29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 27 Mart 2016 12 Diplomasinin bir adabı var lan!.. Bugün pazar ya, okurlar, zaman sıkışıklığı olmadan gazete okumanın tadını çıkaracaklar ya, birazdan tweet, emektup, hatta telefon kılıfında “fırçalar” gelmeye başlar. O fırçalar henüz gelmeden bir fırça seçkisi sunacağım. Yanılmaya payım sıfıra yakın. Buyrun: Ensar Vakfı evlerinde ırzlarına geçilen erkek çocuklar üstüne niye yazmıyorsun? Eğitim Bakanı’ndan Aile Bakanı’na, Başbakan’dan bilmem ne bakanına kadar AKP siyasetçilerinin sıraya dizilip Ensar Vakfı’nın ateşli avukatı kesilmelerine niye değinmiyorsun? Dünkü Can Dündar Erdem Gül duruşmasında mahkemenin gizlilik kararı alması tırmıklanmaya değmiyor mu? Diyarbakır’ın Sur ilçesinin önce tankla, topla, şehir gerillalığına soyunmuş Kürt gençlerin katkısıyla yıkılıp harabeye dönüştürüldükten sonra şimdi de Bakanlar Kurulu kararıyla kamulaştırılmasına, yani milletin ırzına geçmeye kararlı müteahhitler için avlak ilan edilmesine söylenecek sözün yok mu? Sarraf adlı zatın “Pandora’nın kutusu”ndan farksız olduğunun farkında değil misin? Bir açılırsa ortaya dökülecek pislikler üstünde durmayıp da bula bula bu konuyu mu buldun yazacak? HHH Olabilir. Kimileriniz böyle düşünebilirsiniz. Ancak bence dünün en önemli olayı İstanbul’da Can Dündar Erdem Gül duruşmasını izlemek üzere Çağlayan Adliyesi’ne gelen bazı Avrupa ülkelerinin konsolosları yüzünden Cumhurumun Başkanı’nın kafasının tasının atması, yağıp gürlemesiydi… Söylediklerini noktasına, virgülüne, mantığına, mantıksızlığına dokunmaksızın aynen aktaracağım. Eğik harflerle dizilmiş cümleler Cumhurumun Başkanı’nın, parantez içine aldığım ötekiler de benim. Buyrun. “…İşte dün malum bir gazetecinin mahkemesi vardı. (O gazetecinin adı Malum değil Can Dündar. Ama adını ağzına almaman isabetlidir. Ne olur ne olmaz, mübarek cuma gününde abdestin bozulur filan…) Ve bu yargılamaya katılanların durumu çok önemli. (Evet, başkonsolos onlar. Elbette durumları önemlidir.) İstanbul’daki konsoloslar mahkemeye gidiyor. Siz kimsiniz yav? (Kendin söyledin ya İstanbul’daki konsoloslar onlar.) Sizin ne işiniz var orada? (İşleri yok, oraya duruşma izlemeye gitmişler.) Yani diplomasinin de bir edebi var, adabı var. Burası senin ülken değil. (Değil tabii. Zaten kendi ülkeleri olsa konsolos olarak çalışmazlardı.) Burası senin ülken değil, burası Türkiye. Sen konsolosluk binası içerisinde veyahut konsolosluk sınırları içinde hareket edebilirsin. (Yanlış biliyorsun. O sınırlar dışında da hareket edebilirler.) Diğerleri izne tabidir. (Yine yanlış. İstanbul il sınırları dışına çıkarlarsa izin alırlar.) Bunlar kalkıp bu ülkenin içerisinde bir gövde gösterisini yapabilecek kadar haddi tecavüz edebiliyorlar… (Bak bak bak…)” HHH Cumhurumun Başkanı yerden göğe haklı. Üstelik galiba haberi olmamış. Bari ben haber vereyim… O konsoloslar geçen haftalarda, daha Can ile Erdem hapiste iken topluca gelip bizim gazeteyi ziyaret ettiler. Bitmedi… Can ile Erdem tahliye olduktan sonra Ankara’ya gittilerdi ya, işte o günlerde, hem bu defa başkonsoloslar da değil, büyükelçiler, hem de makam arabalarına elçilik forslarını taktırıp dalgalandıra dalgalandıra Cumhuriyet Ankara Bürosu’na geldiler. Orada demokrasi, insan hakları, hukuk devleti filan gibi laflar etmişler. Bence Cumhurumun Başkanı’na alenen ve harbiden laf çarptırmışlar… Burası Türkiye lan!.. Diplomasinin bir adabı var. O adap gereği ağzınızın payı verilecek, fırçanızı yiyeceksiniz ve icabında façanız bozulacak… Ağnadınız mı lan? Can Dündar bugün Bursa Kitap Fuarı’nda Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, MİT TIR’ları haberi nedeniyle 92 gün tutuklu kaldığı Silivri Cezaevi’nde yazmaya başladığı, çıktıktan sonra tamamladığı “Tutuklandık” kitabının tanıtımı ve imza günü nedeniyle bugün Bursa Kitap Fuarı’nda olacak. Can Yayınları standında saat 14.30’da okurları ve sevenleri ile bir araya gelecek Dündar, daha sonra kitaplarını imzalayacak. l Haber Merkezi haber EDİTÖR: SERKAN OZAN ‘Erdoğan’a göre herkes terörist’ ABD’de yayımlanan Foreign Policy dergisi, Erdoğan’ın ülkedeki muhalefeti tamamen yok etmek istediğini yazdı ABD’nin önde gelen dış po ları önünde bekleyen litika dergilerinden Fore annelerden biri nin “Öldürdükleri herkese terörist diyorlar” tuklanıyor. Güneydoğudaki ça ha da büyük baskının gelecetışmaların haberini yapmaktan ği korkusu yarattığı belirtildi. ign Policy’de Zia Weise imza nin “Şunlara ba sözlerini aktaran yazı barış için dilekçe imzalamaya ve Erdoğan’ın “kalem tutanları” sıyla “Erdoğan’ın Türkiyesi’nde kın. Bunlar sade da, Türkiye’de IŞİD ve hatta Nevruz kutlamalarının da da terörist sayan konuşması herkes terörist” başlıklı bir ya ce çocuk. Bu çocuk PKK’nin etkinleşme vetiyesini taşımaya, hükümetin nın ardından barış için akade zı yayımlandı. Haberanaliz ların hepsi nasıl terö si sebebiyle terör en ‘Kürt sorunuyla’ ilgili politika misyenlerden üçünün PKK ey de Cumhurbaşkanı Tayyip rist olabilir” feryadıy dişelerinin haklılığına dik sına meydan okur gözüken her lemlerini “onaylamak” ithamıy Erdoğan’ın ülkedeki muhalefe la başlayan yazı, aile kat çekerken şu vurgu yapıldı: şey derhal ‘terör propagandası’ la tutuklandığına, HDP’nin de ti tamamen yok etmek istediği, lerine göre gençlerden bazısı “Ancak son aylarda ‘terörizm’, diye damgalanıyor.” sürekli terör propagandasıyla nüfusun tüm kesimlerinin bu politikanın kurbanı olduğu di nın PKK’nin gençlik kolundan olabileceğini, ama diğerlerinin Türk hükümetinin hemfikir olmadığı açıklamalar yapmak an Erdoğan’a yetmiyor suçlandığına dikkat çekti. Yazıda, “Hükümetin ‘terörizm’ teri le getirildi. şüpheye yer bırakmayan biçim lamına da gelmeye başladı. Mu “Ancak Türkiye’nin cumhur mini liberal biçimde kullanma Diyarbakır’da bir salonda top de sivil olduğunu, aralarında halif sesler gazeteciler, avukat başkanına bu da yetmiyor” de sının, ifade özgürlüğünün bas lanıp Sur’da öldürülen ve üç ay okul formasıyla vurulan 13 ya lar, akademisyenler ve muhalif nilen yazıda, Erdoğan’ın terö tırılmasından çok daha ciddi dır ölüleri sokaktan kaldırıla şında bir kız çocuğu bulundu siyasiler terör örgütü propagan rün tanımını genişletme çağrı sonuçları var” denildi. mayan çocuklarının fotoğraf ğunu kaydetti. Bir büyükanne dası yaymak suçlamasıyla tu sında bulunduğunu, bunun da l Dış Haberler adaleGtizkloilikmkeadraisriıDygaışizrglbiliıaklasknınad,rıaDğrıüındnıadevalaerdşvateiradGlıinüaln’ün Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün mühimmat yüklü MİT TIR’ları haberleri nedeniyle yargılandığı davada gizlilik kararı alınması yabancı basında eleştiri konusu oldu. Britanya’nın prestijli gazetesi Guardian’ın, davanın önceki gün yapılan ilk duruşmasına ilişkin haberinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davaya müdahil olarak katılma isteğinin kabul edildiğine dikkat çekilerek gizlilik kararına aralarında insan hakları kurumları temsilcileri ve politikacıların bulunduğu katılımcıların yuhalayarak tepki gösterdikleri aktarıldı. Constanze Letsch imzalı haberde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Can Dündar için sarf ettiği ‘Bedelini ağır ödeyecek’ sözleri hatırlatıldı. Haberde İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Türkiye araştırmacısı Emma SinclairWebb’in “Bu davada gazetecilik yargılanıyor. Recep Tayyip Erdoğan ve Türk hükümeti hükümet politikalarının ve olayların araştırılmasının istemediklerini açıkça ortaya koydular” ifadelerine yer verildi. Demokrasi testi Britanya’nın bir diğer önemli gazetesi The Independent davayla ilgili Laura Pitel imzalı haberinde mahkemenin gizlilik kararının “adalet komedisi” olarak nitelendiği belirtildi. Davanın, ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğünün saldırı altında olduğu uyarılarının yapıldığı Türkiye demokrasisi için bir test olduğu ifade edildi. Haberde, Avrupalı liderlerin şimdiye kadar Türkiye’nin sığınmacı krizini önlemede ve terörle mücadelede önemi nedeniyle medya, yargı, akademik çevreler ve sivil toplum üzerindeki baskıya sert tepki göstermediklerine değinildi. Davanın ilk gününde AB’ye katılmak isteyen NATO üyesi Türkiye’de “hüküm Herkesi buluşturan dava Can Dündar ve Erdem Gül’ün yargılandığı davanın ilk duruşmasını, milletvekilleri, yabancı diplomatlar, basın örgütleri ve çok sayıda vatandaş izledi. Gezi Direnişi’nde öldürülen Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan ile gazeteci Nazlı Ilıcak duruşmayı yan yana izledi. süren rüzgârların yanlış yöne estiği” iddialarının doğrulandığı ifadelerine yer verildi. Kurban ediliyoruz Haberde Can Dündar’ın mahkemeye girerken söylediği “Gazeteciliği ve halkın gerçekleri öğrenme hakkını” savunacaklarına dair sözlerinin yanısıra Dündar ve Gül’e destek olmak için gelen 54 yaşındaki eski banka müdürü Mehmet Öztürk’ün “Türkiye’de doğruları ögrenmemize engel olmaya çalışıyorlar. Sadece Can Dündar değil aynı zamanda gazeteyi okuyan sıradan vatandaş da kurban ediliyor” sözleri aktarıldı. Times gazetesi dava haberinde Britanya’da bulunan Koza İpek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Akıp İpek’in Türkiye’de gazetecilerin ya hükümet yandaşı ya da karşıtı gibi görüldüğü sözlerine yer verildi. l Dış Haberler Yandaş’ın ‘dava’sı ortak: Dış güçler, işgal, ittifak Can Dündar ve Erdem Gül’ün duruşması iktidara yakın gazetelerde aynı ifadelerle verildi ‘Havuz medyası’nın amiral gemisi olduğunu iddia eden Sabah’ın birinci sayfasında “Dündar ittifakı” başlığıyla verilen haberde gazeteciler Gül ve Dündar’ı savunan avukatların “DHKPC’li, FETÖ’cü ve PKK’li” olduğu öne sürüldü. Sabah’ın manşeti Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 102 yurttaşın hayatını kaybettiği Ankara katliamına ilişkin kullandığı ‘kokteyl terör’ benzetmesini akıllara getirdi. Yeni Şafak, gazetesi ise Can Dündar ile Britanya İstanbul Başkonsolosu Leigh Turner’ın beraber çekilmiş fotoğrafını kullanarak, resim altına “AB diplomatları duruşmaya özel ilgi gösterdi” ifadesini yerleştirdi. Tarihsel bir göndermeyle Müslümanları uyarmak isteyen Star “TIR ihanetinde haçlı ittifakı” başlığını kullandı. Dündar ve Gül’ün tahliyesinin önünü açan ve sekize karşı üç oyla alınan Anayasa Mahkemesi kararının “tartış malı” olduğunu savunan gazete, “Casusluktan yargılanan Can Dündar’la duruşmaya giren 11 ülkenin başkonsolosu yargıyı etkilemeye kalkıştı” diyerek yargı bağımsızlığı konusundaki hassasiyetini bir kez daha gösterdi. ‘Konsolos kuşatması’ “Resmen eşkıyalık” başlığıyla haberi veren Güneş gazetesi de, CHP ve HDP’li vekillerin salonu ‘terörize’ ettiklerini yazdı. “Can Dündar’a dış destek: Konsolos kuşatması” manşetini atan Türkiye gazetesi “dış destekçiler”in salondaki fotoğrafını sosyal medyada paylaşarak “AB kriterleri kapsamında getirilen yasağı çiğnemesine” atıf yaptı. Yeni Akit gazetesi “CHP ve HDP’den casuslara destek” başlığıyla vererek, iki gazetecinin ‘darbeye teşebbüs’ ettikleri için hâkim karşısında olduklarını yazdı. l Haber Merkezi ABD’DEN DARBE UYARISI ‘Türk askeri Erdoğan’ı devirebilir’ ABD’nin önde gelen “neocon” düşünürlerinden, Bush dö neminde Pentagon’da Ortadoğu da nışmanlığı da yapmış ve bölgeyi yakından tanıyan Michael Rubin, Türkiye’de aske ri darbe olasılığının yüksek olduğunu sa vundu. Amerikan Girişim Enstitüsü (American Enterpri se Institute) sitesin de yayımlanan ya zısında, Türkiye’de ki durumun acına cak halde olduğunu, M.Rubin işlerin giderek daha kötüye gittiğini dile getiren Rubin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da kontrolden çıktığını sıraladı. “Muhalifleri hapse atıyor, bası na baskı yapıyor ve ‘deli sultan’ hı zıyla saraylar inşa ediyor” yorumu nu yapan Rubin, Erdoğan’ın Anaya sa Mahkemesi’ni feshetmekle tehdit ettiğini hatırlatarak şunları söyledi: “Onun ani duygusal patlamaları Tür kiye içinde olduğu kadar dışında da şaşkınlık yaratıyor. Hatta iktidardaki partinin üyeleri bile onun artan pa ranoyası hakkında fısıldaşıyor.” Tek adamlığı tartışılmıyor “Erdoğan’ın Türkiye’yi uçurumun eşiğine getirdiğinin Türk askerle ri de farkında” diyen Rubini, şöy le devam etti: “Eğer Türk askerle ri, Erdoğan’ı devirerek yakın çevre sini hapse atmayı düşünürse yanı na kâr mı kalacak? Bunu onaylamak açısından değil ama mantıksal analiz açısından evet. Obama yönetiminin, ABD başkanlık seçimleri döneminde olası darbe liderlerini eleştirmenin ötesine geçeceği şüpheli, özellikle de bu liderler derhal ülkede demok rasiyi onarmaya yönelik yol haritası açıklarsa. Hem Erdoğan, Mısır Cum hurbaşkanı Muhammed Mursi’ye du yulan sempatiyi de toplayamaz. Mur si devrildiğinde kendisinin demok rasiye bağlılığı hâlâ tartışma konu suydu ama Türkiye’nin tek adamıy la ilgili tartışılabilir yan da yok. ABD darbeyi lafta eleştirir ama yeni re jimle birlikte çalışır.” Gazeteciler bırakılırsa “Darbe liderlerinin Avrupalı ve Amerikalı gazeteciler, insan hakla rı örgütleri, sivil toplum örgütlerinin eleştirilerini gözaltındaki tüm gaze teci, akademisyenleri derhal serbest bırakarak, el konulmuş gazete ve TV kanallarını gerçek sahiplerine iade ederek susturabilir” diyen Türkiye uzmanı, yeni liderliğin içten biçim de Kürtleri muhatap alması halin de Kürtlerin de desteğini kazanacağı tahmininde bulundu. Rubini, “Amerikan ve Avrupa ka muoyunun Erdoğan, oğlu, damadı, Egemen Bağış ve Cüneyd Zapsu gi bi adamlarının idam edilmesine sem patik bakmayacağını, ama yolsuzluk tan yargılanıp uzun süre hapis yat malarını kabul edeceğinden” söz etti. l Dış Haberler C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle