Katalog

6 EYLÜL 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] 13 Erdoğan’ın çekirdek koalisyon rezervi: Silah vermeyin! Obama ‘IŞİD hepimize tehdit’ diyerek Erdoğan’dan ‘çekirdek koalisyona’ katılmasını istedi. Erdoğan ‘bütüncül yaklaşım’ gerektiğini söyleyip rezervlerini koydu: “Koalisyon sonucunda Bağdat’taki Şiilere silah verilmesin, dönüp bizi vurup çözüm sürecimizi engeller.” DUYGU GÜVENÇ CHP’ye Renzi Modeli Uyar mı? Son yirmi yılı “solun krizi” ve bunun iktidardaki karşılığı olan yoz Berlusconi hükümetleri ile geçiren İtalya; Avrupa’nın en genç, başarılı liderlerinden Matteo Renzi ile yeniden umudu keşfediyor. Yaz başındaki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde merkez sola, mucizevi oy patlamasıyla tarihi (yüzde 42’lik) zafer yaşatan Demokrat Parti/Partito Democratico (PD) lideri, henüz yolun çok başında. Ancak hem çok kısa sürede sağladığı bu olağanüstü zafer, hem ilk günden yaşama geçirdiği programının yenilikleriyle İtalyan merkez solunun yıllar sonra “umudu” hatırlamasını sağladı. (AA) CARDIFF Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 17 ay sonra ABD Başkanı Barack Obama ile Cardiff’teki NATO zirvesinde bir araya geldi. Obama, “IŞİD hepimize karşı” diyerek NATO zirvesi sırasında Irak Şam İslam Devleti’ne (IŞİD) karşı 10 ülkeden oluşturduğu “çekirdek koalisyona” Erdoğan’dan destek istedi. Erdoğan ittifak olarak “bütüncül bir yaklaşım geliştirmek” gerektiğini söyleyerek Obama’nın oluşturduğu koalisyona “rezervlerini koydu”. Edinilen bilgiye göre, en önemli rezervini de “Oluşturulacak koalisyonun başta Bağdat merkezi yönetimine silah vermesine karşıyız. Burada bırakılan silahlar bugün IŞİD’in elinde. Silahlar dönüp bizim çözüm sürecimizi vurabilir. Bizim çözüm sürecimizi olumsuz etkiler. Koalisyona karşıyız” mesajıyla koydu. Obama ile Erdoğan dün NATO’nun Galler’deki zirvesi paralelinde akşamüzeri yarım saatlik bölümü “baş başa” olmak üzere 1 saat 25 dakika süreyle görüştü. Görüşme planlanandan 10 dakika erken başladı. Görüşmede Erdoğan’a, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcılığına atanması beklenen Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı İbrahim Kalın eşlik ederken, ABD Başkanı Obama’nın yanında ABD heyetinde Obama, Dışişleri Bakanı John Kerry, Savunma Bakanı Chuck Hagel, Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice’ın yanı sıra Avrupa Direktörü Charles Kupchan da yer aldı. Görüşme öncesi kısa ortak açıklamada, Amerikan Başkanı Erdoğan ile görüştüğü için memnuniyetini dile getirdi, seçim başarısından ötürü tebrik etti. Türkiye’nin Avrupa ve Ortadoğu arasındaki köprü görevini anımsatıp NATO için önemine vurgu yapan Obama, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, ittifakımız için önemli bir lider” dedi. Irak ve Suriye’de yaşananlardan duyulan endi atacağı için göze alınamayacağını ekledi. Ukrayna’nın toprak bütünlüğü konusunda Batı’nın gösterdiği hassasiyetin çelişkili olduğunu söyleyen Erdoğan, gelişmelerin Türkiye’deki “çözüm sürecine” etkilerine dair kaygısını şöyle aktardı: “Ukrayna için farklı, Irak için farklı bir politika izlenmesi kabul edilemez. Oluşturulacak koalisyonun başta Bağdat merkezi yönetimine silah vermesine karşıyız. Burada bırakılan silahlar bugün IŞİD’in elinde. Silahlar dönüp bizim çözüm sürecimizi vurabilir. Bizim çözüm sürecimizi olumsuz etkiler. Koalisyona karşıyız.” usya ile ilişkileri bozmak istemiyoruz’ şeyi paylaştıklarını ifade eden ABD Başkanı “IŞİD hepimize tehdit” vurgusuyla, “çekirdek koalisyona” karşı Erdoğan’dan açıkça destek istedi. Obama Türkiye’nin ittifakın güney cephesinin karşılaştığı sorunlar konusunda “kritik önemde olduğununun” da altını çizdi. Amerikan Başkanı, Suriye ve Irak’taki “yabancı savaşçılarla” ilgili askeri ve istihbarat işbirliğini överken, Türkiye’nin Suriyeli mültecilere kapısını açması ve cömert insani yardımlarını takdirlerini yineledi. Ortak açıklamada Erdoğan da ABD ile Türkiye arasında model ortaklık çerçevesindeki “hassas sürece” vurgu yaparken, yaşananların iki ülkeyi yakınlaştırdığını savundu. “Birlikteliğin askeri plandaki en önemli çerçevesi NATO” diyen Erdoğan, tüm konuları değerlendireceklerini belirtti. Edinilen bilgiye göre heyetlerarası görüşmede Amerikan Başkanı, IŞİD tehdidini “acil konu” diye anarak başladı ve IŞİD’in ittifak üyelerine tehdit oluşturduğunu belirtti. Obama, IŞİD konusunda Türkiye’den istihbarat paylaşımı istedi ve bu tehdide karşı birlikte iki ülkenin yabancı savaşçılara karşı ortak hareket etmesini önerdi. “Bu birlikte çalışmamız gereken alan” diyen Obama, Suriye’deki krizin insani unsurlarını da Erdoğan ile ele aldı. Erdoğan da ikili görüşmede de zirve boyunca verdiği mesajları yineledi. Ortadoğu’daki istikrarsızlığın AvrupaAtlantik coğrafyası için tehdit oluşturduğunu söyledi, Irak ve Suriye’de terörle mücadele açısından “bütüncül yaklaşım” talep etti. Cumhurbaşkanı, Irak’ta tüm kesimleri kapsayan bir hükümet kurulması, Suriye’de ise Cenevre Bildirisi’nin eksiksiz uygulanması suretiyle gerçek bir siyasi dönüşüm gerektiğini vurgulayarak “IŞİD’e karşı oluşturulacak bir koalisyon Esad’ı güçlendirmesin” dedi. Oluşturulacak koalisyon sonucunda Irak’taki Şiilerin silahlanmasından ve Esad yönetiminin güç kazanmasından duyduğu kaygıyı dile getirdi. IŞİD’e karşı koalisyona dair rezervlerini de “Rehinelerimizin de sizin gazetecileriniz gibi öldürülmesini istemiyoruz” sözleriyle dile getiren Erdoğan, bir kurtarma operasyonunun hayatları riske Erdoğan, Ukrayna konusunda ise “Rusya ile diyalog kanalları açık tutulmalı” mesajı verdi, Moskova ile Türkiye’nin ilişkilerinin bozulmasını istemediğini iletti: “Rusya’ya karşı tavrınız konusunda aranızda uzlaşın. İttifakın Soğuk Savaş ortamına sokulmasına karşıyız. Aynı şey Irak’ta da oldu; siz gidiyorsunuz biz bölge ülkesi olarak buradayız. Biz Kırım’daki oldu bittiyle işgali tanımıyoruz ancak komşumuz Rusya ile ilişkilerimizi de bozmak istemiyoruz.” Obama ile Erdoğan’ın görüşmesinde iki lider, Filistindeki ateşkesi kalıcı kılmak için birlikte çalışmakta anlaşırken, Erdoğan İsrail’in sivilleri vurması ve Gazze’de yaşanan çifte standarda vurgu yaptı. Erdoğan, Amerikan Başkanı ile görüşmesinde bir kez daha Fethullah Gülen’in ‘iade edilmesi veya sınırdışı edilmesi’ talebini tekrarladı. Ankara, ABD yönetiminin bu talebe olumlu yanıt vermesini beklemezken, bunun iç kamuoyuna yönelik bir mesaj olduğu belirtiliyor. ‘R arşıtlık yerine ‘reform politikası’ “Umut vaat eden” Renzi programının içeriği nedir? Hemen ilk sırada siyasetin “gençleşmesi”, “dişileşmesi” var. Aralıkta PD’nin lideri ve 2014 başında da Çizme’nin başbakanı olan Renzi; parti kadrolarını yüzde 50 oranıyla yerleştirdiği gençler, kadınlarla yeniledi; ardından kabinede koltukların yarısını savunma ve dışişleri bakanlığı dahil olmak üzere! kadınlara verdi. “Renzi’nin yenilikleri” bununla bitmiyor. Avrupa soluna yeni soluk getiren merkez sol lider, başkanlığını yaptığı altı aylık hükümette eğitim, araştırmainovasyon, teknoloji, çevre konularına siyasi öncelik verdi. İşsizlik, özellikle gençler arasında çok yaygın işsizlikle mücadeleyi, en ön sıraya aldı. Berlusconi yıllarında sürekli saldırı altında bulunan ve keyfi icraatlarla delik deşik/ altüst edilen yargıyı geçmiş standartlarına kavuşturacak bir dizi reform da öngören Renzi; belli gelir grubu altındaki işçilere vergi indirimi uyguluyor ve sanayi politikalarını gözden geçiriyor. Kendinden önceki merkez sol liderlerin 20 yıl süresince sonuç alamadığı kalıplaşmış “Berlusconi karşıtlığı” üzerinden politika üretmek yerine, yeni merkez sol Başbakan, “reformlara” konsantre olmayı yeğliyor. İtalyan solunda böylelikle sadece bir lider değişikliği değil, aynı zamanda temel bir yöntem ve bakış değişikliği gerçekleşmiş oluyor. K Hayatları riske atamayız 1 saat 25 dakika görüştüler ‘Böyle normalleşmez’ İşsizlikle mücadele öncelik Gülen mesajı içeriye Ortak açıklamada tebrik CARDIFF Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO zirvesi vesilesiyle Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Françoise Hollande ile de görüştü. Erdoğan dün Merkel ile görüşmesinde dinlemeler konusundaki sitemini iletti, Ukrayna hassasiyetine karşı Şansölye’den “adiliyet” beklediğini iletti. Bu çerçevede toprak bütünlüğü sorunu olan Rum Kesimi’nin birliğe alınmasının AB ruhuna aykırı olduğunu, Ukrayna’da gösterilen hassasiyetin Irak’ta veya Suriye’de gösterilmediğini belirtti. Erdoğan önceki akşam Fransa Merkel’e dinleme sitemi, Hollande’la Baku mesaisi (AA) Cumhurbaşkanı Hollande ile görüşmesinde ise önümüzdeki hafta yapılacak ErmeniAzeri zirvesi öncesinde NATO’nun Azerbaycan’a verdiği sözleri tutmasını istedi. Baku’nun NATO ile işbirliğinin ittifaka güç katacağını belirten Erdoğan, benzer bir işbirliğinin Erivan ile de yapılmasına yeşil ışık yaktı. Barış için Ortaklık çerçevesinde başlayan işbirliğinin ilerletilmesini istedi. Erdoğan, zirvede AB hedefinin en canlı şekilde koruduğuna, Türkiye olarak AB ilişkileri bakımından bir “milat kılmak” istediklerini de muhataplarına aktardı. nseçim’le yenilenme hızlanıyor Çeyrek asırdır arayıştaki İtalyan merkez solu bu Renzi toparlanmasına nasıl ulaştı derseniz… Bu dönemde çeşitli liderlerin rahlesinden geçen İtalyan solu (Prodi, D’Alema, Veltroni, Franceschini, Bersani, Epifani) nihayet Renzi’de bir ortak referans/buluşma noktası bulmuş gibi… Bu ortak buluşmanın oluşmasında, Renzi’nin, 2007’den bu yana devreye giren “önseçim uygulamasında” göz dolduran zafer sağlamasının rolü büyük. 2012 önseçiminde partiyi o sırada yönetmekte olan eski tüfeklerden Bersani karşısında yüzde 40’la yenilen; ancak 2013 genel seçiminde düş kırıklığı yarattığı için koltuğunu bırakmak zorunda kalan selefinin yerini, yıl sonunda tekrarlanan 2. önseçimde yüzde 68 oyla fetheden Renzi, çok büyük ölçüde bu “önseçim dinamiğinin” eseri. Liderleri seçmek için tabanın doğrudan oy kullandığı “önseçim” mekanizması olmasa, büyük olasılıkla Bersani bir süre daha koltuğuna yapışıp kalmayı deneyebilir, Floransa belediye başkanlığından gelen Renzi’nin liderliği ise “henüz daha çok genç ve tecrübesiz” ezberiyle süresiz ertelenebilirdi. “Önseçim”, tepedeki lider kadrosunun yenilenmesini kuşkusuz hızlandırmış oldu ve ezber bozdu. Yalnız bu değil. Lider ve lidercik adayları, hizip ve fraksiyonlar, komünist kökenli “gelenekçi sol” ve “yenilikçiler” arasında sürekli bölünen ve kavga yaşayan; yapısal sorunlar yerine “onun bunun ekibi” itişmelerine tanık olan, bununla zaman, enerji kaybeden bir partide, önseçim.. tüm bu şemaları yıkan “tabanı” araya sokmak suretiyle bloke olmuş olan alternatiflerin önünü açıyor. Çoğu defa bir yere varamayan kimlik ve liderlik tartışmaları, “önseçim”le aşılıyor. En önemlisi, üst üste yaşanan başarısızlıklardan ötürü “yabancılaşma” ve küskünlük içine giren seçmenlerin ilgisi partiye tekrar kazandırılıyor. Yenilgiyi fark etmeyen/görmek istemeyen eski usul liderler karşısında, tabana inisiyatif kazandırılıyor. İnsanlar, “Partiyi yaşatma mücadelesinde benim de karınca kararınca payım olsun!” duygusuyla aktif biçimde önseçime katılmak için motive oluyorlar. Renzi’nin yüzde 68 aldığı son önseçimde, 2 milyon seçmenin oy kullanması, bu aktif katılımcılığın somut örneği. Son yıllara değin üye kaybı yaşayan PD’yi hasta yatağından kaldıran bir mekanizma olduğu için, İtalyan merkez solunun partisine bu yüzden hatta “önseçimler partisi” diyenler de var. CHP’nin yenilenme sürecinin heyhat!dünkü ve bugünkü kurultayla sonuçlanmayacağı açık. İtalya’nın Renzi ile umut vaat eden bu dinamik “önseçimli yenilenme” örneğinin, Türkiye için geçerli bir model olup olamayacağı da gelecek yazıya. ‘Ö Obama’dan Ankara’ya elçi sürprizi ke arasındaki ilişkilerde 1 yıldan ANKARA (Cumhuriyet) ABD fazla süren gerginliğe karşın WasBaşkanı Baracak Obama ile Mayıs hington, Cumhurbaşkanlığı seçi2013’teki Beyaz Saray ziyaretinminin ardından Türkiye ile real den bu yana ilk defa görüşen Erpolitikaya dayalı ilişkilerini sürdoğan süpriz bir gelişmeyle karşıdürmek istiyor. Bunun için başta laştı. ABD, ön onayı aldıktan sonAKP olmak üzere aradaki soğukra eski Ankara Büyükelçisi Ross luğun giderilmesine önem veriyor. Wilson’ı Ankara’ya “geçici masWilson, AKP’yi destekleyen gölahatgüzar” olarak atama kararını rüşleriyle tanınan bir isim. Erdoğan ve Obama görüşmesi deRoss Wilson IŞİD’e karşı koalisyon arayışı: vam ederken açıkladı. Wilson buABD, Türkiye’nin karşı çıkmasıgün Ankara’da göreve başlayacak. na rağmen bu örgüte karşı müca20052008 yıllarında Ankara’da delede kararlı. Ancak 1 Mart krigörev yapan Wilson, 1 Mart tezzi sırasında tezkereyle yaşananlar keresi sırasında gerilen ilişkileiki ülkenin hafızalarında hâlâ çok ri düzeltmek için çaba göstermişcanlı. Wilson da 1 Mart’ta dönemin ti. Obama’nın, büyükelçi olarak büyükelçisi Edelman ile bozulan atadığı John Bass’a Senato’dan ilişkilerin ardından Ankara’ya bu onay alamamıştı. Durum, dün ABD ilişkileri tamir için gelmişti. Wilbüyükelçiliği’nin açıklamasında son öncesinde ise Ankara’da bir da yer aldı. “Bass’ın 50’yi aşmaslahatgüzarın uzun süre görevde kın elçiyle birlikte Senato onaJohn Bass kalması ilişkilerin gerilmesine neyı beklediği” belirtilen açıkladen olmuştu. Şimdi ABD, benzer mada, “Dışişleri Bakanı John Kerry’nin, böylesi önemli bir pozisyonda bir yol kazası yaşanmadan IŞİD’e karşı atılabir boşluk oluşmaması amacıyla ve aci cak adımlarda uyumlu gidilmesini hedefliyor. Ermenistan ve İsrail faktörü: Wilson liyet gerektiren bölgesel sorunlara anında cevap vermek amacıyla Wilson’dan Kafkaslar’da uzmanlığıyla tanınan bir isim. geçici olarak maslahatgüzarlık görevini Daha önce de Baku’da büyükelçilik yaptı. icra etmesini istediği” belirtildi. Özellik 2015 yaklaşırken ve ErivanBaku arasınle Kafkaslar konusunda uzmanlığı ile tanı da görüşme süreci hareketlenirken, Wilson nan Ross Wilson, AKP politikalarına des gibi bir ismin yakınlaşma sürecinde önemteğiyle biliniyor. Wilson, son olarak Atlan li rol oynaması bekleniyor. Yeni elçinin garantisi yok: Obama iç potik Konseyi’nde görev yapıyordu. litikada da çok rahat değil. Türkiye’ye önceulislerde dört senaryo ki Büyükelçi Ricciardone’nin atanmasında ABD’nin iki ay gibi bir sürede Senato’dan da Senato engeliyle karşılaşan Obama, 12 alacağı onayla Büyükelçi Bass’ın atanmasını ay içinde Senato’dan onay almaya kesin göbeklemek yerine, benzerine çok az rastlanan züyle bakmıyor. İç politikada güç kaybeden bir yöntemle Wilson’ı maslahatgüzar olarak Obama, bu süreçte Ankara’nın boş bırakılatamasının arkasındaki gerekçeler ise şöyle: ması yerine Türkiye’yi ve AKP’yi tanıyan Washington yol kazası istemiyor: İki ül bir isimle kontrollü geçiş sürecini benimsedi. Ezber bozuluyor ACI KAYBIMIZ Cemiyetimiz Üyesi, Sürekli Basın Kartı Sahibi, Değerli Meslektaşımız Yabancılaşmaya merhem… SUAVİ KAPTAN 5 Eylül 2014 Cuma günü vefat etmiştir. Kaybı basın topluluğumuzda büyük üzüntü yaratan Suavi Kaptan’ın cenazesi 6 Eylül 2014 Cumartesi günü öğle namazının ardından Karacaahmet Şakirin Camisi’nden alınarak Ümraniye Ihlamurkuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. Suavi Kaptan’ı sevgi ve saygıyla anıyoruz. Ailesine ve basın topluluğumuza başsağlığı diliyoruz. TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ YÖNETİM KURULU Doğuş Üniversitesi’nden almış olduğum öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. GÖZDE ŞAHİN Silivri Cumhuriyet Evlerinde 362 ada, 7 parsel, 565 m2 (Projeli, ruhsatlı) satılık arsa Tel: 0536 311 45 46 K