Katalog

Perşembe 19 Mayıs 2016 16 Cuma’nın gelişi Salı’dan belli mi? Salı günü dokunulmazlıkların kaldırılmasını sağlayacak anayasa değişikliği teklifinin birinci oylamasıydı. Kim “Evet, anayasa değişsin, HDP’lilerin dokunulmazlıkları kaldırılsın, içlerinden öne çıkanlar hapse tıkılsın” oyu verdi; kim “Hayır” dedi ve hangi “tavşan bokları” çekimser oy kullandı bilmiyorum. Merak da etmiyorum. Sonuç ortada, anayasa değişikliğini referanduma götürmeye yetecek kadar sayıda “Evet” oyu çıktı. Bu Saray’daki Zat’ın ince siyasal bezirgânlık hesaplarının birinci raunduydu. Sırada haziran ayı içinde Meclis gündemine getirileceği AKP tepelerinden açıklanan “partili cumhurbaşkanlığı”nın yolunu açacak bir anayasa değişikliği var. Partili cumhurbaşkanlığına giden yolu kimse küçümsemesin. “Yav zaten cumhurbaşkanının tarafsızlığı ilkesi kâğıt üstünde bir anayasa maddesinden ibaret. Tayyip Erdoğan bunu önce çiğnedi, şimdi de yasal güvencesini sağlamak için anayasa değişikliği istiyor” diyenler ve önemsemeyenler var. Hem de epey var. Kazın ayağı öyle değil ama. Anayasa güvencesinde partili cumhurbaşkanlığı Tayyip Erdoğan’ın aynı zamanda AKP genel başkanlığı ve fiili başbakanlığı demek. Yani hesap, “Türk tipi başkanlık sistemi hele gelecek yıla, belki de bir erken seçim sonrasına kalsın. O güne kadar partili cumhurbaşkanı da bal gibi idare eder”den ibaret. Yani sonbaharda bizi iki referandum birden bekliyor: Bir: Dokunulmazlıkların kaldırılmasını sağlayacak anayasa değişikliği referandumu. Dokunulmazlıklar HDP milletvekillerinin bir bölümünün, özellikle AKP’yi zorlayanlarının (Merhaba Selahattin Demirtaş!) dokunulmazlıklarının kaldırılıp 1994’te DEP milletvekillerine yapıldığı gibi demir parmaklıklar ardına gönderilip siyasal alandan uzaklaştırılmaları demek. Bunun olası bir erken ya da normal seçimde HDP’yi baraj altında bırakacağı hesaplanıyor. HDP baraj altında kaldığı takdirde bir avuç Kürt siyasetçi belki bağımsız olarak yine Meclis’e girebilir ama Kürt illerinin çıkaracağı milletvekillerinin gerisi (60 70 milletvekili) AKP listesinden seçilir. Bu da Türk tipi başkanlık sistemine giden yolun ardına kadar açılması demek. İki: Partili cumhurbaşkanlığına olanak sağlayacak anayasa değişikliği referandumu. Bu da başkanlık sistemine giden yoldaki son engellerin kaldırılması demek… HHH Tabii bütün bu öngörüler referandum(lar)dan yüzde 50’nin üstünde “Evet” oyu çıkmasına bağlı. Yani sonbahardaki iki referandumda Türkiye’nin geleceği oylanacak, belirlenecek. Salı günkü Meclis oylaması bunun ilk adımıydı ve AKP’nin istediği oldu. Cuma günü ikinci ve sonuncu oylama var. Ancak Cuma’nın gelişi Salı’dan belli. Yani bize düşen referandumlara hazırlanmak. Hem de şimdiden. “E sen bunu birkaç hafta önce zaten yazmıştın. Bu tekrar niye” diye soran var mı? Cevap: Biliyorum. Üstelik daha pek çok kez yazacağım. Yeni başbakan adayı olarak gösterilen isimler sosyal medya üzerinden kampanya yapmayı sürdürüyor haber EDİTÖR: CAN DOKER TASARIM: İLKNUR FİLİZ Roketler Rus malı!JANDARMA KRİMİNAL, 18 OCAK’TA IŞİD TARAFINDAN ATILAN MÜHİMMATI İNCELEDİ Kriminal Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan rapora göre Kilis’e atılan ve 1 kişinin ölümüne neden olan muhimmatın orijinali Rusya tarafından üretilen 9M22U model roket olduğu belirlendi Jandarma Genel Komutanlığı Kriminal Daire Başkanlığı, IŞİD’in Suriye’den attığı ve Kilis’te 21 in sanın ölümüne neden olan roketlerden birinin Türkiye’nin uçağını dü şürdüğü Rusya’nın üre timi olduğunu tespit etti. Kriminal Daire Başkanlı ALİCAN ULUDAĞ ğı tarafından hazırlanan uzmanlık raporunda, mü himmatın “orijinali Rus ya tarafından üretilen, 122 MM çapında 9M22U model roket” olduğu belirtildi. IŞİD’in Suriye’den at tığı roketler nedeniyle Kilis’te son 5 ay da 21 yurttaş yaşamını yitirdi. Numuneler alınmıştı Bu roketlerden biri de 18 Ocak 2016 tarihinde saat 9.30 sıralarında Eyüp Gökçeimam Ortaokulu’na isabet etti. Patlama sonucunda okul görevlisi Ayşegül Polat hayatını kaybederken iki kişi de yaralandı. Polat Olay yeri inceleme ekipleri, patlamaya sebep olan füze/roket mühimmatına ait materyalleri topladı, patlama merkezinden toprak numunesi aldı. Patlamaya ilişkin soruşturma yürüten Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı, üzerlerinde kimyasal analiz ile mühimmatın, mo del, menşei ve teknik özelliklerinin laboratuvar ortamında tespit edilebilmesi amacıyla numuneleri Ankara’ya gönderdi. Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı, 12 Şubat’ta kendisine gönderilen mühimmat parçaları ve toprak numune Ortaokula isabet etmişti 18 Ocak tarihinde IŞİD tarafından atılan roket Eyüp Gökçe İmam Hatip Ortaokulu’na isabet etmişti. Roketin düştüğü yerde okulun temizlik görevlisi Ayşegül Polat hayatını kaybetmiş, nöbet tutan bir öğrenci ve bir öğretmen de yaralanmıştı. si üzerinde inceleme yaparak, uzmanlık raporu hazırladı. Raporda, “...metal parçaların, orijinali Rusya tarafından üretilen, 122 MM çapında 9M22U model roket mühimmatına ait patlamadan sonra arta kalan parçalar olduğu kanaatine varılmıştır” denildi. l ANKARA MİMARLAR ODASI ANKARA ŞUBESİ BAŞKANI: ÜZGÜNÜZ, ÖFKELİYİZ İçme suyu koruma Ata’nın mirası ‘Marmara kuşağına üniversite Köşkü’nü de yıktılar Melen İçme Suyu İsale Hattı ve koruma kuşağının geçtiği alana üniversite planına CHP’li Meclis üyesi Hüseyin Sağ itiraz etti. Sağ, “Beykoz deşiliyor” dedi. HAZAL OCAK İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde (İBB) Hazine tarafından TürkAlman Üniversitesi’ne tahsis edilen Beykoz Merkez Mahallesi’ndeki çoğunluğu fidanlık alana üniversite, yurt ve sosyal tesis yapılmasına ilişkin teklif AKP’li Meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi. Alanın güneyinden Melen İçme Suyu İshale Hattı ve Melen İçme Suyu Koruma Kuşağı geçiyor. Gazetemizde 25 Mayıs 2015 tarihinde “Beykoz Ormanı yandaşa feda” başlığıyla yayımlanan haberle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın eğitim tesisi adı altında Beykoz ormanlarında yapılaşmaya izin verdiğini duyurmuştuk. İBB Meclis gündemine geçen hafta benzer bir teklif geldi. Maliye Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından TürkAlman Üniversitesi’ne geçen ocak ayında tahsis edilen Beykoz Merkez Mahallesi’ndeki çoğunluğu fidanlık alana ve yol alanına üniversite yapılması talep edildi. Tek lif raporda İl Toprak Koruma Kurulu’nun ağaçların korunması şartıyla 8 Ocak 2015 tarihinde okula tarım dışı kullanım izni verildiği belirtildi. 28 bin 960 metrekarelik araziye üniversite eğitim alanı, öğrenci yurdu ve sosyal tesis planlanıyor. Arazi Doğal ve Tarihi Sit alanında yer alıyor. Alanın güneyinden Melen İçme Suyu İshale Hattı ve Melen İçme suyu Koruma Kuşağı geçiyor. CHP’den tepki İBB Ulaşım Planlama Müdürlüğü’nün “4 katlı üniversite alanına alınması fonksiyon özellikleri ve çevreye getireceği ek yapılaşma bakımından ulaşım sistemi üzerindeki yoğunluğu arttıracağı için bölgesel ulaşım sistemi açısından olumlu bulunmamıştır” yazılı görüşü rapora girdi. Teklif rapora itiraz eden CHP’li Meclis üyesi Hüseyin Sağ, “Sizin fidanlık alan dediğiniz yer ormanın içi. Beykoz deşiliyor” dedi. Teklif CHP’li Meclis üyelerinin “ret” oyuna karşın AKP’li Meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi. l İSTANBUL HSYK, “MHP, kongre yapabilir” diyen yargıç hakkında inceleme başlattı Meclis’teki dokunulmazlıkların görüşülmesi oylaması sonrası parti tutumları ve verilen fireler üzerine tartışma sürüyor. AKP’de ‘retçi’ olduğu ileri sürülen isimler Pelikan Bildirisi hesabından afişe edildi. ‘Sonradan hazırlanmış’ yorumları yapılan Whatsapp yazışması espri konusu oldu. Sosyal medya en çok BahçeliTürkeş gülüşmesini konuştu Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın gölgesinde bırakılan ve Ocak ayında riskli yapı ilan edilen Cumhuriyet’in simge mekânlarından Atatürk’ün tarihi Marmara Köşkü yıkıldı. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, dış ve iç tasarımıyla 1930’ların mimari çizgilerini günümüze taşıyan binanın yıkılışına tepki göstererek, “Geleceğimiz tehdit altında” dedi. Atatürk Orman Çiftliği’ndeki köşkün yıkıldığını düzenlediği basın toplantısıyla açıklayan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Baş kanı Tezcan Karakuş Candan, “Dün itibarıyla Ahmet Soyak’ın çektiği fotoğraflar üzerine Marmara Köşkü’nün artık yerinde olmadığını üzülerek tespit ettik. Atatürk’ün bize emanet ettiği tescilli yapı olan Marmara Köşkü’nü yıkmışlar” dedi. Candan, “Koruma kurulu kararına dava açmıştık ve yürütmeyi durdurma kararı verilmişti” ifadelerini kullandı. Yıkıma “Üzgünüz, öfkeliyiz” diye tepki gösteren Candan, “Hükümetin Cumhuriyetle hesaplaşması sürecinde köşkün tehdit altında olduğunu kamuoyuyla paylaşmıştık” dedi.  l ANKARA HÜKÜMET NÜKLEER İÇİN ORMANLARI DA GÖZDEN ÇIKARDI Söz konusu nükleer ise orman teferruat MUSTAFA ÇAKIR Orman Yasası’nda AKP döneminde yapılan değişikliklerle, kapsam daha da genişletilerek, savunma, ulaşım, enerji, haberleşme, su, atık su, petrol, doğalgaz, altyapı, katı atık bertaraf ve düzenli depolama tesisleri; baraj, gölet ve mezarlıklar, devlete ait sağlık, eğitim ve spor tesisleri ve bunlarla ilgili her türlü yer ve binanın devlet ormanları üzerinde yapılabilmesine izin verildi. Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliği ile nükleer tesisler için verilecek ön izinlerde süre sınırı kaldırıldı. Nükleer te sis izinlerinde, mevcut ön izin süresinin yetmemesi ve talep edilmesi halinde Orman ve Su İşleri Bakanlığı ön izin süresini istediği kadar uzatabilecek. Yönetmelikte bu uzatmanın ne kadar olacağı belirtilmezken sadece “Bakanlıkça uygun görülecek süre kadar ön izin uzatılabilir” denildi. Hükümetin hazırladığı ve Meclis gündeminde bulunan yasa önerisi ile de nükleer santral sahalarında yapılacak yapılarda, İmar Yasası ile yapı ruhsatı, yapı denetimi ve yapı kullanma iznine ilişkin hükümleri uygulanmayacak. Tüm yetki santralı işleten şirkette olacak. l ANKARA C MY B