Katalog

Pazar 16 Ağustos 2015 haber EDİTÖR: CAN DOKER TASARIM: ÇAĞLA SEVİNDİK 12 7 Mayıs’ta da, 12 Mart’ta da, 12 Eylül’de de bu ülkede sistem değişti. Peki, önceki gün Rize’de adam neyi ilan etti? Sistem ne olmuş? Yaaaaaa!.. Şaşırdınız mı? Hatırlayın… Daha 10 Ağustos 2014’te, Cumhurbaşkanı seçimi sırasında adam uyardı. “Ben alıştığınız cumhurbaşkanlarından olmayacağım. Koşan, terleyen, yetkilerini sonuna kadar kullanan Cumhurbaşkanı olacağım” dedi. Pek umursamadınız. Koşmayı Atatürk Orman Çiftliği’nin koşu parkurunda sabah sporu yapacak diye anladınız. Terlemesini dert etmediniz, “Duş alır, deodorant sürer, koku geçer, yapmazsa da Emine Hanım düşünsün” deyip omuz silktiniz. Arkasından 26 Kasım 2014’te 4. Esnaf ve Sanatkârlar Şurası’nı bahane edip kürsüden açıkladı: “Bizim medeniyetimizde, bizim millet ve medeniyet ruhumuzda esnaf, sanatkâr gerektiğinde askerdir, alperendir. Gerektiğinde cephede vatanını savunan şehittir, gazidir, kahramandır. Gerektiğinde asayişi tesis eden polistir. Gerektiğinde adaleti sağlayan hâkimdir, hakemdir.” İrkilip ürpereceğinize dalga geçmeyi yeğlediniz. O cümlede geçen “bizim medeniyetimizde” vurgusunun “bir başka medeniyet, başka bir değerler sistemi” anlamına geldiğini ya kavramadınız ya umursamadınız. Baktı ne dese anlamıyorsunuz önceki gün harbiden ilan etti: “İster kabul edilsin ister edilmesin, Türkiye’nin yönetim sistemi bu anlamda değişmiştir. Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir anayasa ile netleştirilmesi, kesinleştirilmesidir”. Artık bunu da anlamazlıktan gelemezsiniz. İşte ilan edildi. Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetim sistemi fiilen değişmiş. Askeri darbelerde de sistem fiilen değişmez miydi? Bu da öyle işte. Hani anayasanın ikinci maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti… demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir” diye yazıyor ya, o artık öyle değil. Artık müebbet başkanı Recep Tayyip Erdoğan olan, askeri, polisi ve ille de yargı erkini temsil eden hâkimi mahallemizdeki bakkal, nalbur, oto tamircisi, dondurmacı, beyaz eşya servisi, manav, balıkçı, kasap filan olan esnaf ve sanatkârlardan oluşan bir yönetim sistemi geçerli. Şimdi eksik olan tek bir adım kaldı: Anayasanın bu yeni yönetim sistemine uyumlu kılınması. Yani Recep Tayyip Erdoğan bir düğme buldu, şimdi o düğmeye uygun bir gömlek biçmek görevi önümüzde duruyor. Kimse kalkıp “Yav, bu bal gibi darbedir. Hani eski Ceza Yasası’nda 146. madde diye ünlenen madde vardı; hani ‘Türkiye Cumhuriyeti Teşkilâtı Esasiye Kanunu’nun tamamını veya bir kısmını tağyir, tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül etmiş olan Büyük Millet Meclisi’ni iskata veya vazifesini yapmaktan men’e cebren teşebbüs edenler’ diyen madde… E işte, var olan, geçerli olan anayasa tağyir de (değiştirme) edildi, tebdil de (başka şekle sokma) edildi. Bu anayasayı çiğnemek değil midir, cezası çok ağır değil midir” diye şikâyet edip hukuktan medet ummasın. Adam açıkça söylüyor: İster kabul edilsin, ister edilmesin… İtirazınız mı var? Öyleyse 22 Kasım 2015 seçimlerine şimdiden hazırlanmaya bakın ya da sesinizi kesin, boynunuzu bükün... 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 14 Ağustos… 2 Erzurumlular, Pasinler’deki saldırıyı protesto etmek için lastik yakıp karayolunu kapattı. rzurum’un Pasinler ilçesinde önE ceki gece Tarihi Kale ile İstasyon Binası arasındaki Pasinler Emniyet Müdürlüğü’ne, PKK’liler tarafından roketatarla saldırı düzenlendi. Kaplıcalar tarafından yapılan saldırıya, güvenlik güçlerinin anında karşılık vermesi üzerine PKK’liler kaçtı. Saldırıda ölen ve yaralanan olmazken silah seslerini duyan bazı yurttaşlar ellerinde balta ve küreklerle Emniyet Müdürlüğü önünde toplandı. Yaklaşık 500 kişiden bazıla Erzurumlunun saldırı isyanı rı PKK’lilerle çatışmaya geldiklerini belirterek, “Canımız bu vatana kurban olsun” dedi. 2 saat Emniyet Müdürlüğü binası önüne bekleyenler polisin isteği üzerine evlerine döndü. PKK’lilerin yakalanması için Özel Harekât tarafından operasyon başlatıldı. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte Pasinler ilçesinin birçok yerine Türk bayrakları asıldı. Kaymakamlık’tan yapılan açıklamada, “Halkımıza duyarlılıklarından dolayı teşekkür ederiz” denildi. Saldırıda PKK’lilerin Emniyet Müdürü İbrahim Coşkun’un oturduğu lojmanını hedef aldığı belirlendi. Emniyet Müdürlüğü binasının üst katındaki lojmanın balkonunda oluşan hasar onarılmaya başlandı. Emniyet Müdürlüğü’nün saldırıyla ilgili bir hafta önce alınan istihbarat nedeniyle tüm önlemleri aldığı belirtildi. Önlemler kapsamında Emniyet önünden geçen karayolu trafiğe kapatıldı ve kum torbalarıyla barikat kuruldu l ERZURUM/DHA Sınırda sivillere kurşun IŞİD’den temizlenen Şanlıurfa karşısındaki Tel Abyat’tan Türkiye’ye geçmek isteyen gruba askerler ateş açtı. 2 kadın öldü, bazıları çocuk 9 kişi yaralandı PKK’NİN İLK SİLAHLI EYLEMİNİN 31. YILDÖNÜMÜ MAHMUT ORAL anlıurfa’nın Akçakale ilçesinin tam karşısında bulunan, haziran ayında YPG, YPJ ve Burkan El Fırat güçleri tarafından IŞİD’ten temizlenen Tel Abyat kentinin Gire Sor (Kızıltepe) köyünden önceki gece Türkiye’ye geçmek isteyen 40 kişilik grubun üzerine sınırda görevli askerler tarafından ateş açıldı. 2 kadın olay yerinde yaşamını yitirirken aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 9 kişi yaralandı. Tedavi altına alınan yaralılardan 15 yaşındaki Mihemed Hesen Bunyamin kurtarılamadı. Bunyamin’in cenazesi otopsi için Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Çocuğun vücudundan 10 mermi çıkarıldığı bildirildi. Küçük çocuğun cenazesi Rojava’dan gelen baba Hesen Bunyamin’e teslim edildi. Baba Hesen Bunyamin, “Çok sayıda kişi yaralandı. Ölenler de vardı. Oğlum da onlardan biriydi. Hiçbir suçu ve günahı yokken vuruldu. Üstelik Rojava topraklarında vuruldu. Vücudundan 10 mermi çıktı. Tüm sınır hattında IŞİD çetecileri tüm dünyanın gözü önünde elini kolunu sallayarak dolaşırken bir şey yapmayan asker ve Türk devleti, 15 yaşındaki bir çocuğa 10 mermi sıkıyor. Diyelim ki Türkiye’ye geçmeye çalışıyordu, diyelim ki kaçakçıydı yapılması gereken bu mudur? Nerede insanlık değerleri, evrensel hukuk kuralları?” diye konuştu. AİHM’ye başvuracaklarını belirten Hesen, “Bu insanlık dışı katliamı AİHM’e götürüp bu katledilen insanların sesini dünyaya ulaştıracağım” dedi. l DİYARBAKIR Ş 10 mermi çıktı! Kepenkler yine kapandı! KK’nin Siirt’in Eruh, Hakkâri’nin Şemdinli ilçelerinde ilk silahlı eyleminin 31. yıldönümü nedeniyle güvenlik önlemleri artırıldı. Adana’da “Kamu hastanelerine sansasyonel eylem planlanıyor” istihbaratını alan polis, Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi ve Adana Devlet Hastanelerini koruma altına aldı. Hastane çevresinde sabit ekip P ler görevlendirildi. Şırnak’ın Cizre ilçesinde fırın ve eczanelerin dışında esnaf kepenk açmazken, güvenlik güçleri de önlemlerini artırdı. İlçenin birçok yerinde polis zırhlı araçlarla güvenlik önlemi aldı. Son bir ayda 21 gün kepenklerini kapatmak zorunda kalan esnafın ise işyerlerinin önünde oturarak bekledikleri görüldü. Mardin’in Derik il çesinde de esnaf işyerlerini açmadı. Güvenlik güçleri ise ilçenin stratejik noktalarında güvenlik önlemleri aldı. Hakkâri kent merkezinde dün sabah esnaf kepenk açmazken, öğle saatlerine doğru esnafın büyük bölümü kepenklerini açtı. Yüksekova ilçesinde ise az sayıda esnaf kepenk açtı. l Yurt Haberleri Türk bayraklı operasyon Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki hendekleri kapatmak için düzenlenen operasyona polisler sırtlarına Türk bayrağı asarak katıldı KK’nin gençlik yapılanması YDGH üyeleri tarafından Diyarbakır’ın Sur ilçesine bağlı Lalebey ve Alipaşa mahallelerindeki birçok sokakta hendek kazıldı. Polis hendekleri kapatmak için operasyon düzenledi. YDGH’liler polise uzun namlulu silah, el yapımı bomba ve molotofkokteyli attı. Bunun üzerine bölgede kısa süreli çatışma çıktı. Bölgede, aralarında özel harekât polislerinin de bulunduğu yaklaşık bin polisin katılımıyla hava destekli operasyon başlatıldı. Bazı polislerin sırtlarına astığı Türk bayrakları ile katıldığı operasyonda, çok sayıda kişi gözaltına alındı. Polis, YDGH’liler tarafından kazılan hendekleri kapatırken, sokak duvarlarına yazılan yazıları da sildi. HDP ve DBP tarafından bölgeye gönderilen heyet inceleme yaptı. l Yurt Haberleri Roboski’den Kobane’ye barış yürüyüşü başlıyor ırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu ve Gülyazı köylerinin bulunduğu, 28 Aralık 2011’de 28’i çocuk 34 kişinin savaş uçakları tarafından bombalanarak öldürüldüğü Roboski’de yaşayan barış aktivistleri Yannis Vasilis Yaylalı ve Meral Geylani, 1 Eylül Dünya Barış Günü’de, Roboski’den Kobane’ye yürüyecek. “Bombalara karşı Kobane’ye barış yürüyüşü”, 15 Eylül’de Şanlıurfa’nın Suruç ilçesindeki Mürşitpınar Sınır Kapısı’nda son bulacak. Barış aktivisti Yannis Vasilis Yaylalı, “En kanlı terör eylemleri, Rojava’da gerçekleşti. Kürt halkı, Türkiye’nin dahil olduğu uluslararası ittifak ile yürütülen organizasyonun adı olan IŞİD ve ElNusra çeteleri ile mücadele etmek zorunda kaldı” dedi. l MAHMUT ORAL/DİYARBAKIR Ş P Hendeklerin kapatılması için düzenlenen operasyona özel harekât polisleri de katıldı. Bazı polislerin sırtlarına Türk bayrağı astığı görüldü. KK’nin Suriye kolu PYD’nin, Afrin, Ayn el Arap (Kobani) ve Cizire’de kurduğu 3 “kanton” adına Irak’ın Süleymaniye ilinde temsilcilik açıldı. Açılış öncesi temsilcilik önünde açıklamada bulunan Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Politbüro Sorumlusu Mela Bahtiyar, Suriye’deki “kantonların” uluslararası düzeyde tanındığını söyledi. l Haber Merkezi ‘Kantonlar tanındı’ P C M Y B