Katalog

Çarşamba 25 Mart 2015 haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: YALÇIN ERZAN 10 Olası Gelişmeler... eştepe ile Başbakan yardımcısı arasındaki kavgaya bakıp oh nihayet birbirlerini yemeye başladılar diye sevinenler fazla umutlanmasın. AKP içindeki kavgayı yatıştırmak için RTE ile AD arasındaki Kısıklı zirvesi öyle ilginç gelişmeler göstermeye gebe ki... ...bir de bakarsınız çözüm sürecini adeta dinamitleyen Bay RTE, kabul buyurduğu bir heyeti nasihanın gelişmeler hakkındaki uzun açıklamalarını Merkez Bankası başkanının 130 sayfalık açıklamasını dinler gibi, dinledikten sonra... ...kameraların karşına geçer; siyasal istikrarı allak bullak eden açıklamalarını söylememiş gibi, sırıtkan bir yüzle ArınçSaray tartışmasını “tatlıya bağladık” diyebilir. Bu, birinci, yabana atılmayacak bir olasılık. HHH Arınç’ın açıkladığına göre, Başbakan’la AKP merkezinde buluşmuş ama Saray’a yönelttiği “Seni severiz ama bu ülkeyi bu hükümet yönetiyor” diye bağladığı sert eleştirilerine hiç ama hiç temas edilmemiş! Oysa RTE’nin Kısıklı’daki evinde AD’nin isteği üzerine yaptığı görüşmeden ve içeriğinden haberi olmayan Arınç; cumartesi ve pazar günleri RTE’yi yine eleştirmeye devam etti. Gözler hafta başında Bakanlar Kurulu’nda. Arınç’ın açıklamalarını bakanlar nasıl karşıladı diye merak etmeye gerek kalmadı. Zira Arınç; Bakanlar Kurulu’ndan sonraki açıklamalarında Allah vergisi kıvırgan, bir gün yanan, ertesi günü ateşi sönen üslubuyla Saray’a birkaç gün aralıksız sürdürdüğü sert açıklamaların sanki sahibi değilmiş gibi adeta günah çıkardı. “Haşa” dedi. “Bizim liderimizdir. Halk kahramanıdır” diyerek bu kez de övmenin ölçüsünü kaçırdı. HHH Oysa anayasal kuralları anımsatarak RTE’nin sınır tanımayan davranışlarına karşı duran eleştirilerini savunabilirdi. Böylece ne söylediklerinden döner ne de hükümeti savunurken ters düşerdi. Şayet yürürlükteki anayasaya göre Cumhurbaşkanı’nın tarafsız kalacağını emreden sınırlı yetkilerle yetinmesi gerektiğini, zira anayasanın ülkeyi yönetme görev ve yetkisini hükümete verdiğini söyleyebilseydi kopan fırtınada tutanağı sağlam bir dal yakalamış olacaktı. Ama Bakanlar Kurulu’ndan sonraki açıklamaları böyle sağlam bir temeli savunmak yerine kahraman dediği liderine aşka meşke dönüşen içerik aldı. HHH Hatta Saray’a ülke yönetiminden sorumlu hükümettir; düş artık yakamızdan diye yüklenme cesaretini gösterebilseydi, bugün aldığı sert eleştiriler yerine çoğu kesimin alkışlarını izleyebilirdi. Fakat Arınç’ın cesaret sahiplerine özgü davranışla RTE’nin yüzüne gerçeği vuramadı. RTE’nin Cumhurbaşkanı seçildiği gün “parlamenter sistemin bir daha geri gelmemek üzere kapandığını” ilan edebilmesine ses çıkaramadı. Arınç mademki anayasal gerçekleri savunuyor: Partisel duygulardan arınabilse; RTE’nin parlamenter rejimi bu denli aşağılamasına ve inkâr etmesine karşı çıkarak vekilliğe vedasını taçlandırabilirdi. HHH Başbakan şu sıra partisinde patlak veren, ne kadar inkâr edilirse edilsin, büyük yara açan bu son olayları yatıştırmanın peşinde. Yapacakları basit. İzleme heyetinin görevlerini kısıtlayarak,10 maddeyle mutabakatı uyutarak Saray’ın karşı çıkışlarını önleme hazırlığında!.. Ne şiş yansın ne de kebap! Uygulamaya çalıştığı politika bu. İki arada bir derede başbakanlık zor zanaat! İstanbul’da kıran kırana yarış 29 Mart’ta 409 aday adayı CHP listesine girmeye çalışacak ALİ AÇAR Japon Mühendis Enayi mi, En İyi mi? zmit Körfez geçiş köprüsünün inşaatı devam ederken bağlantı halatlarından birinin kopması sonucu olaydan kendisini sorumlu tutan Japon mühendis Ryoichi Kishi bunalıma girdi. Bileklerini ve boynunu kesen Kishi, daha sonra bıçağı karnına saplayarak harakiri yaptı ve yaşamına son verdi. 51 yaşındaki Japon mühendis intihar etmeden önce bıraktığı notta “İnsanlar büyük emek harcadı. Kopmanın sorumluluğu bana ait” dedi. Yukarıda okuduğunuz haber Türkiye’ye oldukça yabancı. İşyerinde ölümlerin, “Ecel gelmiş cihane iş kazası bahane” denebilecek kadar olağan karşılandığı ülkemizde bir Japon mühendis herhangi bir ölümlü olay da meydana gelmediği halde, yaptığı işin kalitesinde sorun olunca yaşamına son veriyor. Sadece 2015 Şubat ayında 81 işçi, 2014 yılında da 1886 işçi yaşamını yitirdi. Birçoğu haber değeri taşımayan bu olaylarda işçilerimiz ölme suçu işliyor desek abartmış sayılmayız! HHH Japon mühendisin haberini ilk okuduğum an aklıma yıllar önce dinlediğim Japonların yaşam kültürüne ilişkin bir anlatım geldi. Gözlem gücü yüksek bir Japon diplomat, Türklerin davranış biçimine ilişkin gözlemlerini anlattı. Devamında da bir Türk, beş Japon’a bedeldir dedi ve arkasını şöyle getirdi: “Ancak 5 Japon da 50 Türk’e bedeldir” Soran gözlerle bakınca arkasını şöyle getirdi: “Örneğin bir dozeri kullanan Türk operatör tek başına 45 kişinin yapabileceği işi yapar ancak 2 Türk bir araya gelince birbirinin yaptığı ile ilgilenir ortaya tek kişilik bir iş bile çıkmaz” Konu derinleştikçe Japon diplomat gözlemlerini sıralamaya devam etti. Heyetler arası görüşmelere ilişkin gözlemi de şöyleydi: “Biz, bir heyet görüşmesinde herkese ayrı bir işlev yükleriz. Birinin görevi bütün heyetin davranışını gözlemlemektir. Bir başkasının görevi, karşı tarafın tutum ve davranışını not etmektir. Ortadaki ana heyet sorumluları da müzakareyi yürütür...” “Türkler ne yapar” soruma şu karşılığı verdi: “Hep birlikte konuşur hep birlikte susarsınız...” HHH Yeniden Japon mühendise dönersek... Japonlar son 150 yıllık dünyayı yakalama ve zaman zaman lider olma süreçlerinde kendilerinden daha iyi olanı önce taklit ettiler, sonra daha iyisini yaptılar. Kollektivizmi elden bırakmadılar, çalışma disiplini başlıca anayasaları oldu. 21. yüzyılda bir intiharı savunmak elbette zor. O nedenle başlığı çengelli bıraktık. Japonlar kendi hatalarını affetmedikleri için mükemmelikte de daha iyiyi aramada da başkalarından daha önde oluyorlar. Japon mühendisin Türkiye’deki yöneticilere bir şeyler anlatabilmiş olmasını diliyoruz.. B 7 Haziran’da yapılacak genel seçimlerde milletvekilliği adaylarının belirlenmesi amacıyla CHP 29 Mart sabahı İstanbul, İzmir ve Ankara’nın da aralarında olduğu 45 ilde önseçim yapacak. Kıyasıya yarışın yaşanacağı önseçimde İstanbul’da 3 ayrı bölgede aralarında mevcut milletvekillerinin yanı sıra gazeteci, sanatçı ve es ki siyasetçilerinde bulunduğu 409 aday adayı kesin listeye girmek için oy isteyecek. Fermuar sistemi CHP İstanbul’da 29 Mart sabahı milletvekilliği adaylarının isimlerinin kesinleşmesi amacıyla 39 ilçede 44 okulda sandıklar kurulacak. Toplamda 230 bin üyenin oy kullanacağı seçimlerde fermuar sistemi uygulanacak. Önseçimde listelerdeki 1, 3, 5 ve 7. sıraları genel merkez kontenjanına ayırılırken, 2, 4, 6, 8 ve sonraki sıralar için ise önseçimden çıkan adayların isimleri yer alacak. 5 Nisan’da toplanacak olan Parti Meclisi’nde kontenjan adaylarının da belirlenmesi ile listelere son şekil verilerek 7 Nisan’da YSK’ye sunulacak. CHP Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin, Sezgin Tanrıkulu, Mehmet Bekaroğlu gibi isimler kontenjan adayı ola cak. Önseçimde 31 Aralık 2014 tarihi ve öncesinde CHP’ye üye olanlar ve önseçim bölgesinde ikamet eden kişiler oy kullanabilecek. Oy kullanmak için “Parti Seçmen Kartı” olması ve kişinin yanında bulundurması gerekirken o yoksa parti kimliğinin bulunması yeterli oluyor. Oy kullanmak için aidat borcunun olmasının ise kesinlikle engel olmadığı belirtildi. İ 1. bölgede tanıdık isimler dalar, Ataşehir, Beykoz, Çekmeköy, Kadıköy, Kartel, Maltepe, Pendik, Sancaktepe, Sultanbeyli, Şile, Tuzla, Ümraniye ve Üsküdar ilçelerini kapsayan 1. bölgede 95 bin üye 170 aday adayı için oy kullanacak. 2011’deki seçimlerde 11 milletvekilliği çıkaran CHP’de mevcut vekiller Mahmut Tanal, Celal Dinçer, Osman Korutürk, Kadir Gökmen Öğüt, Nur Serter’in yanı sıra eski Çalışma Bakanı Mustafa Kul, eski milletvekili Ali Kemal Kumkumoğlu, 68 kuşağından Bozkurt Nuhoğlu, eski İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, CHP PM üyesi Ali Özcan, eski Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, eski Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu, Kartal Cemevi Başkanı İsmail Saçlı, öğretim üyesi Tolga Yarman ve Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’nin eşi Gamze Akkuş İlgezdi gibi isimler milletvekili adayı olabilmek için yarışacak. A Gamze A. İlgezdi Yavuz Top 2. bölgede Sarıgül faktörü ayrampaşa, Beşiktaş, Beyoğlu, Esenler, Eyüp, Fatih, Gaziosmanpaşa, Kâğıthane, Sarıyer, Sultangazi, Şişli ve Zeytinburnu’ndan oluşan 2. bölgede ise 63 bin partili oy kullanacak. Kemal Kılıçdaroğlu’nun İzmir’den önseçime girme kararının ardından bu bölgede 113 aday adayı vekillik için üyelerin karşısına çıkacak. Mevcut milletvekilleri Aykut Erdoğdu, Melda Onur, Haluk Eyidoğan ve MYK üyesi Ercan Karakaş’ın yanı sıra eski Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Çetin Soysal, Albay Dursun Çiçek, Kılıçdaroğlu’nun yakın çalışma arkadaşlarından Seyfullah Beysülen, Taksim Dayanışması’ndan Cem Tüzün, Toplumsal Bellek Platformu’ndan Saniye Yurdakul, Şinasi Öktem, Mehmet Sevigen, Didem Engin, Hakan Atalay, Zeynel Öztürk ve Dursun Bulut gibi isimler listelerde yer almak için yarışacak. B Mustafa Sarıgül Çiğdem Anad 3. bölge sakin geçecek rnavutköy, Avcılar, Bağcılar, Bahçelievler, Bakırköy, Başakşehir, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Çatalca, Esenyurt, Güngören, Küçükçekmece ve Silivri ilçelerini kapsayan 3. bölgede ise 126 aday adayı yarışacak. 72 bin üyenin oy kullanacağı önseçimde Denizli milletvekili İlhan Cihaner, İstanbul Milletvekili ve eski DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Tekstilİş Sendikası Genel Başkanı Rıdvan Budak, Bağcılar Belediye Başkan adayı Bayram Ali Çeşmeci, Doktor Beyzade Özkahraman, Gezi olaylarında polisin gaz kapsülüyle gözünden yaraladığı Erdal Sarıkaya, Avukat Efkan Bolaç, eski Bakırköy Belediye Başkanı Yakup Akyüz ve eski AKP milletvekili Feyzi İşbaşaran listeye girmek için yarışacaklardan bazıları. A İlhan Cihaner Erdal Sarıkaya Karayalçın: Sandığa gidin CHP İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın Cumhuriyet aracılığıyla partililere “önseçime katılım” çağrısı yaptı. 29 Mart’ta İstanbul’da demokrasi şöleni yapacaklarını belirten Karayalçın’ın parti üyelerine mesajı şöyle: “Aday adayı arkadaşlarımızın kendilerini daha iyi tanıtabilmesi için aday. chpistanbul.org.tr adlı bir site hazırladık. Burada aday adaylarımızın kendilerini tanıttıkları birer video var. Partimizin Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu dahi milletvekili olabilmesini üyelerimizin iradesine teslim etmiştir. Bu durum, Türkiye siyaseti için çok büyük bir demokratik kazanım olarak değerlendirilmelidir. Bu yüzden her üyemiz kendi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeli ve sandığa gitmelidir. Türkiye’de Eğitimci de var sendikacı da l Hüseyin KARATAŞ (Avukat) Ülke Politikaları Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı, ÇYDD avukatı ve Onur Kurulu üyesiyim. Bu iktidarın hakkından yine hukuk gelecek. O nedenle adayım. Hukuku hiçe sayanlar, bir gün hukuka muhtaç kalmışlardır. l Efkan BOLAÇ (Avukat) Defalarca gözaltına alındım, işkence gördüm, arkadaşlarım katledildi, kaybedildi ve ben hiç susmadım. Her zaman kırılan dalı sarmak için koştum. Bir hayalim var, bir hayalimiz var. Eşitlik, kardeşlik ve özgürlük için savaşan, gerekirse ölenlerin soyundan geliyoruz. Bunun için de CHP’de siyaset yapmaya karar verdim. l Mehmet Ali ÇELEBİ (Teğmen) Mustafa Kemal Fikri’nin ve Devrimci Anadolu Kültürü’nün âşığıyım. Yoksulluktan gelmiş ve zulüm görmüş birisi olarak, bu halkın çocuklarını zulümlerden ve fakirlikten kurtarma amacına varlığımı adayacağım. Gençlik Siyaseti dediğim bir hat üzerinde, sadece gençlerin siyasete katılımını değil siyasetin tüm biçimlerinin ve anlayışlarının yenilenmesi, gençleşmesi amacıyla mücadele edeceğim. l Hülya GÜNTAŞ (Eğitimci) Ülkenin gidişatından memnun olmadığım için adayım. Ben, bu ülkeyi bulunması gereken huzur ortamına, kardeşlik ortamına taşıyacak partinin iktidarında bir nefer olmak, ülkemin üretimine katkı sağlayan ve buna rağmen yoksullaşan köylümüzün, işçimizin üretimden gelen zenginliğe ortak olacağı iktidarın kurulmasına katkı sağlamak için CHP’deyim. l Gürsel DOĞRU (Sendikacı) İstanbul hızla betonlaştı ve hızla yok ediliyor. Sürekli göç alıyor, trafik günün her saatinde felç halde. Bu kentteki asıl sorun rant sorunu. Bunun önüne geçmek için de bizim mutlaka yerel yönetimlere hâkim hale gelmemiz gerekiyor. Biz bunun için çalışacağız ve yerellerden iktidara geleceğiz. Pavey ve Dink ziyarette HP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey ve öldürülen gazeteci Hrant Dink’in eşi Rakel Dink, Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu’yla yaşlılar haftası etkinlikleri kapsamında Bakırköy Belediyesi Şefkat Huzurevi’ni ziyaret ederek yaşlılarla sohbet etti, öğle yemeği yedi. Pavey, altmış kişinin kaldığı Bakırköy Belediyesi Şefkat Huzurevi’nde yaşlıların çok iyi koşullarda yaşamlarını devam ettirdiklerini görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. l İSTANBUL/Cumhuriyet C Karayalçın, 29 Mart’ta İstanbul’da demokrasi şöleni yapacaklarını söyledi. milletvekili adaylarını önseçimle belirleyen yani parti içi demokrasinin gereklerini yerine getiren tek parti olan CHP’nin il başkanı olarak tüm üyelerimizi pazar günü sandığa davet ediyorum...” CHP’de önseçim ve kontenjan adayları arasında çok sayıda gazeteci ve sanatçı da bulunuyor. Gazeteciler Barış Yarkadaş, Can Ataklı, Dinç Çoban, Seval Keleşer, Aysel İltaş, Necdet Saraç birinci bölgeden aday adaylığı için müracaat ederken Tunca Mollaveisoğlu da kontenjan adaylığı için başvurdu. 2. bölgeden Çiğdem Anad ve Yön Radyo Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Mansur Kılınç, 3. bölgeden ise Safile Özdoğan, Umut Develi, Haliye Donmuş, Eren Erdem aday adayı oldu. CHP’de ayrıca sanatçılar Yavuz Top, Berhan Şimşek, Metin Karataş ve manken Tuğba Özay da adaylık için yarışacak isimler arasında yer alıyor. Gazeteci ve sanatçılardan yoğun ilgi C M Y B