24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 4 Ekim 2017 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ERDOĞDU 5 ‘Uyarı’ çelişkisi GökçekveUğur direnişe geçti! IKBY’nin referandumunu gündemine alan Tayyip Erdoğan, bir yandan Barzani’yi uyarırken, bir yanda da kapının açık tutulduğu mesajını verdi Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın, Kuzey Irak referandumu ile il gili olarak, “Bu kapı tamamen ka panmadan uzatılacak her eli tutma ya hazır olduğumuzu burada bir kez daha belirtmek istiyorum” mesajını vermesi dikkat çekti. Kuzey Irak’a yönelik yaptırımlar için de Erdoğan, “Şimdilik sadece belirli alanlarda ki ambargolarla yetiniyoruz. Bu ar tarak şüphesiz ki devam edecektir, eğer kendilerine gelmezlerse geliş melere göre çok daha ileri adımları atmakta tereddüt etmeyiz” dedi. Erdoğan, yeni yasama yılının ilk grup toplantısında AKP milletvekil lerine seslendi. Kimseyi tehdit et mek gibi bir niyetlerinin olmadığı nı belirten Erdoğan, “Biz tüm sami miyetimizle ikaz görevimizi yerine getiriyoruz. Bu da ancak bir dos tun bir başka dosta gösterece ği türden bir yaklaşımdır. Atalarımızın ‘dost acı söyler ama gerçeği söyler’ ifadesinde yer aldığı gibi uyarılarımız acı olabilir ama hakikatin ta kendisidir” dedi. Uzlaşma mesajı Krizi akılla, uzlaşma ile çözmek için her yolu sonuna kadar denediklerini, deneyeceklerini belirten Erdoğan, “Soğukkanlılıktan asla taviz vermeyiz. Şimdilik sadece belirli alanlardaki ambargolarla yetiniyoruz. Bu artarak şüphesiz ki devam edecektir, eğer kendilerine gelmezlerse gelişmelere göre çok daha ileri adımları atmakta tereddüt etmeyiz” dedi. Erdoğan dillerini, Türkiye’yi tehdit etmeye kadar uzatan Kuzey Irak yönetiminin, bir an önce aklını başına devşirmesini istedi. Erdoğan, “Bizi seveni biz de severiz. Bize saygı duyana biz de saygı duyarız ama aksi olduğu zaman gereğini yaparız” dedi. Erdoğan, Suriye ve Irak’ta yaşanan hiçbir hadise, Türkiye’den bağımsız değildir. Hatta doğrudan doğruya içişlerimizle alakalıdır” diye konuştu. Erdoğan’ın “Bugün birilerine güvenerek aramızdaki birlikte yaşama hukukuna ihanet edenlerin, yarın dönüp bu kapıyı tekrar nasıl çalabileceklerini merak ediyoruz. Bu kapı tamamen kapanmadan uzatılacak her eli tutmaya hazır olduğumuzu burada bir kez daha belirtmek istiyorum” mesajını vermesi dikkat çekti. Erdoğan ve Başbakan Yıldırım grup toplantısında gülüşerek sohbet etti. ‘Ne cemaat ne cemiyet’ Türkiye’nin birlikte ve beraberlik içinde hareket etmesinin gerekliliğini vurgulayan Erdoğan, “Ayrışırsak dağılırız, dağılırsak yok oluruz. Devir ne köken ne meşrep ne cemaat ne cemiyet ne hizip hesabı yapma devridir. Beton gibi, çelik gibi sapasağlam durmamız gereken bir dönemden geçiyoruz” şeklinde konuştu. Erdoğan’ın, “Bu devletin vatandaşı olmaktan, bu bayrağın gölgesinde yaşamaktan rahatsızlık duyan varsa ne yapıp edip onların da fikrini değiştireceğiz. Kalbi kayan, gönlü kayan, başka mecralara meyleden varsa ne yapıp edip onların da gönlünü kazanacağız” ifadelerini kullanması ise dikkat çekti. l ANKARA/Cumhuriyet ‘Orwell’ referansı Erdoğan, “Ünlü yazar George Orwell’ın Hayvan Çiftliği isimli kitabında bazılarının daha eşit olduğu bir düzeni, mesela BM Güvenlik Konseyini 5 ülkeyle sınırlayan bir dünyayı eleştirdi. Aynı eleştiriyi finans sektöründe sadece kendi hesabında büyümesini meşrulaştıran veya mültecileri insandan saymayan bir dünya için de yapmalıdır. George Orwell’ın bir başka kitabında ise bir babanın işsiz kalması çocuklarının oyuna katılamaması, karısının itibar kaybetmesi, kendisinin de artık sokağa çıkamaması demektir diye duyurur. Biz de her bir vatandaşın kendisi, eşi, çocuklarıyla birlikte bir insan olduğunu asla unutmamalıyız” dedi. Ancak Erdoğan’ın bu sözleri sosyal medyada eleştiri konusu oldu. Sosyal medyada Birleşmiş Milletler’in Orwell’in söz konusu romanını yazdığı tarihten sonra kurulduğu ve eleştirilen düzenin BM değil Stalin dönemi SSCB’si olduğu vurgulanarak, Erdoğan’ın yorumunda hatalı olduğu konuşuldu. ENSARİOĞLU: Sertlik işe yaramaz Erbil merkezli uydudan yayın yapan K24 TV’ye konuşan AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) yaptığı bağımsızlık referandumundan sonra gösterilen tepkilerin yersiz olduğunu savunarak, “Neticede orada bir referandum yapıldı. Herhangi bir bağımsızlık ilanı falan da yok. Burada IKBY’de yaşayan halkın eğilimi ortaya konmuş oldu. Şimdi artık bu eğilim biliniyor yani referandum meşru görülse de görülmese de, hiçbir şekilde geçerli değil denilip yok sayılsa da, ne kadar yok sayarsanız sayın orada artık bir irade beyanı var” dedi. Referandumun yapılmasının AnkaraErbil ilişkilerini sarstığını, daha sonra Ankara’nın tepkisinde de bir yumuşama olduğunu belirten Ensarioğlu, “Bu devam ederse ciddi bir güven sorununa da sebep olacaktır ama birbirimize mecburuz. Açıkçası bu sertlik bize de fayda sağlamaz, oraya da fayda sağlamaz. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı’nın ifadeleri de biraz daha yumuşamış gibi” diye konuştu. l DHA ‘82 Kerkük, 83 Musul...’ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli parti grubunda yaptığı konuşmada, Kerkük ve Musul’u da sınırlara dahil ederek, plaka numaralarını da belirledi MHP Genel Başkanı Bahçeli, IKBY Başkanı Mesud Barzani’nin 25 Eylül’de gerçekleştirdiği referandumu hatırlatarak, Türkiye’nin uluslararası anlaşmalardan doğan hakkını sonuna kadar kullanacağını söyledi. Bahçeli, “O zaman geldiğinde, şartlar oluştuğunda, tarih coğrafyaya dar geldiğinde Misakı Milli uyanacak; 81 Düzce hemen sonra 82 Kerkük, 83 Musul deme hakkının önünde hiçbir güç duramayacaktır” dedi. Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, Barzani’nin Kuzey Irak’ta gerçekleştirdiği bağımsızlık referandumunu hedef aldı. Bahçeli, “Buradan diyorum ki, ham hayal peşinde koşan peşmerge başı kâbusla tanışacak, ısrar ve inadı sürerse belasını muhakkak bulacaktır. Barzani, 25 Eylül referandumuyla bağımsızlığa giden dikenli, mayınlı ve karanlık yolda önemli bir merhaleyi aşmıştır. Ne var ki bu gaspçı, bu fırsatçı fiili dayatma gayri meşrudur, gayri hukukidir, üstelik yok hükmündedir” dedi. Barzani’nin “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmayı göze aldığını” dile getiren Bahçeli, “referandumun 4 parçalı büyük Kürdistan’ın ön hazırlığı” olduğunu söyledi. Erdoğan’a teşekkür etti Erdoğan’a “Kerkük Türkmen şehridir” sözleri nedeniyle de teşekkür eden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk milleti zalimlikten başları dönenleri, zilletten gözleri kararanları anasından doğduğuna pişman edecek hamd olsun güç ve kudrettedir. Paslı kulaklar duysun, mühürlü kalpler görsün: Kerkük tarihte Türk’tü, bugün Türk’tür, istikba ‘Blöf yapmıyoruz’ lin de şanlı Türk kentlerinden birisidir. Barzani Irak’ın kuzeyindeki puslu havadan, istikrarsız ortamdan istifadenin peşine düşmüştür. Türk milletine parmak sallayanlar varsa ki vardır, o parmağını eliyle birlikte gövdesine kadar kırar, hatta koparırız. Türk devletine kafa tutanlar varsa ki bu da vardır, o kafaya balyoz gibi inecek irade ve milli iffeti her zaman ispata da hazırız.” “En az 5 bin ülkücü gönüllü hazır beklemektedir” sözleriyle de ilgili olarak Bahçeli, “blöf yapmadıklarını” belirtti. “Hâlâ anlamayan varsa bu konuda şakamızın da olmadığını altını çizerek, üzerine basarak belirtmeyi yararlı buluyorum” dedi. Bahçeli, ekonomik ambargolar konusunda birbiriyle örtüşmeyen değerlendirmelerin siyasi, askeri ve diplomatik caydırıcılık vasıflarının sulandırılmasının en başta bölgedeki inandırıcılığı sekteye uğratacağını kaydetti. “Erdoğan’ın sözlerinin olumlu olduğunu” söyleyen Bahçeli, “Beklentimiz 22 Eylül 2017 tarihinde kamuoyuna açıklanan MGK kararlarının ruhuna uygun devlet politikasının jeopolitik riskleri göğüsleyecek ölçüde, milli bekayı güvenceye alacak biçimde oluşturulup olgunlaştırılmasıdır” dedi. Genelkurmay Başkanı Akar’ın Tahran ziyareti ve Erdoğan’ın yine Tahran’a gidecek olmasını “anlamlı ve değerli” bulduğunu belirten Bahçeli, şunları söyledi: “Kandil ve Erbil’de bir gece ansızın görünmek, bir gece ansızın gelmek, bir şafak vakti melanetin tepesine binmek Türk milleti için mesele değildir, Türkiye Cumhuriyeti için hiç zor olmayacaktır. Peşmerge yabancı güçlerin, bölgede şer emelleri olan İsrail’in dümen suyundadır. Barzani’nin ipi başkalarının elinde, iradesi mefluçtur. Kürt kökenli kardeşlerim oyunu artık görmeli, bozmak için hamle yapmalı, inisiyatif almalıdır.” EMİNE KAPLAN AKP’de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın istifasının ardından 5 belediye başkanının da istifasının istendiği, sayının daha da artacağı belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Şu an yok, ama bundan sonra da olmayacağı anlamına kesinlikle gelmez” dediği Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in istifa etmemek için direndiği, oğlu Osman Gökçek’in siyasi geleceği için pazarlık yaptığı konuşuluyor. Balıkesir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur’un da genel merkezin “istifa et” talebini kabul etmediği, Erdoğan’la görüşmek için randevu talebinde bulunduğu, ancak randevu verilmediği belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘metal yorgunluğu’ vurgusuyla teşkilatlarda başlattığı değişim, belediye başkanlarıyla sürüyor. İstanbul’da Kadir Topbaş’ın istifasının ardından Ankara, Bursa, Balıkesir, Düzce ve Niğde belediye başkanlarının da görevden alınmasına karar verildiği belirtilirken, Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş, önceki gün istifa etti. Diğer belediye başkanlarına da ‘istifa etmeleri’nin genel merkez tarafından iletildiği kaydediliyor. Ancak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur’un direndiği konuşuluyor. Uğur’un, istifasını isteyen genel merkez yöneticilerine, “Muhatabım siz değilsiniz. Beni ‘reis getirdi, reis götürür” dediği, Erdoğan ile görüşmek için randevu talebinde bulunduğu, ancak kabul edilmediği dile getiriliyor. Uğur, geçen günlerde AKP Balıkesir Milletvekili Sema Kırcı’nın başını çektiği muhaliflerinin olduğunu belirterek, “Gidin Yeşilcam’da oynayın” demişti. Uğur’un bu sözleri partide rahatsızlık yarattı. ‘Pazarlık’ iddiası İstifası istenecek olan bir diğer isim ise Melih Gökçek. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazetecilerin konuyla ilgili soruları üzerine “Bu süreç içerisinde bu tür gelişmeler olur. Ama şu anda böyle bir şey yok. Ama bundan sonra da ol AKP’de belediye başkanlarının görevden alınmasında sayının daha da artabileceği belirtiliyor. Gökçek’in oğlu için pazarlık yaptığı, Uğur’un da talimata direndiği iddia edildi. Erdoğan, istifalar için “Şu anda böyle birşey yok. Olmayacağı anlamına gelmez” dedi. mayacağı anlamına kesinlikle gelmez. Çünkü bir değişimi dönüşümü biz seçime kadar yaşıyoruz, yaşayacağız ve o metal yorgunluğu dediğim konu, tüm bunları kapsayan bir konuydu” açıklamasını yaptı. AKP kulislerinde, Gökçek’in istifa etmemek için direndiği, oğlu Osman Gökçek’e siyasi bir gelecek için parti yönetimiyle pazarlık yaptığı konuşuluyor. Sürecin ucu açık Parti kulislerinde, belediye başkanlarıyla ilgili istifa sürecinin bununla sınırlı kalmayacağı, yılbaşına kadar sayının daha da artacağı yorumları yapılıyor. Görevden alınacak belediye başkanları arasında Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile Bolu, Uşak ve Nevşehir’in de dahil olabileceği konuşuluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, belediye başkanlarının istifa sürecini erken başlatmasında yerel seçime kadar teşkilat ve belediyelerde bir toparlanma sağlayıp kırgınlıkları ortadan kaldırma hedefinin yattığı belirtiliyor. Gökçek konuştu Öte yandan Gökçek’ten de konuya ilişkin ilk açıklama geldi. Milat gazetesine konuşan Gökçek, “Şer odaklarının fitne çabalarına asla prim vermeyeceğiz. Öyle bir hava meydana getiriyorlar ki her söylediğinizi bir yerlere çekerek algı operasyonu yapıyorlar. Recep Tayyip Erdoğan’a destek olmak ümmetin her ferdinin görevidir. Çünkü sayın Erdoğan sadece Türkiye’nin değil ümmetin lideridir. Fitne peşinde olanlar boşa uğraşırlar” ifadelerini kullandı. l ANKARA ‘Yerel yönetimler başkanlığı çalışıyor’ AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, dün düzenlediği basın toplantısında, belediyelerle ilgili yerel yönetimler başkanlığının sürdürdüğü bir çalışmanın olduğunu belirterek, “Medyada söylenen belediye başkanlarımızdan istifa istenmesi söz konusu değildir. Ama bu, partimizin yürüttüğü yerel yönetimler başkanlığımızın kendi içimizde performans kriterleri çerçevesinde yürüttüğü çalışmaların olmadığı anlamına da gelmiyor” dedi. Şanlıurfa’dan sert çıkış! Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı AKP’li Nihat Çiftçi, düzenlediği basın toplantısıyla görevinden alınacağı iddialarına sert tepki gösterdi. Üzerinde algı operasyonları yapıldığını belirten Çiftçi, “Bu şehir artık hatır ve gönülle yönetilemez, fiskoslarla yönetilemez. Bu şehir üzerindeki karanlık tüm yorganlar kaldırılmıştır” dedi. l DHA AKP’de Melih Gökçek istİfası İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beykoz Belediyesi’nin AKP’li Meclis üyesi Muharrem Kaşıtoğlu, Beykoz’da yürüttüğü “belediye başkan yardımcılığı” görevinden istifa etti. Kaşıtoğlu, yakın zamanda Melih Gökçek ile ilgili atmış olduğu bir tweet’le tartışmalara neden olmuştu. Topbaş’ın veto ettiği beş imar dosyasına ‘kabul’ oyu kullanan Muharrem Kaşıtoğlu, mesajında “Melih Gökçek Başkanım. Yaklaşık 100 yıl süren hizmet sevdanıza teşekkür eder, sivil hayatınızda başarılar dilerim, demek için sabırsızlanıyorum” ifadelerine yer vermişti. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle