17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 ŞUBAT 2015 ÇARŞAMBA 4 HABERLER Demirtaş, ‘İç güvenlik paketine karşı muhalefet ortak hareket etsin, tek madde geçmesin’ dedi ‘Birlikte mücadele’ çağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, TBMM Genel Kurulu’nda görüşmelerine bugün başlanması beklenen iç güvenlik paketinin Meclis’ten geçmemesi için muhalefete ortak hareket etme çağrısı yaptı. Demirtaş, “Gelin birlikte hareket edelim. Günlerce ve aylarca tek bir maddesi bile geçmesin” dedi. Demirtaş, Birleşik Metalİş grevinin ertelenmesini ise “Padişahın emri var. Sözleşmeli 4C’li Başbakan da tıpış tıpış bu emri yerine getirdi” diye yorumladı. HDP grup toplantısına Bakanlar Kurulu’nun milli güvenlik bahanesiyle grev kararı ertelenen Birleşik Metalİş çalışanları da katıldı. Toplantıda konuşan Demirtaş, Bakanlar Kurulu’nun toplanmadan korsan bir şekilde grevi iptal ettiğini belirterek “Milli güvenliği bozucu olduğuna karar vermiş padişah ve şehzadeleri. Bu işçiler nasıl milli güvenliği bozacaklar? Milli deniliyorsa milli bunlardır” dedi. Sarayın güvenliğinin bozulmasından korktukları için bu kararın alındığını söyleyen Demirtaş, bakanların büyük bir kısmının önüne gelen dosyayı bile okumadığını belirtti. Saraydaki bir bardağın fiyatının bile bin TL’yken, metal işçilerinin 866 TL’ye çalıştığını kaydeden Demirtaş, “Türkiye en büyük 18. ekonomi ama dünyanın en büyük soygun ekonomisi. Ülkenin yüzde 80’i üretiyor, yüzde 20’si yiyor” diye konuştu. Erdoğan’ın geçmişte bir işçi grevine yaptığı ziyaretteki konuşmasını anımsatan Demirtaş, “20 yıl önce kendisi o zamanlar sultan değildi. ‘Ülkemizde 1980 sonrası işçi haklarına, insan onuruna yakışmayacak şekilde ilgisiz kalmaktadır. İşçilerin yanında yer almak inancımız gereği görevimizdir’ demiş. Ya inancını yitirdin ya da çok para kazandın ya da ikisi birden” diye konuştu. Erdoğan’ın başkanlık sistemiyle ilgili açıklamalarına değinen Demirtaş, şunları dile getirdi: “Şimdi ‘başkan olacağım’ diyor. İlkokul birinci sınıfta vardır ya ‘Ben başkan olacağım’ diyenler. Olamayacaksın, senin başkanlık sistemini, rejimini asla kabul etmeyeceğiz. Rüyalarında kalacak. Ülkeyi zaten tek adam sistemiyle yönetiyorsun. Halifelik meselesine inanmış gerçekten. Birileri onu inandırmış; ‘Sen halifesin’ diye gazı vermişler. Hilafet demek istiyor da diyemiyor.” İktidarın yanı sıra ana muhalefetin de HDP hakkında dedikodu ortaya attığını söyleyen Demirtaş şunları söyledi: “Sözde AKP ile kapılar ardında anlaşmışız. Sayın Kılıçdaroğlu, ikimizin odasının arasında 20 metre var. Buyurun gelin konuşalım, anlatalım size. Dedikoduyla siyaset yapılmaz. Kim kiminle, sağcılar ve ırkçılarla seçimlerde anlaşma yaptı konuşalım. Cumhurbaşkanlığı seçiminde kim kiminle anlaşma yaptı konuşalım.” HDP’nin tüccar partisi olmadığını söyleyen Demirtaş, CHP’nin solun gelişmesinin önünde bir proje olarak engel olduğunu belirterek “HDP bunu başarıyor o yüzden panikliyorlar” dedi. Demirtaş, iç güvenlik paketinin tüm yurttaşları ilgilendirdiğini ifade etti. DEMİRTAŞ’A GÖRE HDP’NİN OYU BARAJ SINIRINDA SYRİZA’nın Işığında Avrupa II Avrupa Birliği’nin varlığı ve geleceği, serbest ticaret bölgesinin korunması, ortak para biriminin yaşamaya devam etmesi, kurumsal yapının bu ikisini destekleyecek biçimde işlemesine bağlı. Ancak çok sayıda ülkeyi, bu üç koşulun yerine gelmesine uygun biçimde bir arada tutmak, yönlendirmek gerekiyor. Bu da bize liderlik (hegemonya) sorununa, yalnızca Almanya’nın konumuna değil AB’nin geleceğine ilişkin ciddi sorular getiriyor. Gerçekten de, Der Spiegel, SYRİZA’nın başarısının, Almanya’nın Avrupa üzerindeki egemenliğine karşı direnci, tepkiyi güçlendireceğini, güçler dengesini bozabileceğini düşünüyor. Spiegel’in yorumuna göre SYRİZA bu tepkinin ve direncin en uç örneğini oluşturuyor (30/01/2015). SYRİZA’nın zaferi ve hükümetiyle birlikte AB’nin geleceğini tehdit eden iki kriz Yunanistan üzerinde kesişti: Ekonomik kriz (neoliberal model) ve jeopolitik kriz (UkraynaRusya politikası). Avrupa Birliği projesinin ekonomik modelini “neoliberalizm” oluşturuyor. Kültürel düzeyde neoliberalizm, 35 yıldır Avrupa ve dünya halklarına, “başka seçenek yok” iddiasıyla sunuldu. Kültürelakademik düzeyde, her türlü farklı görüşü “deli saçması” sayan bir simgesel şiddet, “tek olası yaşam tarzı budur” ilkesine dayalı “kapitalist gerçekçiliği” egemen kıldı. Bu model 2007 mali kriziyle birlikte hızla tek bir boyuta, halkın durumunu, en temel gereksinimlerini göz önüne almayan acımasız bir kemer sıkma politikalarına kadar daralırken Almanya ve Şansölye Merkel bu politikanın ana savunucusu olarak öne çıktılar Şimdi Yunanistan’da hükümete gelen SYRİZA kemer sıkma politikalarını (neoliberal modeli) reddediyor, başka seçenekler arıyor. Bu yaklaşım İspanya’da Podemos’un sloganlarında eko yapıyor. İtalya, İrlanda, Portekiz, Fransa hükümetleri de, bu kemer sıkma politikalarından hoşnut değil. Mali kriz başlayana kadar neoliberal finansallaşmanın toplam talebi destekleyen, ücretleri bastıran etkilerinden yararlanan sanayi kapitalizmi, Avrupa iç pazarına yönelik, bu nedenle ekonomik olduğu kadar siyasi istikrara da önem veren sermaye de 2008’den bu yana huzursuz. Bu kanatta da kemer sıkma politikalarına yönelik eleştiriler artıyor. Neoliberal mutabakatın dağılmasının ardından, yerine yeni bir model konamazsa iki seçenek geliyor: Birincisi kendini güçlenmekte olan sağ popülist, milliyetçi, faşist akımlarda, ikincisi gittikçe artan oranda “kapitalist gerçekçilik” karşıtı eleştirilerde, sosyalist, çevreci, partilerde başlayan canlanmada gösteriyor. Bu yüzden de salı günü Financial Times’dan Gideon Rachman’ın vurguladığı gibi “1930’ların ekonomik depresyonu siyasi istikrarsızlıkları ile kıyaslamalar yapılıyor”. Avrupa Birliği’nin ikinci krizi, Ukrayna üzerinden Batı’nın Rusya ile başlattığı paylaşım savaşıyla ilgili. Batı bu krizi başlattı ama sonra krizin şiddetine uygun güçleri harekete geçirmeye çekindiği ya da bunlara sahip olamadığı için inisiyatifi Rusya’ya kaptırdı. BatıUkraynaRusya üçgeninin ayrıntılarına girmeden konumuzla ilgili olarak şu iki saptamayı yapabiliriz. Birincisi, Almanya’nın, AB üzerinde hegemonyasının kurulabilmesi için Batı adına bu krizi yönetebilmesi, Rusya’ya geri atım attırması gerekiyor. 1990’ların başında Yugoslavya’nın bölüşülmesi sırasında, ortaya çıkan liberal emperyalizm teorilerinin mimarları yine benzer bir mantıkla, üstelik Putin ile Milosoviç arasında paralellikler kurarak ortaya çıkmaya başladılar. Bunların en etkililerinden Timothy Garton Ash pazar günü The Guardian’da, “Putin durdurulmalıdır. Bazen silahları yalnızca silahlar durdurur”... “Diplomasinin zamanı yine gelecek ama şimdi değil” diye yazıyordu, Rusya’ya karşı bir NATO savaşının çığırtkanlığını yapıyordu. İkincisi, Almanya, Avrupa Birliği’ni Rusya’ya karşı yeni, daha geniş yaptırımlara ikna etmeye çalışıyor. Yaptırımların uygulanabilmesi için üye ülkelerin hepsinin onayı gerektiğinden, SYRİZA hükümetinin yeni yaptırımlardan yana olmadığını açıklaması, Almanya’nın liderliğinin (hegemonya sürecinin) tekerine burada da bir çomak sokmuş oluyor. ABD, İngiliz ve Alman medyasının, Rusya ile SYRİZA, Rusya’nın milliyetçi politikacıları ile SYRİZA lideri arasında yakın bağlar bulmaya, buradan hareketle, Avrupa’da Rusya’nın “ayak izi” senaryoları üretmeye başlamış olması da, SYRİZA’nın yarattığı sıkıntının büyüklüğünü gösteriyor. Süreçte takvim gecikti MAHMUT LICALI ANKARA HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, müzakere konusunda hiçbir adım atılmadığını ve çözüm süreci takviminin 1.5 ay geciktiğini belirterek, “Ocak’ta müzakere başlamalıydı. Şubat’ta esaslı konular görüşülmeliydi. Mart’ta karşılıklı çağrı yapılacaktı. Nisan’da taraflar üzerine düşeni yerine getirecekti” dedi. HDP’nin oy oranının barajın sınırında olduğunu söyleyen Demirtaş, “Baraj altında kalırsak parlamentonun meşruiyetini her dakika sorgularız. Erken seçim için çalışırız” değerlendirmesini yaptı. Demirtaş, havanın iyileşmesi durumunda Ceylan Bağrıyanık’ın da muhtemelen olacağı heyetin bugün ya da yarın İmralı’ya gideceğini açıkladı. Demirtaş’ın açıklamaları şöyle: “Barajın sınırındayız. Oyumuz hep 9’un üzerinde. Potansiyeli bu kadar olan bir partinin biraz daha çalışmakla aşabileceği bir baraj varken bağımsız girmesi kendini inkar olur... Kadir (İnanır) Bey’le görüştük. Sağlık durumu elvermiyor. Öcalan eşittir HDP değil. Öcalan’ın partimize desteği var... İnsanlar artık sadece bir kimlik ve mezhep üzerinden yapılan siyasetin kazandırmadığını anlayacak. Biz kimlik siyaseti yapmadık demiyorum; ihtiyaç vardı ve yaptık. Ama biz kimlikler üstü bir siyasete döndük. AKP’yi frenlemenin tek yolu barajı geçmek. CHP ile defteri kapattık. CHP artık sol bir parti değil.” İki kriz ‘Direnme hakkı ortaya çıkar’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Anayasası askıya alınmış, parlamentosu baskı altında bir toplum var. Bu süreç biraz daha devam ederse, halkın direnme hakkı ortaya çıkacaktır” dedi. TBMM Genel Kurulu’nda bugün görüşülecek İç Güvenlik Paketi’yle getirilen düzenlemelere tepki gösteren Kılıçdaroğlu, paketin hedefinin Gezi benzeri eylemlerde sokağa çıkanlar olduğunu vurgularken, “Ne getirirsen getir, söz veriyorum o gençlerin en önünde ben olacağım” diye konuştu. CHP Gençlik Kolları’nın yoğun katılımıyla düzenlenen grup toplantısında “Başbakan Kemal”, “Halkın umudu Kılıçdaroğlu” sloganları ile salona giren Kılıçdaroğlu, konuşmasında şu mesajları verdi: toğlu diyor ki, “CHP’nin Türkiye’nin gündemine ilişkin hiçbir sözü yoktur.” Hayatımda bu kadar yalan söyleyen ikinci bir adam görmedim. Gel, seninle beraber Türkiye’nin gündemiyle ilgili bir öneri yapıyorum. Gel, milletvekillerini milletin kendisi seçsin, liderler seçmesin. Gelir mi? Ağabeyi izin vermez. namusum ve şerefim üzerine ant içerim diyeceksin, parlamentodan çıkacaksın, namus ve şerefi çöp sepetine atacaksın. Bunu kabul etmiyoruz, kimse kusura bakmasın. Adam gibi adamsan namusuna da şerefine de sahip çıkarsın. man ya, sıra geldi işçilerin kıdem tazminatına... İşçilerle anlaşmadan buraya getireceğin her teklife, her tasarıya, CHP grubu olarak izin vermeyeceğiz. Kılıçdaroğlu, ‘parlamentosu baskı altında olan bir toplum’ olduğuna dikkat çekerek iktidarı uyardı Sıra kıdem tazminatını yürütmeye geldi: Yürütme konusunda uz O gençlerin en önünde ben olacağım: Baskı yö Vekilleri liderler seçmesin: Davu Küçük kızdan şiir sürprizi ya alınmış, parlamentosu baskı altında bir toplum var. Bu süreç biraz daha devam ederse, halkın direnme hakkı ortaya çıkacaktır. Anayasa askıya alınınca olmaz. “Anayasanın yargıyla ilgili maddesi çalışmıyor” demiştir Meclis Başkanı. Cumhurbaşkanı ile ilgili maddesi de askıdadır, çalışmıyor. Bir ülke düşünün, seçildin güzel, saygı gösteriyoruz güzel. Çıkıyorsun meydan meydan ettiğin yemine bağlı kalmıyorsun. Namus ve şeref kavramı bizim dokumuz, geleneğimiz için çok önemli kavramlardır, namus ve şeref için her türlü mücadeleyi yaparız. Anayasa askıya alındı: Anayasası askı Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından önce Manisa Alaşehir’den gelen Ilgaz Kavlıkçıoğlu (11) isimli kız çocuğu Hasan Hüseyin Korkmazgil’in “İnsan mı bunlar?” adlı şiirini okudu. Salondan büyük alkış alan kız çocuğu, toplantı sonrasında Kılıçdaroğlu’nun yanına geldi. Kılıçdaroğlu, küçük kızın elini öptü. netimini meşrulaştırmak istiyorlar, parlamentoya bir yasa getiriyorlar, İç Güvenlik Yasası. 12 Eylül darbe yasalarını tahkim etmek istiyorlar, arada boşluklar var o boşlukları doldurmak istiyorlar. Diktatörlükler böyle gelir, sanal düşman yaratarak. Sanıyorlar ki bu PKK’yi kontrol etmek için, PKK’nin hapse girme derdi yok ki, Gezi’de eylem yapanların derdi. Ne getirirsen getir, söz veriyorum o gençlerin en önünde ben olacağım. Bir haftada iki kez buluştular Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eşini Dışişleri Konutu’nda ağırlamasının üzerinden bir hafta geçmeden, aileler bu kez de Davutoğlu’nun ev sahipliğinde bir araya geldi. Davutoğlu, Başbakanlık Konutu’nda önceki akşam Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ı konuk etti. Erdoğan, 26 Ocak’ta Davutoğlu ve eşini Dışişleri Konutu’nda akşam yemeğinde ağırlamış, bu buluşmada Erdoğan ve Davutoğlu 19 Ocak’ta gerçekleştirilen ve “Başkanlık provası” diye anılan Bakanlar Kurulu toplantısının ardından ilk kez bir araya gelmişti. Her iki davetin de Bakanlar Kurulu toplantısının ardından olması dikkat çekti. umhuriyet’in haberiyle vurdu C Adamsan şerefine sahip çıkarsın: Geleceksin parlamentoya, kürsüye çıkacaksın, tarafsız olacağın konusunda ‘Türkiye yok olur’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İç Güvenlik Paketi’yle ilgili olarak, “Eğer bu yasa bu şekilde AKP’nin kuruluş felsefesiyle bağdaşmayan, sadece Recep Tayyip Erdoğan’ın arzu ve özlemleri istikametinde çıkarsa, Türkiye bir felakete sürüklenir, önce polis devleti olmaya, yok olmaya mahkum edilir” dedi. Erdoğan’ın 31 Ocak günü, Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği Genel Kurulu’nda (TÜMSİAD) “AKP’ye oy dilendiğini” de vurgulayan Bahçeli, “Kuzey Kore’ye bakınız, görünüş haricinde Erdoğan’ın tıpkısının aynısını göreceksiniz” görüşünü dile getirdi. Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Erdoğan’ın derdinin “Türkiye’yi cehenneme çevirmek” olduğunu vurguladı. Bahçeli, “KaçAk ve karanlık sarayda oturan Erdoğan’ın anayasayı delik deşik ettiğini” belirterek, “Erdoğan’ın sicilinde beyaz nokta kalmadığını” dile getirdi. Erdoğan’ın 1993 yılında, 2. Cumhuriyet tartışmalarıyla ilgili hazırlanan ve Başak Yayınları’ndan çıkan çalışmanın 431. sayfasında, başkanlıkla ilgili sorulan soruya, “Başkanlık sisteminin ortaya çıkışı bir özentinin sonucu ya da Amerikan emperyalizminin bize bir tavsiyedir” yanıtını verdiğini anımsatan Bahçeli, Erdoğan’a, “Hâlâ yüzün kızarmayacak mı? Aldatmalarından vazgeçmeyecek misin? Hâlâ başını sarayın duvarlarına vurup, nerede bu Alo Fatih, nerede bu Serok Ahmet demeyecek misin?” sorularını yöneltti. Konuşmasında, tiyatro ve dizi oyuncusu Tamer Karadağlı’nın “Erdoğan’dan korkuyoruz” sözlerini de anımsatan Bahçeli, “Türkiye’yi korku parantezine aldın, önüne gelen sanatçıyı, oyuncuyu, öğrenciyi, vatandaşımızı korkuttun. Ama senin de korkacağın, titreyeceğin günler yakındır” dedi. Bahçeli, 8 Şubat Pazar günü Kırşehir’de, “Nefesimiz Ensenizde Olacak” konulu açık hava toplantısında milletle kucaklaşacağının da altını çizerek, “Erdoğan nerede miting yaparsa biz orada olacağız ve bunu karşılıksız bırakmayacağız” görüşünü dile getirdi. l Bahçeli, İç Güvenlik Paketi’ne tepki gösterdi Kılıçdaroğlu, konuşmasında Cumhuriyet’in gündeme getirdiği ve iki gündür kamuoyunda tartışılan İstanbul’dan Mısır’a yayın yapan kaçak televizyon kanallarına da değindi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Hiçbirisinin alınmış izni yok, hukuk yok ki Türkiye’de... Mısır’a yayın yapıyorlar. Hangi hukuk devleti? Böyle bir tabloyla Türkiye Cumhuriyeti ilk kez karşılaşıyor. Kusura bakmayın siz de Roj TV’den şikâyet etmeyin, o da Hollanda’dan yayın yapıyor. Sadece Mısır mı? Suriyeli vatandaşlar Türkiye’de, gencecik kızlar pazarlanıyor. Sorumlusu kim? Din, iman edebiyatı yapanlar... Davutoğlu da ağabeyi de duysun, CHP iktidarında Ortadoğu’ya barış ve huzur gelecek. ” ‘Kılıçdaroğlu beni takip ediyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Ahmet Davutoğlu, turizmde erken rezervasyonlarda düşüş ve iptaller olması üzerine seyahat acentelerinin organizasyonuyla gelen her yolcu uçağına 6 bin dolar yakıt desteği ve tur operatörlerine Hazine destekli kredi kefaleti sağlayacaklarını açıkladı. MHP lideri Devlet Bahçeli’ye “Elipsle uğraşacağına paralelle ilgilen” diyen Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da kendisini takip ettiğini söyledi. Davutoğlu, partisinin grup toplantısında özetle şu görüşleri dile getirdi: Öğrencilere üzüm: Üzümdeki üretim fazlasını almak üzere gelecek haftalardan itibaren okullarda süt ile kuru üzüm dağıtılacak. Hızımıza yetişemezler: CHP, MHP, HDP Türkiye gündemi üzerinden kendi politikalarını anlatmak yerine, sürekli olarak farklı çabalarla AK Parti üzerinden siyaset yapmaya çalışıyorlar. Biz İzmir’e Aydın’a mı gittik, oralara müjde mi verdik? Bir bakıyorsunuz ertesi günü Kılıçdaroğlu, oraya gidiyor. Ama açık söyleyeyim, hızımıza kimsenin yetişmesi mümkün değil. Onlar arkamızda bizi takip etmeye devam etsinler. müzdeki iki ay içinde seyahat acentelerinin organizasyonuyla bu ülkelerden Türkiye’ye gelen her yolcu uçağına 6 bin dolar yakıt desteği vereceğiz. Bu kaynağı da Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu’ndan karşılayacağız. İkincisi, tur operatörlerine Hazine destekli kredi kefaleti sağlayacağız. Bu da l Başbakan Davutoğlu Kredi Garanti Fonu ile sağlanacak. Bu ülkelere çalışan tur operatörlerine dönük olarak da ciddi bir kredi imkânı sağlayacağız. Esnafın borcu donduruluyor: İki aylık prim borcu olunca sağlık hizmetlerinden yararlanma imkânı olmuyor. Bu BAĞKUR’lu vatandaşlarımızın da sağlık hizmetlerinden yararlanması bizim için önemli görevdir. Şu andan itibaren 12 aydan fazla borcu olan esnaf ve çiftçi kardeşlerimizin hizmetlerini ve primlerini donduruyoruz. Bu şu demek; 1 milyon 305 bin kardeşimizin sağlık hizmetinden yararlanması garanti altına alınmış oluyor. Bahçeli, biraz da paralelle uğraşsın: MHP Genel Başkanı Devlet Bah çeli, geometriye merak sardı, gelir dağılımını anlatırken piramitten bahsediyor ve “bunu elipse döndürelim” diyor. Sayın Bahçeli, elipsle, üçgenle uğraşmasın biraz da paralelle ilgilensin. Milletle yolu hiç kesişmeyen hani böyle paralel sonsuza kadar yan yana gider ya hep bunlar yan yana gidiyorlar. Davutoğlu işaret dili öğrenecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Ahmet Davutoğlu, AKP Sosyal İşler Başkanlığı’nca parti genel merkezinde işitme engelli vatandaşlarla farkındalığı artırmak ve kolay iletişim kurmak amacıyla açılan işaret dili kursuna kaydoldu. Davutoğlu ile birlikte Genel Başkan Yardımcıları ve bazı milletvekillerinın de kayıt yaptırdığı bildirildi. Davutoğlu kursa kaydolmadan önce misafirler ve genel merkez personelince kullanılmak üzere oluşturulan çocuk oyun alanı ve bebek bakım odasını da gezdi, görevlilerden bilgi aldı. Davutoğlu, İngilizce, Almanca, Malayca ve Arapça biliyor. SYRİZA’ya ümit bağladılar: CHP; Turizm sektörüne iki destek: Önü Davutoğlu’na protesto Davutoğlu’nun konuşmasını tamamlayıp salondan ayrıldığı sırada kuliste iki kadın, “Sayın Başbakan bugüne kadar verdiğiniz sözleri yerine getirmediniz, yanınızdakiler size yalan söylüyor” diye bağırdı. Korumalar tarafından kulisten sürüklenerek uzaklaştırılan kadınlardan biri, ağzının kapatılmasına tepki gösterdi. İtişmeye tanık olan AKP’li Alev Dedegil, korumalara müdahale etti. Kadınların AKP’li oldukları öğrenildi. MHP, HDP’den Türkiye’nin temel meseleleriyle ilgili tek bir görüş duyuyor musunuz? Hayır. Baktılar Türkiye’de ümit yok bu sefer Yunanistan’daki gelişmeye SYRİZA’ya, sayın Çipras’a ümit bağladılar, onu örnek alıyorlar. Onlara tavsiyem hiç başka yere gitmesinler, Anadolu’ya Trakya’ya sığınsınlar. Ama kendilerine güvenemezler. Çünkü siyasette omurgaları, duruşları yok, siyasi kimlikleri belli değil. Ayrıntılar Çelik’ten ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun AKP Grup konuşmasında seyahat acentalarının organizasyonlarıyla, bu ülkelerden gelen yolcu uçaklarına 2 ay süreyle verilecek 6 bin dolarlık yakıt desteğinin ayrıntılarını paylaştı. Çelik, bu ülkelerin İran, Rusya, Azerbaycan, Belarus, Ermenistan, Moldova, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Gürcistan, Özbekistan ve Ukrayna olduğunu, buralardan Türkiye’ye gelecek her yolcu uçağına yakıt desteği verileceğini bildirdi. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle