Katalog

Perşembe 4 Şubat 2016 haber 10 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK İstanbul Dişhekimleri Odası üyeleri. AKP çatlar mı? AKP’yi iktidardan alaşağı etmekle görevli ana muhalefet 1 Kasım “tekrar” seçiminden sonra neredeyse havlu attı. En azından şimdilik Erdoğan’a ve onun şahsında AKP’ye cevap ve laf yetiştirmekle idare ediyor. 7 Haziran seçimlerinde Erdoğan’a kök söktüren ve tek başına hükümet kuramaz hale getirip burnunu sürten HDP ise Kürt illerinin tepesine tankıyla, “Esedullah” timleriyle, tankla, TOMA’yla, topla çöken, terörle mücadeleyi bir halkı tepelemeye dönüştüren saldırıyla boğuşmakta. Demokrasiyi sandığa indirgeyip hukuk devletini musalla taşına uzatıp bir “çoğunluk diktatoryası”nı kurumlaştıran AKP iktidarı karşısında yaygın bir çözümsüzlük ve çaresizlik hali ülkede kol geziyor. O kadar ki ABD’nin iki numarası Başkan Yardımcısı Biden’ın temaslarından bile umut yeşertmek isteyen aymazlıklarla karşı karşıya kaldık... HHH Şimdi de yeni bir kof umut yayılmakta. Bülent Arınç’ın çıkışına Hüseyin Çelik, Sadullah Ergin gibi eski ağır toplar ve Akif Beki gibi sadık bilinen kalemler de destek (aslında desteğimsi) verince AKP’nin çatlayacağı, AKP içinden çıkan muhalefetin Erdoğan’a bayrak açacağı umudunu ciddi ciddi besleyenler, bekleyenler var. Bu kof umuda Davutoğlu’nun ve ekibinin Erdoğan vesayetine artık katlanamaz hale geldikleri gibi temelsiz bir bilgi de sos olarak ekleniyor... Yani kimi çevrelerde AKP iktidarına kesinlikle karşı ol ve fakat eylemini “armut piş ağzıma düş”le sınırla hali yaşanıyor... HHH Başlığı yine tekrarlıyorum: AKP çatlar mı? Aynı cevabı veriyorum: Çatlamaz!.. AKP siyasal İslamı serbest piyasa ekonomisi ile buluşturan; vahşi kapitalizmin kirli ve kanlı yüzünü bir utanç kaynağı olarak değil bir övünç sebebi olarak kavrayan ve savunan bir organizasyon. 14 yılına giren iktidarlarında “stajyerlik dönemi”ni çoktan geride bıraktı ve rant yaratmada, olağanüstü hüner kazanmış bir iktidara dönüştü. Bu rant sadece ülkenin dört bir yanında TOKİ kuleleri diken, ekonomiyi bir “müteahhitler cenneti”ne dönüştürmekten ibaret ve bununla sınırlı değil. Bir Kürt ulusdevleti inşa etmek için kolları sıvamış Barzani ile dostluğu çok aşan yakın ekonomik ilişkilerden, petrol okyanusunun üstündeki topraklarda hüküm süren Arap şeyh, prens ve krallarının yönettiği dev boyutlu dolar fonlarının bir bölümünü Türkiye’ye çekerek, siyasetten silah sanayiine, askeri işbirliğine kadar uzanan alanlarda da yaratılan ranttan söz ediyorum. Bu kadar büyük bir rant var ve kırıntıları bile AKP örgütünün “aktivistleri”ni beslemeye yetiyor. İşte o yüzden AKP, içinden çıkan birkaç çatlak sese dayanamayıp çatlamaz. Ancaaaaaak... Biliniyor, her gün gözleniyor “başkanlık” Erdoğan için bir saplantıya, hastalıklı bir tutkuya dönüştü. AKP saflarından yükselmeye başlayan ve gitgide de artacağa benzeyen sesler AKP’yi çatlatamaz ama Tayyip Erdoğan’ın başkanlık tutku ve saplantısını engelleyebilir. İster misiniz 1 Haziran öncesinin yürek okşayan ve siyaseten pek doğru bir noktaya vuran o ünlü “Seni başkan yaptırmayacağız” cümlesi AKP saflarından yükselmeye başlasın. Olur mu olur!.. aşlığı tekrarlıyorum: AKP çatlar B mı? Cevap veriyorum: Çatlamaz!.. Türkiye Sosy al Ekonomik malar Vakfı Araştırüyeleri. NÖBETTE BUGÜN Umut Nöbeti’ni bugün, yapımcı Abdülkadir Turgut, yönetmen Görkem Turgut, istatistik uzmanı Nilüfer Erdem, Herkes İçin Demokrasi Derneği Başkanı Selahattin Balta ve Eskişehir’den bir grup STÖ temsilcisi devralacak. CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nurşen Balcı ve İzmir’in 30 ilçesinden kadın kolları üyeleri Silivri Cezaevi önündeki Umut Nöbeti’ni devraldı. Savcılar iktidara bağlı Umut Nöbeti’nin 64. gününde bütün siyasi tutukluların serbest bırakılması istendi azetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcimiz Erdem Gül’e destek amacıyla Silivri Cezaevi önünde başlatılan Umut Nöbeti’ni dün yazar Ayşe Kulin, öğretmen Ceylin Sarper, CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nurşen Balcı ve İzmir’in 30 ilçesinden gelen kadın kolları üyeleri ile İstanbul Diş Hekimleri Odası ve Türkiye Sosyal Ekonomik Araştırmalar Vakfı (TÜSES) üyeleri devraldı. Cezaevi önünde 64. gününe giren Umut Nöbeti’ni dün ilk olarak CHP İzmir İl Kadın Kolları üyeleri tuttu. CHP’li kadınlar, “Yaşasın tam bağımsız, gerçek Türkiye” pankartı açtı. Kadınlar adına konuşan İzmir CHP İl Kadın Kolları Başkanı Nurşen Balcı, “Umuyorum ki Umut Nöbetleri uzun sürmeyecek. Onlar bir an önce özgürlüklerine kavuşacaklar. Çünkü gazetecilerin ve basının sadece yazdıkları bir haber yüzünden yargılanmaları bizi üzüyor. Kadınlar olarak özellikle bizi çok üzüyor” dedi. İstanbul Diş Hekimleri Odası yönetimi de “Fiziksel ve ruhsal iyilik hali dü G yazar Ayşe Kulin, öğretmen olan gelini Ceylin Sarper ile birlikte tuttu. Türkiye’de hukuk ve adaletin tecelli etmesi için nöbet tuttuğunu vurgulayan Kulin, “Biz de herkes gibi demokrasinin olduğu ama her şeyden önce adaletin olduğu bir ülkede yaşamak istiyoruz. Çünkü hangi rejim olursa olsun adalete güvenemediğiniz zaman o ülkeye güneş parlayamıyor” dedi. CHP’li Çakırözer açıkladı Siyasi tutuklu kalmasın Ceylin Sarper Ayşe Kulin şünce ve ifade özgürlüğü temel bir insan hakkıdır” pankartı açarak nöbete başladı. Oda yönetiminin yaptığı açıklamada, düşünce, ifade, basın ve hukukun üstünlüğünün demokrasilerin olmazsa olmazları arasında geldiğini vurgulandı. TÜSES Yönetim Kurulu üyeleri de “İfade özgürlüğü, adalet ve Cumhuriyet tutuklandı. Bu kararla hepimiz tutuklandık. Şimdi bunun utancını yaşıyoruz” açıklamasını yaptı. Umut Nöbeti’ni öğleden sonra da Savcıların üzerinde siyasi iktidarın baskısı olduğunu vurgulayan Kulin, özetle şöyle devam etti: “Ben hiçbir zaman tam demokrasiyi ülkemde yaşayamadım. Ama bu derecede demokrasiden uzak kaldığım yılları inanın hiç hatırlamıyorum. Hukuk olmadığı zaman, yargı bağımsız olmadığı zaman anayasanın değişmesi bir şey ifade etmiyor. Tutuklu bulunan gazetecilerin serbest bırakılması için dua ediyorum. Onlar birer fikir suçlusudur. Bütün içeride yatan siyasi tutuklular için dua ediyorum. Çünkü artık siyasi tutuklu olmamalı ülkemizde.” l İSTANBUL / Cumhuriyet Avrupa harekete geçiyor C Strasbourg’da dev Can Dündar afişi Zeynel Lüle THE TIMES‘DAN TÜRKİYE YORUMU: İfade özgürlüğü en dip noktada imes gazetesi, Isparta Valiliği’nin kaymakamlıklara ve kamu kurumlarına gönderdiği iddia edilen “muhbirlik” yazısını haber yaptı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan veya devlet büyüklerine hakaret edenlerin polise ihbar edilmesinin istendiği belirtilen haberde artan PKK eylemleriyle birlikte hükümetin tavrının da sertleştiği vurgulandı. Eski CHP milletvekili Hüseyin Aygün’e başbakan Ahmet Davutoğlu’na ‘IŞİDsever’ dediği gerekçesiyle ‘başbakana hakaret’ suçlamasıyla bir yıl iki ay hapis cezası verildiğini de ifade edildi. Haberde görüşlerine yer verilen Uluslararası Af Örgütü’nden Andrew Gardner, “Türkiye’de ifade özgürlüğü tarihinin en dip noktasında. Hakaret ve terörle mücadele adı altında açılan çok sayıda haksız dava var. Çocuklar bile mahkemeye kadar gözaltında tutuluyor” dedi. l Dış Haberler vrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi önemli kurumlara ev sahipliği yapan Fransa’nın Strasbourg kentinde ‘Can Dündar’a özgürlük’ afişi asıldı. Strasbourg’un merkezi ‘Place Kleber’de bulunan ‘Club de la Presse StrasbourgEuro A pe’ binasına asılan dev posterde, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın bir portresi yer aldı ve ‘Gazetecilik suç değildir’ ifadesi yazıldı. Posterde ayrıca ‘FreeDündar’ (Dündar’a Özgürlük) hashtagı kullanıldı. ‘Sınır Tanımayan Gazeteciler’in hazırladığı afiş, önceki gün bizzat örgütün ileri gelenleri tarafından binanın balkonuna asıldı. Can Dündar, kasım ayında bizzat Strasbourg’a giderek bu örgütün ‘Basın Özgürlüğü’ ödülünü Cumhuriyet gazetesi adına almıştı. Sınır Tanımayan Gazeteciler, Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmalarına neden olan ‘MİT TIR’ları’ haberi nedeniyle düzenlenen bir törenle Can Dündar’a ‘Yılın Basın Özgürlüğü’ ödülünü vermişti. l Strasbourg HP’nin gazeteci kökenli Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında Strasbourg’da Avrupa Konseyi’nde ve Brüksel’de AB Komisyonu ve AB Konseyi’nde Utku Çakırözer yaptığı temaslar hakkında bilgi verdi. Avrupa Konseyi ve AB yetkililerinin Türkiye’de, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül başta olmak üzere tutuklu gazetecilerle ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan uygulamalardan kaygı duyduklarını belirten Çakırözer, “Önümüzdeki günlerde kimi tek taraflı kimi hükümet ile işbirliği içinde bazı adımlar atmaya hazırlandıklarını gözlemledik” dedi. Çakırözer, Avrupa kurumlarının tutuklu gazeteciler ve ifade özgürlüğü konusunda atacakları adımları şöyle sıraladı: “Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks, mart başında Türkiye’ye gelecek ve Can Dündar ile Erdem Gül’ü hâlâ tutuklu iseler Silivri cezaevinde ziyaret edecek. Dündar ve Gül’ün tutuklanması üzerine Türkiye’ye acil bir heyet gönderen Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, önümüzdeki günlerde savcı ve yargıçların ifade özgürlüğüne ilişkin kararlarının Avrupa standartlarına uyumu konusunda Türkiye’de bir konferans düzenlemeyi planlıyor. Avrupa Konseyi’nin hukuki konulardaki danışma organı olan Venedik Komisyonu, Türkiye’de sayıları 1300’ün üzerine çıkan “Cumhurbaşkanı’na hakaret davaları” ve bunlara konu TCK 299. maddeye ilişkin hukuki görüş hazırlıyor. Görüşünü mart ayında Avrupa Konseyi’ne iletecek. Avrupa Gazeteciler Federasyonu ve Uluslararası Gazeteciler Federasyonu da uluslararası medya organlarında Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğüne ilişkin ihlalleri konu alan yazıların yayımlanması için kampanya başlatıyor.” l ANKARA / Cumhuriyet Dinleyen serbest, haber yapan tutuklu Selam Tevhid davasında, MİT TIR’larını durdurulması olayı ile ilgili dinlemeleri gerçekleştirenler tahliye edildi CANAN ÇOŞKUN T Tahliye olanlar yakınlarıyla birlikte cezaevi önünde hatıra fotoğrafı çektirdi. akipsizlik kararıyla ortadan kalkan Selam Tevhid Soruşturması’nda usulsuzlük yapıldığı iddiasıyla aralarında Fethullah Gülen, Emre Uslu ve eski emniyet müdürü Yurt Atayün ve askerlerin de bulunduğu 55’i tutuklu toplam 122 sanığın yargılandığı davada 10 sanık tahliye edildi. Tahliye edilen 10 sanıktan 3’ü mühimmat yüklü MİT TIR’larını durdurulması olayı ile ilgili dinlemeleri gerçekleştiren Jandarma İstihbarat görevlileri. Adana ve Hatay’da Ocak 2014’te mühimmat yüklü MİT TIR’larının durdurulmasına ilişkin haberleri nedeniyle tutuklanan gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsil T cimiz Erdem Gül hakkındaki davanın birleştirilmesinin talep edildiği Selam Tevhid’de kumpas davasının önceki günkü 2. oturumunda savcı aralarında MİT TIR’larının durdurulması ile ilgili tutuklu olan askerlerin de bulunduğu 24 tutuklunun tahliyesini talep etti. Yurtdışı yasağı larının değişme ihtimali ve tutuklu kaldıkları süreleri göz önüne alarak tahliyelerine karar verdi. Heyet, tahliye olan sanıklar hakkında adli kontrol hükümlerinin uygulanmasına, bu kapsamda, yurtdışına çıkış yasağı konulan sanıkların haftada bir polis merkezine giderek imza atmalarına hükmetti. Mahkemenin tahliye ettiği 3 muvazzaf subaydan Yarbay Erdal Turna MİT’e ait mühimmat yüklü TIR’ların durdurulduğu sırada Ankara Jandarma İstihbarat Şube Müdürüydü. Serbest kalan Astsubay Halil Alp olay tarihinde Hatay Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde, Üsteğmen Mesut Çelik ise, Adana Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevliydi. Taleplere ilişkin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi ara kararını gece 01.30’da açıkladı. Heyet, eski Van Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Serdar Bayraktutan, polisler Bekir Enes Arı, Murat Çobanoğlu, Yusuf Yolcu, Mücahit Gökoğlu, Serhat Taner Doğan ve Aytekin Koçak ile muvazzaf askerler Erdal Turna, Mesut Çelik ve Halil Alp’in suç vasfı ve hukuki durum İstihbaratçılar C M Y B