28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 15 Nisan 2015 EDİTÖR: HAYRİ ARSLAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 5 TRT’ye ‘kedi’ davası CHP dilekçesinde reklamını ‘kedi geçiyor’ diye yayımlamayan devlet televizyonunun tüm siyasi partilere eşit davranması gerektiğini belirtti HP, “Milletçe Alkışlıyoruz” sloganıyla hazırladığı ve içinde “trafo önünden geALİCAN çen kedi” meULUDAĞ sajının yer aldığı reklam filmini yayımlamayan TRT’nin işleminin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açtı. CHP’nin reklamının “kötüleme” değil “eleştiri” içerdiği belirtilen dava dilekçesinde, “Ne iktidarın ne de iktidar partisinin eleştirilemeyeceği gibi bir yasal düzenleme ve yasak yoktur. Özellikle devlet televizyonunun ‘iktidarın sesi’ olmayı değil, tüm siyasi partilere eşit davranmayı esas alması gerekir” denildi. Davacı CHP Genel merkezi adına Ankara İdare Mahkemesi’ne yapılan başvuruyu, partinin Ankara 2. bölge adayı avukat Şenal Sarıhan yaptı. Dilekçede, TRT’nin bu reklam filmini yasaya aykırı olduğu iddiasıyla yayımlamayı reddettiği belirtildi. TRT’nin gerekçesinde “kötüleme” olarak tanımlanan sözlerin, reklam içeriğinde yer alan “Hukuka ve ekonomiye, özgürlüğe, barışa ve adalete; laikliği, demokrasiye ve cumhuriyete zulmetmek” sözleri olduğu vurgulanan dilekçede “İdare, bu tür bir zulmün hoşgörülmeyecek bir eylem olduğunu, hatta yasalarda cezai yaptırımı bulunduğunu, bu cümlede ‘zalim’le kastedilenin iktidar olduğunu, iktidarın bu nitelemelerle kötülendiği için yayına izin verilmediğini ifade etmiştir” denildi. CHP’nin dilekçesinde, reklamın kötüleme değil, eleştiri içerdiği vurgulandı. Reklamın ticari olmadığı da kaydedilen dilekçede ayrıca şunlar dile getirildi: “Anılan reklam, ‘ticari’ bir reklam değildir. Bu nedenle ticari bir reklammış gibi değerlendirilmesi ve bu kapsamdaki yönetmelik hükümleri çerçevesinde hukuksal değerlendirmeye gidilmesi olanaksızdır. Anılan reklam, bir siyasi reklamdır ve siyasi ‘rakipler’ arasındaki bir yarışın aracı olarak düzen C Halk İsyanı Sandıkta Patlar mı!.. ayatın anlamı ne senin için? Senin için o yoksul çocukların bakışlarının anlamı ne? Bunların yanıtını veremezsin... Susarsın! Laikliği çiğnersin, mezhep çatışmalarını körüklersin! Türkler, Kürtler, Lazlar... Sevenler sevmeyenler... Kin ve nefret tohumları... Baskı, şiddet, gözdağı... Türkiye hiçbir dönem böylesine ayrışmamıştı, başardın bunu. Ortadoğu bir ateş topuna dönüştü, Suriye sınırımız yol geçen hanı oldu, köktendinci terör topraklarımızda beslendi, eğitildi... Kamplar kuruldu! O ateş topu sonunda Türkiye’ye de bulaştı! Hoşnutsun değil mi? Kural tanımazlıkta üzerine yok... Astığın astık biçtiğin biçtik... Peki, senin için demokrasi ne, özgürlük, barış, kardeşlik, dayanışma?.. Seni mi desteklemek zorunda medyanın tümü! Demek öyle! Susturacaksın muhalif basını, yıldıracaksın; kendi yargını, polisini kuracaksın... Sonra? Alın size demokrasi ve özgürlük! Yüzde 10 seçim barajına vereceksin sırtını. Anayasanın ve yasaların güvencesi altında bulunan bir partiyi “terörist” olarak yaftalayıp 400 milletvekili çıkarma hayali kuracaksın... Üniversiteler suskun, emekçiler suskun! Her şey tam istediğin gibi. İkiüç gazete kalmış, üçdört televizyon... Sen, ben, bizim oğlan! HHH Zaten demokrasi dediğin kural tanımazlık, kafana eseni yapmaktır canım... Sen bu yolda hiç korkmadan, çekinmeden devam et... Geçmişle gelecek, zamanla mekân, insanlık tarihi, siyasal bilinç, kültür! Bunların hiçbirisi seni ilgilendirmez. Senin işin oy devşirmek. Toplumu ayrıştırmak, ayakta kalmak. Bu yoksul ülkemin insanlarına tepeden bakıyorsun, yarattığın sadaka toplumuyla övünüyorsun... Ekonomi dibe vurmuş, genç işsizlik artmış, büyüme düşmüş. Yoksul daha yoksul, varsıl daha varsıl olmuş, kentler zehirli havayı soluyormuş, AVM ça H TRT, CHP’nin ‘milletçe alkışlıyoruz’ reklamını yayımlamamıştı. Bu kararı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu sert tepki göstermişti. Kötüleme değil eleştiri lenmiştir. Ne iktidarın ne de iktidar partisinin eleştirilemeyeceği gibi bir yasal düzenleme ve yasak yoktur. İdare, reklamın içeriğinde bir kötüleme ya da hakaret olmamasına karşın, tamamen keyfi bir değerlendirme ile ve kendisini iktidardan yana taraf olarak da kabul ederek neden ve konu yönünden sakat bir işlem kurmuştur. Yasaklama kararının yasal dayanağı olmadığı vurgulanan dilekçede, YSK’nin kararlarında “Radyo ve televizyon kuruluşları tek yönlü, taraf tutan yayınlar yapamazlar” hükmünün düzenlendiğine işaret edilirken “İktidarı eleştirilemez kılan bir işlem, hukuktan nasibini almadığı gibi yasal da değildir.”   rında siyasi reklamların medya hizmet sağlayıcıları tarafından “adaylar arasında fırsat eşitliğini sağlayacak biçimde sunulması” gerektiği vurgulanan dilekçede “Özellikle devlet televizyonunun ‘iktidarın sesi’ olmayı değil, tüm siyasi partilere eşit davranmayı  esas alması gerekir. Oysa bu uygulama ile idare, kamu yararı gözetmek yerine, iktidarın çıkarlarını koruyarak kamu hizmetindeki tarafsızlığa aykırı davranmaktadır” ifadesi kullanıldı. Esnaf değil AKP’li gazeteci çıktı Dilekçede, “Davalı, bu işlemi ile devletin kanalı değil iktidar partisinin kanalı gibi hareket etmiştir” denildi. Oysa YSK’nin 4 Mart tarihli kararla TRT iktidarın çıkarlarını koruyor Anayasa, AİHS ve AİHM kararlarındaki düşünce ve ifade özgürlüğü düzenlemelerine atıf yapılan dilekçede, “idarenin işleminin hukuka aykırı olduğu gibi işlemde kamu yararı da olmadığı, aksine, siyasetçilerin yasal faaliyetlerinin engellenmesi ile geniş halk kesimlerinin çıkarlarının savunulmasına engel olunduğu açıktır” denildi. l ANKARA / Cumhuriyet TRT’nin tavrında kamu yararı yok CHP’nin “Milletçe alkışlıyoruz” reklamıyla ilgili suç duyurusunda bulunan ve Düzceli esnaf olduğu belirtilen Ümit Ergün adlı kişinin AKP’ye yakınlığıyla bilinen Diriliş Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olduğu ortaya çıktı. Ümit Ergün’ün sosyal medya hesabında ise “Ak Parti’de çalışıyor” şeklinde ifade yer aldığı görüldü. “Diriliş hareketi olarak suç duyurusunda bulunuyorum” diyen Ümit Ergün’ün sosyal medya hesaplarında da AKP’ye övgü dolu sözler paylaşması dikkat çekti. Ticari olmadığı açık AKP ve CHP seçim bildirgelerini açıklıyor AKP, milletvekilleri adaylarının tanıtımını yaparak seçim bildirgesini Ankara Spor Salonu’nda bugün açıklayacak. CHP de seçim bildirgesini pazar günü duyuracak. CHP seçim bildirgesi toplantısı için basın kuruluşlarına, sivil toplum örgütlerine, sendika ve derneklere davetiyeler gönderildi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun imzası ile gönderilen davetiyelerde seçim bildirgesinin, ATO Kongre ve Sergi Sarayı’nda açıklanacağı duyuruldu. Toplantıda CHP’nin millevtekili aday tanıtımı da yapılacak. Davetiyeler, “Yaşanacak Bir Türkiye” başlığı ile kaleme alındı. Metinde “Bütün yurttaşların temel hak ve özgürlüklerinin korunduğu, hiç kimsenin kimliği, inancı, yaşam biçimi ve siyasal görüşü nedeniyle ayrımcılığa uğramadığı, demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin tam manasıyla anlam bulduğu, devletin verimlilik ve hesap verebilirlik ilkeleri çerçevesinde yeniden düzenlendiği, emeğin haklarının güçlendirildiği, güçlü ekonomi ve sürdürebilir büyümenin temellerinin atıldığı, çevrenin korunduğu bir Türkiye hayalinin yol haritasını çıkardık” denildi. l ANKARA / Cumhuriyet dırlarında işçiler yıllar önce yanarak ölmüş, Soma’da en büyük maden faciası yaşanmış... Akhisar’da yargılanacak olan sanıklar can güvenliklerini gerekçe göstererek davaya gelmek istememiş. İzmir’de yattıkları zindandan, görüntüyle katılacaklarımış davaya falan ama mahkeme “korkacak ne var gelsinler Akhisar’a” diye karar almış. Maden sahipleri halk isyanından mı korkmuşlar acaba? Olabilir! Halk isyanı bir bakarsınız seçim sandığında patlar, Tahrir Alanı’nda ses verir, bazen İzmir Gündoğdu’da, Taksim’de, Ankara Kuğulu Park’ta. O başkaldırılar yakın tarihin sayfalarında vardır, unutanlar için anımsayalım... Bir ses, bir çığlık, isyandır inanın! Bir insan düşünün umutlarını yitirmiş, çocukları aç ve çıplak! Bir çuval kömüre, bir torba nohuta muhtaç! Bir gün mutlaka uyanır ve siyaset şamarını indirir suratına, hiç beklemediğin bir anda... HHH Ey benim güzel yurdum, yaşadığım coğrafyanın güzel insanları... Yaşadıklarım ve yaşayacaklarım! Bu topraklar kana doymuyor... Kanla sulanıyor, kanla yıkanıyor, dağlar, ovalar ve derin vadiler. Acılar yumağında bir hoyratlık, nefret, kin, intikam iç içe olmuş. Farkında değiliz olup bitenlerin, o yoksul hanelerin içinde yaşananların... Yaşamak bize haram mı, ben bunun yanıtını istiyorum ülkeyi yönetenlerden... Zalimler! Aç gözlüler! Kana kan, intikam çığlığı atanlar! Temiz bir havayı içime çekmek istiyorum, umutlarımı tazelemek, yaşama sarılmak... Niye esirgiyorsunuz bizden bunları, kendi siyasal çıkarlarınız için niçin araç olarak kullanıyorsunuz halkımızı... Yeter artık yeter! Hak, hukuk, vefa... Kömür madenlerinde diri diri toprağa gömülenler, cayır cayır yananlar... Biraz adalet, biraz hukuk, biraz da insanlık... Hepsi o kadar! YSK Başkanı Sadi Güven. YSK’den partilere kıyak üksek Seçim Kurulu, 7 Haziran için siyasi partilere tanıdığı aday belirleme ve aday değişikliği ile ilgili sürelerde önemli oranda esnetme yaptı. Son gün geçmesine karşın parti temsilcileri YSK üyeleriyle birlikte listelerdeki eksiklik ve hataları gidermek için çalıştı. YSK’nin bu tavrı nedeniyle HDP, SP, Anadolu ve Merkez Parti başta olmak üzere bazı partiler, birçok seçim bölgesinde seçime girememe tehdidiyle karşılaşmaktan kurtuldu. CHP’nin YSK’deki temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu, “Eğer 2011’deki kurallar bu seçimde aynen uygulansaydı, partiler ciddi sorunlarla karşılaşırdı” dedi. İşleyişe göre 11 Nisan’a kadar seçime gireceği bölgelerdeki eksikleri gideremeyen partiler, seçime giremeyeceklerdi. Büyükada’ya HDP’den aday oldu, akrabalıktan reddedildi 5. cami ısrarı Rize 2. sıradan aday gösterilen Selda Karafazlı Kurşun’un ailesi “Sokakta gezecek yüzümüz kalmadı” diyerek tepki gösterdi DP’den Rize 2. sıradan milletvekili adayı gösterilen Selda Karafazlı Kurşun’un akrabaları basın açıklaması yaparak, “Daha önce uyardık. Ancak aday oldu. Biz de akrabalıktan reddettik” dedi. Karafazlı’nın babası İnsan Hakları Derneği (İHD) yöneticisi ve gazeteci Gençağa Karafazlı ise “Selda, adaylıktan asla çekilmeyi düşünmüyor” diye konuştu. İHD yöneticisi ve gazeteci Gençağa Karafazlı’nın kızı Selda Karafazlı Kurşun’u HDP’den Rize milletvekili adayı olmasına akrabaları tepki gösterdi. Aile adına açıklama yapan Ali ve Lokman Karafazlı, “Aile büyüklerimizle birlikte, amcamızın oğlu olan Gençağa Karafazlı’nın kızı Selda Su Karafazlı Kurşun’un HDP’den ikinci sıra adayı olmasına karşı çıktık. Sokakta gezecek yüzümüz kalmadı. Gençağa’nın abisi Mustafa Karafazlı şiddetle adaylık konusuna karşı çıktı ve defalarca uyarılarda bulundu, ancak bizi dinlemedi. Uyarılarımızı dikkate almayan Gençağa Karafazlı artık bundan böyle bizim akrabamız, yakı Adalar Belediyesi ile mimarların itiraz ettiği cami projesi yine İBB gündeminde HAZAL OCAK H Karafazlı’nın babası gazeteci Gençağa Karafazlı ise “Selda, asla çekilmeyi düşünmüyor” diye konuştu. Y nımız değildir. Aile olarak HDP’yi siyasi parti olarak kabul etmiyoruz” diye konuştu. HDP, Selda Karafazlı Kurşun’a sahip çıkarken, sosyal medyada da “Rize milletvekili adayımız #SeldaKarafazlıCandır, akrabamızdır, kardeşimizdir” başlığıyla kampanya açıldı. Baba Gençağa Karafazlı, basın açıklaması yapan arkarabaları hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirtti. Açıklamanın MHP’den aday olan başka bir akrabanın yakınlarının girişimi ile yapıldığını belirten Karafazlı, “Ailenin kadınları, Selda’yı desteklediklerini ifade ediyorlar. Kızımız üzerinden HDP’nin Rize çalışmalarına engel olmak istiyorlar. Biz bu provokasyonlara gelmeyeceğiz. Gerilim istemiyoruz” diye konuştu. Selda Karafazlı Kurşun ise daha sonra açıklama yapacağını söyledi. l Yurt Haberleri Servisi umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde gündeme getirdiği, Çamlıca ve Göztepe’den sonra Büyükada iskelesinin yakınına cami yapmayı sağlayacak plan değişikliği dün tekrar İBB gündemine getirilerek kabul edildi. Adalar Belediyesi, TMMOB Mimarlar Odası ile İstanbul Adalar Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği Büyükada’nın Yalı Mahallesi’ne yapılması planan cami projesine ilişkin adada yeteri kadar caminin bulunduğuna dikkat çekerek projeye itiraz ediyor. Yapılması planlanan yeni caminin iskeleye çok yakın bölgede olması ‘içkili restorantların ruhsatlarının iptalini’ gündeme getirecek. İbadethanelerin 100 metre yakınına kadar içki ruhsatının verilmemesi adada yeni bir tartışmayı da beraberinde getirecek. Ayedaş binasının bulunduğu 465 metrekarelik alana cami yapılmasını öngören plan değişikliği İstanbul Büyükşehir Be C lediyesi (İBB) Meclisi’nde oyçokluğuyla 2014’ün mayıs ayında kabul edilmişti. Adalar Belediyesi, TMMOB Mimarlar Odası ile İstanbul Adalar Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği itiraz etti. İtiraz üzerine İBB’nin dünkü meclis toplantısı gündemine cami projesi plan değişikliği yeniden geldi. CHP’lilerin “ret” oylarına karşın AKP’li meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi. Kış nüfusu 5 bin civarında olan Büyükada’da halen mescit ve cami ölçeğinde Hacı Havva Özden, Kumsal, Nizam camileri ile 3 yıl önce restore edilerek Erdoğan tarafından açılışı yapılan Hamidiye Camii bulunuyor. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle