28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 7 Kasım 2017 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ MADENDE DİRENİŞ ekonomi 9 Zonguldak ve BARTIN’DA 3 bini aşkın madenci, özelleştirmenin önünü açan torba yasaya karşı ‘Maden ocağından çıkmama’ eylemi başlattı Zonguldak’ta Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda (TTK) çalışan maden işçileri, kurumun özelleştirilmesinin önünü açan torba yasa tasarısını protesto için ‘Maden ocağından çıkmama’ eylemi başlattı. Üzülmez başta olmak üzere Gelik, Karadon, Amasra, Kandilli işletmelerinde çalışan yaklaşık 3 bin işçi yer altından çıkmıyor. Amasra’da işçiler haricinde madene giriş çıkışlar yasaklandı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen torba yasa tasarısının, “TTK ile Türkiye Kömür İşletmeleri, uhdelerinde bulunan maden ruhsat sahalarını işletmeye, işlettirmeye, bunları bölerek yeni ruhsat talep etmeye ve bu ruhsatları ihale etmeye yetkilidir” şeklindeki 58’inci maddesi, Zonguldak’ta tepki çekmişti. Genel Maden İşçileri Sedikası (GMİS), geçen cuma günü 4 bin madenci ile birlikte, kurumun özelleştirilmesinin önünü açan tasarıya basın açıklaması yaparak tepki göstermişti. TTK’ya bağlı müessese müdürlüklerine ait maden ocaklarında gece 24.0008.00 vardiyasında çalışan işçiler, sabah mesaileri bitmesine rağmen yer üstüne çıkmadı. Gündüz 08.0016.00 vardiyası için iş yerlerine giden madenciler, arkadaşlarının yukarıya çıkmaması üzerine ocak önünde sloganlar atarak beklemeye başladı. Amasra’daki eylemde 2 madenci, akşam saatlerinde rahatsızlanınca ocaktan çıkarıldı ve tedavi edildi. Bartın Valiliği kararıyla, 16.0024.00 vardiyası için ocağa gelen işçilerin yer altına inerek eyleme katılmalarına izin verilmedi. Bunun üzerine işçiler, “Madenci feneri sönmeyecek”, “Madenler halkındır satılamaz” sloganları attı. ‘Özel’ ölümdür GMİS Armutçuk Şube Başkanı Ali Eşitmez, “Özel sektör, ölüm demek” dedi. GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, sendikanın eylem kararı almadığını, işçilerin örgütlenerek eylem başlattığını söyledi. GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, TTK Üzülmez Müessese Müdürlüğü’nde ocaktan çıkmama eylemi yapan işçileri ziyaret etti. Mutlu, “Arkadaşlarımızın iş yerlerinin geleceği kaygısından dolayı yaptıkları bir eylemdir. Onları iş sağlığı, kurumumuza, ülkemize zarar gelmemesi için uyarmaya çalıştık. Arkadaşlarımızın hassasiyet göstereceğine inanıyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi TPAO parçalanıyor MUSTAFA ÇAKIR Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı dört oda, hükümetin Varlık Fonu’na devrettiği Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) hakkında rapor hazırladı. TPAO’nun bölünüp, parçalanmak istendiğine dikkat çekilen raporda, petrol ve enerji sektöründe şirketleri bölüp parçalayarak rekabet gücü kazanmanın mümkün olmadığı vurgulandı. Raporda, ham petrol üretiminin yüzde 70’ini gerçekleştiren TPAO’nun özelleştirilmesinden vazgeçilmesi istendi. Jeoloji, Petrol, Kimya ve Jeofizik Mühendisleri Odaları’nın hazırladıkları raporda şu ifadeler yer aldı: n Doğrudan satış, halka arz, imtiyaz sözleşmesi, yapişletdevret, yönetim devri, gelir garantisi gibi farklı yöntemler, halka ait olanın sermayeye devredilmesin den başka bir şey değil. n Başta enerji, telekomü nikasyon ve madencilik gibi alanlarda olmak üzere Türkiye’deki en büyük özelleştirmeler AKP döneminde gerçekleştirildi. Bu dönemde yapılan özelleştirmelerle birlikte, ülkenin stratejik sektörleri ve en büyük yatırımları yabancı şirketlerin eline geçti. Özelleştirmeye son n Bünyesinde bulunan DİTAŞ, İPRAGAZ, POAŞ,İGSAŞ, TÜPRAŞ ve PETKİM özelleştirilen TPAO’ya son darbe, temmuzda yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile vuruluyor. n 20 Temmuz’da TPAO’ya ait sondaj, kuyu tamamlama, jeofizik operasyonlar hizmet ve ekipmanları Jersey (İngiltere) adalarında kurulan Turkish Petroleum International Company’ye bedelsiz olarak devredildi. TPIC, Jersey (İngiltere) Ticaret Sicili ne kayıtlı bir TPAO iştiraki olarak yurtdışında arama ve üretim faaliyetlerinde bulunmak üzere kuruldu. 2013’te BOTAŞ’a devredildi. n Kamusal değerleri yerli ve ulus ötesi şirketlere peşkeş çeken AKP iktidarı, enerji alanında kalan son kamu kuruluşları olan TPAO ve BOTAŞ’ı da son uygulamaları ile aynı kadere mahkum etmeye çalışmaktadır. n Kamu adına petrol arama ve üretim faaliyetlerinde bulunarak; Türkiye’deki toplam jeolojik saha faaliyetlerinin yüzde 70’ini, jeofizik saha faaliyetlerinin yüzde 75’ini, sondaj faaliyetlerinin yüzde 60’ını gerçekleştiren; halen ham petrol üretiminin yüzde 70’ini, doğalgazın yüzde 65’ini üreten, yurtdışı projeleri kapsamında, bugün yerli üretimden daha fazla üretimi Türkiye’ye kazandıran TPAO’nun özelleştirilmesine yönelik adımlara son verilmeli. l ANKARA Ucuz et yok sattı Bursa’nın en büyüğü Tofaş Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın kentin ‘İlk 250 Büyük Firma 2016’ araştırmasının sonuçlarına göre iç ve dış satış toplamında ilk üç sırada Tofaş, Oyak Renault ve Bosch yer aldı. Tofaş’ın cirosu 14 milyar 856 milyon lira oldu. 250 büyük firmanın ciro toplamları 87.2 milyar lira, katma değerleri toplamı 14.6 milyar lira, öz sermayeleri 20.6 milyar lira, vergi öncesi dönem kârları toplamı 4.4 milyar lira, üretimden satışlar toplamı ise 60.8 milyar lira olarak hesaplandı. 2015’te kâr eden firma sayısı 229 iken 2016’da bu rakam 211’e geriledi. l Ekonomi Servisi Turizme 61 milyar kredi Bankaların turizm sektörüne sağladığı toplam nakdi kredi tutarı, son 5 yılda yüzde 282 artışla 61.4 milyar liraya ulaştı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre, turizm sektörüne kullandırılan kredilerdeki artış, yıllık bazda yüzde 23.3 olarak kayıtlara geçti. Kredi hacmi Eylül 2012’de 16.1 miyar lira düzeyinde bulunuyordu. Turizm sektörüne kullandırılan kredilerde 24 milyar 369 milyon liralık hacimle İstanbul ilk sırada yer alırken, İstanbul’u yaklaşık 17 milyar 603 milyon lira ile Antalya, 4 milyar 741 milyon lira ile Ankara takip etti. l Ekonomi Servisi Yalnız iki markette satıldığı için eleştirilen ucuz et, saat 11’de tükendi. Kasaplar ucuz etin, kalıcı olamayacağını savundu GAMZE BAL bakan inanıyor mu? Yurttaşa ucuz et yedirmek üzere geçen haf Ucuz et uygulamasına TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık’dan da tepki geldi. Bakanlığın, hayvancılığın açık maliyetini açıklaması gerektiğine değinen Atalık, şu soruyu sordu: n Üretim maliyetini aşağı çekmedikçe et fi ta başlanan ucuz et uygulamasına ilgi büyük oldu. Geliri artmayan hatta enflasyon karşısında eriyen yurttaş, ucuz eti saat 11’de tüketti. Yalnız iki markette satıl yatının inebileceğine sayın Bakan hâlâ inanabil dı için büyük eleştiri alan uy mekte midir? gulamanın devam etmesi ve yaygınlaştırılması için kapa sitenin 6 bin tondan 10 bin tona çıkarılacağı açıklaması Rekabet’e taşındı geldi. Et sanayicisi ve kasaplar ise uygulamaya karşı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı eliyle yalnızca BİM ve A101’de başlatılan ucuz et uygulamasının hem İthal etin uygun fiyattan satılmasında kasap ya inmesinin mümkün olmadığını ifade eden Yalçın su 2931 lira arasında ithal et satılmasına tepki göste tamamıyla ithalata dayalı olmasına hem de rekabet ko ve diğer marketlerin öte dağ, “Devletin vazgeçtiği fi ren Fazlı Yalçındağ, fede şullarına aykırı bir uygula lenmesine tepkili olan Tür yat kadar biz de sektöre kat rasyon olarak bugün sa ma olmasına yönelik eleştiri kiye Kasaplar Federasyo kı sağlayabiliriz. Katma De at 19.00’da Gıda, Tarım ve ler, et sektörünün can çekiş nu Başkanı Fazlı Yalçın ğer Vergisi’ni indirin, 34 li Hayvancılık Bakanı Ahmet mesi olarak yorumlandı. Uy dağ, üst kuruluşları Tür ra oynasın, hem de daha çok Eşref Fakıbaba’yla görüşe gulamanın yalnızca iki mar kiye Esnaf ve Sanatkârları kişiye ulaşsın” dedi. Yal ceklerini söyledi. kette hayata geçerilmesine Konfederasyonu’nun çındağ, maliyetlerin düşü İzmir Kasaplar Odası yönelik eleştiriler hakkında (TESK), konuyu Rekabet rülmeden fiyat indiriminin Başkanı Ceyhan Yücelmiş konuşan Gıda, Tarım ve Hay Kurulu’na taşıdığını aktardı. doğru ve mümkün olmaya ise, kendisinin de katılaca vancılık Bakanı Ahmet Eş Mevcut durumda alım cağını kaydetti. ğı toplantıda kasaplara da ref Fakıbaba, “Marketler ara satım fiyatları çerçevesinde kasap fiyatlarının şu an Bakana gidecekler aynı imkânın tanınmasını isteyeceklerini ifa sında taraf tutmuyoruz” derken; BİM’in KAP’a yaptı ki fiyatlarının daha aşağı İki zincir markette kilo de etti. ğı açıklamada, “Kâr etmiyo ruz” denildi. Sektör temsilci Yara o kadar büyük ki yanlış olduğunu belirtti. Yücesan, iki markette satılan etlerin ithal olması Türkiye’nin, bakanlığın öngördüğü gibi 29 ve na yönelik ise, Türkiye’de 31 liradan et tüketebilecek üretim kapasitesin desteklenmeyen üretim ve oluşan de olmadığına dikkat çeken Kırmızı Et Sanayi haksız rekabete değinerek, “Yara o cileri ve Üreticileri Birliği Derneği (ETBİR) Yö kadar büyük ki, ‘kendi etimizi ne netim Kurulu Başkanı Vet. Dr. Ahmet Yücesan, den yemiyoruz’ kısmına sıra bile ucuz etin çıkış noktasının doğru, yönteminin gelmez” diye konuştu. leri ise durumu, ‘büyük sermayelerin beslenmesi’ ola rak değerlendiriyor. Kırmızı et sektör temsilcileri, Polonya, Fransa ve Bosna Hersek’ten sonra Sırbistan’dan ithal edilen etlerle ‘ucuz’ satış yapıl Ahmet Yücesan masına tepkili. Pandora’nın kutusu açıldı.. Ne zamandır son dakika haberlerini yüreğimiz ağzımızda bekliyoruz? Bizi yakanlar ülkemizden, sonunda bize yansımaları ağır olacak dünyadan karabasan, çok kanlı terör eylemleri, ya da ülkemiz dünya dengelerini altüst etmekte olan yeni sürpriz gelişmelerin anahtar şifrelerinin habercisi, acil durumlar, yaşamsal sorunlar dengelerin altüst oluşlarına karşı yeni çözüm, denge arayışlarının sonuç belgeleri niteliğinde yeni görüşme, yol, pazarlık arayışları.. Garabet her yeni son dakika haberinin içerikleri, boyutlarının nerede ise sil baştan dengeler değişiminde çelişkileri, kaosu tırmandıran boyutlarda. Gündemi terör odaklı ise, bir öncekine göre tırmanışın kanlı boyutlarına eklemlenmiş olarak, biçim, yer, hedef, taraflar çeşitlenmesinde nerede ise öngörülemez tırmanış, kaos, yeni çatışan taraflar dinamiği.. Önceki gece kasıtsız kanal değiştirirken Ortadoğu için çok uzun yıllardır şaşmaz veriler olarak bilinen kimi ittifakların da altüst oluşunun paniği son dakika gelişmeleriyle yüzleşmiş oldum.. Çoğu kanalda bir Suudi prensi, yakın tarihe kadar öne çıkarılmış velihadının içinde olduğu helikopterin düşürülmesi, ölümüyle ilişkilendirilmiş haber henüz öne çıkarılmamıştı. Yorumlar, ayrıntılı gelişmelere ilişkin bilgilendirmeler, bilgi alanımın kapsamı dışında kaldığından dikkatle satır aralarını okumaya çabaladım.. Ülkemize de yönelik olabilecek, besbelli İktidarlarının izlemiş olduğu politikalarla da ilişkilenmiş ağır sonuçları üzerinden, aynı doğrultularda sayılabilecek yorumları, çok ciddi kaygıları dinlemiş oldum. Özetle ABD’nin bugüne kadar şaşmaz bir doğrultuda yürütülmüş, Ortadoğu’daki Suudiler politikasının kırılma sürecine hızlı geçiş yaşanıyordu.. HHH Osmanlı’nın parçalanması, Cumhuriyet’in kuruluş sürecine paralel, Amerikaİngiltere odaklı, petrolün emperyal birkaç tekel şirkete teslim edilmesi karşılığı, Suudiler saltanatının koşulsuz kollanması güvencesi; üsler, silahlı güçle, her koşulda korunmaları garantilerinin dengeleri sallanıyordu. Ortadoğu’da Suudi krallıklarının yüzyıllar gerisinin katı siyasal İslamcı, mezhepçi, birkaç aşiret üzerinden, o ülkelerin halklarını, kadınlarını da çok ağır ezen, sonuçta siyasal İslamcı terör yataklarına da kaynak oluşturan katı saltanatlarının kollanmasının enerji yatakları kullanımı çıkarları adına sürdürülemez olması noktasına gelinmişti. Çelişkili yorumlarda enerji çıkarlarında alternatifsizlik, çıkar hesaplarında dünya çapında anlamlı değişimlerle bağlantılı, kimilerinde ortaya çıkan yeni kaos, çatışma, harita değişimleri tablolarında yeni çatışma, sınır hesapları, savaşlar üretme adına.. Sonuç zıt gerekçelerle aynı kapıya çıkmakta, Vahabilik, sert şeriat mezhebinin kırılış süreci, dün hanedanlar üzerinden çok sayıda aşiret sisteminin prenslerinin, yolsuzluklar gerekçeli tutuklanma operasyonlarıyla, kurulu saltanatlar, aşiretler dengelerinin altüst oluşlarının, yeni dönemin hızlı başlangıcının yeni sonuçları ile yüz yüzeyiz. Yandaş, İktidarları medyasının yorumcularının zıt olasılıklar üzerinden Türkiye’ye dönük kaygılarının çok boyutlu ve ciddi olduğuna da tanıklık ediyoruz.. Kuşkusuz Türkiye’yi en çok yakacak 16 yıllık İktidarlarında çok işlevi olmuş, para, kaynak akışlarının olacağı yorumları da eklemlenmiş olarak.. Dudak uçuklatan servet, kaynakların, derinden çelişkiler, çatışmalar sürecinde dünya merkezlerine kaçtığı vurgulamalarıyla birlikte.. Yakın geçmişten Hamas, Hariri, Mursi adları, iktidarlarının yıkılışlarıyla İktidarlarının sıcak siyasal ilişkileri anımsatmaları eklemlenmiş olarak.. Dünün sıcak gündemlerinden bizim için en can yakanlarına, Zonguldak madenlerinde ocakta kendilerini kapatan işçilerimizin, çocuklarımızın, Erdoğanı sürpriz Moskova ziyaretine zorlayan.. çok can yakan yaşamsal sorunlara giremedik bile... Teminat mektubu meclise taşındı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve TBMM Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu Üyesi Zülfikar İnönü Tümer, Eximbank ve ihracat kredilerinde istenen ‘teminat mektubu’ konusunda yaşanan sıkıntıları Meclis’e taşıdı ve ‘teminat mektubu’nun kaldırılması ya da asgari olarak ihracatın yüzde 20’si oranına çekilmesi çağrısında bulundu. Tümer, “İş dünyası teminat mektubunun kaldırılmasını ya da asgari ihracatın yüzde 20’si oranına çekilmesini istiyor. Amerika’nın İran’a uyguladığı ambargo nedeniyle Türk bankaları İran ihracatında yerli firmalarımıza aracılık hizmeti sunmuyor” dedi. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle