıklama getirmedi. Binali Yıldırım Bey ise başkanlık sisteminin “Erdoğan için değil her doğan” için olduğunu ilan ederek basit kelime oyunları haricinde bir gerekçesi olmadığını defalarca ispat etti. Şayet bu medya baskısı ve OHAL şartları olmasaydı, “evet” oyu Türkiye referandum tarihinde görülmemiş bir mağlubiyet alacaktı. Muhtemel ki yine mağlup olacak. Türkiye, millete anlatılamayacak kadar kötü, böyle bir geri kalmış devlet yönetim biçimini reddedecek kadar büyük bir devlettir. Miraz bebek ve annesi için imza kampanyası FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan hâkim Mehmet Ekinci tarafından “örgüt üyeliğinden” verilen hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasının ardından tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne konulan Gülistan Diken Akbaba ve 7 aylık bebeği Miraz Akbaba’nın serbest bırakılması için ailesi tarafından change.org’da “Miraz Bebek ve Annesine Özgürlük için Bir İmza da Sen Ver!” adıyla imza kampanyası başlatıldı. Kampanya metninde “Bu durum çok ağır bir insan ve çocuk hakkı ihlalidir. Emekleme çağındaki bir bebeğin hapishanenin beton zemininde sağlıklı şartlarda büyüyebileceğini söyleyemeyiz” denildi. l Haber Merkezi Gedik davasında 10 sanık için müebbet istemi Maltepe Gülsuyu’nda, 2013 Eylül’ünde Hasan Ferit Gedik’in hayatını kaybettiği davada 10 sanık hakkında “kasten öldürme” suçundan müebbet istendi. 35 sanıklı davanın Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmasında savcı, protesto eylemi yapan 5060 kişilik gruba ateş açıldığını, ateş sonucu Hasan Ferit’in öldüğünü, kullanılan silahların bir kısmının denize atıldığını, sanıkların öldürme kastıyla hareket ettiğini kaydetti. Dava, 10 Mayıs’ta tarihine ertelendi. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle