Katalog

Pazar 27 Mart 2016 4 Cehalete övgü Sonunda bu da oldu. Adamın biri çıktı. Cehalete övgü düzdü. Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Bülent Arı, hafta içinde katıldığı bir TV programında diyor ki: Bizde de şimdi okuma oranı arttıkça beni hafakanlar boğuyor. Ben daha çok cahil ve okumamış, tahsilsiz kesimin ferasetine güveniyorum bu ülkede. Sayın Rektör Yardımcısı daha ileri gidip ekliyor: Ülkeyi ayakta tutacak olanlar okumamış, hatta ilkokul bile okumamış olanlardır. Okumuşlardan korkuyorum, pratikte en tehlikeli kesim üniversite mezunlarıdır. Erdoğan giderse başımıza felaket gelir. Doğrusu Sayın Arı’ya teşekkür etmek gerekir. Çünkü cehalete övgü 2016 Türkiye’sine hele hele onun üniversitesine çok yakışır. Cehalete böylesine meftun olmak, üniversite mezununun kafasının karışık olduğunu anlamak için bunca yıl dirsek çürütmek, unvan almak kolay değil. Gerçi durumda bir bit yeniği yok da değil. Sayın Arı üniversite mezunlarının kafasının karışık olduğunu, gerçeğe varmak için esas güvencenin cahil kesimin ferasetinde yattığını söylüyor. Eğer bu doğruysa üniversite mezunu olduğuna göre, cahil ferasetini yitirmiş olan kendisinin saptamalarına nasıl itibar edeceğiz? HHH Her neyse bir zamanlar ülkemizde cehalet bu denli revaçta değildi. Cumhuriyet, geri kalmışlıktan kurtulmanın çaresini eğitim seferberliğinde görmüş, o yönde büyük hamleler yapmış, yaşamda en gerçek yol göstericinin bilim olduğunu düşünerek, eğitimin, aydınlanmanın ışığını köylere kadar ulaştıracak Köy Enstitülerini yaşama geçirmeye uğraşmıştı. Köy Enstitülerine egemen olan, cehaleti yenme çabası, laik eğitimin temeli olan sorgulayıcı yöntem, Bülent Arı örneği kişileri telaşlandırmış, eğitime karşı “cehaletin ferasetini” tekrar egemen kılmak isteyenler Köy Enstitülerini yok ederek, işe başlamışlar, sonra yıllar boyunca Cumhuriyetin varlığının temelini oluşturmuş olan laik eğitime sürekli saldırmışlardır. Onların öngördükleri Cumhuriyetin çağdaş uygarlık yarışında üst basamaklarında yer alma gibi bir kaygısı olmadığından eğitim ve sorgulayıcılığa dayalı demokrasi, iyiden çok yetersize yakınların egemen olduğu “mediokrasi”ye doğru evrilmişti. Aslında, yetersiz ortalama adamın egemenliği demek olan “mediokrasi”nin, bütün demokrasiler için oluşturduğu tehdidi gidermenin yolu, eğitime verilen öncelikti. Türkiye’de ne yazık ki, gelişme böyle olmamış, bir yandan demokrasiye doğru yöneliş olurken eğitim gitikçe gerilemiş ve yetersizler cumhuriyetini ateşleyecek olan “mediokrasi” iyice palazlanmıştır. HHH Mediokrasinin gittikçe güç kazanmasından şikâyetçi olanlar, onun, üzerinde durulması mümkün olmayan kaygan bir zemin olduğunu bütün çabalarına karşın anlatamamışlardır. Türkiye bugün mediokrasi aşamasını geride bırakmış, profesörlerinin bile cehalete övgüler düzdükleri bir “idiotkrasi”, Türkçe deyimiyle “ahmakkrasi” evresine varmıştır. Hiçbir şeyi sorgulamayan kendini biat kültürünün teslimiyetine bırakmış olanların egemenliği olan “ahmakkrasi”de de toplumlar, kimilerinin iddia ettiklerinin tersine, yok olmazlar, varlıklarını sürdürürler. Yalnızca arada demokrasilerin kimi kurum ve kavramları biraz değişikliğe uğrarlar. Örneğin “karizma”nın yerini “kerizma”nın alması gibi... Bu ve benzeri değer yargıları değişiklikleriyle birlikte Türkiye’de de olduğu gibi, cehalete övgü düzen rejimlerde de toplum, şekil değiştirerek varlığını sürdürmeye