Katalog

Pazar 3 Mayıs 2015 haber EDİTÖR: HAYRİ ARSLAN TASARIM: SERPİL ÜNAY 4 Para senin sarayında Kemal Kılıçdaroğlu ‘Parayı nereden bulacaksın’ eleştirilerine yanıt verdi HP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Antalya mitinginde yaptığı konuşmada, seçim vaatlerini eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu’na yanıt vererek “Sen kaçak sarayına para buluyorsun da emekliye mi bulamıyorsun? Bizim iktidarımızda başbakan oğlunu arayıp, paraları sıfırladın mı diye soramayacak?” dedi. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, emeklilere Ramazan ve Kurban bayramlarında 2 maaş ikramiye vereceğini belirterek, “Helali hoş olsun diyorum. Emeklilere bizim vefa borcumuz var. Diyorlar ki kaynağı nereden bulacaksın? Sen kaçak sarayına para buluyorsun da emekliye mi bulamıyorsun? Bizim iktidarımızda başbakan oğlunu arayıp, paraları sıfırladın mı diye soramayacak? Her kuruşun hakkını vereceğiz. Emekliye de hakkını vereceğiz” diye konuştu. Oktay Akbal evgili, Bir haftalık seyahatten dönüşte aldım Oktay Akbal’ın haberini. Ayla Hanım’a telefon ettim. Hastanedeydiler. Doktorlardan birinin şu sözleri ise endişe vericiydi: Şimdiye dek “ölmek istiyorum” dediğinde dilindeydi, bu defa vücudu da söylüyor. Onunla tek taraflı tanışıklığımız başladığında ben ortaokul öğrencisiydim. O ise ünlü bir öykücü. Ortaokulu bitirdiğimde “Garipler Sokağı”nı okumuş ve “artık romancılığa geçiyor” diye ahkâm kesmiştim. Gerçekten de kısa süre sonra “Suçumuz İnsan Olmak”ı yazdı. Yakın dostluğumuz 41 yıl önce bu günlerde Cumhuriyet’e girmemle başladı, ömür boyu sürdü. Oktay Akbal’ı tek sözcükle özetle dersen, yanıtım “sevecenlik” olur. Gerçekten de onun belirleyici niteliği, içindeki çocuğu hep canlı tutmuş sevecen bir insan olmasıdır. Ünlülere, afur tafurlarından dolayı hep sakınımla yaklaşan eşsiz dostum Erim Gözen, Oktay Akbal ile bir kez bir masada birlikte olduktan sonra şunu söylemişti: Bu kadar alçakgönüllü ve sevecen adam az gördüm. Ne hoş insan! HHH Oktay Akbal ile ilgili kendisinin de sevdiği bir öyküm var. Daha önce de anlatmıştım, ama bir kez daha anlatayım: Bir kitap imza günü için birlikte Adana’ya gitmiştik. Refik Durbaş da vardı. Adana’da âdettendir, Cumhuriyet’teki arkadaşlar pavyona götürdüler bizi. İçeride ilk gözüme çarpan, etrafta dolanan yaşı geçkince bir konsomatris hanım oldu. Kadıncağız Oktay Akbal’ı görünce, sevinçle haykırdı: Ooo şair dostlarım!.. Masaya oturduk, arkadaşlar çevremizde dolanan hanımı işaret ederek, Hanımefendiyi masaya davet etmemiz gerek dediler. Oktay Akbal itiraz etti: Canım ne konuşacağız. Kadın bunu duyunca öteden seslendi: Öyle demeyin Oktay Bey! Konuşacak bir şey buluruz, insan bir romandır. Oktay Akbal utandı, kızardı, “O zaman buyurun hanımefendi” demek zorunda kaldı. Hanımefendi bir sevinç çığlığı attı: Yaşasın edebiyat! Ve gelip masaya oturur oturmaz Oktay Akbal’a dönerek sürdürdü konuşmasını: Biz de eskiden beri böyle değildik, sonradan bozulduk. Ama önce ekmekler bozuldu. Ve kendi sorduğu soruya kendi cevap vererek devam etti: Suçumuz nedir biliyor musunuz Oktay Bey? Suçumuz insan olmak. Oktay Akbal’ın bütün kitaplarını okumuş olduğu anlaşılan, her repliğinde onun kitaplarından birinin başlığıyla yanıt veren kadının “Nerede oturuyorsunuz” sorusuna vereceği cevabı ben de baştan tahmin etmiştim . Nitekim öyle de oldu: Garipler Sokağı’nda Baktım konuşma böyle sürüp tehlikeli sulara doğru sürükleniyor ben de aynı yöntemle kitap başlığına atıf yaparak, duruma müdahale etmek zorunluluğunu duydum: Aman Oktay Akbal dikkat! Yoksa sonra yarın “Ayla”lar hesap sorar. HHH Bu olay gerçekte mi cereyan etti, yoksa hayal ürünü mü artık takdirine bırakırım; zaten sanal dünyayla gerçek dünyanın birbirlerine böylesine karıştığı bir ortamda önemi de yok. Biz Oktay ve Ayla Akbal ile arada sohbet ederken, bu öyküyü anımsayıp güleriz. Oktay Akbal ile dostluğumdan yalnız acı tatlı anılar kalmadı, ondan çok şey de öğrendim. Hapse girmekten korkan, ama en baskıcı dönemlerde, en muhalif yazıları gözünü kırpmadan yazan, uyaranlara da kızan ve sonunda 12 Eylül döneminde bir yazısından dolayı hapse de düşen Oktay Akbal’dan aydın cesaretinin ne olduğunu öğrendim. Bir de, böbürlenmeden direnmeyi. Evet gerçekten Oktay Akbal böbürlenmez, direnirdi. Duyduğuma göre artık direnmeyi de bırakmış. Bunları, dostumun son acıları karşısında bir şey yapamamamın kederiyle yazıyorum. S C Demirtaş Fransa’da ‘Biz dine karşı değiliz’ H CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Antalya mitingine katıldı. Kılıçdaroğlu miting sonunda partisinin milletvekili adaylarıyla mitinge katılanları (Üstte) selamladı. AA ‘Baştacımız olun’ Rusya’dan gelen turist sayısında bu yıl yaşanan düşüşe dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Antalya Türkiye’nin en güzel kenti, herkes huzur içinde yaşıyor. Ancak oteller sadece yaz aylarında çalışıyor, kışın boş kalıyor. Bizim yeni bir turizm ekonomisi hazırlamamız lazım. Biz turizmi bacasız sanayi olarak görüyoruz ama onlar sevmiyorlar. Onlar yabancıya biletleri pahalı satıyorlar, yabancıların kiralarını yüksek tutuyorlar. Bu ülkeye döviz getiren bizim baş tacımız olur” dedi. “7 Haziran’da sandıklara gideceğiz, yeni bir başlangıç yapacağız” diyen Kılıçdaroğlu, “Türkiye altı okun altına oyunu basacak. İki Trakya büyüklüğünde alanda tarım yapılmıyor. Bu ülkede samanın da ithal edildiğini gördük. Çiftçi kardeşime sözüm var, mazotu 1,5 lira yapacağız. Diyorlar ki petrol dışardan geliyor. Petro ‘550 bin vatandaşı hapisten kurtaracağız’ 5 50 bin kişinin kredi kartı borcundan yargılandığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Suçları taahhüdü ihlal cezası. 89 bin vatandaş hapse girdi ve çıktı. Biz ne diyoruz. 500 bin vatandaşımı hapisten kurtaracağım. 500 bin vatandaşımın kredi kartı ve tüketici kredilerinde biriken faizlerinin en az evet iyi dinleyin en az yüzde 80’inini sileceğim. 4 yılda yoksulluğu bu topraklarda tarihe gömeceğiz. 4 yılın sonunda hiçbir aile ben yoksulum diyemeyecek. Her aileye 720 lira aile yardımı yapacağız. Parayı kadının hesabına yatıracağız. Kadın ev alışverişi mi yapar, çocuğuna bir şey mi alacak. Benim inancıma göre sağ elin gördüğünü sol el görmez öyle olacak. Buna da laf ediyorlar, parayı nereden bulacak. Para senin sarayında” diye konuştu. ‘Çiftçiye sözüm var’ CHP’den 50 bin işsize ‘iş’ sözü HP’nin İstanbul için hazırladığı seçim broşüründe, 50 bin işsize istihdam oluşturulması, Kuzey Ormanları başta olmak üzere yeşil alanların korunması, kentsel dönüşümlerde vatandaşın bulunduğu yerde iskan edilmesi ve lün rafineri çıkış fiyatı 1,2 kuruş, ama bize ne kadara satılıyor 1,5 lira. Zarar eden kim, zarar eden hortumlar. Hepsini bulacağım” dedi. Refahı tabana yayacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Uygar dünyanın parçası olacak Türkiye. Çocuklarımız güzel okuyacak. Çağdaş bir anlayışla çocuklarımızı yetiştireceğiz. Öğretmenler, gözünü sevdiğim öğretmenler, sözüm söz sizle ri bu ülkenin en uygar insanları haline getireceğim. Eğer biz de uygar dünyanın bir parçası olacaksak ben de biz de bütün aydın insanlar da öğretmenlerimizi baş tacı edeceğiz. Bizim güvenliğimizi sağlayan polislere de bir sözüm var. Dedim ki önce hükümetin değil halkın polisi olun, halkı sevin, genç çocuklarımızı biber gazı, copla mopla dövmeyin. Onların 24 saat çalıştığını, zor şartlar da çalıştığını biliyorum. Onlara sözüm var, halkın polisi olduğunuz sürece, onların 3600 kadro sorununu çözeceğim. Sözüm söz. Kılıçdaroğlu sözü” diye konuştu. Asgari ücreti 1500 lira yapacağı yönündeki vaadine gelen eleştirilere sert çıkan Kılıçdaroğlu, “Koro halinde başladılar. Neymiş efendim asgari ücret 1500 lira verilir miymiş, iş verene zulümmüş. O maliye bakanına sesleniyorum. Sen ayda 1314 bin lira alırken, devlete zülüm değil de işçiye verince mi zülüm? 5 kişilik bir aile günde sadece bir çay ve simit ile gününü geçirse, 949 liradan sadece 49 lira kalıyor. Kalan bu parayla ev kirası mı ödesin, servis parası mı ödesin, okul parası mı ödesin. Sen 1500 lira verdiğin asgari ücretliye neyin zülümünden bahsediyorsun? Dedim diyorum refahı tabana yayacağım. Taşeronda çalışan işçiler. Onların da iş güvenliği hakları olsun, iş güvenceleri olsun. Yine koro halinde itiraz. Devlete yük oluyor. E zaten devlet onlara para ödüyor.” dedi. l ANTALYA / Cumhuriyet C raylı ulaşımın arttırılması gibi vaatler yer aldı. “Yaşanacak bir İstanbul” sloganıyla hazırlanan CHP seçim broşüründe, Türkiye’de en çok işsizin bulunduğu İstanbul’da “kent işçiliği” adı altında yeni istihdam alanları yaratılarak 50 bin işsize iş olanağı sağlanacağı ifade edildi. CHP ayrıca sosyal yardımları arttırarak, işsiz genç ve kadınlara yönelik projeleri geliştirme vaadinde bulunuyor. Kentsel dönüşümlerde “kamuhalk” ortaklığı kurularak, proje alanında yaşayanlara kentsel dönüşüm projesi tamamlandıktan sonra da aynı yerde barınma olanağı sağlanacak. Ayrıca Kuzey Ormanları başta olmak üzere, yeşil alanların peşkeş çe kilmesine son verilmesi, yapılacak yatırımların ulaşım doğrultusunda gerçekleştirilmesi, hava kirliliği, içme suyu kriterlerinde Avrupa Birliği standartlarının uygulanması ve kentsel planlamada sivil toplum örgütleri, meslek odalarıyla işbirliği yapılması gibi tahakkümler açıklandı. l ANKARA / Cumhuriyet DP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen HDP mitingindeki konuşmasında, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kaldırmak isterken dine karşı bir duruş sergilemediklerini söyledi. Demirtaş, “Biz dine karşı değiliz, senin dini alet etmene karşıyız. Çocuklarımıza din eğitimi de vermek istiyoruz. Ama zorunlu tek bir mezhebin dinini herkese anlatamazsın” diye konuştu. Demirtaş, Diyanet İşleri Başkanlığı yerine geçen bir kurum oluşturacaklarını belirterek, “Dini yaymak dini anlatmak değil amaçları, halkı baskı altında tutmak Allah’la dinle kitapla dinle inançla halkı teslim almak. Diyanetin temel görevi budur. Biz Demirtaş bu nedenle diyoruz ki, ‘böyle bir kurumu kaldıracağız, inanç hizmetleri başkanlığı kuracağız” ifadelerini kullandı. Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: “Herkes artık yüreğinden hissediyor ki halklararası, kimliklerarası, inançlararası, Ortadoğu genelindeki barbarlık, vahşet ortamında bütün ezilenler arası birliği sağlamış tek parti biziz. Ortadoğu’daki vahşet ve gözyaşının içerisinde bir umut olarak, bir heyecan olarak geleceğe dair halkların tek kurtuluş umudu olarak HDP yükseliyor.” l PARİS / AA ‘O şovmen gazetelerle politika oluşturmayın’ eni Şafak yazarı İbrahim Tenekeci, Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü görevinden ayrıldıktan sonra Yeni Şafak’ta yazmaya başlayan Kemal Öztürk’ün medyayla ilgili “Bizim mahallede yeni yazarlar peydahlandı; iktidarı eleştirenleri hedef yapıyorlar” eleştirisine köşesinden destek verdi. Tenekeci “İnsanın Çelişkisi” başlıklı yazısında, “Kemal Bey’in yazısının yanına, hakkaniyetli kardeşlerimizden Ali Aktaş’ın şu cümlesini de koyalım: Ey dindarlar! Güneş, Takvim ve benzeri şovmen gazetelerin haberleriyle politika oluşturmayınız” ifadelerini kullandı. İbrahim Tenekeci köşesinde şunları yazdı: “Politika bahsine verebileceğimiz birçok örnek var. Onlardan biri de, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın geçenlerde yaptığı bir açıklama. Şöyle dediler: “Türkiye, vatandaşına kumpas kurmaktan çekinmeyen bir zihniyet tarafından yönetilmektedir.” Son yazımızın başlığını hatırlatmakla yetinelim: ‘Yapan, yaptınız diyendir.’ l Haber Merkezi ‘Yabancılara yönelik düşmanlık oluşuyor’ nun Suriyeliler olduğunu görürsünüz. Bu şikâyetler baHP Mersin Milletvekili sit bir yabancı huzursuzluğu adayı, eski Kültür Baolarak algılanmamalı. Durukanı Fikri Sağlar, Suriyeli sı mun yabancı düşmanlığına ğınmacıların Mersin’in ekodönüşmesi an meselesi. nomik ve sosyal yaşamında Suriyeli göçmenlerin “kaosa” neden olduğunu be Mersin’in ekonomik ve soslirterek “Önceleri insanlık yal yaşamındaki dengeleri adına savaştan kaaltüst ettiğini, buçanlara kucak açanna rağmen AKP iklar şimdi, ekmekletidarının Suriyeliri ve canlarının tehlere olağanüstü kolikede olduğu gelaylıklar tanıdığırekçesiyle açıkça, nı kaydeden Sağlar, Suriyelileri isteme“Sığınmacılara sağdiklerini belirtiyorlanan iş yapma kolar. Durumun yalaylığı, kayıtdışına bancı düşmanlığıgöz yumma anlayına dönüşmesi an Fikri Sağlar şı, haksız rekabeti meselesi” uyarısıngetirmiştir. İşyeri açda bulundu. Fikri Sağlar, se mada olağanüstü ayrıcalıkçim çalışmaları kapsamınları vardır. da Mersin’in bütün ilçelerini Bu avantajlarla Mersin’in gezdiğini, bu gezilerde Mergelişen bölgelerinde peşi sısinlilerin en çok şikâyetçi ra işyerleri açmaktalar. Hüoldukları konuların başınkümet Suriyelilere çalışma da, Suriyeli sığınmacılardan hakkını da tanıdı. Bu nedenkaynaklanan sıkıntıların le Mersin’de işsiz sayısı Türgeldiğini söyledi. Mersin’de kiye ortalamasının üzerine yaklaşık 250 bin Suriyeli sı çıktı. İşi olanlar ise düşük ğınmacı olduğunu vugulaücretle çalışan Suriyeliler yan Sağlar, “Mersin sokaknedeni ile kazançlarının yalarında dolaştığınızda size rısını kaybettiler.” en çok şikâyet edilen konul MERSİN/Cumhuriyet ABİDİN YAĞMUR ‘Bel altından vurarak İzmir’i alamazsınız’ AKP’nin 12 yılda 28 milyar yatırım yaptığını öne sürdü. zmir Büyükşehir Bele“Bu para nereye harcandı” diye Başkanı Aziz Kocadiye soran Kocaoğlu, “Devoğlu, AKP’nin seçim dönem let İstatistik Kurumu’nun ralerinde kentte farklı rakamkamları ortada. AKP 12 yıllar vererek açıkladığı projeda İzmir’e sadece 7 milyar leri eleştirdi. “Projelerin ralira harcadı” dedi. kamsal büyüklüğü, yapıldığı Veysel Eroğlu’nun İzanlamına gelmiyor” mir Körfezi’ni tediyen Kocaoğlu, hümizleyeceklerini kümetten İzmir’e söylemesine karyaptığını söylediği şın İzmir Büyükşe28 milyar TL’lik yahir Belediyesi’nin tırımın açıklanma3 yıldır Ulaştırma sını istedi. KocaoğBakanlığı’yla ortak lu, “Seçimden seçiçalışma yürütüğüme gelip vaat edip nü anımsatarak, yegitmekle olmaz. rel seçimde İzmir’in 35 projenin en az Aziz Kocaoğlu hedefe konulduğu30’una başlanması nu söyledi. ve bir kısmının sonuçlanmaKocaoğlu, “AKP tarafınsı gerekirdi. Elimizde o prodan İzmir’in mutlaka alınjelerden ne var? Ak’a ‘kara’ ması gayreti var. Seçimden demekle, bel altından vurseçime gelip vaat edip gitmakla, devlet olanaklarını mekle olmaz. 35 projenin en kullanmakla olmaz. Çalışaaz 30’una başlanması ve bir rak olur. Gelin çalışın” diye kısmının sonuçlanması gekonuştu. rekirdi. Elimizde o projelerAKP’nin İzmir’den milletden ne var?  2011 yılında suvekili adayı gösterdiği Ornulan projelerden şimdiye man ve Su İşleri Bakanı kadar hangisi yapıldı? Yeni Veysel Eroğlu, seçim sürebir seçim dönemine girdik” cinde birçok kez Büyükşediye konuştu. hir Belediyesi’ni eleştirerek, l İZMİR /Cumhuriyet EMRE DÖKER Y C İ Gazeteciler basın özgürlüğünü konuşacak ünya Basın Özgürlüğü günü kapsamında Şişli’de yarın düzenlenecek panelle Türkiye’deki basın özgürlüğü ele alınacak. Panele, gazeteciler Çiğdem Anad, Can Ataklı, Barış Yarkadaş, Barış Pehlivan ve Pelin Batu katılacak. Harbiye’deki Divan Otel’de gerçekleşecek “Türkiye’de Basın Özgürlüğü” panelinin açılış konuşmasını Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü yapacak. Panelde Anad, Ataklı, Yarkadaş, Pehlivan ve Batu, basın emekçilerinin karşılaştığı sorunları farklı bakış açılarıyla ele alacaklar. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün yayınladığı 2015 Basın Özgürlüğü endeksine göre, Türkiye 180 ülke arasında 149. sırada yer alıyor. l İSTANBUL / Cumhuriyet D C M Y B