Katalog

Pazar 25 Aralık 2016 2 Akademisyenler işsiz, rektörler korkuyor Kapatılan üniversiteler nedeniyle işsiz kalanların gözü Başbakanlık’ta 15Temmuz darbe girişiminin ardından kapatılan vakıf üniversiteleri nedeniyle işsiz kalan ve haklarında herhangi bir FETÖ soruşturması yürütülmeyen akademisyenler üniversitelere dönmek için YÖK’ten adım bekliyor. YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın bu sorunu gündeme getiren milletvekillerine ise Başbakan Binali Yıldırım’la bu sorunu görüşeceğini ileterek “Bize biraz süre lazım. Başbakan’la bunu konuşup önümüzdeki günlerde değerlendireceğiz” yanıtını verdiği öğrenildi. Darbe girişiminin ardından KHK ile kapatılan 14 vakıf üniversitesindeki yaklaşık 3 bin akademisyen, sözleşmelerinin feshedilmesinin ardından işsizlik sorunu ile karşı karşıya. Yaşamlarına devam edemeyen, başvurdukları üniversitelerden ‘hayır’ yanıtı alan akademisyenlerin bir bölümü ise çareyi yurtdışındaki üniversitelere başvurmakta buluyor. Herhangi bir örgütle bağları olduğu iddia edilmeyen ve hak larında soruşturma bile yürütül kinde bulunun ve akademik ih meyen yüzlerce akademisyenin tiyaca göre onları da istihdam son umudu ise YÖK’ün bu konu etsinler” diyerek işsiz akade da bir çalışma başlatması. misyenlerin sorunlarını günde Rektörler korkuyor İşsiz kalan akademisyenle OZAN ÇEPNİ me getirdi. Görüşmede, YÖK Başkanı Saraç’ın ise Başbakan Yıldırım rin bir diğer başvuru noktası ise ile konuyu görüşeceğini belirte muhalefet partileri. CHP’ye ge rek, “Bize biraz süre lazım. YÖK len onlarca mesaj ve başvurunun ar olarak ayrıştırmak bizim işimiz değil. dından konuyu YÖK Başkanı Yekta Sa MİT mi devreye girer, kim girerse bile raç ile görüşen CHP Genel Başkan Yar miyorum. Başbakan’la bunu konuşup dımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Kara önümüzdeki günlerde değerlendirece bıyık, konunun YÖK’ün gündeminde ol ğiz” cevabını verdi. Saraç’ın ayrıca soru duğunu ve kısa sürede adım atılmasını nun çözümü için Başbakan Yıldırım’ın beklediklerini söyledi. Görüşmede, ka talimat vermesini beklediğini ve konu panan vakıf üniversitelerinde çalıştıkla yu olumlu olarak değerlendirmesini is rı için ‘mimlendiklerini’ belirten Kara tediği öğrenildi. bıyık, “Rektörler kadro ihtiyacı bile olsa onları işe almaya korkuyorlar. Onlar Deterjan satıyorlar tutuklu değiller, açığa alınmış değiller. Karabıyık, sorunu Milli Eğitim Baka Sadece sözleşmeleri feshedilmiş, mim nı İsmet Yılmaz ile görüştüğünü ve ken lenmiş duruyorlar. Bu kişileri güvenlik disine “bu konuda bir çalışma yapaca soruşturmasına alın, güvenlik soruştur ğız” dediğini ve uzun zaman geçmesi masında aklananları da rektörlere tel ne karşın bu konuda bir adım atılma masına tepki gösterdi. Kendilerine akademisyenlerden onlarca mesaj geldiğini belirten Karabıyık, aralarında çok sayıda profesör, doçent ve öğretim görevlisi bulunan akademisyenlerin son çare olarak deterjan satmak için uğraş verdiklerini aktardı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmelerde de sorunu dile getiren Karabıyık, komisyonda kabul edilen tasarıda yer alan ve Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’ne alınacak 230 yeni kadro için işsiz akademisyenleri işaret etti. Hükümete teklif götüren Karabıyık, “Gelin, çözüme buradan başlayalım. Güvenlik soruşturmasını bir an önce gerçekleştirin ve adı Sayın Cumhurbaşkanının adı olan bir üniversiteden bu uygulama başlasın. Diğer üniversiteler de örnek alarak ihtiyaç kapsamında kadro açtıklarında kapanan üniversitelerin akademisyenlerinden istihdam etsinler. Bunlar bu ülkenin evlatları, akademisyenleri” çağrısında bulundu. l ANKARA Bir destek de sen ver ! Köy okullarına kütüphane kuracaklar Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi öğrenci leri köy okullarında kütüphaneler kurmak için çalışma başlattı. Bülent Ecevit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi mezunu olan ve Diyarbakır’da öğretmenlik yapan Abdullah Ekin ve okuldaki diğer öğretmenlerin ricası üzerine Diyarbakır’ın Ergani ilçesindeki Han İlk ve Ortaöğretim Okulu’na kütüphane kurmak için harekete geçen öğrenciler, 3035 ilden gelen yaklaşık 2 bin kitaplık desteğin ardından diğer köy okullarına da kütüphane kurmak için kolları sıvadı. Kampanyalarını mart ayı sonuna kadar sürdürecek öğrencilere kitap yardımında bulunmak isteyenler, Bahçelievler Mahallesi, Gelincik Sokak Furkan Apartmanı No:24 Daire: 4 Zonguldak adresine kitapları ulaştırabilir. Kampanyayı yürüten öğrencilerden Anıl Barış Özgül’e 0531 687 1766 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz. l Yurt Haberleri ‘Daha çok imam hatip açacağız’ Akdeniz Üniversitesi Manavgat MATSO Turizm Fakültesi’nin açılışında konu şan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Ge lecek nesilleri FETÖ gibi hastalıklı örgütle rin elinden kurtarmak için, gelecek nesilleri mizi Mustafa Kemal Atatürk’ün de hedef gös terdiği gibi ülkemizi mua sır medeniyetlerin üzerine çıkarmak için eğitime çok önem vermemiz lazım” de di. Herkesin ihtiyacına göre okulların açılmasından ra hatsız olmamak gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu,“Şimdi Çavuşoğlu Manavgat’ta ve Alanya’da fen liseleri var. Ama siz imam hatip liselerinden, ortaokullarından ra hatsız olduysanız onu da söyleyeyim, daha fazla imam hatip ortaokulu açacağız, daha faz la imam hatip lisesi de açacağız. Bu eğitimde çarpıklık değildir, dinde de çarpıklık değildir. Türkiye laik bir ülkedir ama eski zihniyetteki laiklik değildir. Laiklik de sadece yasak getir me anlamında değildir. Herkes özgürce, iste diği kıyafette, istediği okula gidebilmelidir. İş te bizim yapmak istediğimiz bu. Bu çarpıklık değildir” diye konuştu. l ANTALYA/ DHA Oktar Türel “Uzun” XIX. Yüzy×lda Orta Avrupa Bir Habsburg Üçlemesi Kuram / İktisat Oktar Türel Kuram / İktisat Oktar Türel Kızılca Köyü’nden gelen çağrıya Gümüşpala Gönüllüleri cevap verdi ve hazırladıkları yardım kolilerini gönderdi. Vanlı öğrencilere Avcılar’dan yardım Van kent merkezine 90, Başkale ilçesine 40 kilometre uzaklıktaki Kızılca Köyü’nde görevli öğretmenlerden Sevda Biçer’in ağır kış koşullarında taşımalı eğitim gören 300 öğrenci için destek isteyen mektubu Avcılar Kent Konseyi’ni harekete geçirdi. Genel Sekreteri Turgay Halisçelik’in de araştırma yapmasının ardından Kent Konseyi Başkanı Mert Ali Ak, Kadın Meclisi Kültür Sanat Çalışma Grubu’ndaki kadınlar kolları sıvadı. Avcılar Belediyesi’nin de desteği ile ilçedeki esnaftan öğrencilerin kışlık ihtiyaçları için Gümüşpala Mahallesi Gönüllüleri Derneği’nde 23 koli kitap ve giy si hazırladı. Kent Konseyi Başkanı Mert Ali Ak, geçen yıl da Batman’daki 2 okula 40 koli kitap gönderdiklerini belirterek, İran sınırındaki Başkale’ye bağlı Kızılca Köyü Ortaokulu öğretmenlerinin isteği ile özverili biçimde çalışarak 23 koli hazırlık yaptıklarını söyledi. Ak, “Bütün yüreğimizin sıcaklığı ile doğunun soğuğuna batıdan arkadaşlarımızın sıcak elini uzatıyoruz. Bu çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılamak, destek olmak bizim için bir gurur vesilesidir. Bu gibi ihtiyaçlar her zaman vardır. Bizim gibi sivil toplum kuruluşları olarak katkıda bulunmaya devam edeceğiz” dedi. l DHA haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU Kim ne bekliyor? Türkiye savaşta: Şehit haberleri yürekleri dağlıyor... Ailesinde genç bir evladın ölümünü yaşamış biri olarak her genç şehit haberi ile birlikte bir kez daha ölüyorum. Hani “Ateş düştüğü yeri yakar” demişler... İşin en korkunç tarafı da bu: Ülkenin bağrında patlayan terörist bombaları, bombaların kurbanları, Rus Büyükelçisi’ne suikast, yargılanan gazetecilerin mal varlıklarına el konması, hapisteki Cumhuriyet mensuplarına henüz dava açılmamış (açılamamış?) olması gibi olaylarla birlikte, sınırlarımızın dışındaki bir savaş ve şehit haberleri bile neredeyse “olağan” sayılacak... Ama halk bıktı; barış, huzur, güvenlik bekliyor! HHH Türkiye Büyük Millet Meclis’inde çoğunluğu elinde tutan iktidar partisi, sanki bütün bu kaos sırasında kendileri 14 yıldır iktidarda değilmiş, sanki istediklerini istedikleri anda yapamıyorlarmış gibi, şimdi bir de anayasa değişikliği istiyor... AKP “Cumhurbaşkanlığı Rejimi” bekliyor! HHH Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, CHP milletvekili Şafak Pavey, 51 gündür Silivri Cezaevi’nde tutulan gazetemiz yazar ve yöneticileriyle görüştü. Pavey’in görüştüğü avukat Bülent Utku, iddianamenin hâlâ hazırlanmadığını ve davanın açılmadığını belirterek “Canan Coşkun’a 1 saatte dava açan savcı 50 gündür bize dava açamadı. Savcı çekinmesin davayı açsın. Canan’ın sorgusuna gittim. Adliyeden çıktıktan 1 saat sonra davayı açmıştı. Biz 50 gündür davanın açılmasını bekliyoruz. Nasıl olsa haklıyız. Hukuka aykırılığı sonunda dünya âlem görüp işitecek” dedi. Cumhuriyet’in Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ise “En çok seslere hasretiz. Burada hiç ses yok. Ailemizin sesi yok, deniz sesi yok, kuş sesi yok. Ama beklediğimiz en büyük ve en değerli ses barışın, özgürlüklerin, kardeşliğin, yaşamın sesi. Bu sessizlik içinde Türkiye’nin sesini bekliyoruz” mesajını iletti. Ertuğrul Özkök de köşesinde, Kadri Gürsel’e, soğuktan korunmak için istemiş olduğu paltoyu götüren eşine, düğmeler bahane edilerek engel olunduğunu yazdı. HHH Türkiye, sınırlarının ötesinde garip bir savaşın içinde... Şehitler veriyor, evlatları hunharca katlediliyor... Terörist bombaları Anadolu’nun göbeğinde can alıyor... Rus Büyükelçisi bir suikasta kurban gidiyor... Halk huzur, barış, güvenlik bekliyor... AKP işi gücü bırakmış Tek Adam Rejimi bekliyor... Bir avukat, Bülent Utku, parmaklıklar arkasında, kendilerine dava açılmasını bekliyor... Bir gazeteci, Murat Sabuncu, hapiste, bir barış ve özgürlük sesi bekliyor... Bir köşe yazarı, Kadri Gürsel, hapishane koğuşunda, soğuktan korunmak için, eşinden istediği paltoyu bekliyor... Bunlar medyaya yansıdıkları için duyduklarımız. Kim bilir, tanımadığımız, sesini duymadığımız, işinden atılan, malına mülküne, parasına el konulan, hapsedilen daha kaç kişi, adalet bekliyor... Kim bilir kaç kişi, savaştaki evladından, eşinden, babasından, sağlık haberi bekliyor! ‘Katliamdan sonra sadece yazdım’ www.yordamkitap.com CANAN COŞKUN Suruç katliamından kurtulan Mehmet Lütfü Özdemir, “Hiçbir Düş Yarım Kalmayacak” kitabında, katliamı, öncesi ve sonrasıyla ele alıyor. Tanık anlatımlarının yer aldığı kitapta bir bölüm de patlama anına ayrılmış. Kitabın geliri, katliamdan kurtulan ve valiliğin yardım toplanmasına engel olduğu Güneş Erzurumluoğlu’nun tedavisi için kullanılacak. Kitabın kapağında, Özdemir’in, Kobani’ye yardım götürmek üzere giderken IŞİD’in hedefi olan arkadaşları var. Özdemir, kapak çizimiyle arkadaşlarını Kobani’ye geçirdiklerini söyleyerek, “1 yılı aşkın süredir soruşturmada bir arpa boyu yol alınamadı. Toplum nezdinde açılan bir soruşturma zaten vardı. Bu kitap aslında bir iddianame. İnsanların yüreğindeki sav cıya yol gösterir” diyor. Ceylan Yayınları’ndan çıkan “Suruç Katliamı Dosyası, Hiçbir Düş Yarım Kalmayacak” adlı kitap, katliamı arka planıyla ortaya koyan bir belge niteliği taşıyor. Aynı zamanda, Özdemir’in ‘terapi süreci.’ Özdemir, katliamda, şarapnel parçasının yüzünü sıyırıp geçtiğini belirterek, en büyük yarayı aslında ruhsal anlamda aldıklarını söylüyor: “Katliamdan sonra sadece yazdım.” Katliamdan sağ kurtulduğuna sevinemediğini ifade eden Özdemir, “Güneş’e destek kampanyası başlatmıştık, ama devlet bu kampanyayı engelledi. Güneş’in ayağa kalkması demek umudun, sevginin, eşitlik ve özgürlük mücadelesinin, ayağa kalkması demek” diyor. Kitapla ortaya koydukları hakikatin sahiplenilme si gerektiğini vurguluyor: “Bu kitabı sahiplenmeleri demek, hakikati, Güneş’i, eşitlik, özgürlük mücadelemizi sahiplenmeleri anlamına geliyor.” Düş yolculuğu Kitabın kapak tasarımında yaşamını yitiren arkadaşlarının Kobani’ye geçmiş bir şekilde çizildiğini aktaran Özdemir, devam ediyor: “Suruç’a giden arkadaşlarımızın yolu eşitlik, adalet, merhamet, sevgi, umut yolu. Bu bir düş yolculuğu aslında. Bu düşü yarım bırakmak istediler bizi katlederek. O yola çıkan arkadaşlarımızın, bizim düşlerimiz yarım kalmayacak. Ankara düşü de yarım kalmayacak. Bir gün insanlar sokağa çıkıp ‘barış’ diyecekler katledilmeden.” l İSTANBUL C MY B