Katalog

Pazar 3 Mayıs 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK 14 Batman ve Diyarbakır’a giden Cumhurbaşkanı, haklarını arayan işçilere “nankörlük yapmayın” dedi, kendisini karşılamayan DBP’li belediyeleri ‘dağdan emir almakla’ suçladı umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Batman ve Diyarbakır mitiglerinde çözüm sürecinde silahları bırakma çağrısı yaparak “Elinden silahı bırakmayan, silahların gölgesinde particilik oynamaktan vazgeçmeyenlerin çözüm sürecini eleştirme hakları yoktur. Bu konuda siyasi irade ve devletin kurumları üzerlerine düşenleri yapmıştır. Artık sıra silahları gömüp üzerine beton dökmeye geldi” dedi. Erdoğan, Batman Adalet Caddesi’nde MAHMUT düzenlenen mitingORAL de kendisini karşılamaya gelmeyen DBP’li Batman Belediyesi’ni eleştirdi. Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kaldıracağını söyleyen HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’a sert çıkan Erdoğan, “Hale bak. Diyanet” kaldıracak. Niye? Çünkü bunların dinle işi yok. İşte bakıyoruz. Kaldıracağız dedikleri Diyanet, şu anda ‘Qura’na Piroz a Kurdi’ adıyla İşçilere azar sürece ayar kişi toplanıyorsunuz böyle bir adım atıyorsunuz” dedi. İşçilerden Akın Atalay, ocak ayından itibaren kadrolarının alınaAkın Atalay rak asgari ücrete mahkum edildiklerini söyledi. Atalay, “Elimizde durumumuzu anlatan bir mektup vardı. Bunu da korumalara verdik. Sadece, ‘Başkan TPIC işçisine sahip çık’’ sloganı attık. Protesto hareketinde bulunmadık” dedi. kiyor. Bir oyuna geldik, bir daha aynı oyunlara gelmeyelim” dedi. Çocuklara isim verilmesinden yerleşim yerlerinin adlarına yasaklarını kaldırdıklarını ifade eden Erdoğan, “İşte bunun için ben ‘ülkemizde artık bir Kürt sorunu yoktur’ diyorum. Niye? Kürt vatandaşımın sorunu vardır, o sorunlarla da zaten ilgileniyoruz. Ama şu gerçeği artık kabul etmek lazım. Devletin vatandaşları arasında etnik kökene, inanç grubuna veya başka herhangi bir kritere göre ayrımcılık yapılan dönem kapanmıştır. Şahsımı Çözüm Süreci’ni bitirmekle itham edenler, bugüne kadar sözlerini tutmayarak bu sürece en çok zararı vermiş olanlardır” dedi. DBP’li belediyelerin kendisine karşılamaya gelmemesini eleştiren Erdoğan, “Dağdan emir aldıkları için bu ülkenin sistemi içerisinde değiller. Bunlar sistemin dışındalar ve nezaket kuralları diye bir şey bunlarda söz konusu değil. İstiyorlar ki bölge geri kalsın Niye işadamları buraya yatırım yapmıyor. Onun için de bölgede baskı iklimini, tehdit ortamını devam ettirme gayretindeler. Siyasi irade ve devlet bugüne kadar çözüm sürecinde, üzerine düşenleri sonuna kadar yaptı mı? Yaptı. Peki bu süreçte bölücü örgüt ve onun güdümündeki parti verdikleri sözleri tuttu mu? Örgüt silah bırakacaktı, bıraktı mı?” dedi. DİYARBAKIR’DAN İZLENİMLER MURAT SABUNCU Erdoğan eskidi Kürtleri kaybediyor umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını izlemek için Diyarbakır’dayım. Sabah saatlerinden itibaren alınan olağanüstü güvenlik önlemleri altındaki şehirde insanlarla konuşuyorum. Herkeste bir beklenti. “Kürt sorunu yoktur, ne sorunuymuş, devlette görev mi almıyorlar, siyaset mi yapmıyorlar” diye konuşan Erdoğan’dan “barış ateşini yeniden yakacak bir konuşma” bekliyorlar..Konuşma öncesi bölgede konuştuğum insanlar birkaç noktanın altını çiziyor: Kobane İŞİD kuşatması altındayken orayı görmemezlikten gelen tavrı... Ardından AKP’nin bölgedeki aday listelerinin “çözüme yakın az sayıda isme yer vermesi.” Kürt sorunu yoktur söyleminin tüm bunların üstüne tuz biber ektiğini söylüyorlar. Bölgede ağırlığı olan bir isim “Erdoğan Kürtleri kaybediyor” dedi. Ve Erdoğan’ın Diyarbakır konuşması. Bugüne kadarki en düşük katılımlı ve çoşkusu en az olan. Erdoğan konuşmasında hep dünde: OHAL’i kaldıran, Sarıkamış’ta, Çanakkale’de beraber savaşan, etle tırnak gibi iç içe geçmiş, Kürt kardeşim, Zaza kardeşim... Ya yarınlar? Erdoğan “Silahların gölgesinde particilik oynayanların çözüm sürecini eleştirme hakkı yoktur. Artık silahları gömüp üstüne beton dökme vakti geldi. Bunları yapmayanların ne bize, ne millete, ne devlete söz etmeye hakkı yoktur”diyor. Bir süre önce Dolmabahçe’de hükümet ile Kürt Hareketi’nin ortak açıklamasını eleştiren, masayı yıkan kendi değil gibi. O gün konuşulanlar uygulanmaya başlasaydı PKK Kongresi baharda toplanıp silahlara veda kararı alacaktı. Erdoğan’ın buradaki tavrı ülkeyi yeniden riskli bir alana soktu. Erdoğan 2005’te aynı meydanda yaptığı konuşmayla Kürt sorununda yeni bir dönemi başlatmıştı. Aradan geçen 10 yılda Erdoğan Kürt söyleminde eskide kaldı. Dinsel göndermeleri yoğun konuşmasında “milliyetçi vurgular da” dikkat çekiciydi. Diyarbakır’da miting sonrası insanlar sessizce ve barış konusunda endişeleri artmış olarak ayrıldı. Not defterime aşağıdaki kayıtlar da düştü: Erdoğan’ın Diyarbakır’daki konuşmasını izlemek için İstasyon Caddesi’nde yürüyorum. Temsilcimiz Mahmut Oral ile erken buluşuyoruz; hem kalabalığa fazla kalmayalım hem gelenlerle sohbet edelim diye. Erdoğan’ın daha önce burada yaptığı mitingleri de bildiğimiz için 1.5 saat önce gelişimiz bile “geç” aslında. Ama şaşırıyoruz. Alana giden yollar; Bağlar girişi, Balık C C Asgari ücrete mahkum edildik atman’daki konuşması sırasında kadro isteyen TPAO işçilerinin slogan atması üzerine sinirlenen Erdoğan, “Arkadaşlar bakınız, şu yaptığınız şeyler çok yanlış. Yani bir yerde çalışıyorsunuz, nankörlük yapmayın. Bir imkan sizlere tanınmış, oralarda çalışıyorsunuz ve Sayın Başbakanımız da özellikle açıklamaları yaptı, bu açıklamaları da takip edeceksiniz. İnşallah seçimden sonra da bunların adımları zaten atılacaktır. Provoke etmeyin. 2030 Kürtçe Kur’an mealini yayınladı” diyerek, elindeki Kürtçe Kur’an mealini vatandaşlara gösterdi. Demirtaş’a eleştirilerini sürdürden Erdoğan, “Dağlardaki kamplarda işte elimize geçen belgeler, bunlar Zerdüşt dininin eğitimini veriyorlar. Bunları çok iyi tanımamız, çok iyi bilmemiz gerekiyor ve bunları da benim Kürt kardeşlerime iyi anlatmamız gereErdoğan’ın Diyarbakır ve Batman’daki ziyaretleri için yoğun güvenlik önlemleri alındı. Erdoğan’ın konvoyuna, zafer işareti yapan kadın darp edilerek gözaltına alındı. B Silah bırakmadılar çılar istikameti, Ofis tarafı boş. Diyarbakır’ı bilmeyenler için şöyle özetleyeyim Erdoğan’ın bu alanda yaptığı konuşmalarda tüm bu alanlar dolardı. Erdoğan alana 1 saat gecikmeli olarak geldi ama o alanlar boş kaldı. Erdoğan’ın buradaki en az katılımlı konuşması oldu bu. Polise göre alanda yaklaşık 12 bin kişi vardı. Azlık kadar çoşku da düşüktü. Ön sıralarda eline yazılı olarak verilmiş slogan ve şiirleri kalabalığa okutup, çoşturmaya çalışan genç bir adam sık sık yazıyı okuyamayıp gülüşmelere neden oldu. “Çoşkuyu vermek” sahnedeki sunucuya kaldı ki o da fazla başarılı olamadı. Kürtçe Kuran İstediğin yerde kutlayamazsın erede terör olayı olsa, al“N tından bunlar çıkıyor” diyen Erdoğan, 6 7 Ekim olaylarını “Tarafsız cumhurbaşkanı” na iki bakan eşlik ediyordu. Kendisi de Diyarbakırlı olan Mehdi Eker, Erdoğan’dan önce sahneye çıkıp kendisinin üç dönemi dolduğu için bundan sonraki adaylara destek istedi. Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da AKP’nin Diyarbakır birinci sıra adayı olarak Erdoğan ile birlikte alandaydı kısa bir konuşma da o yaptı. Erdoğan konuşmasında en çok adını vermeden Selahattin Demirtaş’a ve HDP’ye yüklendi. Erdoğan elinde Diyanet’in Kürtçe bastırdığı Kuranı Kerim’i de göstererek, “Diyanet’i kaldıracaklarmış, İmam Hatip’i kapatacaklarmış, Kürtlerin yegane temsilcileri bunlarmış” dediğinde alanda bir grup “yuh” diye bağırdı. Erdoğan bunun üzerine “Bu yuhlar güzel de bu yuhların demokraside asıl atılması yer belli değil mi?” dedi. Erdoğan aldığı kararla kendini karşılamayan Diyarbakır Belediye Başkanı Gülten Kışanak’ı da eleştirdi. Kadınların olduğu kısımdan Erdoğan’a dik dur eğilme sloganları gelince Erdoğan şunları söyledi: “Bak hanımlar ne diyor. Allah’tan başkasından korkmayız. Bak şimdi burada dana gibi yürek var.” Erdoğan ardından sözü işadamlarının korkularına getirdi: Neden işsizlik buralarda fazla. İşadamı buraya gelip yatırım yapamıyor. Çekiniyor, korkuyor. Bunlarda insaf yok. Bunlar, okulları, kütüphaneleri, camileri yakıyorlar. Çıkmış Diyanet’i kaldıracağız diyor. Benim Kürt kardeşim, Zaza kardeşim dindardır. AKP propagandası anımsatarak, “1 Mayıs’ı tatil ilan eden biziz. Ana muhalefet yapmadı, ya biz yaptık ve bunu biz yaptığımız halde, Türkiye’de en büyük sendikalar farklı illerde kutlama yaptılar. Bunlar kalktılar, yine İstanbul’u karıştırmak istediler. Bazıları çıkıyor ‘İstediğimiz yerde yaparız’, yapamazsın, istediğin yerde yapamazsın” diye konuştu. ‘Yuh’ güzel de... T Her partiye eşit mesafedeyim üm siyasi partilere eşit mesafede olduğunu savunan Erdoğan, “tüm siyasi partilerimizden ülkenin geleceğine yönelik projeler üretmelerini istiyorum. 400 milletvekilini kim alırsa alsın, bir adım atalım. Doğrudan milletin oylarıyla işbaşına gelmiş bir Cumhurbaşkanı olarak benim de görüşlerimin, tekliflerimin olması tabiidir” diye konuştu. Dana gibi yürek var H Valiliği’ini ziDevletin parasıyla Diyarbakır yaretinin ardından İstasMeydanı’nda halka seslenen meydanlardayım yon Erdoğan’ın konuşmasında İslam DP Eşbaşkanı Demirtaş’ı eleştiren Erdoğan, “Beyefendi rahatsız oluyor. ‘Cumhurbaşkanı meydanlara kimin parasıyla çıkıyor’ diyor. Devletin parasıyla çıkıyorum. Benim yasal hakkım. Yüzde 52 oyla buraya geldim. Sen yüzde 52’yi alsaydın sana da ben saygı duyardım ama sen saygısızlık yapıyorsun. Bu benim yasal hakkım. Cumhurun başı olarak buraya çıkıyorum. Yüzde 52’nin oyunu alarak buraya çıktım. Bu beyefendi de adaydı. Sen yüzde 52 alsaydım. Geçen gün baktık ki ağabeyi de dağlardaymış” dedi. Silahları betona gömün şunuz, Zaza oluşunuz, Boşnak’ı ile, Gürcü’sü ile, Romanıyla vs... beni hiç biri ilgilendirmiyor. Yaratılan yaratandan ötürü sevdim. Birileri ‘Kürtlerin yegana temsilcisi biziz’ diyor. Bu yuhlar güzel de bu yuhların demokraside asıl atılması yer belli değil mi?” dedi. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak’ın kendisini karşılamaya gelmemesini eleştiren Erdoğan, “Yüzde 52 oy almışsın. Belediye başkanı gelip karşılamaz mı? Meğerse bunlar Kandil’den talimat almışlar. Cumhurbaşkanı tarafsızlığını yitirdi, onun için karşılamaya gitmeyeceksiniz. Ben her partiye eşit mesafedeyim. Gönlümde bir parti var, o ayrı. Ben tarafım, milletin tarafındayım. Tabii hanımefendi gelmeyince, belediyeyi ziyaret edemedim. Bunu bilmenizi istiyorum ki istismarı olmasın” dedi. Çözüm sürecinde silahların bırakılması çağrısı yapan Erdoğan, “Elinden silahı bırakmayan, silahların gölgesinde particilik oynamaktan vazgeçmeyenlerin çözüm sürecini eleştirme hakları yoktur. Bu konuda siyasi irade ve devletin kurumları üzerlerine düşenleri yapmıştır. Artık sıra silahları gömüp üzerine beton dökmeye geldi. Çözüm sürecinin samimiyet göstergesi işte bu adımdır” dedi. Alan boştu vurgusu dikkat çekti. “1376 yıldır bu mübarek beldenin üzerinden ezan sesi eksik olmadı. Fethinden bu yana Diyarbakır’da coğrafyamızda İslam’ın bayraktarlığını yaptı. Sarıkamış’ta Çanakkale’de bu ülkenin tüm evlatları birlikte mücadele verdi. Cumhuriyet döneminde etle tırnak gibi iç içe geçmiş bu ülkenin her insanının kılık kıyafetinden, etnik kökeninden, inancından dolayı ayrımcılığa maruz kaldığı oldu. Terör örgütünün vahşeti bölge insanını iki ateş arasında bıraktı. Şuna dikkatinizi çekmek istiyorum. Sizin Kürt olu Samimiyet göstergesi Gönlündeki parti Kan damlayan musluklar değiştirildi V an Su ve Kanalizasyon İdaresi (VASKİ) tarafından su israfına dikkat çekmek için kentin çeşitli yerlerine asılan kan damlayan muslukların yeraldığı “Önleminizi alın”, “Bir gün bitecek”, “Bir gün her şey”, “Sahip çıkmazsanız uzak değil” yazılı afişler büyük tartışma yaratmıştı. AKP Van Milletvekili Burhan Kayatürk, afişlerin halk tarafından tehdit olarak algılandığını savunmuştu. Tartışma konusu olan kan akan musluk billboardları dün kaldırıldı. Afişler, musluktan damlayan suyu içmeye çalışan bir çocuk fotoğrafının yeraldığı afişlerle değiştirildi. “Bir gün tükenebileceğinin farkında mısınız?”, “Su sadece bizim değil bütün canlıların”, “Her şey elimizde”, “Bir gün her şey sudan ucuz olacak. Önlemimizi alalım tasarruflu kullanalım”, “Dünya su ile güzeldir. Suyumuzu koruyalım” yazılı afişler billboardlara asıldı. lVAN/ Cumhuriyet Erdoğan’ın ziyareti öncesi Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde temizlik yapıldı. Birçok yere Türkçe ve Kürtçe afişler asıldı. Belediyeler karşılamadı umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Batman ve Diyarbakır’a yaptığı ziyaretlerde DBP’li belediye eşbaşkanları tarafından karşılanmadı. Ayrıca Erdoğan’ın belediyeleri ziyaret etme talebine de olumsuz yanıt verildi. Demokratik Bölgeler Partisi’nden (DBP) yapılan C yazılı açıklamada “Kürt sorum yoktur, bunu söylemek, bölücülük ve ayrımcılıktır”,“Ortada masa falan yok, ortada masa olması demek devletin çöküşü demektir” sözleri nedeniyle Erdoğan’ın DBP’li belediye başkanları tarafından protesto edildiği belirtildi. C M Y B