devam eder. Cehalete övgü düzülen ahmakkrasi koyulaştıkça, muhalefet de azalır. Çünkü çevrede durumdan rahatsız olan pek kimse kalmamış, kalanlarda da, çıkacak ses tükenmiştir. Şimdi o evreye doğru, dolu dizgin yol almaktayız. Yaşasın cehalet ve bize mutluluk veren “feraseti!” KAHRAMAN CHP’Lİ VEKİLiN ÖNERGESİNİ İADE ETTİ Soruları çıkar öyle MUSTAFA ÇAKIR nın kaç rekat olduğu, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Genç hangi tarikata üye oldukları, peygamberin hayatı ile ilgili sorula lik ve Spor Bakanlığı Spor rın yanı sıra “AKP’nin Genel Müdürlüğü’nün en yüksek oy aldığı personel alımında dini mezra hangisidir? Ra içerikli sorular yöneltildi bia ne demektir? 7 Ha ği iddiaları hakkında bil ziran seçimlerinde bi gi isteyen CHP Hatay Milletvekili Mevlüt Dudu’nun Kahraman rinci olan parti hangisidir” gibi soruların soru önergesini işleme da yöneltildiğine dik koymadan iade etti. Kahraman, kat çekti. bazı bölümler ile bazı soruların TBMM Başkanı’nın iade kara çıkarılması halinde önergenin iş rını değerlendiren Dudu, “Soru leme konulabileceğini belirtti. lar kısmının çıkarılması halin Gençlik ve Spor Bakanı Akif de önergenin işleme konacağı Çağatay Kılıç’ın yanıtlaması is nı belirterek üstüne vazife olma temiyle verdiği önergede Du yan bir iş yapmıştır. Önerge, di du, Ankara’da yapılan sözlü sı ni sorular temeline oturtulmuş navda yöneltilen ve spor ile ilgi tur. TBMM Başkanı, vekilin ka si bulunmayan dinisiyasi içerik muoyu adına soru sorma hakkı li sorulardan örnekler de verdi. nı gasp ederek, adeta görevini Adaylara namaz kılıp kılmadık kötüye kullanmıştır” dedi. ları, akşam ve sabah namazları l ANKARA BAKAN NABİ AVCI, KONYA’DAKİ KONFERANSTAYDI Minare değil müezzin Konya’da yapılan “Milli Eğitim’de Sivil Toplumun Önemi” başlıklı konferansa katılan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, camilerde bir minareden fazlasının yapılmaması gerektiğini ifade ederek, “Artık camilerde minareye çıkan müezzin yok. 1 tane minare, mimari gereği olur. Ama 34 tane uzun uzun orantısız minare yapacağımıza sesi güzel 3 çocuğumuza burs verin” dedi. Kuran okunmasıyla başlayan konferansta Bakan Avcı, 2002 yılından itibaren 43 bini hayırsever ve sivil toplum kuruluşları tarafından olmak üzere, 249 bin derslik yapıldığını da söyledi. l KONYA/DHA haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 57 bin öğrenci dini vakıflara emanet Ensar’da 5 bin TÜRGEV’de 8 bin öğrenci, hepsi iktidara yakın hepsi AKP’li Cinsel istismar skandalının ortasındaki Ensar Vakfı’nın 20 ilde açtığı 46 öğrenci yurdu ve apartında 5 bin öğrenci kalıyor. İktidara ya kın isimlerin yönetim koltuklarında oturduğu İlim Yayma Cemiyeti, TÜRGEV, TÜGVA ve Anadolu Gençlik SİNAN Derneği’nin yanı sıTARTANOĞLU ra Türkiye Diyanet Vakfı’nın yurtlarında ve evlerinde eğitim için kalan öğrencilerin sayısı 57 binden fazla. CHP’nin, “Milli Eğitim Bakanlığı’nın Yandaş Vakıf ve Derneklerle İlişkisi ve Sonuçları” başlıklı raporundan da yararlanarak dini vakıfların yurt hizmetlerinin kapasiteleri yönetim yapıları şöyle: İLİM YAYMA Kuruluşu 1951 yılına dayanan İlim Yayma Cemiyeti’nin yan kuruluşu İlim Yayma Vakfı’nın kurucuları arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan var. Cemiyet, Cumhurbaşkanlığı tarafından Üstün Hizmet Plaketi, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da Şükran Plaketi ile ödüllendirildi. 25 bin öğrencinin barındığı 146 yurt ile ülke genelinde en geniş teşkilata sahip. Cemiyetin başkanı AKP İstanbul il teşkilatı kurucularından Yusuf Tülün. ENSAR VAKFI Skandalın ortasındaki kurum olan Ensar Vakfı’nın yönetiminde KURADÇEILLIEŞLİ Çocuk parkı yıkılıp Ensar Vakfı binası YAPILDI Karaman’da 10 erkek çocuğun cinsel istismarıyla gündeme oturan Ensar Vakfı’na yönelik eleştiriler sürerken Amasya’da vakfa ait şube, mahallelinin tüm tepkilerine karşın kurdeleli törenle açıldı. 13 yıllığına Vakıflar Müdürlüğü tarafından kiralanan arsaya yapılan Ensar Vakfı hizmet binasının açılışına belediye başkanı, AKP İl Başkanı, Ensar Vakfı Genel Müdürü de katıldı. Daha önce çocuk parkı bulunan ancak sonra yıkılıp boş bırakılan alanda çocuklarının oyun oynadığını belirten mahalle sakinleri, inşaat çalışmalarına tepki gösterip, iş makinelerinin önünde eylem yapmıştı. l DHA 5 AKP’li var. Vakıf Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu İstanbul İl Genel Meclisi üyesi, Feyzullah Kıyıklık AKP milletvekili, Ahmet Misbah Demircan Beyoğlu Belediye Başkanı, Mehmet Sarımermer eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün damadı, Kadir Topbaş İstanbul Belediye Başkanı olarak görev yapıyor. Vakfın ülke genelinde 159 şubesi var. 20 ilde 46 öğrenci yurdu ve apartı var. 5 bin öğrenci ba rındırıyor, yaklaşık 3 bin üniversite öğrencisine de burs veriyor. TÜRGEV TÜRGEV, imzalanan protokoller sonucunda muhalefet tarafından alternatif Milli Eğitim Bakanlığı olarak biliniyor. Yönetiminde çok sayıda AKP’li var. Genel kurul üyeleri arasında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, kızı Esra Albayrak, halası nın kocası Ziya İlgen dışında AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, Bilal Erdoğan’ın okul arkadaşı İbrahim Eren, AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Doğan Kubat, Çalık Holding Yönetim Kurulu üyesi Serhat Albayrak, Enerje ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın kız kardeşi Şule Albayrak, AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker’in kızı Zeynep Feyza Eker Ayhan gibi çok sayıda AKP’li isim bulunuyor. 40 yurtta 8 bin 414 öğrenci barındırıyor. TÜGVA Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın da yönetiminde olduğu 17 ilde kurulan 21 yurtta 1500 öğrenci barınıyor. Vakıf ayrıca “ev” adı altında da hizmet veriyor. ANADOLU GENÇLİK Milli görüş çizgisine yakın, Saadet Partisi geleneğinden gelen Anadolu Gençlik Derneği; hem ortaöğretim hem de yükseköğretim öğrencilerine hizmet veriyor. 135 yurtta 7 bin öğrenci, 850 öğrenci evinde ise 5 bin öğrenci barındırıyor. Dernek 5 bin 500 öğrenciye de burs veriyor. DİYANET Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Türkiye Diyanet Vakfı 5 bin 334 yükseköğretim öğrencisine yurt hizmeti veriyor. Türkiye genelinde 30 ilde açtığı 210 öğrenci evinde ise bin 404 öğrenci kalıyor. l ANKARA ‘osmanlı torunları’, düzce İl Başkanı tozan’ın önünü keserek DÖVDÜ CHP’li başkana saldırı Böke: Bu bir siyasi saldırıdır Antalya Milletvekili Devrim Kök ile birlikte Düzce’ye gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke olayı şiddetle kınadığını belirtti. Türkiye siyaseti için dönemeç olan bir olayla karşı karşıya olduklarını ifade eden Böke, “ Yaşanmış olan bu olay Türkiye’nin nasıl bir faşist düzen içerisinde olduğunun en somut örneklerin den biridir. Bu bir adli olay değildir. Bu bir siyasi saldırıdır. Türkiye’de toplumu, akılları ve sokakları bu şiddete asla teslim etmeyeceğiz” dedi. CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan ise darp raporu almak için hastaneye giden Tozan’ı ziyaret etti. Özcan “Eşkıya şehre inmiş. Bu gücü nereden alıyorsunuz. Bu açıkça terör eylemidir” dedi. Zekeriya Tozan Böke, Düzce’ye gitti. CHP Düzce İl Başkanı Zekeriya Tozan, dün saat 14.30 sıralarında otomobiliyle evine giderken önünü başka bir otomobil kesti. Araçtan inen Cengiz D. ve Cemal Ü, “Sen vatan hainisin” diyerek Tozan’a saldırdı. Tozan, aldığı darbelerle yere düşerken 2 kişi otomobile binerek kaçtı. Tozan’ın polise haber vermesi üzerine Cengiz D. ve Cemal Ü., kısa süre sonra yakalandı. Facebook’ta paylaştı Osmanlı Torunları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı İsa Üçüncü, dayak anına ilişkin videoyu, “Düzce’de hain, ajan, vatana ihanet eden CHP İl Başkanı’nı istemiyoruz” notuyla Facebook’ta paylaştı. Azmettirmekten gözaltına alınan Üçüncü’nün Suriye’de cihatçı gruplarla çekilmiş fotoğrafları olduğu ileri sürüldü. Şüpheliler, yol verme meselesi yüzünden aralarında tartışma çıktığını ve Tozan’ı dövdüklerini ileri sürdü. Tozan ise saldırının siyasi olduğunu söyleyerek, “Basit bir kaza süsü verdiler. ‘Ne oluyor? dediğimde, ‘Sen vatan hainisin’ dediler ve saldırdılar” dedi. l DHA Yargı hâlâ ‘rıza’ DİYOR Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet ve cinsel suçlardaki artış gündemdeki yerini korurken yargıdan tartışmalı kararlar çıkmaya devam ediyor. KEMAL GÖKTAŞ ‘Dayak meşru’ 1Yerel mahkeme, kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışına karşılık kocanın da eşine sürekli şiddet uygulamasını neredeyse hak olarak gördü ve kadının açtığı boşanma davasını reddederken kocanın davasını kabul etti. Yargıtay 2. Hukuk Da iresi ise kararı iki tarafın da eşit kusurlu sayılması gerektiğini belirterek bozdu. Yerel mahkeme önceki kararında direnince dosya Hukuk Genel Kurulu’na geldi. Genel Kurul iki davranışın da “eşit kusur” olduğuna hükmetti. BÜYÜK GÖRÜNÜYOR 2Yargıtay 14. Ceza Dairesi, olay tarihinde yaş olarak 14 yıl 2 aylık olan mağdure ile birlikte olan sanığa ‘hataya düştüğü’ gerekçesiyle beraat kararı verilmesi gerektiğine karar verdi. Daire kararında mahkemenin duruşmada mağdurenin 1516 yaşlarında göründüğüne ilişkin gözleminin yanı sıra, mağdurenin sanıkla yaklaşık yirmi gün önce tanışmasını gerekçe gösterdi. 15’E AZ SÜRE KALDI... 3Daire yine 15 yaşını bitirmeye az süre kalan sanıkla cinsel ilişkiye giren başka bir sanığa beraat verilmesi gerektiğine hükmederken bu defa ‘sanığın mağdureyle 15 yaşını bitirdikten sonra birlikte olduğu’ yönündeki savunmasını gerekçe gösterdi. TRAVMA OLMAZ! 4Daire, bir başka davada 15 yaşından küçük bir çocukla birlikte olan sanığa verilen cezanın mağdurenin ruh sağlığının bozulduğuna ilişkin Adli Tıp Raporu’na göre artırılmasını bozdu. Kararda mağdurenin ‘cebir ve tehdit olmaksızın’ sanıkla birlikte olduğu için sanığın meydana gelen travmadan sorumlu tutulamayacağına hükmetti. Daire’nin kararında sanığın, mağdure ile rızaen cinsel ilişkiye girmesi şeklindeki eylemi ile ilgili davada İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu’na sevk edilerek muayenesi yapılan mağdure hakkında düzenlenen raporda “Maruz kaldığı olaydan dolayı travma sonrası stres bozukluğu ve depresyon tanıları ile ruh sağlığının bozulduğunun bildirildiği” anlatıldı. l ANKARA C MY B