15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 25 Aralık 2016 [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY İki evden birinde silah Türkiye’de 17 milyonu ruhsatsız toplam 20 milyon dolayında bireysel silah var ve çok az bir kesim hariç herkes silaha hemen ulaşabilecek yakınlıkta Önemli bir bölümü güvenlik ve korunma gereksinimini karşıla mak en hafifinden kendini gü vende hissetmek amacının ya nı sıra silahlanma, terörün şid detlenmesi ve avlanmaya iliş kin düzenlemelerin de etkisiy le Türkiye’de sivil silahlanma önemli bir artış gösteriyor. Sivil silahlan madaki artışın nedenlerini sos yal problemlere AYŞEGÜL BAŞAR dayandıran Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ayhan Akcan “Şiddetin, savaş haberlerinin sürekli gündem de olduğu, bombaların patladı ğı ülkemizde insanların korku içinde olması ve kendini güven siz hissetmesini neden olarak gösterilebilir. Cumhurbaşkanlı ğı düzeyinde halkın silahlanma sının darbe gibi durumlardan kendini koruyabil mesi için uy gun olaca ğı doğrultu sunda bir ka naat oluştu. Biz bu du rumun karşısındayız. Kendi ni böyle koruyabileceğini dü şünen vatandaş silaha sarılı yor. Türkiye’de iki evden bi rinde silah var. Yaklaşık 19 milyonluk bir rakam söz konu su ve kayıt dışında da talep artı şı var” dedi. Yüzde 85’i ruhsatsız Bireysel silahlanmaya karşı mücadele amacıyla faaliyet gösteren Umut Vakfı verilerine göre, Türkiye’de yüzde 85’i ruhsatsız en az 20 milyon dolayında bireysel silah var ve çok az bir kesim hariç herkes silaha hemen ulaşabilecek yakınlıkta. 20 milyon silahın 2.5 milyonu ruhsatlı, 17 milyonu da ruhsatsız. 80 milyonluk ülke nüfusunda her 4 kişiden 1’ine silah düşüyor. Dünya çapında silaha sahip olma oranları göz önüne alındığında Türkiye 27. sırada yer alıyor. Türkiye’de son 10 yılda ruhsatlıruhsatsız silah sayısı 10 kat arttı. Bireysel silahlarla işlenen suçların yüzde 65’i ateşli silahlarla işleniyor. Ateşli silahlarla işlenen suçların yüzde 84’ünde ruhsatsız silah kullanılıyor. Umut Vakfı’nın tuttuğu istatistiklere göre, 2015’te Türkiye’de 2.175 silahlı olay basına yansıdı. Ateşli ve kesici silahlarla işlenen olayların yüzde 71’i tüfek, tabanca, beylik silahı gibi ateşli silahlarla, yüzde 29’u kesici ve delici aletlerle yapıldı. Yüzde 71’lik kapsama giren silahlı olayların, yüzde 39’u (857) tüfeklerle, yüzde 28’i (605) tabancalarla, yüzde 4’ü de (87) beylik silahlarıyla yaşandı. Beylik silahlarıyla yaşanan olayların büyük çoğunluğunu polis ve asker intiharları oluşturuyor. Pazar genişliyor Tsaütrıkşiyyeüzİrdaen6a1raasrtı tı DypkdnthA–allyiatTiaiıeıezasrlreo2bdnükltrvatirf60irtyö,rıaeebi.a.ık(sS1op1.lsüTBihz0BgiiOsauSysrilünaAnASetar.uadeirlrytladAuEdaEaytdksötangea)uth’eaBıiiiyn.y’lıdedg4ınanADinB2eiaetolh’ieı6iür0’dğinmhynsArğain’nsl1lıöanioiebe1rbieurlnac–nalcnaraşüisltüİhes.iüıebe2rtiiınyktlnaslçn0miasigdküastınııhAr1aesnköterhöd5aalaaırl’adsrndedekasdnyürelaıeıaaaarip.ı,aslHltlikasm3tnlnSBmıTaEiıyeşhıneunAükdrl2mıeılidıuediaryaE0Aytmrkiidrtaürsa0asvilüiyzi6lekışe Komşular Savaş öncesi 467 kat arttı Bervyh22mtl2u1hdcmadad.üoa3040niareişoekllp1a9öd1myı2d5s0nvlksla3öonaa’iee3eedirirülylcümnnlnk7yağtTeerdlıezcaho.klüeedsşçl8esekebyaernremvoo3aairkğürsailoenvlıe3lktydiinziıneayşrıidlırsdşyovcrtdeklrdeileiMıioeaeaeleloalnao’aa9.nrplrsnçdilverlh4dSTl,di9aill,ıneelraeok65uüarau4s1em5lt1rrlS7har.dsaoa’iklmie.uuySetıid1enarlia41ıvaiyelrotr6işıhğravlği.s’ohaety’yli5n’şrdeaniaıalsloae4atsv2rtertr1riçı(0ımni7alaaeıa.0ninBaşeçtbp.kDr0hdl5ayMtanaosdaıı1ı89orl.0n)aoıa,5n9l etkiliyor İhracat ağırlıklı olarak ABD ve Avrupa ülkelerinde yapılmakta. Ortadoğu, PasifikGüney Asya ülkelerine yapılan ihracatın ise silah bazlı olması nedeniyle bu bölgedeki gelişmelerin üzerinde özellikle durmak gerekiyor. Ayrıca pazar derinliğini konusunda dikkat çeken diğer bir husus ise sektörün Latin Amerika’da da bazı yeni sözleşmeler imzalanması. Özellikle Ortadoğu; Pasifik, Güney ve Merkezi Asya ülkeleri ile Latin Amerika bu konuda sektör oyuncularının iş geliştirmepazar oluşturma çalışmalarını yoğunlaştıracağı bölgeler olacak. En çok ABD’den silah alan Türkiye’nin en çok satın aldığı ürünler şöyle: Saldırı tüfekleri, keskin nişancı tüfeği, ağır makineli tüfek, genel amaçlı makineli tüfek, otamatik bombaatar, tanksavar güdümlü füze, ana muharebe tankı, zırhlı personel taşıyıcı, tanksavar, çok amaçlı helikopter, saldırı helikopteri, havan topu ve uçaksavar. Pompalı tüfek gibi ağır silahlara çok kolay ulaşılabilir olmasını eleştiren Akcan “Özellikle de pompalılara, basit av tezkeresiyle sahip olabiliyorsunuz. Sadece kimlik bilgileri ve beyan vererek alabiliyorsunuz, bu da silahlanmayı artıran sebeplerden bir tanesi. 1954’de çıkan 6136 No’lu silah kanunu şu an mevcut olanla aynı. Halen 1954’te çıkan bir yasaya göre düzenleme yapılıyor. O zaman tabii bu kadar çok çeşit ve teknoloji olmadığı için yasada tanımlama yok. Bundan dolayı avcıymış gibi ava çıkıyormuş gibi arazisini yabani hayvanlardan koruyormuş gibi algılanıyor. Teşvik daha çok ön plana çıkıyor, silahı olan komşusundan etkileniyor. Bir başka modelini aldığında eskisini başka birine bırakıyor. İllegal silahlarda caydırıcılık yok. Caydırıcılık olmadığı için sorun çözülmüyor” ifadelerini kullandı. 5 milyar dolarlık sektör Türk Savunma ve Havacılık Sanayii sektörünün 2015 yılı toplam cirosu 4.908 milyon doları buldu. 20102015 arasında bileşik yıllık ortalama büyüme hızı da yüzde 18 ola rak tespit ediliyor. Kara Platformları/Sistemleri en yüksek satış hacmine sahip platformu oluştururken, ikinci sırayı ise Ha vacılık (Askeri) almakta. Sektörün nitelikli personel istih damı ise, toplamda 31.375 seviyesinde. Terör satışları etkiledi Dünya genelindeki artan terör tehdidi ve bölgesel çatışmalar silah satışlarını da etkiledi. Silahlanmada başı Asya ve Ortadoğu ülkeleri çekiyor. Yüzde 0.6 oranında gerçekleşen daralma uzmanlarca, silahsızlanmaya dönük bir işaret olmadığı, düşüş trendindeki yavaşlamanın bir geri dönüş anlamına gelebileceği şeklinde değerlendiriliyor. 2016’da dünyada en çok Hindistan, Suudi Arabistan ve Çin silah harcaması yaptı. Dünya genelinde ilk 100 şirketin silah satışları ise 370.700 milyar doları buldu. Türk şirketleri satışı artırdı En çok silah alan 6. ülke olan ve silah satımında 20 ülke arasında 16. sırada yer alan Türkiye de silah satışı arttıran ülkeler arasında yer alıyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI), küresel silah piyasasındaki eğilimleri tespit eden raporuna göre, 2015 yılında Türk şirket lerinin toplam satışları önceki yıla göre yüzde 10.2 oranında artış kaydetti. Enstitünün yayımladığı ilk 100 savunma sanayii şirketi listesi içinde önceki yıl 74. sırada yer alan haberleşme ve elektronik sistemler üreticisi ASELSAN, bu yılın kasımında 69. sıraya yükselirken, uçak ve havacılık platformları üreticisi TAI 91. sıradan 78. sıraya ilerledi. ASELSAN yaklaşık 1 milyar dolar, TAI ise 890 milyon dolarlık satış yaptı. Yatırımı erteleyenlere kızdı Yatırım yapmayanı, ekonomiye saldıranlarla aynı safta gören Erdoğan, tüm bankaların faiz düşürmesi gerektiğini söyledi DEİK Genel Kurulu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, girişimcinin yatırım yapmasına fırsat verilmesi gerektiğini söyledi ve “Kamu bankaları dahil, faizlerin düşürülmesi lazım” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şişli Marriott Hotel’de düzenlenen Dış Eko nomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Genel Kurulu açılışına katıldı. “Türkiye ekonomisine yönelik saldırıların boşa çıkarılması konusunda devletle sizlere de önemli görevler düşüyor” diyen Erdoğan “Yatırım, proje erteleyen herkes ekonomimize saldıranlarla aynı saftadır” ifadelerini kullandı. Ekonomide bir durgunluk gördüklerini belirten Erdoğan, hükümetin iş dünyasına ve esnafla Recep Tayyip Erdoğan ra çok destek ver diğini, vermeye de devam edeceğini dile getirerek, “ İş dünyasından tek beklentimiz piyasayı hareketlendirmesidir. Herkesin bekleme durumuna geçmesi en büyük sıkıntıdır. Bu yüzden milli seferberlik diyorum” değerlendirmesi yaptı. ‘Ben dertliyim’ Birilerinin döviz spekülasyonu ile ekonomiye yön vermeye çalıştığını savunan Erdoğan, dövizdeki hareket için rasyonel hiçbir neden olmadığını ancak bu olanların siyasi operasyonlar için zemin hazırlamak olduğunu söyledi. Mutlaka yatırım ve üretim yapılmasını istediğini ifade eden Erdoğan, “O yüzden faizin düşürülmesinden bahsediyorum. Bize zerk edilmeye çalışan zehrin panzehiri bunlardır. Kamu bankaları dahil. Bunu Cumhurbaşkanı söylüyor diye beyefendiler rahatsız oluyor, neden rahatsız oluyorsun. Ben dertliyim. Bu ülke en zor şartlarda yatırım yapılırsa ülke çökertilemez. Ama diğer türlü ülke durur” diye konuştu. l Ekonomi Servisi Başbakan’dan pembe tablo Başbakan Binali Yıldırım, Ekonomi Bakanlığı katkıları ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) koordinasyonunda düzenlenen “Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı” ödül törenine katıldı. İstanbul Ataköy Hyatt Regency’de dün akşam gerçekleştirilen törende konuşan Yıldırım, 2017 yılının, bu seneden daha güzel olacağını belirterek, “Bu sene bütün her şeye rağmen miktar olarak artmamız var. Parasal olarak da az da olsa artmamız olacak. Öyle öngörüyoruz; ama 2017 bundan daha güzel olacak. Hiç karamsar olmaya lüzum yok. Bunlar Türkiye’nin aydınlık geleceğinin sancılarıdır. Doğum öncesi sancı gibidir. 2017’de Türkiye bambaşka bir konumda olacak. Hem bölgesinde hem dünyada hak ettiği yeri, tam anlamıyla almış olacak” dedi. Yıldırım, işadamlarına Türkiye’yi yurtdışında iyi anlatmaları gerektiğini söyledi. l Haber Merkezi ekonomi 9 Bir önceki yıl yüzde 11.2 olan zam oranları bu yıl yüzde 10’un altına inmiş durumda. Çalışana 2017’de yüzde 9.7 zam Şirketlerin büyük çoğunluğu çalışanlar için yeni yılda yüzde 10 civarı zam öngörüyor. Türkiye İnsan Yönetimi Derneği’nin (PERYÖN) 2017 Ücret Artışı Anketi’ne katılan firmaların 2017 için bütçelediği ortalama ücret artışı oranı yüzde 9.6 oldu. PERYÖN’ün her yıl düzenli olarak yaptığı Ücret Artışı Anketi’nin 2017 sonuçları açıklandı. 30 farklı sektörden 84 firmanın katıldığı ankete göre, şirketlerin büyük çoğunluğu (yüzde 82) yılda bir kez, geri kalanlar da yılda iki kez ücret artışı yapacak. 2016’da aynı soruya yüzde 90 düzeyinde yılda bir kez zam yapılacağı yönünde yanıt verilmişti. Geçen yılki ücret araştırmasında olduğu gibi 2017’de de firmaların büyük çoğunluğu (yüzde 79) artış için yılın ilk çeyreğini öngörüyor. 2016 araştırmasında şirketler, planladıkları zam oranının ortalama yüzde 10.1 olacağını öngörmüş, gerçekleşen ücret artışları da ortalama yüzde 11.2 olmuştu. 2017 yılı için ise katılımcı firmaların bütçeledikleri ortalama artış oranı yüzde 9.6 oldu. PERYÖN 2017 Ücret Artışı Anketi’ne katılan firmaların üçte biri ikramiye ve primlerde artış düşünüyor. Herhangi bir değişiklik öngörmeyenlerin oranı ise yüzde 38 oldu. l Ekonomi Servisi Abone değilsen tüketici olamazsın Elektrik aboneliğini üzerine almayan 800 bin abone serbest tüketici olamayacak. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) 2017 yılında serbest yıllık tüketim limitini 3 bin 600 kilovat saatten 2 bin 400 kilovat saate düşürmesi ile aylık 82 liranın üzerinde elektrik faturası ödeyen yaklaşık 8.4 milyon abone serbest tüketici kapsamına girdi. Hizmet verdiği 4.2 milyon aboneyle Türkiye’nin en büyük elektrik satış şirketi olan Boğaziçi Elektrik Genel Müdürü Halit Bakal, yeni dönemin müşteri lehine olacağını belirterek, “İndirimin yanı sıra yaptığımız özel anlaşmalarla sağlık sigortası, bedava akaryakıt, mobil internet ve uçak bileti gibi kampanyalarımızla elektrik tüketicilerinin yanında olmaya devam edeceğiz. Tüketicilerin bunlardan yararlanmaları için aboneliklerini üzerlerine almaları gerekiyor” dedi. l Ekonomi Servisi Özel güne hazırlık harcamayı artırıyor İstanbul Avrupa Yakası’nda elektrik dağıtımını üstlenen Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş’nin (BEDAŞ) elektrikte tüketici alışkanlıklarını gösteren çalışmasına göre, yeni yıl ve bayram gibi özel günlerde tüketim rekoru bir gün önceden ‘hazırlık’ sırasında kırılıyor. 26 Aralık 20151 Ocak 2016 döneminde elektrik tüketimi incelendiğinde en yüksek tüketim o hafta içinde 86 milyon 617 bin kilowatt saat ile 30 Aralık Çarşamba günü gerçekleşti. Tüketim yılbaşı gecesine göre yüzde 7.9, 29 Aralık tarihine göre de yüzde 4.1 arttı. Kış aylarında ilkbahara kıyasla yüzde 26’lık yük artışı yaşandığına dikkat çeken BEDAŞ Genel Müdürü Mehmet İslamoğlu, “Hava koşulları nedeniyle yaşanabilecek arızalara karşı ekiplerimiz aralıksız görev yapıyor” ifadelerini kullandı. l Ekonomi Servisi Sabancı’da strateji çevreyesaygılıyönetim Sabancı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Zafer Kurtul sosyal sorumluluk bilinciyle halka yakın, insana ve çevreye saygılı, karar süreçlerinde katılımı ve ortak aklı teşvik eden bir yönetim yaklaşımına sahip olduklarını belirtti. Sabancı Holding’in ‘2015 Sürdürülebilirlik Raporu’ ile ilgili konuşan Kurtul, holdingin stratejik yaklaşımının, yapılan her işi mükemmel yönetmek ve uzun dönemde üstünlük sağlayacak şekilde geleceği inşa etmek olduğunu kaydetti. Kurtul, sürdürülebilirliği güvence altına alacak girişimlerde bulunmanın, tüm iş süreçlerinin değişmez bir parçası olduğunu vurguladı. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle