28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 2015 SALI ekonomi@cumhuriyet.com.tr 12 EKONOMİ Başka bir Yunanistan mümkün A Joseph Stiglitz vrupa’daki refaha tezat elektrik faturasını ödemekte ve gıdaya ulaşmakta zorlanan 300 bin konuta yardım yapılacağını açıklayan partinin, kamu yatırımlarını 4 milyar Avro artırarak işsizliğe çözüm üretecek olması somut adımlar olarak yorumlandı. OLCAY BÜYÜKTAŞ Sorunlu tek ülke o değil Ekonomi Servisi Nobelli ekonomistler Joseph Stiglitz ve Paul Krugman, seçimleri değerlendirdi. Columbia Üniversitesi Profesörü Joseph Stiglitz, seçimden SYRİZA’nın zaferiyle ilgili CNBC’ye yaptığı değerlendirmede, Yunanistan’ın Avro bölgesindeki tek sorunlu ülke olmadığının altını çizdi. Stiglitz, “Para birliği dağılmamalı” dedi. New York Times yazarı Paul Krugman da Avrupa’nın Aleksis Çipras’a Yunanistan’ı ekonomik darboğazdan çıkarmak için şans tanıması gerektiğini belirtti. Krugman, “Avrupa, Çipras’a vermeyi planladığı dersleri de kendine saklamalı” diye konuştu. Yaklaşık yedi yıldır sosyal faturası oldukça ağır olan kemer sıkma politikalarından bunalmış ve çareyi sol karakterli bir partinin desteklenmesinde bulan Yunanistan’da gözler, partinin ekonomi politikalarının ne kadarının uygulanıp uygulanamayacağına çevrildi. Yedi yıldır ağır sosyal fatura ödeyen ülkede, atılacak uygulanabilir adımlarla kaynak yaratılabileceğini ve yakıcı sorunların makul bir zamanda çözümlenebileceğini dile getiren akademisyenlerin yorumları, “ Başka bir Yunanistan mümkün”ü mümkün kılar nitelikte. Kemerburgaz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu’nun gazetemize yaptığı değerlendirmeler göz önüne alındığında, yalnız Yunanistan için değil, benzer ülkeler için de tercih edilir bir çözümden söz etmek mümkün. SYRİZA’nın seçimi kazanmasını, “2. Dünya Savaşı’ndan sonra radikal Marksist kökenli bir siyasetin hükümet edecek olmasını tarihsel bir zafer” diye yorumlayan ancak Çipras’ın ekonomik politikalarını siyaseti kadar radikal bulmayan Kozanoğlu’na göre, parti tarafından önerilen ekonomik reçeteler halkın içini ısıtır nitelikte. “Borçların ödenmesi konusunda yeterince radikal bir tavır yok” diyen Kozanoğlu’nun yaptığı değerlendirme özetle şöyle: l Parti programına bakıldığında kemer sıkma yerine alternatif polikalar ve kaynaklarına yer veriliyor. Ona bakıldığında da özellikle borçlar konusunda yeterince radikal bir durum görünmüyor. Borçların tamamen silinmesi yerine yüzde 50’sinin ödenmesi gibi bir durum söz konusu ki bunu daha önce belli çevreler hatta troyka bile dillendirmişti. l Buna gerekçe olarak da Almanya’ya 1953 yılında yaptığı gibi öteleme ve ödememe olanağı yaratan Londra Konferansı gösteriliyor. l Ekonomi boyutu, sosyal boyutuyla reformist bir program. l Borçların yarısının ödenmesi çok da kabul edilemez bir durum değil; zira Yunanistan’ın borçlarının yüzde 80’i troykaya yani IMF, Avrupa Merkez Bankası (AMB) ve Avrupa Komisyonu’na... l Bu yöntem Türkiye’nin de çok iyi hatırlayacağı 2001’de sosyal bedeli çok ağır olan faturaya benziyor. l Şimdi komşuda yedi yıldır uygulanan kemer sıkma politikaları da sosyal faturası çok ağır bir uygulama olmakla birlikte fazla yararı da olmadı. l Çünkü kemer sıkma modeli, bütçenin yüzde 4 faiz dışı fazla vermesi üzerine kurgulanmış bir plan. O plana göre, troyka 2010 ve 2012’de iki kez borçların ödenmesi için Mayıs 2010’da 110 milyar Avro, Şubat 2012’de 130 milyon Avro’luk fon sağladı. l Yaklaşık 270 milyar dolar civarındaki bu fonla, uluslararası sermayenin borçları olan, ağırlıklı Almanya, Fransa ve İsviçre bankalarına olan krediler ödendi. Böylece borçlular yer değiştirdi. Bu kez borçlu konuma özel sermaye yerine IMF, AMB ve Komisyon gibi kurumsal nitelikli kuruluşlar geçti. l Ancak bu kemer sıkma ile kamuda çalışan sayısı yüzde 25 oranında azaltıldı. Asgari ücret 750 Avro’dan 586 Avro’ya düşürüldü. Genç işsizlik yüzde 50 boyutlarına çıktı. l Kamu harcamaları iyice kısıldı ve hastaneler, okullar hizmet veremez hale geldi. Bu kemer sıkma politikaları ile ekonomiyi hareketlendirmek ve talep yaratmak imkânsızlaştı. Veresiye IMF sert Almanya ılımlı IMF Başkanı Christine Lagarde ise Yunanistan için çok sert açıklamalarda bulundu. SYRİZA’nın seçim performansını Le Monde’a değerlendiren Lagarde, “Avro bölgesi kurallarına saygı duyulmalı. Yeni bir anlaşma talep edemezler” dedi ve ekledi: “Sorun, kemer sıkma paketinin önlemlerinde değil, asıl bu reformların yapılmasında.” Almanya, Yunanistan’ın borcunun yeniden yapılandırılmasının söz konusu olamayacağı, ancak şu andaki mali yardım programının süresinin uzatılabileceği tutumunu tekrar etti. Alman Maliye Bakanlığı sözcüsü Marianne Kothe, yardımın süresinin uzatılması hakkında, “Elbette ki seçeneklerden biri de bu. Tüm görüşmelerde yapıcı bir tutumumuz olacak...” dedi. Avrupa Merkez Bankası icra kurulu üyelerinden Benoit Coeure de kemer sıkma önlemlerini tartışabilecekleri ne ilişkin yeşil ışık yaktı. The Wall Street Journal’ın ha berine göre Coeure, “Borçların vadesinin yeniden düzenlenmesi müzakereler yapılamaz demek Christine değil” dedi. Lagarde l Kemer sıkma ile refah içindeki Avrupa’ya aykırı biçimde yoksullukla karşı karşıya ciddi bir kesim oluştu. Şimdi faturasını ödeyemeyen ve gıdaya ulaşamayan 300 bin aileye yardım yapılacak. l Araştırmalar, en yoksun kesimlere aktarılacak gelirlerin en kısa zamanda talebe dönüşeceğini gösteriyor. l Emlak vergisinin yükünün azaltılması ve oligarklardan daha yüksek vergi alınması gibi öneriler oldukça akla yakın. l Borç ödemesinden sağlanacak kaynakla kamu yatrımlarına aktarılacak 4 milyar Avro’nun istihdam yaratan alanlara yönlendirilmesi de uygulanabilir bir öneri. l İlk yıl maliyeti 3 milyar Avro olan, iki yılda 300 bin istihdam sözünün tutulması da mümkün. İki yılda 300 bin istihdam sağlanacak Ekonomi Servisi Mahelle bakkalları on yıllardır süren bir geleneği sonlandırıyor. Artık veresiyeler defter yerine bilgisayar ortamında tutacak. İstanbul Bakkalar Odası (İSTBAKO) Başkanı İsmail Keskin “Bakkallar için geliştirdiğimiz programı bilgisayarlarına yükleyeceğiz. Bu programla esnaf, müşterinin aldığı bir ürünün barkodunu okuttuğunda anında fiyatını görecek. Marketlerdeki sisteme benziyor. Ancak burada farklı olan, bu çıkan yekun, eğer müşteri veresiye alacaksa program sayesinde direkt olarak müşterinin hesabına kayıt edebiliyor” dedi. Keskin, elektronik sisteme geçişin hayatın her alanında ciddi bir şekilde yaşandığını ve bir ihtiyaç haline geldiğini belirterek, projelerini bu kapsamda geliştirdiklerini anlattı. Projeyle esnafın, etiketleme, barkod ve otomasyon sistemlerini aktif kullanmasının hedeflendiğini dile getiren Keskin, yeni dönemde esnafın iş kalitesinin artacağını söyledi. Bakkalların yıllardır veresiye defteri alışkanlığının bulunduğunu ifade eden Keskin, şöyle devam etti: “Türkiye’de bakkal esnafı, veresiye defterinde 1 milyar lira civarında vatandaşın yükünü taşıyor. Türkiye’nin en zor dönemlerinde bile eğer bir sosyal patlama yaşanmıyorsa bunda bakkalın veresiye defterinin payı da var” diye konuştu. Keskin, müşteri ve işletme açısından borç takibinin daha kolay yapılabileceğine işaret ederek, müşterilerin ilerleyen dönemlerde bakkal hesaplarını mobil olarak internet üzerinden takip edilebileceğini vurguladı. defteri kalkıyor Koç: İGDAŞ’la ilgileniyoruz Ekonomi Servisi Koç Holding Enerji Grubu Başkanı Erol Memioğlu, Koç Topluluğu satış gelirlerinin yaklaşık yarısının enerji grubu şirketlerinden geldiğini anlattarak, “İGDAŞ’ın özelleştirilmesi ve yurtdışından doğalgazın Türkiye’ye getirilmesi projeleriyle ilgileniyoruz, ancak bu projeler ile ilgili bir şey söylemek için henüz çok erken” dedi. Erol Memioğlu, Tüpraş’ı dünyanın en gelişmiş rafinerilerinden biri haline getirdiklerini ifade ederek, Türkiye’de yeni bir rafineri yapılmasını desteklediklerini söyledi. Tüpraş’ın dünyada ve yakın coğrafyadaki diğer rafinerilerle rekabet ettiğini vurgulayan Erol Memioğlu, “Türkiye’de liberal bir petrol yasası var. Biz, rafinerimizi dünyanın en gelişmiş rafinerilerinden biri yaptık ve yeni rafineriler yapılmasını her zaman destekledik. Türkiye’deki bir akaryakıt dağıtım şirketi için Tüpraş’ın Yunanistan, İspanya veya Karadeniz’deki herhangi bir rafineriden farkı yok. Akaryakıt şirketleri bizi pahalı buluyorsa, tüm ihtiyaçlarını yurtdışından getirebilirler. Türk enerji piyasasında liberalleşmeyi sonuna kadar destekliyoruz. Ancak liberal piyasanın iyi denetlenmesi ve tüketicinin de korunması lazım” şeklinde konuştu. Memioğlu, Tüpraş’ın petrol ihtiyacının yaklaşık yüzde 50’sinin Irak ve İran’dan ithal edildiğini anlatarak, bu ülkelerde oluşabilecek fırsatları da yakından takip ettiklerini anlattı. Borçlu ülkelere örnek olabilir Ekonomi Servisi Toronto Dominion Securities gelişmekte olan piyasalar ekonomisti Christian Maggio, Yunanistan’ın borçlarının bir kısmının silinebileceğini belirterek “Şu anda her şey mümkün. Borçların silinmesi anlamına gelen saç tıraşı (haircut) ya da geri ödemenin şartlarının ve süresinin yeniden uzatılması mümkün” dedi. Maggio, Yunanistan’ın borçlarının bir kısmının silinebileceğini belirterek “Borçların yüzde 50 oranında silinmesi ise çok büyük bir adım olur. Almanya kreditörlerin sert bir şekilde cezalandırılmasından memnun olmayacaktır. Eğer Yunanistan AB’den istediğini alırsa, bu diğer ülkeler için de örnek oluştura u Yunanistan’ın AB’nin diğer borçlu ülkelerine de örnek olma ihtimali piyasaları geriyor. Toronto Dominion Securities’ten ekonomist Maggio, “Yunanistan AB’den istediğini alırsa, kemer sıkan ülkeler kemerlerini gevşetmek isteyebilir” dedi. bilir. Troyka programında olmayan ama mali disiplini korumak adına kemer sıkan ülkeler kemerlerini gevşetmek isteyebilir” diye konuştu. Yunanistan’ın Avro’dan ayrılması durumunda ise uluslararası olumsuz bir algı oluşabileceğine dikkat çeken Maggio, şöyle devam etti: “Çünkü Avro bölgesi oluşturulduğunda bunun geri dönülemez bir süreç ol duğu düşünülmüştü. Eğer bir üyenin ayrılması söz konusu olursa, bu prensibin temelde başarısız olduğunun düşünülmesine yol açacaktır.” Merkezi Londra’da bulunan Capital Economics’in başekonomisti Jonathan Loynes de Yunanistan’daki genel seçim sonuçlarına ilişkin değerlendirmesinde “Belirsizlik döneminin başlaması ve piyasalarda gerginliğin artması olasılığı var. SYRİZA, Troyka ile borçlarının yeniden yapılandırılmasını müzakere etmek istiyor ama öte yandan da seçmene verdiği vergilerin azaltılması, kamu harcamaların artırılması, asgari ücretin yükseltilmesi gibi sözlerinden de vazgeçmiyor” değerlendirmesinde bulundu. Liderlerden ‘sözünüzü tutun’ çağrısı u Avrupalı liderler Yunanistan’a Avro bölgesi üyesi olduğunu hatırlatarak kurtarma anlaşması şartlarına uyması konusunda gözdağı verdi. ‘İşsizlikten yoruldular’ Finlandiya Başbakanı Alex Stubb, “Finlandiya borç ertelenmesi talebini kabul etmeyecek” diye çıkışırken, Britanya Başbakanı David Cameron, “Yunan seçimi Avrupa’da ekonomik belirsizlikleri artıracak” saptaması yaptı. Britanya Maliye Bakanı George Osborne, “SYRİZA’nın vaatlerinin yerine getirilmesi zor olduğu gibi Avro bölgesinin halihazırdaki talepleriyle de uyuşmuyor” demekle birlikte şunları da söyledi: “Yunanistan’da son yıllarda olduğu gibi işsizliğiniz yüzde 25 seviyesindeyse, ekonominiz yüzde 20 oranında küçülmüşe, bazı cevaplar ve alternatifler arıyorsunuz, bunu anlıyorum... İnsanlar ekonomik yenilgiden yoruldular. Artı işsizlikten yoruldular.” İtalya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni de SYRIZA’ya destek verip AB’ye borçların yeniden yapılandırılması için “esneklik gösterme” çağrısı yaptı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise Çipras’a “halihazırdaki karmaşık şartlarla baş etme konusunda başarı” diledi. Dış Haberler Servisi Yunanistan’da 240 milyar Avro’luk dış borçların yeniden yapılandırılması vaadiyle iktidara gelen SYRİZA’ya Almanya’nın başını çektiği AB’den “kurtarma anlaşmasının şartlarına uyması” yönünde bir dizi uyarı geldi. İlkin Almanya Merkez Bankası Başkanı Jens Weidmann “Tutamayacağınız sözler vermeyin” uyarısı eşliğinde şunları söyledi: “Yunanistan’daki yapısal sorunları çözmek için gerekeni yapmak, Yunan hükümetinin de çıkarına olacaktır. Umarım yeni hükümet kendisinden beklenenleri ve bugüne dek başarılanları sorgulamaya kalkmaz.” Weidmann, borçların yeniden yapılandırılması için de “Benim için belirleyici olan Yunan kamu finansmanının uzun vadede istikrarlı olması, bu durum hasıl olmadan, tıraşlamak bir anlığına nefes aldırmaktan başka bir şeye yaramaz” dedi. Ar Angela Merkel dından Almanya Başbakanı Angela Merkel yeni Yunan hükümetinin alacaklılara verilmiş sözleri tutması gerektiğini söyledi. Seibert, yeni Yunan hükümetine, “birlikte çalışmayı teklif edeceklerini, onların nasıl bir reform öngördüklerini ve verilmiş taahhütleri nasıl yerine getireceklerini dikkatle dinleyeceklerini” söyledi. Merkel’in partisi CDU’nun parlamento grup başkanı HansPeter Friedrich, “Yunanlıların istediğini seçme hakkı var. Bizim de onların borçlarını finanse etmeyi kesme hakkımız var” diye konuştu. David Cameron Avro Bölgesi maliye bakanları başkanı Jeroen Dijsselbloem Atina’nın Avro bölgesi üyesi kalmasının taahhütleri yerine getirmesine bağlı olduğu mesajını verdi: “Avro üyeliği daha önce kabul ettiğin her şeye uymak zorunda olman demektir. Bu temel üzerinden SYRİZA ile birlikte çalışmaya hazırız.” Avrupa Komisyonu Başkanı JeanClaude Juncker Çipras’ı tebrik ederken “Sürdürülebilir istihdam ve büyümeyi teşvik ederken mali sorumluluğu garanti etmek” uyarısı yaptı, bu amaçlara ulaşması için Yunanistan’a yardım edeceklerini dile getirdi. Syriza’nın programına, Troyka ile yapılan program kapsamındaki tasarruf önlemlerini kaldırmayı ve borçların yeniden müzakere edilmesini koyması, Yunan borsasında kayıplara yol açtı. Gün içinde yüzde 4 düşen Atina borsası günü yüzde 3.20 düşüşle kapattı. Seçim sonuçları küresel piyasalarda da gerginlik yaratsa da bu gerginlik kısa sürdü. Piyasalar ortaya çıkacak olumsuzlukların kontrol altına alınabileceği beklentisiyle öğle saatlerinde normale döndü. Seçimlerin ardından ilk işlemlerde 1.1098’e kadar gerileyen Avro, 11 yılın en düşük seviyesinden sıçradı. Avrupa hisse senetleri erken saatlerdeki kayıplarını geri alırken, petrol toparlandı, altın geriledi ve Rus rublesi zayıfladı. Avrupa’da bir çalkantı yaşanması olasılığı, küresel düzeyde riskten kaçışları artırınca, lirada da kayıplar arttı. Seçim sonuçlarının etkisiyle ilk etapta 2.3725’e kadar çıkan dolar/TL serbest piyasada 2.3540 seviyesinden kapanırken, gün içinde 2.6650’ye kadar yükselen Avro/TL ise 2.6570’ten kapandı. Faizlerde ise Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme kararı etkili oldu. Başta Almanya, İspanya, Fransa olmak üzere dünya genelinde tahvil getirileri yönünü aşağı çevirdi. Türkiye’de de 2 ve 10 yıllık gösterge faizler 1.5 yılın yeni en düşük seviyelerine geriledi. Atina borsası çakıldı KISA KISA KISA l Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch “Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme adımları, banka kredilerinde ani ve hızlı artış getirmez” değerlendirmesi yaptı. l 2000 yılı ve sonrasında emekli olanlara intibak zammı için geri sayım başladı. İşçi, memur ve BağKur Emeklileri Derneği intibak zammının 2000 ve sonrasında emekli olanlara da yapılması için Ankara 8’inci İş Mahkemesi’nde dava açmıştı. Mahkeme kararını 2 Şubatta açıklayacak. l OPEC Genel Sekreteri Abdullah ElBedri, petrol fiyatlarında 200 dolarların görülmesinin mümkün olduğunu söyledi. MERKEZ BANKASI CİNSİ 1 ABD DOLARI DÖVİZ ALIŞ 2.3597 27 OCAK 2015 EFEKTİF ALIŞ 2.3580 1.8536 2.6496 3.5349 2.6499 1.8849 7.8323 SATIŞ 2.3674 1.8855 2.6602 3.5611 2.6750 1.9077 8.1765 SATIŞ 2.3639 1.8743 2.6562 3.5558 2.6710 1.9005 8.0557 1 AVUSTRALYA DOLARI 1.8622 1 EURO 1 İNGİLİZ STERLİNİ 1 İSVİÇRE FRANGI 1 İSVEÇ KRONU 1 KANADA DOLARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 100 JAPON YENİ 2.6515 3.5374 2.6539 1.8919 7.9516 1 DANİMARKA KRONU 0.35558 0.35733 0.35533 0.35815 0.28255 0.28547 0.28235 0.28613 0.30294 0.30498 0.30273 0.30568 1.9912 2.0044 1.9838 2.0120 1 S. ARABİSTAN RİYALİ 0.62807 0.62920 0.62336 0.63392 C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle