Katalog

Perşembe 7 Temmuz 2016 6 haber EDİTÖR: CAN DOKER TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Gazetelerimizin geleneklerinden biri de, uzunca bayram tatilini dikkate alarak eski bayramlardan söz açmaktır. Bayramın bayramlık hali kalmadı. Art arda gelen patlamalarda yitirilen canlar, kutlanacak bayram bırakmadı. Bugün aramızdan ayrılışının 33’üncü yıldönümünde Hocamız Mustafa Yücel’i saygıyla anarken, O’nun dilinden durumu özetleyelim. “El, iydi ekber (en büyük bayram) eyledi. Biz matem eyledik.” HHH Bayramın son gününde, eski bayramlar yerine eski Türkiye’den söz etmeye niyetlendim. Midhat Sertoğlu (19131995) Başbakanlık Arşiv Genel Müdürlüğü de yapmış önemli tarihçi ve gazetecilerimizdendir. Çok sayıdaki kitaplarından biri de “İstanbul Sohbetleri” adını taşır. (Bedir Tarih Serisi,1992İstanbul) Kitabın, “İstanbul’da Geçen Yüzyılın Namlı Oburları” bölümünün girişinde şunları anlatıyor: Bayram Yarenliği HHH “Altmış yıla yakın oldu. Bir gün pek sevimli ve pek kibar bir zât olan emekli telgrafçılardan Küçük Recaî Bey’i, Kumkapı Nişanca’sındaki evinde ziyarete gitmiştim. Recaî Bey, penceresinin yanındaki köşe minderinde kehribar ağızlığına takmış olduğu cıgarasiyle sabah keyfini tamamlamakla meşguldü. Beni, her zamanki o büyük nezaketiyle karşıladı ve: Kusura bakmayın, ne olsa bekâr evi... Bizim köroğlu göçeli işte böyle perişan olduk, diye aslında pek derli toplu olan odada ve karşısında bana yer gösterdi. Oturup hal hatır soruşturduktan sonra söz dönüp dolaşıp yemek merakına gelin ce sevimli yüzü tatlı bir tebessümle aydınlandı, gözlerinin içi güldü: Eski yemekler... Eski oburlar... Şimdi hepsi unutuldu, gitti. Ne yiyiciler vardı ve ne yemekler yenirdi. Düşününüz, Sultan Hamid devri ve istibdad idaresinin en sert günleri. Kimse nefes alamıyor. Eğlence, toplantı, sohbet vb. hepsi yasak. Bendeniz kemençe çalardım. Şu gördüğünüz evi, o zamanlar sırf mahzeni var diye satın almıştım. Bazan üç beş ahbab toplanır, mahzene iner, yine de dışarıdan duyulacak diye ödümüz koparak birkaç parça bir şeyler çalar, titreye titreye dışarı çıkardık. Bak, aradan yirmi iki yıl geçti, ama o günleri andıkça hâlâ içim ürperir. Şimdiki kuşak, bir yiyip bin şükretsin ki o günleri görmedi. Derken, Meşrutiyet ilân edildi. Bir süre tam bir hürriyetin zevkini ve çılgınlığını tattık. Ama, hemen arkasından İttihadcıların dediğim dedik, öttürdüğüm düdük devri başladı. Allah seni inandırsın o günler, istibdad günlerini çok arattı. Hapisler, sürgünler, sokakta adam vurmalar... Ne ise artık bunların hepsi geride kaldı. Şimdi Cumhuriyet var. Başımızın tacı ve her derdimizin ilâcı Gazi Mustafa Paşa var... Biraz durup düşündü, sonra yine eski günlere döndü: Tabiî, o karanlık günlerde herkes avunmak için suya sabuna dokunmayacak bir uğraş arardı. İşte halk bu yüzden boğaz derdine, yani oburluğa düşmüştü. Neme lâzım, doğrusunu söylemek gerekirse o devir aynı zamanda bir ucuzluk, bolluk ve bereket devriydi. Ayrıca en tehlikesiz sohbet, yemek sahbetleriydi.” HHH Benden bu kadar Eski Türkiye’yi canlandırmaya niyetlenenler ne der bilemem... Sur’daki evlerinde 3 cenaze buldular Polisten izin alıp Sur’daki evine giderek özel eşyalarını alan Hasan Ayriç, burada bir kadın ve bir erkeğe ait çürümüş cenazelerle karşılaştığını iddia etti Tuncel: Polis tehdit etti DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Şırnak’ın İdil ilçesinde polis tarafından tehdit edildiğini belirtti. Twitter’daki hesabından bir açıklama yapan Tuncel, “İdil çıkışında AKP polisleri tarafından ölümle tehdit edildim” diye yazdı. Tuncel, “Korkacak olsak bu mücadeleye girmezdik” ifadelerini kullandı. DBP’nin Twitter’daki hesabından da konuya ilişkin bir açıklama yayımlandı. Açıklamada, “Eş genel başkanımız ve MYK üyelerimiz İdil’in çıkışında polislerce keyfi şekilde durduruldu, tehdit ediliyoruz hepimizin hayatı söz konusu” denildi. İdil ve Silopi’de partililerle bayramlaşan Tuncel, “AKP hükümeti, devletin bütün olanaklarını kullanarak Kürdün iradesini kırmaya çalıştı” dedi. Başbağlar kurbanları anıldı DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, Şırnak’ın İdil ilçesinde polis tarafından tehdit edildiğini belirtti. Twitter’daki hesabından bir açıklama yapan Tuncel, “İdil çıkışında AKP polisleri tarafından ölümle tehdit edildim” diye yazdı. Tuncel, “Korkacak olsak bu mücadeleye girmezdik” ifadelerini kullandı. DBP’nin Twitter’daki hesabından da konuya ilişkin bir açıklama yayımlandı. Açıklamada, “Eş genel başkanımız ve MYK üyelerimiz İdil’in çıkışında polislerce keyfi şekilde durduruldu, tehdit ediliyoruz hepimizin hayatı söz konusu” denildi. İdil ve Silopi’de partililerle bayramlaşan Tuncel, “AKP hükümeti, devletin bütün olanaklarını kullanarak Kürdün iradesini kırmaya çalıştı” dedi. Jandarmaya roketli saldırı Van’ın Çatak ilçesine yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta bulunan Kato Dağı eteklerindeki Büyükağaç Mahallesi yakınındaki jandarma karakoluna dün saat 05.00 sıralarında bir grup PKK’li tarafından roketatar ve otomatik silahlara taciz ateşi açıldı. Kısa süreli çatışmanın ardından PKK’liler Kato Dağı’na doğru kaçarken, bölgede hava destekli operasyon başlatıldı. HakkâriVan Karayolu’nun 30. kilometresinde dün sabah saatlerinde bir erkek cesedi bulundu. Cesedin Yüksekova İlçesi Armutdüzü Köyü korucusu Mehmet Genç’e ait olduğu belirtildi. Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 Aralık’ta ilan edilen sokağa çıkma yasağı operasyonlar tamamlanmış olmasına karşın sürüyor. Kamulaştırma kararı alınan ilçede yaşayan yurttaşlar, Diyarbakır Emiyet Müdürlüğü’nden izin alarak polis denetimde evlerine giderek özel eşyalarını alıyor. DİHA’nın haberine göre 28 Haziran günü Hasırlı mahallesi Sabuncu Sokak numara 39’daki evine giden 45 yaşındaki Hasan Ayriç, evinde eşyalarını toplamaya çalışırken, bir kadın ve bir erkeğe ait çürümüş 2 cenaze ile karşılaştı. Polisler götürdü Ayriç’in durumu bildirdiği polisler eve gelerek her iki cenazeyi de alarak götürdü. Ayriç, eşyalarını çıkarmasına izin verilmeden evder dışarı çıkarıldı. Evine girmesine izin verilmeyen Ayriç, ertesi gün aynı mahallede evi bulunan bir akrabasından kendi evindeki eşyalarını çıkarması istedi. Ayriç’in anlatımlarına göre, ertesi gün eşyalarını çıkarmak için evine giden yakını, evde dolaşırken molozlar arasında bir erkeğe ait cenaze buldu. Yakının polise haber vermesi üzerine bu cenaze de polisler tarafından alınarak götürüldü. Ayriç’in bu anlatımları üzerine harekete geçen Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği (MEYADER) yöneticileri Emniyet’e başvurdu. Ancak Emniyet yetkilileri Sur’dan cenaze çıkarılmadığını savundu. Reyhanlı’da patlama: 2 Suriyeli öldü AKIN BODUR Hatay Reyhanlı’da Kurtuluş Mahallesi 171 sokakta Suriyelilerin kaldığı bir evde dün saat 17.15 sıralarında güçlü bir patlama oldu. Bölgeye sevk edilen polis ve sağlık ekipleri, geniş güvenlik önlemi altında patlamanın olduğu eve girdi. Patlamada ağır yaralanan 2 Suriyeli Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı ancak ya şamını yitirdi. Patlamanın bomba yapımı sırasında yaşandığı iddia edildi. 2 Suriyelinin ellerinin parçalandığı, vücutlarında yanık izleri olduğu belirtildi. Evin yakınındaki Suriyelilere ait olduğu belirlenen otomobilde bomba imha uzmanları inceleme yaptı. CHP Hatay Milletvekili Birol Ertem, “Bomba mı yapıyorlardı, bu inceleme sonrasında ve yaralının ifadesiyle ortaya çıkacak” dedi. l HATAY Roboski’ye Roboski’de 28 Aralık 2011’de 19’u çocuk 34 kişinin kaçaktan dönerken sa bayram yok vaş uçakları tarafından bombalanarak öldürülmesinin üzerinden 4.5 yıl geçti. Roboski’de 28 Aralık 2011’den bu yana bayram kutlanmıyor, düğün ya pılmıyor. Roboski’de siyah yas kıyafetlerini üzerlerinde çıkarmayan anne ler bu bayramda çocuklarının mezarları başında gözyaşı döküyor. “Neydi suçumuz”diyen Roboskililer 4.5 yıldır gelmeyen adaleti bekliyor. AKP’li Dişli: Mısır’a heyet gönderilecek AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, bayramdan sonra Mısır’a heyet gönderileceğini açıkladı. Dişli, “Mısır’la da inşallah yumuşama sağlanacak. Dolayısıyla bu bölgedeki yumuşamayla inşallah Suriye’de artık akan kanı durdurmamız gerekiyor” dedi. Sakarya Türkİş İl Temsilciliği’nce Demiryolİş Sendikası eğitim salonunda düzenlenen bayramlaşma programına katılan Dişli, Başbakan Binali Yıldırım’ın hem ekonomi hem de dış politika konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la istişareler sonucu çok büyük mesafe katettiğini savunarak, Rusya ve İsrail’le yeni açılımın yapıldığını, bayramdan sonra Mısır’a da heyet gönderileceğini aktardı. Akan kan dursun Dişli, “Mısır’la da inşallah yumuşama sağlanacak. Dolayısıyla bu bölgedeki yumuşamayla inşallah Suriye’de artık akan kanı durdurmamız gerekiyor. 460 bin kişi hayatını kaybetti, 4.8 milyon Suriyeli ülkesini terk etti. Suriye, fiziki olarak zaten bina ve insan stoku olsun, altüst oldu. Batılılar, Suriye’den doktorları, mühendisleri, işlerine yarayacak olanları aldılar. Yine Türkiye’ye ihtiyaçları oldu, biz dedik ki, ‘3 milyon misafirimizi, sizden yardım bekleyeceğiz diye almadık. Ecdadımızın yaptığı gibi zorda olan herkese kapılarımızı açtık.’ Açık kapı politikamızı da devam ettireceğiz” dedi. İyi niyetin toptan çöküşü üzerine... Bas bas bağırmayın, eğitimi zaten batırmak için varlar AKP’nin ampulü çoktan yanmıştı, eğitim konusunda 14 yıldır ne yap şaat mı?” diye sormaz mı! Bu adam iflah olmayacak dedim okuyunca! Diyor ki “Teknoloji mak istediklerine ilişkin... Ama alanında yetkinleşmeden, inşaat biz görmemezlikten geldik ve ve finans odaklı büyüme ile eko geliyoruz. Eğitimde ne kadar nomik kalkınmayı sağlamak ola geri olduğumuza ilişkin rakam sı değil. Teknolojide yetkinleş ları sıralıyoruz... Lise ve üniver mek ise bilimeğitim politikala site sınavlarında matematikten rıyla yakından ilgili.” sıfır çekenlerin kıyaslamalı liste Görüyorsunuz, ne kadar cid lerini vermekten bıkmıyoruz. di şeyler yazıyor. Üstelik iktida Ahh o PISA araştırmaları yok rın politikalarını, yakın geleceği mu... Üyesi olduğumuz OECD mizi ilgilendiren alanlarda değil, ülkeleri dahil 64 ülkeyi kapsa AVM (tüketim), inşaat, konut, yan, üç yılda bir yapılan ve öğ altyapı gibi üretken olmayan in rencilerin başarım değerlendir şaat sektöründe yoğunlaştırdı melerini gözler önüne seren PI ğını yazıyor. Eşiyok, milli gelir SA araştırmalarından az mı tab içinde inşaatın ve eğitimin pay lolar kıyaslamalar yayımlıyoruz larını karşılaştırmış. sayfalarımızda... Bak Kore’ye, İnşaatın payı yüzde 6’lara Finlandiya’ya, Çin’e diye yazıp doğru hareketli. duruyoruz. Eğitimin payı yüzde 2’lerde Ay!! Ne doğru şeyler! durağanlaşmış. Sabit yatırımlı sanayinin payı Herkesin dilinde tüy bitti, eği da durağanlaşmış. time yol göstericilik yapmak Hay Allah! tan... Eğitim konularını araştıran kurumlarımız iyi niyetle ra Hey koşmasana! por üzerine rapor yayımlıyor. HBT sayfalarını çeviriyorum, Mesela Eğitim Reformu Girişimi bak sen AB’ye! “Dünya yeni bir (ERG) büyük bir iyi niyetle koş devrimin eşiğinde: Avrupa Ko turup duruyor... Hükümetle, ba misyonu, kuantum teknolojisinin kanlıklarla işbirliği çareleri araş geliştirilmesi için 1 milyar do tırıyor. Şüphesiz temaslar da larlık fon” ayırmış... Çin, Pekin kuruyordur, ama ben, bakanlık Şanghay arasında bir devrimin ve bürokratlarla temaslarından iletişim altyapısını kurmuş bile... “ay ne kadar iyi şeyler söylü Türkiye ortalama 7.6 eğitim yorsunuz...” gülücüklü sözle yılı ortalaması ile birkaç yum rinden öte bir sonuç aldıklarını rukla dağıtılan, gelecek için sanmıyorum. hiçbir projesi olmayan İslam Bildiklerini okuyor. Bildikleri, ülkelerinin safına itilirken dün şüphesiz ki niteliği artırıcı şeyler ya neden durup bize ayak uy değil, en iyi bildikleri neyse o: durmuyor diyesi geliyor insanın: Acaba müfredata bu yıl ne ka Hey, koşmasana! dar dini şeyler sokarız... Normal Ama anlıyoruz ki kapak ko liseleri nasıl imam hatiplere dö nusu “Ağlamanın silahı, siyaset nüştürürüz... ve seçmeni etkileme” yazısıy Acaba üniversitelerde kaç yüz la, durumu özetliyor. Bir bilimci tane daha uyduruk ilahiyat bö diyor ki: “Eğer siyasetçinin ağ lümleri açarız ve buralara aca lamasının bizi etkilemeye yöne ba nasıl binlerce genci daha so lik olduğunu fark edersek, silahı karız... Malum oralardan mezun geri teper..” olanlar gözdeler... Ve mezun Tabii, bunu sezecek büyük olurlar, TV’lerde, Şekspir özbe bir seçmen kitlesinin varolması öz Türktü ve Müslümandı diye koşuluyla! şakırlar... Namaz kılmayan hay Sizce var mı? vandır diye böğürürler.. HBT sayfalarını karıştırıyo Bilmiyor mu eğitimin kaitesi rum, daha ne makaleler döşe nin yerlerde sürüklendiğini... Ve nir oradan Bilim ve Siyaset kö tüm bu yazılıp çizilenlere bıyık şesine... altında gülüyorlar! Tabii, her şeye rağmen 438 İnşaat mı eğitim mi bilimcimizin başarı sıralamasını görüyoruz sayfalarda ve Herkese Bilim Teknolo Nobel’e yakın yeni isimleri... ji (HBT) dergisinin son sayısın En iyisi siz, geleceği sayfala da (şaka maka 14. sayı piyasa rında kurmayı sürdüren HBT’nin da!), Bayram Ali Eşiyok “Bü bizzat sayfalarını karıştırın... yük Dilemma, Eğitim mi İn İyi tatiller... Ignatius: IŞİD herkesin düşmanı Times gazetesine göre son bir ayda dünya çapında IŞİD bağlantılı saldırılarda 340’tan fazla kişi öldü, 400’den fazla kişi yaralandı. Gazeteye konuşan Brookings Enstitüsü’nden Will McCants, “Dünya genelinde eşzamanlı saldırıları düzenleyebilmiş olmaları çok dikkat çekici” dedi. ABD’nin saygın yayın organlarından Washington Post yazarı David Ignatius ise IŞİD’in Türkiye, Bangladeş, Irak ve Suudi Arabistan’da gerçekleştirdiği vahşi saldırıların Batı dünyası ile Müslüman toplumların ortak bir düşmana karşı mücadele ettiklerini göstermiş olması gerektiğini belirtti. Ignatius, Erdoğan, “boğazına dayanan cihatçıların hançerini gördüğü” için, Washington hükümeti ile daha yakın askeri ve istihbarat ilişkileri kurmak istemesi gerektiğini ifade etti. AP: IŞİD, Türkiye’yi kullandı ABD’nin haber ajansı AP, 2013 ve 2014 yılları arasında IŞİD militanlarının Türkiye’den Suriye’ye geçişte ağırlıklı olarak Akçakale, Karkamış ve Öncüpınar bölgelerini kullandığını duyurdu. IŞİD belgelerini inceleyen AP, belgelerin militanların üç kapıdan yasal yollardan mı geçiş yaptığı yoksa yakınlardaki kaçak yolları mı kullandığına dair bilgi vermediğini belirtti. AP, görgü tanıklarının bu iki sinin de kullanıldığını söylediğini aktardı. Bu belgeler IŞİD tarafından tutulan Türkiye’den Suriye’ye giriş belgeleri. Suriyeli internet haber sitesi Zaman alWasl tarafından sızdırılan belgeleri AP, Zaman alWasl’dan temin ettiğini söyledi. Eylül 2013Kasım 2014 arasında Türkiye’den geçiş yapan militanlarla ilgili 4037 belge söz konusu. Belgelerin 3900’ü geçiş noktası bilgisi içeriyor. Alman bakandan terör uyarısı Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maizière, muhalefetten gelen tepkilerin ardından geri adım atmayarak Türkiye ile istihbarat paylaşımında işbirliğinin artırılması önerisini savundu. Hristiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) De Maizière, Reuters haber ajansına verdiği söyleşide Avrupa’da artan terör tehdidine yönelik uyarılarda bulundu. De Maizière, “İstihbarat bizimle aynı özgürlükçüdemokra tik yapıya sahip olmayan bir devletten geliyor diye bu bilgiyi kullanmamak sorumsuzluk olur” diye konuştu. Karşılıklı istibarat paylaşımının gerekli olduğunu belirten de Maizière, “Bilgi güçtür: Eğer uluslararası terörizm güçlüyse, bizim de güçlü bir bilgi ağı ile buna karşı koymamız gerekir” dedi. De Maizière hafta sonu, Türkiye ile istihbarat işbirliğinin artırılması çağrısında bulunmuştu. C MY B