23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 12 Ocak 2017 4 haber EDİTÖR: Alper İzbul TASARIM: İlknur filiz çişleri Bakanı Süleyman Soylu, Rusya’nın Ankara rarlı ve çok şiddetli gitmemiz lazım” dedi. Soylu, FETÖ Bakandan İBüyükelçisi Andrey Karlov suikastının ucunun ne ile ilgili şu itiraflarda bulundu: “FETÖ’nün yüzde yüz tereye gittiğinin netleştiğini belirterek, bu konu üzerinde mizlendiğini elbette ki söylemek isterim. Ama bunun bir garip daha kararlı ve çok şiddetli gitmeleri gerektiğini söyle bugün mümkün olmadığını ifade edebilirim. Ve henüz di. Soylu, Büyükelçiler konferansındaki konuşmasında hâlâ yüzeyindeyiz. Çok daha derindeler. Ne kadar ne ‘Karlov’ “Karlov suikastı enteresan gelişmelere gidiyor, ucunun relere sirayet ettiğini gördükçe her gün şaşkınlık içinaçıklaması nereye gittiği netleşiyor; az şiddetli gidiyoruz, daha ka de yola devam ediyoruz.” l ANKARA /Cumhuriyet ‘Sözüme güvenme!’ diyor milletvekili Anayasa değişikliğinin ilk tur oylamasında 338 evet ile iktidar istediği sonucu elde etti. Her ne kadar, 338 rakamı ilk tur için, iktidar cephesi kurmayları tarafından hesaplananın altında olduğundan, AKP’lileri ikinci turdaki olası fireler ile ilgili olarak telaşlandırdıysa da, ikinci turda zorunlu 330’un bulunmaması olasılığının çok çok zayıf olduğu görülüyor. AKP’nin, tıpkı birinci turda olduğu gibi, ikinci turda da istediği sonucu, anayasa değişikliklerinin gizli oyla yapılmasını amir olan anayasanın 175. maddesini çiğneyerek alacağı kesin gibidir. Arkadaşımız Kemal Göktaş, dünkü yazısında gizlilik ilkesinin ihlalinin bir iptal nedeni olabileceğini belirtiyor. Ancak yazı dikkatle okunduğunda, bu AYM’nin, bugünkü koşullar altında, iptal kararı vermesi ihtimalinin ortadan kalktığı, dolayısıyla anayasanın 175. maddesinde belirtilen gizli oy zorunluluğunun ihlalinin yaptırımsız kalacağı da kolayca anlaşılıyor. HHH Anayasa değiştirilirken anayasa ihlalinin hukuken yaptırımsız kalması, eylemlerin siyasete, milletvekillerine ve Meclis’e duyulan saygı ve güveni derinden sarsmasını engellemiyor. Ne yazık ki, salı günkü oturumda bu sonucu doğuracak sahneler yaşandı. Oysa, Meclis’e saygı ve güven Cumhuriyet Türkiye’sinin ana ilkesi ve dayanağıdır. Çünkü bağımsızlık ve Kurtuluş Savaşı’nı baştan sona yöneten, asker ve sivil herkesin üstünde olan halk iradesinin temsilcisi yüce Meclis’ti. Mustafa Kemal’in büyüklüğü, halk iradesinin temsilcisi o yüce Meclis’in toplanması .IBB’denı ve savaşın yönetimini ele almasını sağlamasıdır. Mustafa Kemal’i Gazi Mustafa Kemal yapan da, 1. Meclis’i Gazi Meclis yapan da aynı etkenlerdir. Bu gerçeği sade vatandaş kadar, hatta ondan da daha çok Meclis’in üyelerinin kavramaları ve ona uygun davranmaları gerekiyor. Kimse yüce Meclis’i “cüce Meclis” diyerek, küçümsemeye yeltenenlerin eline koz vermemelidir. Kapalı oy kabinine girerken oyunu herkese ve kameralara teşhir eden kişiler bu münasebetsizliği yapmışlardır. Bir milletvekilinin bu tür davranışı ne anlama geliyor? Milletvekili bu davranışı ile şunu söylemiş olmuyor mu: Benim de, başka milletvekillerinin de sözüne inanma, sen gösterilen kanıtlara bak! HHH Anayasa değişiklikleri oylamasının gizli olmasını emreden 175. madde, parti yöneticisi olsun ya da olmasın herhangi bir kimsenin bir milletvekiline bu konuda oy kullanırken baskı yapmasını engellemek için getirilmiştir. Milletvekillerinin kendi iradelerine sahip çıkmaları halinde, zaten kimsenin onlara bu yönde soru sormaya cesaret bile edememesi gerekir. Eğer milletvekili, yine de bu yönde bir soruyla karşılaşırsa çağdaş demokrasilerde yanıtı açık ve nettir: Anayasanın amir hükmü gereği vicdanımın sesine uyarak oyumu verdim, nokta! Hadi diyelim ki, milletvekili parti disiplini ve dayanışması adına, oyunun içeriğini açıklamakta sakınca görmedi ve kullandığı oyu parti yöneticisine açıkladı. O zaman da, “Söylediğinin doğruluğu ne malum? Hangi yönde oy kullandığını ispatla!” gibi bir çıkışla karşılaşırsa, temsilcisi olduğu milli iradenin ve üyesi olduğu yüce Meclis’in itibarını korumak adına, yanıt olarak, sözüne güvenilmesi gerektiğini, bir Meclis üyesinin sözünün güvenilir olduğunu, başka bir güvenceye gerek olmadığını vurgulaması gerekmez mi? Milli iradenin tecelli ettiği yüce Meclis’in üyesinin, hem kendisinin hem de Meclis’in itibarını koruyacak böyle bir davranışta bulunmak yerine, oyunu göstererek bağlılığını kanıtlama yolunu tutmasının Türkçedeki karşılığı şu değil midir: Sözüme güvenme, haklısın! Ama bak sana kanıt gösteriyorum. Vallahi billahi istediğin doğrultuda oy kullandım. Bundan daha fazla yüce Meclis’in itibarını zedeleyecek bir davranış olur mu? Yüce Meclis’in itibarına milletvekilleri herkesten çok özen göstermek zorunda değiller mi? Ensar GERGİNLİĞİ Meclis oturumunda FETÖ yurdunun Ensar Vakfı’na devredilmesine tepki gösteren CHP’lilerin mikrofonu kapatıldı, AKP’liler kalkan oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) dün gerçekleşen meclis otu rumunda, Bahçelievler’de ki Safiye Sultan Kız Öğren HAZAL OCAK ci Yurdu’nun, ‘FETÖ’ soruşturması kapsamında el konul duktan sonra, 25 yıllığına, En sar Vakfı’na devredilmesi, tartışma yarattı. Kararı eleştiren CHP’li Meclis üyesi Seyitali Aydoğmuş’un konuşması sırasında mikrofo nu kapatıldı. AKP’li meclis üyelerinin Ensar Vakfı’na koruma kalkanı olması dikkat çekti. Bahçelievler Belediyesi’nin CHP’li Meclis üyesi Seyitali Aydoğmuş dün İBB Meclisi’nde gündem dışı söz alarak, Karaman’daki öğren ci yurdunda yaşanan cinsel istismarla günde me gelen Ensar Vakfı’na devredilen yurtla il gili konuşmaya başladı. Yurdun Kredi Yurt lar Kurulu’na devredilmesini istediğini belir ten Aydoğmuş, “Yarın, bu kenti peşkeş çekti ğiniz aşağıda sayacağım vakıf ve cemaatlere verdiğiniz yerlerden doğru aldatılırsanız size kimse inanmaz. Onun için yüce meclisten iste diğimiz bu kadim toprakların bir daha aldatıl maya tahammülü yok. Yol yakınken diyemiyo rum ama nerden dönerseniz kâr” dedi. Ensar Vakfı’nın ‘sabıkalı’ olduğunu söyle yen Aydoğmuş’un, ‘şimdi sabıkalarını size sa yacağım’ deyince, mikrofonu kapatıldı. CHP’li Meclis üyeleri sıralara vurarak, mikrofonun kapatılmasına tepki verdi. Meclis başkanı Ah met Selamet oturuma 10 dakika ara verdi. Aranın ardından CHP Grubu meclis oturu muna dönmedi. Grup Başkanı Ahmet Sela met konuşmanın ‘üslup’tan dolayı kesildiği ni söyledi. AKP’li Meclis üyesi Faruk Aydın Ataköy’ün spor alanı, lise oldu Bakırköy’e bağlı Ataköy Kilitbahir Sokak’taki spor alanı,‘Mesleki ve Teknik Öğretim Tesis Alanı’ oldu. Alana lise ile birlikte yurt, kütüphane, sergi ve konferans salonları da yapılabilecek. CHP’li Meclis üyesi Tonguç Çoban “Buraya imam hatip yapılmak isteniyor. Üstelik ihtiyaç da yok” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclis gündemine dün gelen teklifte, Ziraat Bankası’na ait spor alanının ‘Mesleki ve Teknik Öğretim Tesis Alanı’ olması istendi. 12 bin 633 metrekarelik alanda 3 adet tenis kortu, spor alanları ve 1 katlı yapı bulunuyor. Teklife şartlı görüş bildiren Ulaşım Planlama Müdürlüğü, alanın “Tavukçu deresi 1. Derece taşkın önlemli yapılaşma bandı”nda kaldığını belirterek, yollara gerekli terklerin yapılması ve çevre yapılanma şartlarının aşılmaması gerektiğine dikkat çekti. Teklif oy çokluğuyla kabul edildi. CHP’li Tonguç Çoban “Spor alanları ve spor amaçlı yerlerin kaldırılarak imam hatip yapılmak isteniyor. Böyle bir talep de yok. Yanlıştan dönülmeli” dedi. l HAZAL OCAK/İSTANBUL ise şöyle konuştu: “Üslup çok ağırdı. Ensar Vakfı’yla ilgili elinde sabıka kaydı mı var? Ensar Vakfı kamu yararı için çalışan bir vakıf. Milletvekillerinin, bakanların yetiştiği bir vakıf, milletimize hizmet eden bir vakıf. Söylenen sözleri kabul etmiyorum. Bunları şahıs olarak değil, Ensar Vakfı’nın şube başkanı olarak söylüyorum. Sözlerini kendisine iade ediyorum.” l İSTANBUL ‘3 bin kişilik fuhuş ordusu var’ Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen FETÖ davasının 7. celsesinde tanıklardan cemaatin eski eğitimcilerinden Çetin Acar dinlenildi. Acar, darbe girişiminde rol oynayan 80 civarında generalin FETÖ’nün kaset şantajıyla darbe girişimine karıştığını iddia etti. Acar, “Bunların bir kısmı ‘kız görüntüsüyle’ tehdit ve şantajla kumpasa sokulan insanlar. FETÖ’cüler 3 bin kişilik fuhuş ordusu kurmuş. Bunların arkasındaki de eski Emniyet Terörle Mücadele Başkanı Cihangir Çelik’tir. Bunun kullandığı ‘Zehra’ isminde bir ‘fahişe imamı’ vardır. Okumaya gelen bin civarında kişi Gülen’in evinde fahişe olarak kullanılıyor” iddiasında bulundu. l ANKARA / Cumhuriyet 60 işadamına FETÖ tutuklaması FETÖ’nün finansal yapılanmasına ilişkin başla tılan soruşturma kapsamında örgüte himmet topladığı ve finansman sağladığı iddia edilen 60 işadamı, “Terör örgütü üyeliği” suçundan tutuklandı. Gözaltına alınan164 işadamı dün Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na götürüldü. İşadamlarından 110’u tutuklanmaları talebiyle hâkimliğe sevk edildi. Aralarında Boydak Holding Yönetim Kurulu eski Başkanı Mustafa Boydak’ın oğlu Mahmut Sami Boydak ile kardeşi Bekir Boydak’ın da bulunduğu 60 iş adamı tutuklandı. 50 işadamı ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Öte yandan 2010 KPSS’deki usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturmada 83 asker eşi hakkında tutuklama talep edildi. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle