19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 25 Mart 2015 EDİTÖR: AYŞEGÜL ÖZBEK TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 7 Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘işaret yaptılar’ ihbarı sonucu açılan davada çizerlere verilen cezayı hâkim, 11 ay 20 güne indirdi ardından 7 bin TL’ para cezasına çevirdi endini AKP sempatizanı diye tanımlayan Cem Safcıer’in Penguen dergisinin karikatüründe “Cumhurbaşkanı Recep CANAN Tayyip Erdoğan’a ‘top’ COŞKUN işareti yaptılar” ihbarı sonucu Penguen dergisi çizerlerine açılan davada çizerlere Erdoğan’a hakaret ettikleri gerekçesiyle 14 ay hapis cezası verildi. Mahkeme iyi hal indirimini göz önünde bulundurarak cezayı önce 11 ay 20 güne indirdi, ardından da 7 bin TL adli para cezasına çevirdi. Hâkim, O karikatüre 14 ay K mahkumiyet kararıyla da yetinmeyerek çizer Bahadır Baruter hakkında bir önceki duruşmada iddianame savcısı Vedat Yiğit ile ilgili “şuuraltı” beyanları nedeniyle savcılığa suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya çizerler Bahadır Baruter ile Özer Aydoğan’ın avukatı Tora Pekin katıldı. Duruşma sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı aracılığıyla duruşmaya katılma talebinde bulunduğu ortaya çıktı, mahkeme de bu talebi kabul etti. Böylece daha önce karikatürden şikâyetçi olmayan Erdoğan da davanın tarafı haline geldi. Mahkeme Baruter hakkında davanın ilk duruşmasında iddianameyi düzenleyen savcının şuur altına yönelik beyanları nedeniyle savcılığa suç duyurusunda bulunmasına hükmetti. Duruşmanın ardından kararı değerlendiren avukat Pekin, iddianamede karikatürle ilgili birden fazla suçlama olduğunu anımsatarak, “Hem el hareketi hem de konuşma balonları içerisindeki ifadeler ayrı ayrı suçlama konusu yapılmıştı” dedi. Pekin, “Kısa kararda hangisinin hangi nedenle ihlal edildiği belli olmadığı için karar üzerinde yorum yapmak mümkün değil. Ancak her halükârda çizimde herhangi bir hakaret olmadığı aşikâr. Bu karikatürde suç unsuru var dersek bundan böyle Türkiye’de Cumhurbaşkanı ile ilgili karikatür yayınlamak mümkün olmaz. Bu nedenle kararı temyiz edeceğiz” diye konuştu. Penguen 21 Ağustos 2014 tarihli sayısında Erdoğan’ın Köşk’e çıkmasını konu alan karikatür yayımlamıştı. Cem Safcıer isimli kişi de ihbarda bulunmuş ve Savcılık çizerler hakkında 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemişti. l İstanbul İyi Seyirler Dilerim AKM’deki işgal belediye gündeminde CHP’li Meclis üyesi, ‘AKM alanının işgali’ haberimiz üzerine İBB Meclis Başkanlığı’na verdiği soru önergesinde, Gezi Pastanesiyle ilgili işlem yapılıp yapılmayacağını sordu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin CHP’li meclis üyesi Hakkı Sağlam, Ceren Çıplak imzalı Gezi Pastanesi’nin Atatürk Kültür Merkezi’nin (AKM) alanını işgal etmesiyle ilgili 1322 Mart tarihlerinde yayımlanan haberimiz üzerine İBB Meclis Başkanlığı’na yazılı soru önergesi verdi. Beko Çerkezoğlu 1 Mayıs 2014’teki yürüyüşe polis sert müdahale etmişti. (Yukarıda) Karar sonrası açıklama yapan Beko, “Taksim, 1 Mayıs Meydanı’dır iddiamızın meşruluğu bir kez daha tescil edilmiş oldu” dedi. Özgen Sendikacılara 1 Mayıs beraatı Taksim’de kutlamak isteyen işçilerin ve kamu çalışanlarının anasının ak sütü gibi hakkı olduğunu mahkeme bir kez daha tespit etmiş oldu. Biz 1 Mayıs 2014’te Taksim Meydanı’nda olmak için çağrı yaptık ve bu çağrının suç olmadığı mahkeme tarafından bir kez daha tespit edilmiş oldu. Böylece Taksim, 1 Mayıs Meydanı’dır iddiamızın meşruluğu bir kez daha tescil edilmiş oldu” dedi. İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya 1.5 yıldan 4 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Beko, Çerkezoğlu, dönemin TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özdemir Aktan, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı ve KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen katıldı. CHP milletvekili eski DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de destek için duruşma salonunda yer aldı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Sağlam’dan sorular 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırttıkları iddia edilen DİSK Genel Başkanı Kani Beko ile DİSK Genel Sekreteri Dr. Arzu Çerkezoğlu’nun da arasında bulunduğu 5 sendika ve meslek örgütü temsilcisi suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat etti. Kararın ardından açıklama yapan Beko, “1 Mayıs Birlik ve Dayanışma Mücadele Günü’nü Hakkı Sağlam’ın yazılı cevaplandırılmasını istediği sorular ise şöyle: Anılan Gezi Pastanesi adlı işletmeye İBB Kentsel Tasarım Müdürlüğü tarafından verilen herhangi bir izin var mıdır? Varsa verilen izne ilişkin tarih, sayı, süre ve kapsam nedir? Anılan Gezi Pastanesi adlı işletme sahibi ve yetkilileri hakkında basına yansıyan haberler sonrası ve / veya öncesi uygulanan idari ve adli işlemler var mıdır? Varsa nelerdir? Eğer yasal izinleri yok ise İstanbul’un en merkezi yerinde yapılan bu Kaçak Yapı’nın görülmemiş olmasının nedeni nedir? İlgili sorumlular hakkında yaptırımda bulunmayı düşünüyor musunuz? 7 yıldır sanata kapalı olan İstanbul’un ve Türkiye’nin önemli opera, bale, tiyatro ve konser salonu ve tescilli eseri olan AKM’nin akıbeti hakkında Kültür Bakanlığı nezdinde herhangi bir girişimiz var mıdır? l Kültür Servisi 616 kopyacı memur olmuş KPSS’de kopya çekildiği iddiasıyla gerçekleştirilen operasyonda yeni ayrıntılar ALİCAN ULUDAĞ 2010’da yapılan KPSS’de soruların sızdırılarak kopya çekildiği iddiasıyla gerçekleştirilen operasyonda yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Buna göre kopya çekildiği tespit edilen sınavda 100 net ve üzerinde puan alan 3 bin 227 şüpheli kişiden 616’sı aldıkları puanlarla kamuya memur olarak atanmış. Operasyonun başlamasına neden olan bilirkişi raporunda, bazı adayların zorluk derecesi yüksek olan matematik sorularını hiçbir işlem yapmadan doğru bildiği vurgulanırken “Adayların başarıları tesadüfü olamaz” tespitinde bulunuldu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın önceki gün düğmeye bastığı KPSS operasyonunda hakkında gözaltı kararı bulunan 82 kişiden 64’ü gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan isimlerden iki hamile kadın ile yeni doğum yapmış bir şüpheli serbest bırakıldı. Kalan 61 şüphelinin sorguları ise Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde devam ediyor. Hazırlanan raporda, 2010’daki eğitim bilimleri testinden 100 ve üzeri net yapan aday sayısının 3227 olduğu, bunlardan 2 bin 52’sinin tekrarlanan sınava girdiği belirtildi. Savcıyı tehdit edenler yakalandı. Soruşturma savcısı Yücel Erkman’ı telefonla arayarak tehdit ettikleri iddiasıyla 3 kişi gözaltına alındı. Telefonu bizzat açtığı öne sürülen N.Ö’nün, öğretmen olduğu belirtildi. Savcılığa göre bu öğretmenin “paralel yapıyla” bağlantısı var. Diğer yandan Fuat Avni, savcı Erkman’ın özel hayatıyla ilgili bazı paylaşımlarda bulundu. Erkman, bunların gerçeği yansıtmadığını belirtti. Öte yandan Ankara Başsavcısı Harun Kodalak, KPSS soruşturmasında 1 numaralı şüphelinin Fethullah Gülen olduğu iddiasını yalanladı. Buna karşılık Emniyette gözaltında bulunan şüphelilere, “Gülen liderliğindeki suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olup olmadıklarının, bu örgütün yöneticisi olan kişilerden sınav sorularını ele geçirerek, dağıtmak üzere talimat alıp almadıklarının” sorulması dikkat çekti. l ANKARA Topbaş’ın gözde mimarı: Hakan Kıran MİYASE İLKNUR ktidar partisinde başgösteren, kavga demek şimdilik fazla olur bu nedenle anlaşmazlık demekle yetinelim, aslında yeni değildir. Yeni olan seslerin yüksek çıkması, tonun birdenbire üst perdelere tırmanmasıdır. İktidar blokunun kısa sürede kendini seçim politikalarına uyduracağından kuşku duymak için sağlam bir bilgiye ve nedene sahip değiliz. Politik olarak kuşkusuz bir anlam taşıyor ama bu anlaşmazlığın iktidarı kendi rayından, ideolojik çizgisinden, belirlenmiş gündeminden saptıracağını düşünmek için hiçbir neden yok. HHH Kuşkusuz iktidar blokundaki irili ufaklı her tartışma, her anlaşmazlık, her kavga iktidarla meselesi olanlar için anlam taşır. Ama dış faktöre sorun çözücü anlamlar yüklemek nasıl atalete, konformizme yol açarsa, iktidardaki bir çatlağa gereğinden fazla anlam yüklemek de o kadar yanıltıcı olacaktır. Çatışmayı her koşulda iktidar karşıtlarının kazanç hanesine yazanların hemen karar vermemesinde de yarar vardır. Bu çatışmanın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlık planlarıyla uyumsuz olduğunu kimse söyleyemez. İşlerin iki başlılıkla yürümediğini, yürümeyeceğini sürekli yineleyen Cumhurbaşkanı, şimdi iddiasını daha iyi gerekçelendireceğini düşünüyor olmalı. HHH Bu anlaşmazlıkta partinin ana gövdesinin güvenini, desteğini yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalacak olan hükümet kanadıdır; kısa sürede Erdoğan’a biat edenlerin ağır basması, anlaşmazlığın üslubunun, tonunun yumuşatılması kaçınılmaz görünüyor. Bu arada üç dönemliklerin “özgül ağırlığının” çok ağır olmadığını yakın geçmişten biliyoruz. Peki, iktidarı tek başına isteyen Erdoğan’ın hiç mi zayıf noktası yok. Liderliği tartışılmayan Erdoğan’ın Aşil topuğu, İslam hukukundan güç alan tek adam; Emirül Mümin olma ısrarıdır. Bu anlaşmazlığın düşük yoğunluklu olarak sürmesi beklenir. Reis’e yönelen, yönelecek olan eleştiri ve öfkenin alt düzeydeki siyaset elemanlarına ineceği, devreye giren Gökçek’e, lidere bağlılıkları tartışılmaz kimi “medyatörlere” yönelmesi de bu kapsamdadır. HHH Anlaşmazlığın, Refah Partisi’nden kopuş dönemine benzemesi için başka faktörlerin devreye girmesi gerekir. Belki çatışmanın dış faktörün beklentilerine de uygun olduğunu söyleyenler çıkabilir; yine de anlaşmazlığın siyasi sonuçlar doğurmasına yol açabilecek ana faktör, muhalefet güçlerinin eylemi olacaktır. Refah Partisi’ne muhalefet ederek AKP’yi kuranların başarısı kuşkusuz durumu iyi değerlendirmelerine, takıyye ustası olmalarına, liberallerle ittifak konusundaki üstün başarılarına bağlıydı ama iktidara gelmeleri o çatışma nedeniyle değil, ağır ekonomik bunalım koşullarında iktidardaki parçalanmayı kendi stratejik üstünlüklerine çevirmeleriyle gerçekleşti. Muhalefet o günlerin AKP’sini ahlaki bakımdan değil ama strateji ustalığı açısından örnek alsa, anlaşmazlığı seyretmek yerine harekete geçse belki daha iyi sonuçlar umabilir. HHH Kendilerini AB “ilkelerine” safça bağlayan, neoliberal politikaların janjanlı zehrini yutmuş olanların uyanması yaklaşık on yıl sürdü. Bakmayın siz hızlı muhalifliklerine, hâlâ da ayılmış sayılmazlar. Kürtlerin AKP ile başkanlık pazarlığından demokrasi çıkabileceğini düşünen, Kürt siyasi hareketinde kolayca yandaşlar bulabilecek “kullanışlıların” sayısı epeycedir. Bu iddiayı fazla abartılı bulanlara 7 Haziran sonrasını beklemelerini söylemekle yetinelim ama zaten sonrası öncesinden belli değil mi? İ Kadir Topbaş KM’nin arazisini işgal ederek sahibi olduğu Gezi Pastanesi’nin bahçesini büyüten ünlü mimar Hakan Kıran, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın Beyoğlu Belediye Başkanlığı döneminden beri gözdelerinden biri. Topbaş’ın sahibi olduğu Saray Muhallebi salonlarının tasarımını yapan Kıran, tartışmalı Haliç Köprüsü’nü de yapan isim. Topbaş, Salı Pazarı AVM projesi, Perpa Towers ve Haydarpaşa Oteli projesi için de Hakan Kıran’ı seçmişti. A Sahibi olduğu Gezi Pastanesi’nin yazlık terasını büyütmek için Atatürk Kültür Merkezi’nin arazisini işgal etmesiyle tartışmaların odağındaki isim Mimar Hakan Kıran, Topbaş’ın dev projeleri emanet ettiği isim olarak da tanınıyor. Haliç Köprüsü’nün de mimarı Topbaş’ın Saray Muhallebi salonlarının tümünün iç tasarımını emanet ettiği Hakan Kıran, Unesco’nun da tepkisini çeken Haliç Asma Köprüsü’nün de mimarı. Tasarımını Topbaş’ın yaptığı Haliç Metro Geçiş Köprüsü ne deniyle İstanbul’un Unesco Dünya Mirası Listesi’nden çıkarılması konusunda “AB’den mi atılıyoruz, bu kadar önemli mi? Kıyamet kopmaz” diye açıklamalar yapmasıyla tepki çeken Kıran’ın adı, Topbaş’ın yapmayı istediği Salı Pazarı AVM Projesinde de adı geçmişti. İstanbul’un Kadıköy ilçesinde eskiden Salı Pazarı’nın kurulduğu Kuşdili Çayırı’na yapılacak alışveriş merkezi projesi Kadıköy halkının tepsi üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi’nde iptal Hakan edilmişti. Kıran Kadıköylüler’in 7 bin 369 dilekçeyle itiraz ettiği tarihi Kuşdi li Çayırı’na AVM projesini mimar Hakan Kıran hazırlamıştı. Haydarpaşa Port projesinde de Kıran İstanbul Belediyesi’nin ortağı olduğu Perpa Ticaret Merkezi’nin bahçesine dört kule dikilmesini içeren Perpa Towers projesi için Topbaş’ın tercihi yine Kıran olmuştu. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nden geçen yıl geçen Haydarpaşa Port olarak isimlendirilen Haydarpaşa Garotel ve alışveriş merkezi projesinin mimarı olarak da seçilen isim yine Hakan Kıran’dı. Hakan Kıran’ın Topbaş’ın bu kadar yakın ilgisine mazhar olması nedeniyle Gezi Pastanesi’nin AKM’yi işgaline cesaret etmesine şaşmamak gerekir. l İSTANBUL Takipsizlik kararlarıyla üstü örtülen 1725 Aralık Rüşvet ve Yolsuzluk Soruşturması şüphelileri gazetemize yolsuzluk haberleri nedeniyle açtıkları davaları kaybetti. Mahkeme, suçun unsurlarının oluşmadığını kaydetti. 25 Aralık soruşturması şüphelilerinden Yasin el Kadı, Usame Kutub, Cengiz Aktürk’ün şikâyette bulunmaları üzerine açılan davada gazetemiz Haber Müdürü Aykut Küçükkaya ile eski Genel Yayın Yönetmenimiz İbrahim Yıldız için 3 yıla kadar hapsi isteniyordu. Mahkemede ikinci olarak eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın Küçükkaya’dan şikâyetçi olması üzerine açılan dava görüldü. Her iki dava beraatle sonuçlandı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Cumhuriyet’e iki beraat C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle