18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 22 Mart 2015 EDİTÖR: HAYRİ ASLAN haber 7 MHP’nin 11. Olağan Büyük Kurultayı yapıldı. Ünlü isimler listede yer bulamadı Yeniden seçilen Bahçeli: Hainler meydanlara çıktı ÜNLÜ İSİMLER YER BULAMADI Bugün, Yarın ve Daima... KP hükümetinin eğitim alanında gittikçe hız kazanan girişimlerinin amacı dinsel bir rejimi kalıcı kılmaktır. İmam hatiplerin yaygınlaşması, zorunlu din dersleri, okullarda kızerkek ayrımının, tesettürün “doğal durum” olarak tescil edilmesi bu kapsamdadır. Bu çabaların sonuç vereceğinden emindirler. Daha vahim olan ise muhalefet partilerinin hemen hepsinin de bu “doğal durumu” kabul etmeleridir. Muhalefet terk ettiği siperlere geri dönmeyi düşünmüyor bile. Bu tutumun bir başka türü de solda görülüyor. Soldaki kimi arkadaşlar da “Cumhuriyetin ortadan kalktığını, şimdi her şeyin sıfırdan ve bu kez daha farklı kurulması gerektiği” kanısındalar. HHH Bu tutumlardan birincisi kesin ideolojik bir yenilgiyi, ikincisi ise harekete geçmeyi öngören devrimci bir yorumu ifade ediyor. Muhalefet partilerinin geri bir mevzide kendilerine yer araması sosyal demokratların Batı’da reformculuktan da vazgeçerek neoliberal politikalara savrulma hikâyesi ile yakından bağlıdır. Bizimkilerin farkı, ekonomik politikalarda neoliberalizme savruluşun dini bir karakter kazandığını, laik Cumhuriyete saldırdığını görememeleridir. Görseler ne olurdu? Geçmiş olsun; geriye dönüp tarihi yeniden yazmak bilim kurgunun alanına girer. HHH İdeolojik teslimiyet bundan sonrası için de kapıları kapatıyor. Sosyal demokrasinin gerilemiş çizgilerinden, BlairSchröder “öğretilerinden” yola çıkan CHP’nin, devrimci bir program çizmesi artık neredeyse imkânsızdır. Çünkü yeni bir programın ilk cümlesine “neoliberalizme hayır” diye yazmak, sistemle hesaplaşmak zorunludur. Var mı böyle bir ihtimal? CHP’nin ekonomi politikasını gizlisi saklısı olmayan neoliberal bir prof’a emanet etmesi bu açıdan umut kırıcıdır ama gelecekte bu partide kendini korumayı başarmış solcularla, Dervişçi Babacancı prof’lar arasında bir kavga da ihtimal dışı değildir. HHH Menderes’in, Demirel’in, Özal’ın, Ecevit’in, Erbakan’ın kendi meşreplerine uygun ideolojik çıkışları bu sistemin gerçek sahiplerini hiçbir zaman ürkütmedi. Alarm zilleri çaldığında çaresine bakmayı hep bildiler. Ama bu kez kendilerini dinlemeyen, kitle gücüne, cesaretine sahip, projeleri gibi çılgın bir ekiple karşı karşıyalar. AKP, Cumhuriyeti sıfırlamakta kararlıdır. Sistemin gerçek sahipleri ise bunun bir aptallık olduğunu, bu gidişle piyasacı sistemin tehlikeye gireceğini düşünüyorlar. Aynı kanı Erdoğan’ı kuşkuyla izleyen Batı’da da güçleniyor. HHH Türkiye tehlikeli bir dönemeçtedir; iktidarın ayakta kalabilmek için her şeyi göze aldığı ortada. Bu da ülkeyi zorbalığın, adına ne derseniz deyin, ciddi bir tehdit olduğu gerçeğiyle baş başa bırakıyor. Gerçek şu ki; daha sonrası için hazırlık yapmayanlar bu yakın tehlikeyle de tutarlı bir mücadeleyi yürütemezler. Solun “Cumhuriyet sıfırlandı onu yeniden ve bu kez farklı kuracağız” söyleminin arkasındaki düşünceyi böyle anlıyorum ben. Cumhuriyeti gerileyerek kurtaracaklarını düşünenler ise geleceğe yine “nevi şahsına münhasır”, halka hak tanımayan sayaklı söyekli liberal politikalarla hazırlanıyorlar. HHH Onlar hazırlansınlar, biz de hiç ilgisiz bir konuya geçelim tam burada. ABD Ortadoğu Teknik Üniversitesi’ni Ortadoğu politikalarında yeniden nüfuz kazanabilmek için Amerikancı kadro yetiştirme üssü olarak planlamıştı. Çok da çaba harcadılar bunun için. Başaramadılar. ODTÜ devrimci gençlerin sisteme en güçlü itirazları dillendirdiği yer oldu. Tamam konudan biraz uzaklaşmış olabilirim ama kilometrelerce uzağa da düşmedim herhalde. MHP usulü çarşaf liste SELDA GÜNEYSU evlet Bahçeli’nin yeniden genel başkan seçildiği MHP’nin 11. Olağan Büyük Kurultayı’nda Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyeleri de belirlendi. Kongre Divan Başkanlığı’nın “yarı çarşaf liste” diye tanımladığı 140 kişilik listede, partinin ünlü isimlerinden eski bakanlardan Murat Başesgioğlu, Osman Durmuş, Faruk Bal, Bahattin Şeker ve Tunca Toskay gibi isimler yer bulamadı. Bahçeli, yeni MYK listesinde, eski MYK’de yer alan beş ismi de yedeğe aldı. MHP’nin dünkü kurultayında, ilk kez “çarşaf liste” yöntemiyle 75 kişiden oluşan MYK üyeleri belirlendi. Ancak burada da “MHP yöntemi” devreye girdi. 140 kişinin aday gösterildiği çarşaf listenin ilk 75. sırasında yer alan isimler “anahtar liste”yi oluşturdu, sonraki 25 isim ise “yedek” aday gösterildi. Öte yandan Alparslan Kaya, Bulduk Özdemir, Erol Gül, Kadir Şekerci ve Volkan Yılmaz ise yedek listede yer aldı. Böylece 75 kişilik MYK’de 35 ismin yeri değişmiş oldu. 5 isim de yedek listeye alındığı için yönetimdeki değişim sayısı 40’a ulaştı. CHP’li Haberal’ın oğlu Erkan Haberal yeniden MYK’ye seçildi. MHP’nin eski grup başkanvekili Mehmet Şandır ise yeniden MYK’ye dönerek, sürpriz yaptı. Ancak yönetime girmesi “kesin” gözüyle bakılan, olağanüstü kongrede Bahçeli’ye karşı aday olan Koray Aydın da listede kendine yer bulamadı. D 40 isim değişti HP 11. Olağan Büyük Kurultayı’nda Devlet Bahçeli, oy kullanan 1149 delegenin tümünün oyunu alarak, SELDA 6. kez genel başkan se GÜNEYSU çildi. Bahçeli, “Türklüğün yeniden dirilişi” olarak adlandırdığı ve “Bizimle Yürü Türkiye” sloganı eşliğinde gerçekleştirdiği kurultayda, 7 Haziran seçimlerinin “Türkiye’nin son şansı olduğunu” belirterek, yurttaşlara “Kaçak Saray”a karşı kendileriyle birlikte yürümeleri çağrısı yaptı. Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için, “kaçak ve karanlık sarayında diktatörlük hesapları yapan 17/25 rumuzlu şahıs” ifadesini kullanırken, İzleme Heyeti’nde yer alacağı belirtilen sinema sanatçısı Kadir İnanır’a da isim vermeden “Bu heyet neleri izleyecektir. Sözde sanatçılar, gazeteciler, Yeşilçam kalıntıları, PKK’nın boğazda demlenen adamları hangi film fırıldağını çevireceklerdir?” sözleriyle yüklendi. MHP lideri Bahçeli’nin tek aday olduğu MHP 11. Olağan Büyük Kurultayı, dün, Ankara Arena Spor Salonu’nda gerçekleştirildi. Salonun içi ve dışı MHP bayraklarıyla süslenirken, kürsünün arkasına Türk bayraklarıyla Atatürk ve Alpaslan Türkeş’in büyük fotoğrafları asıldı. Dizi oyuncusu Mehmet Aslan ve MHP’den milletvekili adayı eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz da kurultayda hazır bulundu. M A MHP 11. Olağan Büyük Kurultayı’nda Devlet Bahçeli, oy kullanan 1149 delegenin tümünün oyunu alarak, 6. kez genel başkan seçildi. Kurultaya kadınların ilgisi büyüktü. Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ yapanlar, hırsızlar ve Türkiye’yi dört koldan dolandıranlar korkudan sinecek delik arayacaktır” dedi. Süleyman Şah Türbesi operasyonunu da eleştiren Bahçeli, “Serok Ahmet’e göre vatan kaybı başarıdır.1725 Erdoğan’a göre toprak kaybı kutlanması gerek bir zaferdir” dedi. Erdoğan ve Davutoğlu’nu işaret ederek, “Bunlar Damat Ferit’e bile rahmet okuturlar, Ali Kemal’i bile aratırlardı” dedi. dir konuşulmaktadır” dedi. Konuşmasında izleme heyetine de değinen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: “63’lükler arasında yer alan bazı yozlaşmış isimlerin PKK amigosu, PKK maskotu, PKK tayfası olarak yeniden tedavüle çıkmışlardır. Bu heyet neyi izleyecek, neleri seyredecektir? Sözde sanatçılar, sözde gazeteciler, Yeşilçam kalıntıları, PKK’nın boğazda demlenen adamları, para içinde yüzen elemanları hangi film fırıldağı çevireceklerdir? Türk milleti dağılmıştır da devreye ganimet paylaşımı mı girmiştir?” diye sordu. Erdoğan’ın izleme heyeti için “haberim yok” sözlerine ilişkin de Bahçeli, “Siz bakmayın Erdoğan’ın bu kaçak güreşmesine. Siz inanmayın sahte sözlerine. ‘PKK’yla görüşüyorsun’ dediğimiz de ağız dolusu hakaret etmiş, şeref resti çekmiş, inkâr yolunu tercih etmişti. ” Ergenekon ve Balyoz davaları için “aldatıldık” sözüne de göndermelerde bulunan Bahçeli, Türk ordusuna kumpas kurulurken suç ortaklığı yapanların ve bu davaların “savcısıyım” diye ortaya çıkan Erdoğan’ın sözlerinin münafıklık ve ikiyüzlülük olduğunu, “paralel yapı” denilenin de AKP’nin eseri olduğunu kaydetti. l ANKARA MHP’den Kıraç sürprizi Listede, Bahçeli’nin danışmanları da MYK’ye girdi. Alparslan Alparslan yönetime girerken, Başbuğ Pınarbaşı da adıyla dikkat çekti. Başbuğ Alparslan Türkeş’in adı; Pınarbaşı ise doğduğu yer. Merkez yönetim kurulu aday listesinde, kadınlar azınlıkta kaldı. Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin 75 kişilik MYK anahtar listesine, aralarında Genel Başkan Yardımcıları Zühal Topçu, Ruhsar Demirel’in de bulunduğu sadece 7 kadının ismi girebildi. lANKARA Danışmanlar da listeye girdi Kadının adı yok Kurultay’ın başlamasına saatler kala Ankara Arena Spor Salonu’nun bahçesi ile salon hıncahınç doldu. Bu arada ekranlardan ilk kez MHP’nin seçim şarkıları seslendirildi. Bunlardan biri de Türk rock müziğinin ünlü sesi Kıraç’ın seslendirdiği seçim şarkısı oldu. Bahçeli yaklaşık 1.5 saat süren konuşmasının başında partilileri “Bozkurtlarım, Asenalılarım” diyerek selamladı. Türkiye’yi soyanlardan, hırsızlık ve yolsuzluk yapanlardan ne pahasına olursa olsun hesap sorulacağını tarihe not düştüklerini kaydeden Bahçeli, salonun sesinin İmralı ve Kandil’de yankılanacağını, “hainlerin kâbusu olacağını” ifade etti. Sesin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın bulunduğu Beştepe’den de duyulacağını vurgulayan Bahçeli, “kaçak ve karanlık sarayında diktatörlük hesapları yapan 17/25 rumuzlu şahıs” diye nitelendirdiği Erdoğan’ın uykularının kaçacağına işaret etti. Başbakan Davutoğlu’na da “saray süsü” benzetmesinde bulunan Bahçeli, “Bizi duyan rüşvetçiler, yolsuzluk ‘Nevruz’ mesajı Bahçeli, kongrenin yapıldığı aynı saatlerde Diyarbakır’daki Nevruz kutlamalarını da “hainler meydanlara çıktı” sözleriyle nitelendirdi. Diyarbakır’da ihanet mektuplarının okunduğunu, Türkiye’nin kuyusunun kazıldığını kaydeden Bahçeli, “Nevruz kirletilmekte, hain pazarlıklara paravan yapılmaktadır. Ne ibretliktir ki, bölücü hainler Nevruz Bayramı’nı da sahiplenmektedir. Alçak emellerini haykıracakları, devlete meydan okuyacakları bir vesile olarak kullanmaktadır” dedi. Bahçeli, Diyarbakır’daki kutlamalarda Öcalan’ın mesajının okunmasını da “Bebeklere kurşun sıkan bir katilin ne diyeceği, hangi fitne ve fesat sözlere imza atacağı günler MHP Kurultayından İzlenimler/Aydın Engin izim meslek açısından bakarsanız tatsız bir kurultaydı. Ne çekişme, ne yarışma, ne itiş kakış… Dahası kurultay resmen başlamadan, henüz ülkücü türkücüler tribünleri bazen ustaca bazen acemice coşturmaya çabaladıkları dakikalarda bile genel başkanın oy birliği ile Devlet Bahçeli olacağı ve MYK’ye girecek 75 üst düzey partiliyi de onun saptayacağı belli olmuştu. Zaten MHP’nin 11. Kurultayı’nın özü özeti Devlet Bahçeli’nin 21 sayfa tutan uzun konuşmasıydı. Onun ötesi yasal şekil şartlarının yerine getirilmesinden ibaretti… Arena Spor Salonu’nun tıklım tıklım dolu tribünlerinin ve bir o kadarının da bahçede kurulu ekranlardan izlediği kurultay, baştan sona Devlet Bahçeli’nin gerek parti içine, gerek dışına yönelik bir gövde gösterisiydi. 18 yıl önce izlediğim, havada iskemlelerin uçuştuğu, Ülkü Ocakları başkanının başını çektiği bir grubun Alparslan Türkeş’in koltuğunda Devlet Bahçeli’yi görmeyi reddettiği, ülkücü hareket için ağırlığı olan kimi ünlü MHP’lilerin de genel başkanlık için soyunduğu hareketli, çekişmeli ve bitirilemeyip ertelenen kurultay; keza birkaç hafta sonra toplanan ve Devlet Bahçeli’yi genel başkanlık koltuğuna oturtan kurultay ile dün izlediğim arasında dağlar kadar değilse bile epey büyük fark vardı. Şu saptama yanlış değil: Nasıl bir zamanlar Alparslan Türkeş’in mutlak otoritesi tartışılmaz idiyse, 18 yıl sonra Devlet Bahçeli’nin de MHP içinde mutlak otoritesi tartışılmazlık düzeyine yükselmiş. Zaten olduk bittim “liderlik kültü”nün baskın olduğu Türk milliyetçi hareketinde dileyen başbuğ, dileyen önder, dileyen führer, dileyen lider terimlerinden birini kullansın Devlet Bahçeli de artık “O”dur. Kuşkusuz bu kurultayda çok belirgin Bahçeli ağırlığında delegelerin de, partililerin de 7 Haziran seçimlerinde bir “oy patlaması” beklentileri ve bunun mimarının da Devlet Bahçeli olduğu algısının etkisi var. Bir se Bahçeli Artık Başkan Değil Başbuğ çim zaferi beklentisi salona egemendi. “Devletin başına Devlet gelecek” sloganına sahiden inananlar hiç de az değildi. Bahçeli’nin bu kadar saf olduğunu sanmıyorum. Ancak 7 Haziran seçimlerine çok yüksek bir önem biçtiği de belli. Nitekim uzun konuşması da bir tür “seçim stratejisi”nin MHP kadrolarına anlatılmasıydı. Bu strateji de ağırlıklı olarak Kürt siyasal hareketi ile AKP’nin işbirliği yapacağı varsayımını bir korku senaryosu olarak seçmene anlatmak olacak. 1725 Aralık yolsuzluk dosyaları, ekonomik sorunlar ikincil önem taşıyacak gibi… Erdoğan, MHP’nin seçim kampanyasındaki vurgusunun böyle olacağını sezmiş ve birkaç gün önce Kürt sorunu üstüne kendi partililerini bile açığa düşüren “U dönüşünü” o yüzden yapmış olabilir mi? Olabilir… Sahiden de Bahçeli’nin Erdoğan’a yönelik eleştirileri yenilir yutulur gibi değildi. Şu cümlelere bir göz atın, bana hak verirsiniz: “…Mısır’da İhvancı, Erbil’de peşmergeci, İmralı’da peşkirci, Brüksel’de AB’ci, ABD’de BOP’çu, tarihte mandacı, Erivan’da diyasporacı, Moskova’da Sanghay’cı, Kıbrıs’ta Rumcu, Kandil’de işbirlikçi, Ankara’da etnik tetikçi…” Her 21 Mart’ı Türk milliyetçi ve ırkçılarının “Nevruz bayramı” (Bahçeli Newroz değil Nevruz demeyi yeğliyor) olarak kutladıkları ve kutsadıkları biliniyor. Ama bu kez kurultay günü olarak da 21 Mart seçilmişti ve Bahçeli konuşmasının önemli bir bölümünü buna ayırdı. Kürsünün de yer aldığı büyük sahnede önce bir “Bozkurt” ile bir “Asena”nın, ardından da bizzat Devlet Bahçeli’nin örs üstünde demir dövmeleri gibi çocuksu ritüeli bir yana bırakalım. Bahçeli bence endazeyi kaçırma pahasına çok vurgulu bir şekilde Newroz’u sahiplendi ve aynen şöyle dedi: “Hazreti Adem ile Hazreti Havva Nevruz günü Arafat’ta buluşmuştur. Hz. Nuh’un gemisi Nevruz günü Cudi Dağı’na oturmuştur. Hazreti Yusuf Nevruz Günü kuyudan çıkarılmıştır. Hazreti Yunus Nevruz Günü balığın karnından kurtulmuştur. Türk milleti Nevruz Günü demir dağları eriterek Ergenekon’dan çıkmıştır. Bozkurt, tıpkı bugün olduğu gibi, milletin önüne Nevruz Günü düşmüştür.” Sonra da noktayı koydu: “Ne var ki bugün Diyarbakır’da ihanet mektupları okunmaktadır. Nevruz kirletilmektedir…” Breh, breh, breh… HHH Bu kurultay izlenimleri resmi seçim sonuçları henüz belli olmadan, örneğin kaç delege boş oy kullanmış ya da Bahçeli’ye oy vermemiş, 75 kişilik MYK’ye kimler girmiş, kimler açıkta kalmış gibi soruların cevaplarının henüz bilinmediği dakikalarda yazılıyor. Aceleden değil. Önemli olmadığından. Önemli olan en azından 7 Haziran seçim sonuçlarına kadar Bahçeli’nin tıpkı Alparslan Türkeş gibi partinin önderi, führeri, lideri, başbuğu olduğu. Bence 11. MHP Kurultayı’nın özü özeti bu. B CHP’de işgal sürüyor Trabzon’da bir grup CHP’li gencin, partilerinin milletvekili adayının belirlenmesinde ilk sıra adayının önseçim yapılmadan kontenjana tabi tutulmasına tepki göstermek amacıyla başlattığı işgal eylemi, beşinci gününü geride bıraktı. CHP’li gençlerin geceyi parti binasında geçiren ve kurdukları barikatların önünde bekleyen gruptakiler, kontenjan uygulamasının kaldırılmaması halinde eylemlerini sürdüreceklerini açıkladılar. TRABZON/ Cumhuriyet Korucubaşına silahlı saldırı Şırnak’ın Cumhuriyet Mahallesi Halil Ulusoy Caddesi’ndeki evinin yakınlarında, özel otomobiliyle seyir halinde olan korucubaşı Yusuf Tatar (46) dün sabah saatlerinde, maskeli 2 kişinin uzun namlulu silahlı saldırısına uğradı. Tatar saldırıdan yara almadan kurtulurken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. ŞIRNAK/ DHA C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle