Katalog

105 milyarlık teklif DOLAR Broadcom, Qualcomm’u satın almak için yaklaşık 105 milyar dolar teklif etti. Eğer olur EKONOMİ sa teknolojinin en büyük sa 3.8670 tın alma işlemi gerçekleşecek. 1.3 kuruş AVRO 4.4770 0.4 kuruş FAİZ 13.42 0.24 puan 8 [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Türkiye Yeni Kırılgan 5’li arasında BORSA 114.165 2.872 puan ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 1064.26 62 kuruş 158.37 8 kuruş Salı 7 Kasım 2017 S&P, koşulların sıkılaşması halinde en büyük risk altındaki ülkelere Türkiye’yi de kattı Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P, küresel koşulların sıkılaşması durumunda en büyük risk altında olan ülkelerin Türkiye, Arjantin, Pakistan, Mısır ve Katar olduğunu açıkladı. S&P’nin en büyük ticari dış borca sahip 20 ülkeye yönelik değerlendirmesinde göre önceki listelere göre değişmeyen tek ülke Türkiye oldu. 2013 yılındaki orijinal listede Brezilya, Hindistan, Endonezya, Güney Afrika ve Türkiye bulunuyordu. S&P, 20 ülke değerlendirmesinde farklı nedenlerle kriz yaşadığı için Venezüella’yı kapsam dışı bıraktı. S&P geçen cumartesi Türkiye ile ilgili yayımladığı değerlendirmede ise, ekonomi ve finansal istikrarı azaltabilecek risklere dikkat çekerek, “Yüksek cari açığın oynak portföy giriş leriyle finanse edilmesi nedeniyle enflasyon ve kur baskıları artabilir, para politikası bu iki riski azaltmakta yetersiz kalırsa ekonomik ve finansal istikrar zarar görebilir” açıklamasını yaptı. Kurdaki zayıflamanın finans sektöründeki varlık kalitesi ni bozmaya başlaması halinde Türkiye’nin yüksek dış finansman gereksinimini karşılamakta zorlanacağına dikkat çekilen değerlendirmede, “Gelecek 12 ayda bu riskleri değerlendirmeyi öngörüyoruz” denildi. l Ekonomi Servisi 2.4 kuruşluk fren Merkez, enflasyonda yükseliş ve Dolar’ın 3.88’i aşmasının önüne geçmek için iki adım attı, adımlar TL’ye pozitif yansırken kalıcı çözüm olması beklenmiyor Merkez Bankası (TCMB) enflasyondaki belirginleşen yükseliş ve TL’de devam eden değer kayıpları sonrası döviz likiditesini rahatlatıcı, TL likiditesini sıkılaştırıcı yönde etkisi olacak iki adım attı. Merkez’in adımları öncesinde 3.8815 seviyesinde olan dolar/TL, adımların ardından sadece 2.4 kuruş inerek 3.8567’ye geriledi. Ekonomistler adımların enflasyondaki yükselişteki en büyük belirleyici TL için pozitif olduğunu ancak adımların bu kayıpları kalıcı bir şekilde telafi edecek ya da terse döndüremeyeceğine dikkat çektiler. TL’ye olanak TCMB dün attığı iki adımla şubata kadar vadesi gelecek reeskont ödemelerinde sabit kurdan TL ödeme imkânı getirirken rezerv opsiyonu mekanizması (ROM) kapsamında kullanılabilen döviz imkânında üst sınırı yüzde 60’tan yüzde 55’e düşürdü. TCMB ilk açıklama ile re zerv opsiyonu mekanizması kapsamında tüm dilim aralıkları da beşer puan aşağı çekti. TCMB bu değişiklik ile yaklaşık 5.3 milyar TL likiditesi piyasadan çekileceğini yaklaşık 1.4 milyar dolar tutarında dövizin de bankaların kullanımına geçeceğini açıkladı. İkinci açıklamada da TCMB 1 Şubat 2018’e kadar vadesi dolacak ihracat ve döviz kazandırıcı hizmetler reeskont kredilerinin, kredinin vadesinde ödenmesi halinde, dolar için 3.70, Avro için 4.30, sterlin için 4.80 kuru kullanılarak TL olarak yapılabilmesine olanak tanıdı. Banka kredi kullandırım tarihindeki işlem kurunun sabitleme kurundan yüksek olması durumunda kredi kullandırım tarihindeki işlem kurunun esas alınmasına da olanak verdi. Öte yandan Merkez aylık yaptığı beklenti anketlerinde değişikliğe gidiyor. Güncellemeler ile tüketici enflasyonu beklentisi sorusuna beş ila 10 yıl sonrası vadeleri ilave edildi. l Ekonomi Servisi ‘Piyasa faiz artırımı bekliyor’ Paris’te Credit Agricole CIB stratejisti Guillaume Tresca, TCMB’nin önlemlerine ilişkin “Önlemler kur için sadece kısa vadeli rahatlama sağlayabilir. Yeterli değil, piyasa daha fazlasını istiyor; uygun bir faiz artırımı istiyor” değerlendirmesinde bulundu. Doç. Dr. Atılım Murat, kurun ateşi düşmez se Merkez’in faiz arttırabileceğini söyledi. İş Yatırım Ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu da “Reel kur seviyesi TCMB’nin kura müdahale alanına geldi. Görünen o ki Merkez Bankası ilk etapta TL’deki değer kaybı ile mücadele için faiz haricindeki enstrümanları kullanacak” dedi. Piyasalar Merkez’in doğrudan kura müdahalesini beklemiyor. Ancak diğer araçlarla kura müdahale konusunda da kurlardaki yükselişin hem siyasi hem ekonomik kaynaklı olduğu, bu anlamda dolaylı müdahalelerin kurda uzun süreli bir rahatlama sağlamayacağı görüşü hâkim. Nicolas Maduro Venezüella’ya kötü haber Fitch ve Standard and Poors(S&P), Venezüella’nın kredi notunu düşürdü. Fitch, Venezüella’nın uzun dönem yabancı ve yerel para cinsinden kredi notunu ‘CC’den ‘C’ye düşürdü. S&P de ‘CCC’ olan notu ‘CC’ye indirdi. Tek taraflı yapılandırma kararı da “kabul et ya da vazgeç” niteliğiyle finans dünyasında temerrütten farksız algılanıyor. Fitch ve S&P de olası bir temerrüde yüksek olasılık verdiklerini ifade etti. l Ekonomi Servisi 165 milyon kişi havalandı Yılın 10 ayında direkt transit dahil toplam havayolu yolcu trafiği, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10.1 artışla 164 milyon 773 bin 277 olarak gerçekleşti. Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğü, ekime ilişkin havayolu uçak, yolcu ve yük istatistiklerine göre, Türkiye genelinde havalimanlarının uçak trafiği, geçen yılın aynı ayına göre iç hatlarda yüzde 0.8 artışla 80 bin 396, dış hatlarda yüzde 3.6 artışla 54 bin 658 oldu. Ekimde, iç hat yolcu sayısı yüzde 8.3 artışla 9 milyon 747 bin 655, dış hat yolcu sayısı ise yüzde 15.7 artışla 8 milyon 13 bin 840 olarak kaydedildi. l Ekonomi Servisi Kredinin üçte ikisi mobil yüzde 15’i Facebook’tan Mobil müşterinin ayda ortalama 17 kez bankayı ziyaret ediyor. Akbank Direkt’te gençlerin penetrasyonu yüzde 95’lere geldi. En güçlü yaş aralığı 2535 yaş bandı. 2020’de herkesin akıllı telefonu olacak Dünyada ve Türkiye’de dijitalleşme trendinin hızlanarak devam edeceğini öngören Tolga Ulutaş, “2015’te dünyada mobil internet kullanan kişi sayısı 1.9 milyar iken, 2020’de bu rakamın 3 milyara ulaşması bekleniyor. Yapılan müşteri araştırmalarına göre Eylül 2017’de Türkiye’de akıllı telefon penetrasyonu yüzde 78, mobil internet sahipliği yüzde 59. Muhtemelen 2020’lerde mobil telefon kullanmayan olmayacak. Hemen hemen mobil telefonu olan herkesin akıllı telefonu olacak” diye konuştu. Ulutaş, bilgisayardan, mobil uygulamaların kullanım oranlarının giderek azaldığını ifade ederek, “Bilgisayar, sadece kurumsal müşterilerimiz kullandığı alan halle geldi. 2025’te tahminen 60 yaşın altında kimse bilgisayardan bankacılık işlemi yapmayacak” dedi. Akbank Genel Müdür Yardımcısı Tolga Ulutaş, 30 bin liraya kadar olan kredinin üçte ikisinin mobil kanallardan verildiğini söyledi. OLCAY BÜYÜKTAŞ “Mobili mobile edemiyorsan yoksun demektir” sözleriyle mobil bankacılığın önemini tanımlayan Akbank Direkt’ten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tolga Ulutaş, Akbank Direkt’te kullandırılan ihtiyaç kredilerinin yüzde 15’inin Facebook’tan geldiğini belirterek, “Facebook dünyanın hiçbir pazarında bu kadar etkili olmadı. Şu anda tüm bankaları ‘elimizdeki datayla böyle bir şey yapabiliyoruz’ diye kapı kapı dolaşıyorlar” diye konuştu. İhtiyaç kredisinde kullandırılan kredilerin adet bazında 2/3’sinin Akbank Direkt’ten verildiğini belirten Ulutaş, “Big Data’yı çok iyi kullanmaya başladık. Data ve izler doğru zamanda müşterinin önüne teklif sunmamızı sağlıyor. Müşteriyi biz tanımasak bile internette yaptığı aramalar, bıraktığı izlerden müşterinin krediye ihtiyacı olduğunu biliyor ve ona göre teklifler sunuyoruz. Çünkü Facebook’ta beğenileri, Google’da yaptığı aramalar çok iz bırakıyor” dedi. Ulutaş, Akbank Direkt’in son bir yılda 1 milyondan fazla müşteri kazandığını, 2017 yılı bitmeden 4 milyon müşteriyi aştık” dedi. Hayatı geri vermek Teknolojinin, banka müşterilerinin hayatlarını, “güven, yaygınlık ve zaman maliyeti” gibi üç temel fonksiyonda doğrudan etkilediğine dikkat çeken Ulutaş, “Akbank Direkt, müşterilerimizin bankacılığa harcadığı zamanı azaltarak, onlara zamanlarını, aslında hayatlarını geri veriyor. Müşterilerimizin hayatlarına kaç saniye geri kazandırabiliriz”i konuşuyoruz. Hedef yüzde 70 Tolga Ulutaş, gelecek 2 yılda tüm müşterilerin yüzde 70’inin Akbank Direkt’ten hizmet verecek hale getirmeyi hedefledikleri ni anlatarak, şu anda bu rakamın yüz de 50 civarında olduğunu aktardı. Ulutaş, “Çalışanları da tekrar finansal yatırım danışmanlığı yapabilme ko nusunda eğitiyoruz. Onlar bize yeni müşteri kazandırıyor” dedi. Tolga Ulutaş ‘Vergi cenneti’ bize cehennemdir Bundan 11 yıl önce, Kurumlar Vergisi Kanunu (KVK) değiştirildi. O kanunun tasarısı, AKP hükümeti bakanlarının imzasını taşıyordu. Yeni KVK Meclis’te kabul edildi, yasalaştı; 21 Haziran 2006’da Resmi Gazete’de yayımlanınca da yürürlüğe girdi. Yasanın bir maddesi, Türk vergi yükümlülerinin “vergi cenneti” olarak bilinen yerlerde kurduğu şirketlere gönderilecek paralara, yapılacak ödemelere, açılacak hesaplara vergi getiriyordu. Hem de yüzde 30 oranında. “Vergi cenneti” adıyla geçmiyordu ama 30. maddenin 7. fıkrasında uzun uzun anlatılan durum, tam olarak “vergi cennetleri”ni kapsıyordu. Fakat o maddede, meselenin bir düğüm noktası vardı. O da sizi sıkmamak için buraya aktarmadığım “Bakanlar Kurulu’nca ilan edilen ülkeler” ifadesinde kilitliydi. O ifadeye göre vergi cennetiyle iş yapacak Türklere yüzde 30 Kurumlar Vergisi uygulanması için, Bakanlar Kurulu’nun bir ülke listesi ilan etmesi gerekiyordu. İşte o liste bugüne kadar yayımlanmadı. Yıllar yılları kovaladı. Arada bizim ekonomi basınında, “şimdi çıktı”, “birazdan çıkacak”, “pek yakında” tadında haberler yer alsa da; bu liste bir türlü ilan edilmedi. Bu da bizim Türklerin vergi cenneti ülkelerde vergi derdi olmadan rahat rahat at koşturması anlamına geldi. Ve ülkemiz Gelir İdaresi’nin tahsil edebileceği yüz milyonlarca, belki milyarlarca lira tutarındaki verginin bir kuruşu bile tahsil edilemedi. Milyarlarca dolar paranın vergisiz el değiştirmesine zemin hazırlayan “vergi cennetleri”, şimdi “Paradise Paper” ile bir kez daha dünya gündeminde. Gazetemiz Cumhuriyet, kısa adı ICIJ olan Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu’nun 13.4 milyon belge üzerinde yaptığı çalışmada yer aldı. Pelin Ünker imzasıyla başlayan haber dizisinde Başbakan Binali Yıldırım’ın oğulları, dayısı ve yeğeninin Malta’la şirketleri bulunduğu ortaya çıktı. Anladık biz onu Şimdi, dönelim 11 yıl önce çıkarıldığı halde bir kez bile işletilemeyen Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30/7. maddesine. Bu madde, Bakanlar Kurulu vergi cenneti ülkeler listesini yayımlamadığı için uygulanamadı dedik ya. Şimdi gayet berrak anlaşılmakta ki, eğer liste yayımlansaydı Başbakan Yıldırım’ın oğulları ve akrabalarının şirketlerinin, yüzde 30 Kurumlar Vergisi’ne tabi olması gerekecekti. Bu listenin yayımlanmaması, AKP hükümetinin, kendi zenginleri için yüzlerce milyon TL vergiden vazgeçmesi anlamına gelmiştir. Ne yazık ki vazgeçilen vergi tutarını hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Ama tam da şimdi AKP hükümetinin kanuna aykırı biçimde, hepimizin cebinden, vergisinden 37 milyar TL ek borçlanma talep ettiğini biliyoruz. Bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek torba kanunla bizden istenen fedakârlıklara, bu gözle bakmalıyız. O fedakârlıkların bir kısmı, AKP “vergi cenneti” ülkelerinin listesini yayımlamadığı için isteniyor. Kendi zenginlerinden isteyemedikleri vergileri, yine biz çalışanlardan, emekçilerden, emeklilerden istiyorlar. Dar gelirliye cehennem olan torbaların, biraz da vergi cennetlerinin maliyeti olduğunu unutmayın hiç. KISA... KISA... l Avusturyalı Prinzhorn Group’a bağlı Hamburger Recycling, geri dönüşüm şirketi Kastaş Kâğıt’ı satın alarak Türkiye’deki faaliyetlerini güçlendirdi. l Rus gaz devi Gazprom’un Türk Akımı projesinin iki boru hattının Rusya’daki denizden geçen kısmının inşasını tamamlayıp, projenin Türkiye’de bulunan özel ekonomik bölgedeki boru hatlarından birinin inşasına başladığı belirtildi. l Suudi Arabistan’da yaşanan yolsuzluk soruşturması ve sıkılaştırma politikaları sonucunda, Brent petrol fiyatları cuma günkü kapanışa göre yüzde beşlik artışla, 2015 Temmuz’dan beri en yüksek değere ulaşarak, dün 62.41 dolardan işlem gördü. C MY B