Katalog

Perşembe 9 Nisan 2015 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: EBRU ADALI Fitch: En büyük risk Türk şirketlerinde redi derecelendirme kuruluşu Fitch, “Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi’nde kur gerilimi senaryosunda en fazla risk Türk şirketlerinde. Türk şirketleri göreceli yüksek döviz borçları ve düşük hedgeleri ile risk altında” uyarısında bulundu. Fitch’in değerlendirmesinde, “Gelişmekte olan piyasaların 2015 yılında karşılaşabileceği ana makro riskler arasında büyümenin yavaş haber 9 K laması ve döviz kurlarında volatilite görülmesi yer alıyor. Ayrıca Avro Bölgesi’nde 2015’te deflasyon potansiyeli varlığını sürdürebilir. Türk şirketleri, göreceli yüksek döviz borçları ve düşük hedgeleri dolayısıyla döviz kuru gerilimlerinden kaynaklanan senaryoda en büyük riski taşıyor” denildi. Genel olarak gelişen piyasalarda finansal sıkıntının yayılması ihtimalinin ise düşük olduğunu belirten Fitch, “Bunda geçen 10 yılda kredi temellerinin iyileşme göstermesi etkili oldu. Avrupa genelinde kademeli olarak gelişme gösteren ekonomik koşullar, nakit akışlarının güçlenmesine yardımcı olabilir ve 2015’te bölgenin şirket tahvili ihraç edenleri arasında kaldıracı ılımlı şekilde düşürebilir. Ancak makro riskler önem arz etmeyi sürdürüyor ve özellikle pek çok ülkenin maliyetleri düşürdüğü şu dö nemde ekonomik toparlanmadaki gecikme düşük kredi notuna sahip şirketlere darbe vurabilir” değerlendirmesinde bulundu. Fitch, Avrupa’daki parasal genişlemenin deflasyonun sürmesi riskini azalttığını, şirketlerin buna rağmen önümüzdeki dönemde daha düşük talep, daha yüksek faiz oranları ve artan borç yükü ile karşılaşabileceği uyarısında da bulundu. l Ekonomi Servisi Hamdi Topçu amdi Topçu’nun Türk de Arzu Akalın’dı. Akalın KuHava Yolları Yönetim rumsal Yönetim Komitesi BaşKurulu Başkanlığı’ndan istifası kanı olarak göreve başlarken, ve ardından AKP’den milletve Aycı Denetimden Sorumlu Kokilliği adayı olmaması soru işa mite Üyesi oldu. Yolsuzluk soruşturmaretlerini beraberinde getirdi. sıyla gündeminden düşmeTopçu’nun yerine adı 17 Arayen TÜRGEV’i bilmeyen kallık yolsuzluk operasyonunda madı. Kamuoyu İlker tapelerde geçen ve Bilal Aycı’nın ismini de 17Erdoğan’a yakınlığıyla 25 Aralık yolsuzluk idtanınan İlker Aycı’nın dialarında sıkça duyatanması, TÜRGEV Başdu. Bilal Erdoğan’a kanı Arzu Akalın’ın yakınlığıyla bilinen THY’de önemli bir unAycı’nın ismi polis fezvana kavuşması bu tarAYKUT KÜÇÜKKAYA lekesinde geçiyordu. tışmayı daha da alevlenİddia, “orman arazisindiriyor. de usulsüz maden işleBu iş bugün bitmeli tilmesi para aklandığı”ydı. Ancak biz Aycı’nın ismini en çok 17 Aralık ve Hamdi Topçu deyince aklımıza hemen sosyal Etiler’deki Polis Okulu arazimedya aracılığıyla kamuoyuna sine ilişkin rant iddialarında yansıyan bir telefon görüşmesi duyduk. Milyar dolarlık arazigeliyor. Dinlemeye takılan tele nin Bilal Erdoğan’ın ve Yasin El Kadı’nın da katıldığı otel fonda Topçu’nun sesi yok, adı toplantılarında arazi üzerine var. Ama konuşanlar, konuşuyapılacak projenin maketi bilanlar yenilir yutulur cinsten le hazırdı. değil. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen konuşmadan bahsediyoruz. Kayıtta dönemin İstanbul THY’den milletvekilliği için Cumhuriyet Başsavcı Vekili ayrılmadığını söyleyen HamZekeriya Öz’ün 17 Aralık opedi Topçu’nun yerine kamurasyonunun içerisinde olduoyunda tartışma yaratağunu söyleyen Başbakan’ın, cak bir isim getirildi. YıllarıTopçu’nun Öz’le operasyonu nı bu kuruma veren THY Gekonuşarak “Arkadaş bu işi bunel Müdürü Temel Kotil’i bigün bitirmen lazım” dediği idle geçen Aycı’nın hızlı yükdia ediliyordu. Kayda göre Biselişi neyi ve kimi işaret edilal Erdoğan’ın, Topçu’yla Öz yor? Topçu, Yönetim Kuruarasındaki ilişkiyi sorması üzelu Başkanlığı’nı bıraktıktan rine Başbakan’ın, Topçu’nun sonra, “CumhurbaşkanımıÖz’le hukuku olduğunu söylezın ayrılık kararıyla ilgili ne diği öne sürülüyordu. düşündüğü hakkında bilgim Konuşmanın üzerinden yok. Kendisiyle görüşmeuzunca süre geçti. Bu süreçte dik. Takdir böyle. Şirket hiç1725 Aralık yolsuzluk soruşbir şaibe ve yolsuzluk olaturmasının üzeri örtüldü. İşyıyla anılmadı” açıklamasını te tam bu dönemde THY Yöneyaptı. Bu açıklama bile başlı tim Kurulu’na iki önemli isim başına hem Erdoğan’a hem atandı. Biri Başbakanlık Yatıkamuoyuna bir mesaj nitelirım ve Destek Ajansı Başkanlıği taşımıyor mu? ğı yapan İlker Aycı’ydı. Diğeri H Topçu’ya 17 Aralık cezası Mehmet Cengiz Akkuyu’da kurulacak nükleer santral için 20 milyar dolar harcanacak. Akkuyu ihalesi de Cengiz İnşaat’ın ersin’de Rusya’nın yapımını üstlendiği Akkuyu Nükleer Santrali’nin denizhidroteknik yapılarının anahtar teslimi projelendirilmesi ve inşası ihalesini Cengiz İnşaat kazandı. İhale konusu işler arasında Akkuyu Nükleer Santrali’nin limanı ve diğer hidroteknik yapılarının projelendirilmesi ve inşası bulunuyor. Akkuyu’ya yapılacak toplam maliyeti 20 milyar dolarlık santralin kurulu kapasitesi 4,800 MW olacak. İhaleye, Cengiz İnşaat’ın yanısıra Özaltın İnşaat, Tek M Yolsuzluk yok fen İnşaat ve Tesisat AŞ, STFAMakyolRönesans Konsorsiyumu, Nurol İnşaat ve Ticaret, Limak İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ, Kolin İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret AŞ, IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret ve Doğuş İnşaat ve Ticaret AŞ de katılmıştı. Cengiz İnşaat’ın sahibi, Cengiz Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Cengiz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla tanınıyor. 17 25 Aralık yolsuzluk operasyonları sırasında telefon dinlemelerine takı lan Mehmet Cengiz, küfürlü sözlerin yer aldığı tapelerle gündeme gelmişti. İhaleyle ilgili olarak AA’nın sorularını yanıtlayan Cengiz, “Oldukça rekabetçi bir fiyat verdik. Çok rekabet yaptırdılar. 23 ihale yaptılar” dedi. İhale kapsamında işlerin yetiştirilme süresiyle ilgili bir sıkıntıları olmadığını söyleyen Cengiz, “İşi önce bitirsek bile her durumda 3 yıl boyunca orada kalacağız, 3 yıl boyunca ekiplerimiz orada çalışma yapacak” dedi. l Ekonomi Servisi Sanayide bu yıl güçlü toparlanma zor görünüyor 130 120 110 100 Tapelere yansıyan görüşme: Zekeriya Öz için Topçu’ya gidin İnternete düşen tapelerde, Tayyip Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan’dan THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu aracılığla Savcı Zekeriya Öz’e ulaşarak kendisinden yardım istediği öne sürülüyor. Bilal Erdoğan: Tamam Tayyip Erdoğan: Gerekirse, yani onunla da bu işi konuşarak, “arkadaş bu işi bugün bitirmen lazım” ona bunu desin. Bilal Erdoğan: Tamam babacım ama işte o da demekki bunlarla çalışıyor. Tayyip Erdoğan: O onlardan zaten canım. Bilal Erdoğan: Şimdi Hamdi beyin yanından çıktım, akşam 6’da görüşecekler. Tayyip Erdoğan: 6 geç olur, 6’da işi bitirmiş olur. Bilal Erdoğan: Telefonda haberim yok demiş, haberi yokmuş bir de dosya doluymuş. Tayyip Erdoğan: Yalan söylüyor tabi ya, hem haberim yok diyor hem dosya dolu diyor, nasıl oluyor bi iş. 90 HP uzun yıllar arayla milletvekili listelerinin belirlenmesinde ağırlığı önseçimlere yöneltince, CHP adına moral değerlerini yükseltmekle kalmadı, iktidarlarının iyice raydan çıkardığı demokrasimizin yeniden derlenip toparlanabilmesi yolunda bir ışık yaktı... Uzun yıllar iktidardan uzak kalışın parti örgütlerinde yarattığı sadece moral değerler değil örgütlülük kopukluğunda önseçimlerin gerçekten bir yeniden hareketlenme, toparlanma etkisi yaptığı yadsınamaz. Önseçim sonuçlarına yansıyan ayağında bağını koparmayanlarla çalışanların, oy kullananlar ve seçilenler olarak kazançlı çıkmaları var... AKP’nin, iktidarlarının 13 yıllık hoyrat mezhep ayrımcılığında, CHP’ye sığınmış Alevilerin önseçim listelerinde anlamlı oransal başarıları eşyanın tabiatından gelen bir sonuç. CHP merkezinde hazırlanan listelerde kadın adaylar öncelikle, toplumsal ötekileştirilmişlerden seçmelerle oluşturulan listelerde seçim kazanabilecekler sonuç listelerinde olabildiğince öncekileri de gözeten, dengeli, demokratik, en azından son dönemlerin parti içinde küskünler yaratmama babında, olumlu bir sonuca ulaşıldığı söylenebilir. İki zıtlar MHP ve HDP’nin listelerinin hazırlanmasında, hiç de demokratik kriterlere uyulabilmesi söz konusu olamayacak örgüt yapılanmalarında, kendi partilerinin seçim şansını artırabilme kriterleri ile dengeler gözetilmesinde olabildiği kadar özenli davranıldığı sonucu çıkabiliyor... İllerin gerçeklerine göre, daha çok oy çıkaracakları iller ayrımı yanında, başka partilerden oy taşıyabilecek adaylar, kılı kırk yarılmış... Bu çok kritik seçimin rüzgârlarında kadınlar, toplumsal ötekileştirilenler ve azınlıklardan da adayların vitrine alınmaları atlanmamış... HHH AKP’de bana göre kamuoyuna yansımayan en önemli kriter, 13 yıllık iktidarları ortaklığında, yolları ayrılanlarla işi bitenler, alternatif muhalefet yapabileceklerin tasfiyesine gösterilen özen olabilir. Değişim, yenilenme olarak pazarlanan iktidar otoritesine karşı durabileceklerin tasfiyesinde dillendirilen sadece cemaat, paralel operasyonu olsa da çok işlevsel olan başka kriterler de var.. AKP yandaş kadrolarının değerlendirmeleriyle sonuçta Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Davutoğlu’nun iradelerinden çıkma, başkanlığın önünü açacak ortak çok büyük çapta yenilenmiş listede, diğer partilerde olduğu üzere kadın ve ötekilerin temsillerine vitrinde gözetilen aynı özen söz konusu... Sonuçta bu çok kritik seçimin sonucu için, demokrasimiz, dahası rejimimizin geleceği için çok değişken olasılıklarda çok bilinmeyenler hâlâ ağır basıyor olsa da toplam sayısal verilerde kadın ve toplumsal ötekileştirilmişlerden, azınlıklardan temsilin yükseleceğini söyleyebiliyoruz... Ötekiler, kadınlar ve farklı alt kimliklerden güçlü temsilciler yeni Meclis vitrininde ağırlık kazanacaklar... Kuşkusuz dönemin ruhuna uygun seçim rekabetinde kaçınılmaz olarak ortaya çıkan bu temsilde anlamlı vitrin sevindirici. Ancak kadınlar ve ötekiler üzerinden siyaset rüzgârlarında vitrinin zenginleşmesi, süslenmesinin “Kadın, ötekiler üzerinden siyaset yapmak, hakların içini doldurmayınca, kimliklerin sömürülmesi gibi...” çok tehlikeli sonuçları da var... İngiltere’de, Fransa’da, Almanya’da 1980’ler sonrası kadın üzerinden yapılan sözde eşitlikçi siyaset, sadece Meclis değil tüm kamu alanlarında kadınların sayısal varlığını patlatırken küresel ideolojik siyasetin ayrımcı yapılanmasındaki kirlenme ile atbaşı, ötekileştirilenler kitlesel olarak çok ağır haklar kaybettiler... Bizde söz konusu insan hakları, kadın hakları ötekileştirilenlerin haklarından kayıplar, en ağır sonuçları ile, söylemde onları en çok sömürmüş 13 yıllık iktidarları icraatları ile yaşanmadı mı? Ötekiler Vitrinde; Keşke Vekil de Olabilseler... C 1. görüşme Tayyip Erdoğan: Oğlum ben şimdi akşam Konya’dan İstanbul’a döneceğim, ondan sonra öğlen civarı tekrar Ankara’ya döneceğim, şimdi Hamdi’yi çağırın da. Bilal Erdoğan: Hangisi? Tayyip Erdoğan: Hamdi, Hamdi Bilal Erdoğan: Topçu ? Tayyip Erdoğan: Topçu Bilal Erdoğan: Tamam Tayyip Erdoğan: Zekeriya bu işin içinde, Zekeriya bu işin içinde diyorum, tamam mı? Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi şubatta yüzde 1.7 arttı. Uzmanlara göre 2015 büyümesi zayıf kalacak. anayi üretimi verileri, öncü göstergelerin işaret ettiği zayıflığa karşın beklentilerin üzerinde artsa da, verinin son dönemdeki dalgalı seyrine dikkat çeken analistler, ekonomik aktivitede güçlü bir toparlanmanın henüz başlamamış olduğunu vurguluyor. Türkiye İstatistik Kurumu’na göre, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi şubatta bir 2. görüşme S önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1 arttı. Arındırılmamış sanayi üretimi ise şubatta bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0.97 arttı. Ana sanayi grupları sınıflamasına göre, şubatta bir önceki aya göre en yüksek artış yüzde 6.6 ile dayanıklı tüketim malı imalatında gerçekleşti. Odeabank Başekonomisti İnanç Sözer, “Açıklanan veri piyasa beklentisinin aksi ne pozitif sürpriz yapsa da, beklentilerimizden biraz daha düşük artış, birinci çeyrek büyümesinin zayıf olduğuna işaret ederek 2015 büyüme tahminlerimiz üzerinde aşağı yönlü riskleri artırıyor” dedi. ING Bank Başekonomisti Muhammet Mercan, “Yurtiçi piyasalarda gözlenen dalgalanma 2015’in ilk çeyreğinde büyümenin zayıf kalmasına neden olacağını gösteriyor” dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu'na göre ise bu yıl büyüme yüzde 4'ü bulacak. l Ekonomi Servisi Fed faiz arttırımı konusunda bölündü Küresel piyasaların merakla beklediği Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) Mart ayı toplantısının tutanakları açıklandı. Buna göre Fed üyeleri Haziran’da faiz artıırımının gerekli olup olmadığı konusunda bölündüler. Şu mesajlar öne çıktı; l Birçok üye ekonomik veri, görünümün büyük olasılıkla ilk faiz artırımının Haziran’da olmasını gerektiriyor. l Diğer üyeler enerji fiyat düşüşünün, doların güçlenmesini 2015 sonuna doğru faiz artırımına işaret ettiğini savundu. l İki üye 2016’ya kadar faiz artırımı olmamasını önerdi. l İki üye Fed’in faiz artırmadan önce politika niyetlerinin sinyalini vermesi gerektiğini savundu. l Fed üyeleri orta vadeli GSYH büyüme görünümü güçlü dolar nedeniyle aşağı yönlü revize etti. C M Y B