Katalog

C 19 EYLÜL 2014 CUMA www.cumhuriyet.com.tr AYŞE FERHANGİL ‘Lüks olan zaman’ ‘Düzlerim de topuklularım kadar seksi’ Kariyeriniz seksi ayakkabılar üzerine kurulu. Ama artık kadınlar düz giyiyor. Seksi kadın, yüksek topuk yorumunuz değişti mi? LOUBOUTIN Ben her zaman hem yüksek topuklu hem de düz ayakkabılar yaptım, ama beni hep yüksek topuklarla andılar. Kariyerimde yaptığım ilk ayakkabı olan ‘Love’ (Aşk) düz olmasına rağmen insanlar yaptığın işler arasında en seks kokana odaklanıyor. Ben yüksek topuğu düze tercih ederim, ama düz ayakkabıların insanı daha az seksi yaptığını kabul etmiyorum. Her zaman babetlerle gezen Brigitte Bardot boşuna dünyanın en seksi kadınlarından biri olmadı. Düz ayakkabı özgürlüğü seksapelle birleştiriyor. Bence benim düz ayakkabılarım topuklularım kadar seksi. Kırmızı topukların sahibi Christian Louboutin bu kez kozmetikte iddialı oda endüstrisinin yarattığı en büyük arzu M nesnelerinden olan kırmızı tabanların yabancısı değiliz. Christian Louboutin’in kırmızı tabanlı BİTKİSEL HAYATTAN ÇIKARABİLİR Mİ? 16 yıl sonra Hitchcock’a tepki verdi ANKARA (AA) İngiliz asıllı Amerikalı yönetmen Alfred Joseph Hitchcock’un filmini izleyen bitkisel hayattaki hasta bazı uyanıklık ve farkındalık belirtileri gösterdi. Kanadalı bilim insanları, 12 kişiye, amcasının tabancasını bulan ve bunu oyuncak sanıp etrafına ateş açan bir çocuğun hikâyesinin anlatıldığı Hitchcock’un 1961 yapımı televizyon dizisi “Bang! You’re Dead”i izletti ve katılımcıların beyin görüntüleri inceledi. Bilim insanları, 1997’de bir kavga sırasında göğsüne aldığı yumruk nedeniyle bir süre kalbi duran ve 3 hafta komada kalan, gözleri açık olmasına karşın bitkisel hayata giren 34 yaşındaki kadın hastanın tepki verdiğini belirledi. Bilim insanlarından Lorina Naci, herkesin tepkisinin aynı olmayabileceğini, ancak 34 yaşındaki hastanın filmi anladığını düşündüklerini vurguladı. Bilim insanları bitkisel hayattaki 5 hastadan 1’inin bilinçli olabileceğini, sadece tepki veremediğini belirterek sonuçların derin komada olduğu düşünülen hastalarda bilinç belirtilerini tespit için yeni bir kapı açabileceğine dikkati çekti. Sonuçlar “Nature” dergisinde yayımlanan araştırma, 16 yıldır bitkisel hayatta olan hastanın ailesine de bir nebze umut verdi. Bilim dünyası bunu tartışıyor ayakkabıları bundan yedi yıl önce Hayrünnisa Gül’ün ayağında görülmüştü. Kırmızı tabanlar Türkiye’nin gündemine oturmuş, o dönem Cumhurbaşkanı eşi olan Gül’ün fiyatları 1500 TL’den başlayan harcamaları konuşulmuştu. Gündemin soğumaması üzerine Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada kırmızı tabanlı bu ayakkabıların Christian Louboutin’e değil başka bir markaya ait olduğu belirtilmiş, ayakkabının 270 liralık fişinin basına servis edilmesinin üzerine ortam sakinleşmişti. Christian Louboutin, ülkemizde de satışa çıkaracağı kozmetik ürünlerinin global tanıtımı için İstanbul’da. Kendi adını taşıyan kozmetik departmanının ilk üyesi olan oje koleksiyonunun tanıtımı için Türkiye’de olan kadınlara rahatlık sunmuyor değil mi? tasarımcıyla ojelerinin İstanbul’a olan benzerliğini, LOUBOUTIN Gerekli özeni gösterir, onları yavaş Türkiye’nin kırmızı taban gündemini ve daha kullanırsanız aslında ürünlerim rahat. Bence lüksün fazlasını konuştuk. İşte yıllık cirosunun yüzde 30’unu bugünkü tanımı kendinize ayırdığınız zaman ve aileniz Ortadoğu’da yapan Louboutin markasının Türkiye’deki için kurduğunuz alanı kapsıyor. Evet ojelerimi sürmek 6 milyar dolarlık ‘sahte piyasası’nda yükselme de, ayakkabılarımla yürümek de zaman alıyor, ama tam hikâyesi: da bunlar lüks. Spor ayakkabı giyenler koşabiliyor ama Ojeleriniz için ‘Sıradan bir ürün değil’ etraflarında olan bitenden haberleri yok. Herkes diyorsunuz. Nedir farkınız? aynı yere, mezara doğru koşuyor. En azından C. LOUBOUTIN benim ayakkabılarımla yoldaki Kozmetiğe girerken benim güzellikleri görüyor, ojelerimi aklımda şişelerden ütopik bir sürerken ellerinde tuttuklarının şehir inşa etmek vardı. Ojeyle keyfini çıkarıyorlar. başlayan serinin şişelerinin Ayakkabılarınızın yükseltiler ve alçaltılarla Ojelerinizin şişesi Ortadoğu’da bu kadar mimari bir bütünlük aynı zamanda popüler olmasını neye sizin efsane yaratmasını istiyordum. bağlıyorsunuz? topuklarınıza da Çıkış noktamda benziyor. Formlarla LOUBOUTIN İstanbul da vardı. oynadığınızı Ortadoğulu kadınlar Bu fikrimle, serinin ilerleyen ayakkabılarımı giyiyor hayatını kaybettiği ürünlerinde ama kapalı kadınlara için projeyi göreceğiz sanırım? baktığımda seksi bitiremeyen LOUBOUTIN ayakkabılar değil, Brezilyalı Evet serinin geri gözler görüyorum. mimar Oscar kalanında Bence kapalı Niemeyer’in piramitlerden kadınlarda kadınlık kapısını çaldım. esinlenen ve feminenlik Giderken ona bir üçgenler, vurgusu gözler İstanbul resmi gökdelenleri çağrıştıran üzerinden yapılıyor. götürdüm. ince yükseltiler, kubbe İnsan vücudunda Şişesinin formları da olacak. Ama feminenliği göstermek fırçası çok uzun kurguladığım şehir için bu kadar küçük bir olduğu için ojenizi gerçekçi değil, bu yüzden alan varken, feminenliği sürmek çok uzun dini formlara, belirgin ayakkabılar değil, yapılara burada yer yok. sürüyormuş. bol makyajlı gözler 32 renkten oluşacak Topuklarınız ojeler Türkiye’de 120 anlatıyor. gibi ojeleriniz de TL’ye satılacak. ‘Yüksek’ benzerlik ŞEMPANZELER Tıpkı insan gibi savaşa meyilliler l Haber Merkezi Şempanzelerin saldırganlık ve şavaşa meyilli olma konusunda da insanlarla benzerlik taşıdığı yapılan bir araştırmayla ortaya çıkarıldı. Batı Afrika’da 30 bilim insanından oluşan araştırma ekibince, yarım yüzyılı aşkın sürede yapılan araştımada, 18 şempanze ve Bonobo (cüce şempanze) topluluğundan elde edilen veriler, insanoğluna en yakın benzerlik taşıyan hayvan türünün psikopatik derecede şiddet ve katliam eğilimleri olduğunu gösteriyor. “Nature” dergisinde yayımlanan araştırma, gerçekte şempanzelerin birbirleriyle sık sık kavga ettiğini ve rakiplerini ortadan kaldırmak için birbirlerini öldürdüğünü ortaya çıkardı. Minnesota Üniversitesi’nde araştırmacı olan Dr. Michael Wilson konuyla ilgili yaptığı açıklamada “İnsanların sergiledikleri şiddet eğilimli tavırları anlayabilmemiz için şempanzelerin neden saldırgan olduğunu bilmemiz gerekiyor” dedi. (ntvmsnbc.com) ‘Bilse giymezdi’ Yves Saint Laurent’in kırmızı tabanlı ayakkabılarına karşı açtığınız hukuk savaşını kazanmıştınız. Hayrünnisa Gül’ün kırmızı topuklarla fotoğraflanması ve Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan ‘Ayakkabı Nursace markadır’ açıklamasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz? LOUBOUTIN Bunu ilk defa duyuyorum. Marka haklarıyla ben ilgilenmiyorum, eminim hukuk departmanımızın konuyla ilgili girişimleri olmuştur. Ama inanıyorum ki Sayın Cumhurbaşkanı’nın eşi ayakkabının sahte olduğunu bilse giymezdi, bu ancak samimi bir hata olabilir.