03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 27 Ocak 2017 12 ‘Hızlanın’ talimatı OHAL komisyonunun, memuriyetten atılanların AİHM’ye gitmesini önlemek için kurulduğunu söyleyen Başbakan Yıldırım, FETÖ davalarının da hızlandırılmasını istedi Başbakan Binali Yıldırım, KHK ile kurulan OHAL komisyonu için “İtiraz yolunu hukuki bir zemine kavuşturuyoruz. Bu davaların AHİM’ye gitme ihtimaline karşı yeni bir düzenleme yaptık” dedi. FETÖ davalarında “hızlanın talimatı” veren Yıldırım, “Birinci dereceden darbeciler, ikinci dereceden örgüt mensupları, üçüncü dereceden onlara yardım ve yataklık yapanlar bu bakış açısıyla bir an önce hızlandırırsak, bir sonuç ortaya çıkarsa milletin yüreği de soğuyacak” ifadelerini kullandı. Adli Veri Bankası Tanıtım töreninde konuşan Yıldırım, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a seslendi. Ülkenin en acil konusunun adaletin hak ettiği itibarı yeniden kazanması olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “Vatandaşın söylediğini söylüyorum, yargı soruşturmayı polise havale etmiş, kovuşturmayı da bilirkişiye havale etmiş. Bunun adına da yargı diyorlar. Bu haksızlık. Soruşturma Başbakan: OHAL devam edecek Binali Yıldırım Başbakan Binali Yıldırım OHAL’in devam edeceğini söyledi. Yıldırım “OHAL vatandaş için ilan edilmiş bir durum değil. OHAL’i biz kendimize ilan ettik. Sebebi bu alçak örgütün mensuplarını başka türlü temizleme şansımız yoktu. Bunun için ohal devam edecek” dedi. Bu arada Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da, katıldığı canlı yayında OHAL koşullarında gidi lecek referandumda muhalefetin eşit koşullarda propaganda yapıp yapamayacağı ile ilgili soruya, “Eşit, özgür şartlarda herkesin kampanya yapması noktasında garanti veririz. Hayır kampanyasını yapanlarla ilgili herhangi bir kısıtlama söz konusu olmaz, olamaz. Onun karşısında biz oluruz” yanıtını verdi. Kurtulmuş, anayasa değişikliğinden sonra sistemin tam oturmasının yıllar alacağını söyledi. nın neden polise kolluğa havale ettiği kanaati var” dedi. KHK kurulan OHAL komisyonunu değerlendiren Yıldırım, “İtiraz yolunu hukuki bir zemine kavuşturduk. İleride bu davaların AİHM’ye gitme ihtimaline karşı bir yeni düzenleme yaptık, itiraz komisyonu oluşturduk. Komisyon bu itirazları inceleyecek. Eğer bu komisyon ikna olursa, delillere bakacak, yapılan uygulamalara bakacak, ya memuriyete iade edilecek ya da iadenin verdiği karar doğrudur diyecek. Bunu yaptıktan sonra bu kişilere yargı yolu açılmış olacak” ifadelerini kullandı. Yıldırım, “Aslında yapılan bu düzenleme OHAL süresince dahil hak arama, yargı yolunun açılmasıdır. Böylece bütün mağduriyetleri ortadan kaldıracak. Böylece etkin bir denetim mekanizmasını da işleteceğiz. Hak arama yolunun bir delili haline gelecek. İlgili bütün mahkemeler tarafından dikkate alınacak” dedi. Vatandaş sonuç istiyor Yargıya FETÖ davalarında “hızlanın” talimatı veren Yıldırım, “Darbe olalı 67 ay geçti. ‘Niye bunlar hâlâ yargılanmadı?’ diye bana soranlar var. Bu bizatihi görüntülerde insanları öldüren, in sanların üzerine bomba atanlar bunu itiraf edenler her türlü delili elde olanlar ayrı bir paket halinde niye yargılanmaz vatandaş soruyor. İdam idam diye insanlar niye sokakta bağırıyor, sonuç görmek istiyorlar” dedi. Yargı mensuplarının kendilerine anlamadığı bir sürü tabir söylediklerini dile getiren Yıldırım, “Ama vatandaş bunların hiçbirini iplemiyor. “Beklentimiz çok açık, bu yargılama kırk yılın hesaplanmasıdır. Bir an önce hızlandırırsak, bir sonuç ortaya çıkarsa milletin yüreği de soğuyacak” ifadelerini kullandı. l ANKARA / Cumhuriyet Okluk bilgisi Ala’dan Eski Sahil Güvenlik Komutanı Hakan Üstem, Erdoğan’ın darbe girişimi günü Marmaris’te olacağını görevden alınan eski İçişleri Bakanı Ala’dan öğrenmiş alican uludağ Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 15 Temmuz darbe girişiminin Sahil Güvenlik Komutanlığı ayağına ilişkin dava açtı. Arasında dönemin Sahil Güvenlik Komutanı Hakan Üstem’in de bulunduğu 29 kişi hakkında 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen iddianamede, darbenin lider pozisyonunda yer alan Üstem’in ‘Yaralı parmağı ameliyat etmek yerine kesilmesi gerekir” dediği aktarıldı. İddianamede, 15 Temmuz günü sürekli olarak Cumhurbaşkanı’nın Marmaris’teki Okluk Koyu’na gelip gelmediğini öğrenmeye çalışan Üstem’in Cumhurbaşkanı’nın Okluk’ta tatil yapacağı bilgisini de önceden dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala’dan öğrendiği belirtildi. Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede, Deniz Kuvvetleri iddianamesinde şüpheli Tuğamiral Hasan Kulaç’ın, 15 Temmuz’dan bir gün önce Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda Üstem’i telaşlı bir şekilde ziyarete geldiği, ziyaretten 15 dakika önce kesilen elektriklerin Kulaç’ın ayrıldıktan yarım saat sonra geldiği kaydedildi. Üstem’in kriptolu telefon ile görüşme yaptığı, o sırada Süleyman Yarayan ve Güray Demir’in komutanlığa girip çıktıkları belirtilen iddianamede, 15 Temmuz tarihinde öğle saatlerinde Marmaris Bot Komutanlığı ile görüşen Üstem, Okluk Koyu’ndaki gelişmeleri, alınan önlemleri, Cumhurbaşkanı’nın orada olup olmadığını, gelip gelmediğini, Köşkte olup olmadığını, gelip gelmeyeceğini, Köşkte değilse nerede kaldığını, hangi otelde kaldığını sordu. Üstem, bir hafta boyunca günlük birden fazla arama yaptı. Yunanistan’la FETÖ krizi Yunanistan Yüksek Mahkemesi (Arios Pagos) darbe girişimi sonrası Yunanistan’a kaçan 8 darbeci askerin Türkiye’ye iade edilmemeleri yönünde karar verdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başvurusu üzerine ise 8 asker hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı. Türkiye Dışişleri Bakanlığı iade edilmeme kararını kınadı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından askeri helikopterle Yunanistan’a kaçan ve iltica talebinde bulunan sekiz darbeci asker, dün bir kez daha hâkim karşısına çıkarıldı. Darbeci askerler hakkındaki nihai kararın 23 Ocak’ta açıklanması bekleniyordu. Ancak bir hâkimin kaza geçirmesi, diğer iki hâkimin de kesin görüş bildirmemeleri nedeniyle duruşma bugüne ertelenmişti. Duruş ma için Atina Yüksek Mahkemesi’ne getirilen darbeci subayların kelepçesiz olması dikkat çekti. Dışişleri’nden protesto Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan Yüksek Mahkemesi’nin (Arios Pagos) 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kaçan 8 askerin Türkiye’ye iade edilmemeleri yönündeki kararını protesto etti. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Türkiye’de demokratik düzeni hedef alan, 248 vatandaşımızı şehit eden, 2193 vatandaşımızı da yaralayan bir darbe girişiminde aktif rol alan ve Sayın Cumhurbaşkanımızın hayatına kasteden bu şahısların bağımsız Türk yargısı önüne çıkmasına engel olan bu kararı protesto ediyoruz” açıklaması geldi. Açıklama da, “Siyasi saiklerle alındığı düşünülen bu kararın ikili ilişkilerimiz, terörle mücadele alanında işbirliğimiz ve diğer ikili/bölgesel konulardaki müşterek çalışmalarımız üzerindeki etkileri de kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutulacaktır” ifadeleri kullanıldı. Sekiz darbecinin Türkiye’ye iadesiyle ilgili Atina’daki mahkemede görülen üç ayrı duruşmanın ardından, üç asker için Türkiye’nin iade talebi kabul edilmiş, beş askere yönelik iade talepleri ise reddedilmişti. Yunan temyiz mahkemeleri başsavcısı Antonis Liogas, iade talebi reddedilen darbecilerle ilgili Yüksek Mahkeme’ye itirazda bulunurken, mahkemenin Türkiye’ye iadeleri yönünde karar verdiği üç darbeci asker de temyiz başvurusunda bulunmuştu. l Haber Merkezi 200 milyar doları var İddianamede, Üstem’in darbe gecesi Trabzon Sahil Güvenlik Bot Komutanı Sinan Mamak ile yaptığı görüşmede “Güzel şeyler olacak, bazıları bavulunu toplayıp kaçmaya başladı bile” dediği, darbeciler tarafından Sahil Güvenlik Komutanlığı İstihbarat Başkanı olarak atanan İsa Aydın’ı arayarak, “TSK yönetime el koydu derhal karargâha gel” dediği belirtildi. Saat: 22.35 sıralarında sivil kıyafetle Sahil Güvenlik Komutanlığı’na gelen Üstem’in, görüştüğü şüpheli Süleyman Yarayan’a “Yaralı parmağı ameliyat etmek yerine kesilmesi gerekir”, “200 milyar dolar parası var, oyları satın alarak ...” dedi. Üstem, protokol girişindeki nöbetçi amirine ve nöbet subayına “Bu gecikmiş bir ameliyattı, bunu yapmak zorundaydık, bu adamın 200 milyar dolar parası var, gizli anlaşmalar yapıyor, bunları açıklayınca halk bizi destekleyecek, yüzde 35 oy alıyor; yüzde 49 gibi gösteriyor, dışarıdaki kuru kalabalık sabaha dağılır, yarına her şey kontrol altına alınır” dedi. l ANKARA SEMİH TERZİ’NİN EŞİ YARGILANIYOR ‘Ölüm saatinde yanlışlık var’ FETÖ’nün darbe girişimi sırasında Astsubay Ömer Halisdemir tarafından öldürülen darbeci Tuğgeneral Semih Terzi’nin eşi Nazire Terzi, “darbeye yardım” suçundan sanık olarak hâkim karşısına çıktı. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde savunma yapan Terzi, 13 Temmuz’da kendisine eşi Semih Terzi’nin telefonundan “(Zekai Aksakallı’nın eşi) Nursel Hanım’ı ara, annemin hasta olduğunu söyle ve Ankara’ya gelmemi iste. Mesajı hemen sil” yazılı mesaj geldiğini anlattı. Eşinin Ankara’ya gelmek için kendisini aracı kılacağını düşünmediğinden tereddüt ettiğini söyleyen Terzi, Nursel Aksakallı’yı aradıktan sonra eşini aradığını belirterek “Ona mesajdan hiç bahsetmedim. ‘Nursel Hanım’ı aradım, annemin hasta olduğunu söyledim’ dedim. O da bana ‘Neden aradın Nursel Hanım’ı? Annem hasta mı ki?’ diye sordu. Bunun üzerine mesajı onun yazmadığını anladım. Terzi, eşinin ölüm belgesinde ölüm tarihinin 15 Temmuz, saat 23.30 olarak göründüğünü ancak eşinin 16 Temmuz’da kendisine mesaj attığını, ölüm tarihi ve saatinin ise televizyonlarda 02.30 olarak belirtildiğini anlattı. “Nasıl 15 Temmuz’da ölür, 16 Temmuz’da bana mesaj atar?” diye sorarak, ölüm belgesinin sahte olduğunu düşündüğünü ifade etti. l ANKARA / Cumhuriyet SABİHA GÖKÇEN DAVASI SÜRÜYOR ‘Aylardır bizi hazırlıyorlarmış’ FETÖ’nün darbe girişimi sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı’nı işgal etme girişiminde bulundukları gerekçesi ile 62 asker hakkında açılan davanın 4. duruşması dün yapıldı. İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu yerleşkesinde yaptığı duruşma, tutuklu sanık Astsubay Erkan Taşdemir’in sorgusu ile başladı. Darbe günü 17.03 sıralarında 3. Kolordu Komutanlığı’ndan telefonuna İstanbul’un çeşitli yerlerine saldırı olabileceği şeklinde mesaj geldiğini söyleyen tutuklu Taşdemir, kışladan Sabiha Gökçen’e terör saldırısı nedeniyle çıkarıldıklarını söyledi. Taşdemir, “Aracın şoförü Serkan Bozkurt nizamiyeden çıkarken Mehmet Ali Üsteğmen’e, ‘Yanlış bir şey yapmıyoruz değil mi’ diye sordu. Komutan da ‘Başımızda bölük komutanımız var, bir şey yaparsa hesabını verir’ diye yanıt verdi” dedi. Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, tank komutanı olarak görev yapan Astsubay Sinan Torunoğlu’na, “Terör saldırısı var diye uçaksavar yüklüyorsunuz. Sen hiç elinde uçak olan terör örgütü gördün mü?” diye sordu. Torunoğlu da, “Terör saldırısı olduğu için her türlü mühimmatı yükleyebilirsiniz” dedi. Torunoğlu, “Şimdi anlıyorum 56 aydır bizi hazırlıyorlarmış, buradakiler masumdur, bizi kandırmışlar” dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Acı haberi alan şehidin babası Ahmet Ali Çalışkancı hastaneye kaldırıldı. Annesi El Bab’da olduğunubilmiyordu Fırat Kalkanı Harekâtı’nda önceki gün IŞİD ile çıkan çatışmada şehit olan 25 yaşındaki uzman çavuş Kerem Çalışkancı’nın, Ordu’nun Fatsa İlçesi Bahçeler Mahallesi’ndeki evine acı haber gitti. Şehit haberi dün gece yarısı askeri yetkililer tarafından, babası Ahmet Ali Çalışkancı ve ailesine ulaştırıldı. Oğlunun şehit olduğu haberini alan baba Ahmet Ali Çalışkancı fenalaşınca, 112 sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Fatsa Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Sağlık durumu iyi olan baba Çalışkancı, “Oğlumla en son 2 gün önce telefonla görüştüm. Yatsı namazı sonrası acı haberi aldım. Kızımla ben El Bab’da görev yaptığını biliyorduk, annesi ise bilmiyordu. Çok üzgünüz, vatan sağolsun” dedi. 3 kardeş olan şehidin annesi Neriman Çalışkancı’nın ise İstanbul’da olduğu, kendisine acı haberin orada verildiği belirtildi. Şehidin baba evine askeri yetkililer tarafından Türk bayrağı asılırken, komşuları da acı haberi alır almaz taziye için eve akın etti. Çatışmada yaralanan 5 asker arasında bulunan uzman çavuş Mustafa Özen, dün memleketi Adıyaman’a getirildi. Şehidin vücudundaki yanık nedeniyle hastanenin yanık tedavi bölümünde tedavisine başlandı. l DHA 223 hedef vuruldu, 23 IŞİD’li öldürüldü TSK’nin Suriye’de başlattığı Fırat Kalkanı Harekâtı 156 gününü geride bıraktı. Harekât kapsamında El Bab’ın IŞİD’den temizlenmesine yönelik operasyonun sürdüğü belirtildi. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan bilgilendirmeye göre IŞİD’e ait 206 hedef karadan, 24 hedef ise havadan savaş uçaklarıyla vuruldu. Gün içerisinde yürütülen operasyonlarda, 3 bomba yüklü araç imha edilerek 23 IŞİD’li terörist öldürüldü. IŞİD’den te mizlenen bölgelerde 60 el yapımı patlayıcı imha edildi. Öte yandan Rusya Savunma Bakanlığı, Rusya ile Türkiye’nin El Bab kentindeki IŞİD hedeflerine yönelik yine ortak operasyon düzenlediğini duyurdu. Bakanlığa göre Rus Türk uçaklarının ortak operasyonu sonucunda 58 hedef imha edildi, militanlar da hedef alınıp öldürüldü. Rusya ile Türkiye, IŞİD hedeflerinin koordinatları konusunda işbirliği yaptı. l Dış Haberler El Bab’da yakalanan 2 IŞİD emiri Türkiye’de Fırat Kalkanı Harekâtı kapsamında 9 Aralık’tan bu yana El Bab’ı kuşatan Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) bağlı Özel Kuvvetlerin önceki gün El Bab’da ayrı bir operasyon yaparak bir IŞİD emirini yakaladığı ve Türkiye’ye getirdiği belirtildi. Hürriyet’ten Uğur Ergan’ın haberine göre El Bab’da 5 askerin hayatını kaybettiği bombalı saldırının talimatını ve ren IŞİD’in üst düzey bir emirinin Özel Kuvvetler tarafından yakalanıp Türkiye’ye getirildiği haberi askeri kaynaklarca doğrulandı. Aynı kaynaklar, Özel Kuvvetler’in önceki gün de yine El Bab’da ayrı bir operasyon yaparak ikinci bir emiri daha yakalayarak Türkiye’ye getirdiği bilgisini paylaştı. Böylece Türkiye’nin elinde IŞİD’in üst düzey iki emiri bulunuyor. ABD ve İsveç’ten Türkiye’ye seyahat uyarısı ABD Dışişleri Bakanlığı, vatandaşlarını “olası Türkiye ziyaretlerini gözden geçirmeleri” konusunda uyardı. İsveç Büyükelçiliği de terör uyarısı yaparak yurttaşlarının Ankara Kızılay Meydanı’ndan uzak durmaları gerektiğini belirtti. ABD Dışişleri Bakanlığın internet sitesinde yayımlanan uyarı yazısında; ABD vatandaşlarına, Türkiye’nin Güneydoğu bölgesine gitmekten kaçınmalarını tavsiye edildi. Bakanlık ayrıca, ABD devlet görevlilerinin İstanbul ve Güneydoğu bölgesine yapacakları ziyaretlere kısıtlamalar getirdi. Bakanlık, terör saldırılarının büyük etkinlikler, turistik yerler, restoranlar, gece kulüpleri, ibadethaneler ve çeşitli ulaşım merkezlerinde gerçekleştirildiğini belirti. Kızılay uyarısı İsveç’in Türkiye Büyükelçiliği de terör uyarısında bulundu. Elçilik internet sitesinde “Kızılay bölgesinde 2627 Ocak tarihlerinde kuvvetli terör tehdidi bil gileri alınmıştır” denilen uyarıda, İsveçli ziyaretçilerin Kızılay bölgesinden uzak durmaları tavsiye edildi. Ankara alarmda Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı’nın Ankara ve Adana’ya ilişkin bombalı araç saldırısı olabileceğine ilişkin istihbarat uyarısı başkentte güvenlik önlemlerini üst düzeye çıkardı. 15 Temmuz şehit ve gazi yakınlarının oluşturduğu “Toplumsal Diriliş Hareketi” içerisinde bir şahsa iletilen bilgi çerçevesinde “2627 Ocak tarihlerinde DEAŞ terör örgütünün Kızılay Meydanı’nda, 262728 Ocak tarihlerinde PKK terör örgütünün Adana’da bombalı saldırı düzenleyeceği” yönündeki istihbaratı değerlendiren Lojistik Komutanlığı, bütün güvenlik birimlerini harekete geçirdi. Başkentte güvenlik önlemleri artırılırken, Kızılay Meydanı’nda çok sayıda polis görevlendirildi. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle