Katalog

Çarşamba 15 Nisan 2015 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber 3 İstanbul 70 /1 6 0 Ankara 50 /1 4 0 İzmir 130 /1 9 0 Bursa 70 /1 7 0 Antalya 100 /2 2 0 Adana 100 /2 3 0 Trabzon 70 /1 4 0 Artvin 70 /1 4 0 Çanakkale 100 /1 8 0 Balıkesir 90 /1 9 0 Sivas 10 /1 2 0 Diyarbakır 30 /1 5 0 Mersin 130 /2 2 0 Erzurum 00 /9 0 Eskişehir 50 /1 6 0 Aydın 120 /2 4 0 Gaziantep 60 /1 8 0 Konya 30 /1 6 0 Gök gürültülü yağmur ADIM ADIM BAHAR Bugün yeniden soğuyan Marmara Bölgesi’nde güneş yarın geri dönüyor. Ege Bölgesi’nde ise İzmir hariç tüm kentlerde hava hafif yağmurlu. Akdeniz’de ise sıcaklık 25 derecenin üzerine çıkıyor. Atina 120 /1 9 0 Berlin 60 /2 1 0 Girne 130 /2 1 0 Londra 80 /2 3 0 Moskova 00 /8 0 Paris 90 /2 4 0 Madrid 100 /2 1 0 Amsterdam 110 /2 0 0 Roma 70 /1 8 0 Çok bulutlu TARİHTE BUGÜN 1452: İtalyan Rönesans ressamı Leonardo da Vinci doğdu. 1912: 2 bin 340 yolcusuyla ilk yolculuğuna çıkan Titanik, New Foundland’ın güneyinde buz dağına çarparak battı: 1513 kişi öldü. 24 22 18 16 14 10 6 0 1 2 Güneşli Parçalı bulutlu Yağmurlu Karla karışık yağmur Çocuk, gelin olmasın ‘Kız Leyla’yı Aksu yazdı, Erener söyledi, Irmak yönetti DENİZ ÜLKÜTEKİN Ahmak Olma Lüksü ürkiye’de PKK kampları var mı? Var. Ertuğrul Mavioğlu ve Çayan Demirel, o kampları anlatan bir belgesel çekti. O belgesel İstanbul Film Festivali’ne katılacaktı. Katılamadı. Kültür Bakanlığı başka zaman çok da üzerinde durmadığı bir gerekçeye dayandı. “Eser işletme belgesi yok” diyerek, Bakur adlı belgeselin festivale katılmasını engelledi. Ne oldu? Festivale katılan neredeyse herkes filmlerini çekti. Festival yapılamamışlığıyla, Kültür Bakanlığı da “valla sansür yapmıyoruz” dedikten bir iki paragraf sonra “ya film de biraz şey ama yani” diye belirten açıklamasıyla kaldı. PKK kampları ise hâlâ duruyor. Bu bir sır değil. Bu devirde bununla ilgili bir belgeseli yasaklamaya çalışmak ise hakikaten beyhude. Muhtemelen belgesel bu meseleden sonra normal şartlarda izleyecek olanın yüz katı insana ulaşacak. Sansür bazen iyidir. Film izlettirir, kitap okutturur. Bu PKK kampları o belgesel çekilmese yok olmayacak. O belgesel çekildi diye de var değil. 30 senedir süren bir çatışma sebebiyle oradalar. Devletimizin de şu sıralar yürüttüğü müzakerelerde silah bırakmadan bahsetmesi, bu fiili durumu kabul ettiği anlamına geliyor. Bölgeye giden herkes de PKK’nin varlığının bir sır olmadığının farkında. Daha evvel yapılan şenliklere katılmışlıkları da var, yolda milletvekilleriyle karşılaşıp kucaklaşmışlıkları da. Ağrı’da valilik talimatıyla yapılan operasyon “ne değişti” sorusunu akla getiriyor. Ne değişti de bugüne dek PKK’nin fiili varlığına müdahale etmeyen, Nevroz’da Öcalan’ın mektuplarının yüz binlere meydanlardan okunmasına bel bağlayanlar birden askeri operasyona karar verdi? Bizi neden kandırmak istediler? Efkan Ala, milletvekili adaylığı haricinde bir sıfatı olmamasına rağmen neye dayanarak ilk açıklamayı yaptı? Erdoğan hangi sebeplerle yemedi içmedi de bir toplu açılış töreninde futbol spikeri gibi canlı yayında çatışma anlattı. Davutoğlu neye dayanarak yaralı askerleri HDP’lilerin kurtardığını söyleyen Demirtaş’ı yalancılıkla suçladı? O görüntüler ortaya çıkmasaydı hâlâ bizi kandırmaya çalışacaklar mıydı? Genelkurmay halka teşekkür eden açıklamayı yapacak mıydı? Her tarafı tel tel dökülen bu manzara, iktidarın kamuoyunu yanıltma gücünde gedikler açıldığını gösteriyor. En sert milliyetçi kesimler dahi iktidarın yetkililerinin acemice ve aceleyle sergiledikleri bu gösteriye kulak asmadı. Genel kanı bu operasyonun seçim öncesi HDP’nin oyunun azalması ve MHP’den AKP’ye oy gelmesi için kullanıldığı yönünde. Herhalde bir iktidar için bundan utanç verici bir hal zor bulunur. Tabii o utanç eşiği çoktan aşılmamış olsa idi. Barış süreci hakkında en mutedil eleştiriyi yapanı bile savaş istemekle suçlayanlar bugün belgesel yasaklıyor, çok ama çok şüphe uyandırıcı bir operasyonu yalan yanlış ifadelerle bir oy meselesine çevirmeye gayret ediyor. Koşuyorlar, arkalarından uzunca iplere bağlanmış türedi medyaları da teneke sesleriyle bir gürültü kopartıyor. İktidar çıldırdığında onun girdabına kapılmayanların en büyük sorumluluğu soğukkanlı olmak. Hezeyana hezeyanla değil, somut delille karşılık vermek ve kararlı bir şekilde beceriksiz kışkırtma girişimlerine karşı koymak. Bunu başarabiliriz. Bunu başaramayacak kadar ahmak olma lüksümüz yok. T abancı Vakfı’nın Türkiye’deki “çocuk gelinler” sorunuyla ilgili yaptığı çalışmalara büyük bir destek sanat dünyasından geldi. Sertab Erener’in sözleri Sezen Aksu tarafından yazılan “Kız Leyla” isimli şarkısına, yönetmen Çağan Irmak bir klip çekti. Vakıf, şarkıyı, çocuk gelinler sorunuyla ilgili yürüteceği “Çocuk Gelin Olmasın” kam S panyasında kullanacak. Sabancı Center’da klibin gösterimi için yapılan basın toplantısında söz alan, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, kız çocuklarının haklarının korunması için birlikte çalışılması gerektiğini söyledi. Sabancı, şarkının, vakfın amacına ulaşması için önemini de şu sözlerle belirtti: “Kız Leyla, yapılacak şeylerin hatırlatılması açısın Duygusal anlar dan önemli. Bu sorunun birçok boyutu var. Ama bir gerçek var; kız çocukları gelin olmasın, çocukluklarını yaşasın. Evet iyi eğitilsinler, hiç değilse 18 yaşına kadar eğitim alsınlar. Sonra kendi ayakları üzerinde durabilsinler.” Sunuculuğunu tiyatro sanatçısı Yetkin Dikinciler’in yaptığı programda Güler Sabancı “Şarkıyı her dinlediğimde duygusallaşıyorum, gözlerim doluyor” dedi. Sabancı’nın klibi izlerken gözlerinin dolduğu görüldü. Zerrin Koyunsağan Güler Sabancı Yetkin Dikinciler Sertab Erener Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan, kadın, eğitim, sağlık ve çocuk projelerine bugüne dek 15 milyon TL harcandığını söyledi. Sırada Güneydoğu konseri var Klibin ardından açıklama yapan Sertab Erener “Bir babanın çocuğunu, 15 yaşında evlendirmesi çok dramatik bir olay, ama kültürel bir sorun haline gelmiş. Bu yüzden babaya da ‘Niye yapıyorsun’ diyemiyorsun. Belki anlatabilmek için, sağlık sorunlarına dikkat çekmek lazım. Genç yaşta hamileliğin getireceği travmalar hakkında insanları bilinçlendirmek gerekiyor” dedi. Erener, bu yıl içinde, Sabancı Vakfı ile elinden ne geliyorsa yapacağını ve Güneydoğu’ya giderek konser vermeyi planladığını söyledi. 1.2 milyar ‘çocuk gelin’ l Gelişmekte olan ülkelerde her 3 kız çocuğundan biri 18 yaşından önce, 9 kızdan biri 15’inden önce evleniyor. l 2050’de1.2 milyar kız çocuğunun 18 yaşından önce evlenmiş olması bekleniyor. l15 yaşından önce doğum yapan kız çocuklarının doğumda ölme oranı yetişkinlere göre 5 kat daha fazla, 18 yaşından önce doğumlarda ise bebeklerin ölüm riski diğerlerine göre yüzde 60 daha fazla. l Türkiye’de çocuk gelin sayılarında, 2003’ten beri kayda değer bir düşüş yaşanıyor. İcra avukatları uygulamaya tepkili akırköy Adliyesi’nde geçen hafta yaşanan, kadın avukatlara yönelik üst aramasında yaşanan “iç çamaşırı” tartışmasının ardından şimdi de sakal yasağı gündeme geldi. Bakırköy Adliyesi İcra Daireleri’nin kapısına “Sakallı giriş yapılması yasaktır! Kurala uymayanlar idari işlere bildirilecektir” yazısı asıldı. İcra dairelerinde dava ve icra takibi yapacak olan sakallı avukatların içeriye alınmadığı öne sürüldü. Avukatlar uygulamaya tepki gösterdi. Daha sonra ise yazının avukatlara değil adliye personeline yönelik olduğu ifade edildi. Olay, sosyal medyada da eleştiri konusu oldu. Twitter’da “İslamcı AKP döneminde adliyede sakal yasak”, “Şaka olmalı” yorumu yapıldı. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Adliyede sakal yasağı B Recep Sert’in bebek heyecanı ir süre önce gribal enfeksiyon nedeniyle rahatsızlanan Türkiye’nin 5. yüz nakli hastası Recep Sert’ten bu kez iyi haber geldi. Esma Aykurt Sert’in üç haftalık hamile olduğu müjdesini sevdikleriyle paylaşan çift, erkek olursa ameliyatı yapan Prof. Dr. Ömer Özkan’ın ismini vereceklerini söyledi. l ANTALYA/ DHA B C M Y B