03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EYLÜL 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET [email protected] SAYFA KÜLTÜR 17 ABD’li komedyen ve sunucu Joan RIvers yaşamını yitirdi ‘Tuhaf Kütüphane’ adlı kitabı Noel’de yayımlanacak Murakami İngiltere’yi sevdi Kültür Servisi “1Q84” adlı romanıyla dünyanın en çok okunan yazarları arasına giren Haruki Murakami’nin “Tuhaf Kütüphane” adlı kitabı, Noel öncesinde İngiltere’de yayımlanacak. Geçen ağustos ayında, “Renksiz Tsukuru Tazaki ile Hac Yolculuğu” adlı son yapıtının Londra’daki imza gününde bazı hayranları kuyrukta 18 saat bekleyen Murakami’nin yayıncısı, Japonya’da 2008’de basılmış olan kitabın özel olarak düzenlenmiş bir metin ve illüstrasyonlarla 2 Aralık 2014 günü yayımlanacağını açıkladı. Öyküde, okuldan eve dönerken, Osmanlı devletinde vergilerin nasıl toplandığını merak ederek kütüphaneye uğrayan bir erkek çocuğunun başından geçen beklenmedik olaylar anlatılıyor. Yaşlı bir adam tarafından kütüphanenin altındaki labirentte yer alan özel bir “okuma odası”na götürülen çocuk, kendini, leziz donatlar yapan bir “çoban” ve elleriyle konuşabilen bir kızla birlikte bir zindanda buluyor. Yayın yönetmeni Liz Foley, “Tuhaf Kütüphane”yi olağandışı bir Noel armağanı olarak basacakları için çok heyecanlı olduklarını belirterek “Murakami’nin benzersiz bir hayal gücü var” dedi. Ekranın sivri dillisiydi GriZine platformu, İstanbul’daki sokak sanatı örneklerini internet üzerinde arşivliyor Duvarın belleği var ASLI ULUŞAHİN Kültür Servisi New York’taki Mount Sinai Hastanesi’nde bir haftadır yoğun bakımda tedavi gören ABD’li ünlü komedyen ve TV programı sunucusu Joan Rivers, önceki gün yaşamını yitirdi. Programlarındaki kıvrak, ama yaralayıcı zekâsıyla tanınan Rivers 81 yaşındaydı. Son dönemde sivri dilini en kötü giyinen şöhretlere yönelten ünlü standup komedyeni, iğneleyici esprilerini yalnızca başkalarına değil, kendine de yöneltiyordu. Kendisiyle de alay etmeyi bilen Rivers, özellikle pek çok estetik ameliyat geçirmiş olmasını da alaya alıyordu. Rivers, bir keresinde, “Bunca estetik ameliyattan sonra, korkarım öldüğümde Tanrı beni tanıyamayacak!” demişti. Rivers, ilk kez, 1965’te çıktığı The Tonight Show programıyla ünlenmişti. Pera Müzesi’ndeki, birçok yabancı sanatçının eserlerinin yer aldığı “Duvarların Dili Graffiti / Sokak Sanatı” sergisi sürerken, İstanbul’daki sokak sanatı örnekleri de üç yıldır internet üzerinde arşivleniyor. Türkiye’de kültürsanat için özgün içerik üretimi yapan ilk platform olan GriZine adlı internet sitesinin yürüttüğü projede, İstanbulluların kentin değişik yerlerinden çekip gönderdiği fotoğraflarla, şimdiden 10 binden fazla çalışmanın yer aldığı bir bellek oluştu bile. Bu işte büyük emeği olan Serdar Paktin, sokaklarda görüp çok beğendikleri eserlerin yok olduğuna tanık olunca, çalışmaların arşivlenmesi gerektiğini düşünerek projeye başladıklarını anlatıyor: “Çünkü, sokak sanatı, bir kentin sosyokültürel haritasını ve belleğini de oluşturur. Duvarlarda gördüğünüz hemen hemen her çizim, her yazı, her ifadenin toplumsal olarak bir karşılığı var. Bu yüzden, İstanbul’un duvarlarına yansıyan toplumsal duruşun bir araya getirilmesi için bu hareket gerekliydi.” Sokak sanatı tüm dünyada hızla gelişirken, bizde durumun nasıl olduğunu soruyorum. Paktin, Türkiye’de, özellikle de İstanbul’da artık geniş bir sokak sanatçısı topluluğu olduğunu anlatıyor: “Türkiye’de sokak sanatının öncülerinden ve en iyi bilinen Paktin’e göre, sokak sanatı artık öyle bir noktaya geldi ki, Picasso görmek için Barcelona’ya gider gibi Banksy görmeye Londra’ya giden insanlar var. isimlerinden Turbo ve onun etrafında S2K ekibi var. Onun dışında isimlerini her yerde görebileceğiniz BOK ekibi var. Bireyler arasında son zamanlarda her köşe başındaki panda çiziminin sahibi Leo Lunatic, siyasi ironileriyle gönüllere yerleşen No More Lies, dikkat çekici tarzlarıyla Wicx, Eskreyn ve diğerleri... Onlar dışında, dünyanın çeşitli yerlerinden gelerek İstanbul’da iş yapan sanatçılar... Onların eserlerini görmek insanı sevindiriyor. Çünkü sokak sanatı artık öyle bir noktaya geldi ki, Picasso görmek için Barcelona’ya gider gibi, Banksy görmeye Londra’ya giden insanlar var...” Sanat eseri sokakta olunca, halkın, özellikle de belediyelerin tavrı önem kazanıyor. Acaba belediyeler bu sanatla barıştı mı? Resimlerin üzerini sıkıcı gri boyalarla kapatmaktan vazgeçti mi? Serdar Paktin, Kadıköy Belediyesi’nin ve burada yaşayanların eserlerin korunması konusunda bilinçlendiğini aktarıyor. Ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi için aynı şeyi söylemek zor. “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ‘bu tarz şeyleri’ vandallık ve toplum huzurunu bozmak olarak değerlendirdiklerini gözlemlerim ve tecrübelerime dayanarak biliyorum.” İstanbul’daki sokak sanatı arşivini görmek için: grizine.com/ streetartistanbul Bu arşive katkıda bulunmak içinse #StreetArtistanbul etiketini (hashtag) kullanabilirsiniz. u Serdar Hünkâr Kapısı açma inadı Bursa Ulucami’de Saltanata özendiler LEVENT GENCELLİ l Buraya ‘hünkâr kapısı’ açacaklar Gustavo Cerati yaşamını yitirdi Kültür Servisi Latin Amerika’nın en popüler rock yıldızlarından Gustavo Cerati, 55 yaşında hayata veda etti. 1980’lerde İspanyolca konuşulan dünyada büyük üne erişen Soda grubunun lideri ve vokalisti olan Cerati, 2010 Mayısı’nda Venezüella’da verdiği bir konserin sonunda kalp krizi geçirmiş ve o günden beri komadan çıkamamıştı. Soda grubunun dağılmasının ardından başarılı solo çalışmalar yapan Cerati, Kolombiyalı yıldız Shakira ile de çalışmıştı. Shakira, Cerati’nin ölümü üzerine Twitter hesabından gönderdiği mesajda, “Gustavo, en önemli şarkımız henüz yazılmadı. Seni seviyorum, arkadaşım. Biliyorum, sen de beni seviyorsun” dedi. Cerati önderliğindeki Soda topluluğu, 1982’de, Güney Amerika’nın derin bir ekonomik bunalım yaşadığı, askeri rejimlerin son bulmaya başladığı bir dönemde kurulmuştu. Topluluğun “Cuando Pase el Temblor”, “Musica Ligera” ve “La Ciudad de la Furia” gibi parçaları 1980’ler ve 90’larda Latin Amerika ve İspanya’da bir kuşağın dilinden düşmemişti. Bu gidişle sadece türkülerde kalacak! Kırklar Dağı katliamı MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Süryani yurttaşlar için de önemli bir yere sahip bulunan, Diyarbakır’ın en önemli mesire yerlerinden biri olan Kırklar Dağı’ndaki yapılaşma, yeni projelerle daha da derinleşiyor. Bir firmanın kongre merkezi adı altında Kırklar Dağı’na inşaat için bakanlığa proje sunduğu ve onay beklediği bildirildi. Diyarbakır’da Hevsel Bahçeleri’ndeki ağaç katliamı gündeme geldiğinde, HDP Diyarbakır Millet vekili Altan Tan “Arkadaşları dürüstlüğe davet ediyorum” diyerek, Kırklar Dağı’nın imara açılmasında BDP’li Sur Belediyesi’nin rolüne dikkat çekiyordu. Çünkü, türkülere konu olmuş, Süryani yurttaşlar için de ayrı bir önemi bulunan Kırklar Dağı, Sur Belediyesi’nin kararıyla imara açılmıştı. 2010 yılında onaylanan proje kapsamında, Kırklar Dağı’nda başlayan yapılaşma projesinde, 200 konutun yanı sıra, alışveriş merkezi ve 27 katlı lüks bir otel de bulunuyor. Projenin toplam 200 milyon dolar satış maliyeti öngörülüyor. İnşaat ruhsatının 31 Aralık 2010 tarihinde Sur Belediyesi tarafından verilmesinin ardından, bu kez mevcut yapılaşmayı katlayacak kongre ve sergi merkezi yapılmak isteniyor. Alandaki parsel sahiplerinden Rojbin Avşar’ın yeni bir yapılaşma için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yatırım başvurusu yaptığı ortaya çıktı. Alanda kongre ve sergi merkezi için başvuruda bulunan Avşar’ın yapmak istediği merkezin onaylanarak, inşaatının başlaması halinde alandaki mevcut yapılaşmadan geriye kalan alan da tamamen binalarla kuşatılacak. BURSA Bursa Valiliği, dünyanın en önemli yapıtları arasında bulunan Bursa Ulucami’nin doğu duvarından bir pencere sökülerek “Hünkar Kapısı” açılması için Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’na 2. kez başvurdu. Valilik, Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulları tarafından daha önce reddedilen düzenlemeyi yapabilmek için yeni restorasyon projesi hazırlattı. Ulucami’nin orijinalliğini bozacak kapı, 300 yıl önce “Halife” sıfatı taşıyan Osmanlı padişahlarının halktan ayrı yerde namaz kılabilmeleri açılmış, ancak daha sonra “aslına uygun olmadığı” gerekçesiyle kapatılmıştı. Ulucami’ye açılması istenen kapının caminin statiğini de bozacağını bildiren uzmanlar, “Halifeliği taçlandırmak isteyen kafalar 4. kapıyı açtırarak kendilerine ve siyasilere cami içinde özel alan istiyorlar. İslam dininde herkes birdir ve ayrıcalık yoktur. Abdülaziz döneminde açtırılan kapı, ‘aslına uygun olmadığı’ gerekçesiyle kapatılmış, cami kurtarılmıştı. Bu kapı açılarak caminin üst katındaki ‘Halifelik Makamı’na çıkılacak. Cemaat ile namaz kılmak istemeyen protokol üyelerine tahsis edilecek” dediler. Bursa Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulu, eski Bursa Valisi Şahabettin Harput döneminde getirilen kapı açma isteğini tarihi ve teknik gerekçelerle kabul etmemiş, halife kapısının cami mimarisinin aslına uygun olmadığını ve pencere sisteminin bozulması durumunda yapının statiğinin zarar göreceğine de vurgu yaparak dosyayı iade etmişti. Öte yandan projenin uygulanması için Bursa Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulu üyelerine baskı yapıldığı iddia edildi. Kurula baskı iddiası FİKRET OTYAM KÜLTÜR MERKEZİ’NDE Köyde Fazıl Say konseri KAYSERİ (AA) Piyanist Fazıl Say, Kayseri’nin Karaözü köyünde konser verecek. Fikret Otyam Kültürevi’nin düzenlediği konser 6 Eylül Cumartesi günü saat 17.30’da yapılacak. Say, konserin büyük bir bölümünde, Serenad Bağcan’ın söylediği şarkılara piyanosuyla eşlik edecek. Konser sonrası ayrıca Fikret Otyam Kültürevi’nde, Orhan Veli ve Oktay Rifat’ın yüzüncü doğum yılı dolayısıyla Fikret Otyam, Karaözü köyünden Fâris Kılıç ve Nâzım Kılıç anma konuşmaları yapacak. Etkinlikte ayrıca Orhan Kemal Müzesi kurucusu Işık Öğütçü “Orhan Kemal 100 YaşındaHayatı ve Eserleri” konulu bir konuşma yapacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle