28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 EYLÜL 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 11 İş dünyasını topa tuttu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, onur konuğu olarak katıldığı TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında, TÜSİAD’ı iş dünyasının önde gelen 4 temsilcilerinin gözüne baka baka hem Gezi Parkı sürecinde hem de 1725 Aralık Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan uzun süredir katılmadığı Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) toplantısına katıldı Türk sanayisinin ve istihdamının yarıdan fazlasını sağlayan iş insanlarını Gezi Parkı protestoları ve 1725 Aralık yolsuzluk operasyonlarına destek vermek ve derbecilikle suçladı. Ümit Boyner’in başkanlığı sırasında Erdoğan hükümetine yapılan eleştirilerin dozu Erdoğan’ın eski TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz’ı vatan hainliği ile suçlamasına kadar varmıştı. Dün gerçekleştirilen TÜSİAD’ın 2014 ikinci yüksek istişare konseyi (YİK) de oldukça sert geçti. Erdoğan, Suzan Sabancı Dinçer’den Koç Grubu’na, Boyner Holding’den Kemal Kılıçdaroğlu’na kadar birçok kişi ve kurumu ağır topa tuttu. Kılıçdaroğlu’na yönelik olarak “2000’li yıllarda malum, 26 bankanın battığını söylüyor beyefendi. ‘Yüksek rakımlı’ yerden bahsediyor. Pek alışık değil. Herhalde oralara gelmesi de mümkün olmayacak” dedi. “Bazılarının paralel yapıyı açık açık desteklediğini görüyoruz, bunlara rağmen bu kervan yürümeye devam ede Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşen TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi oldukça sert geçti yolsuzluk operasyonları sırasında darbe yapmakla ve darbeye destek olmakla suçladı. cek” açıklamasını yapan Erdoğan “Ananasta, rafineride, tespihte ağızları bıçak açmadı” derken Koç Grubu’na yüklendi. 17 Aralık sonrası ortaya çıkan tapelerde Fethullah Gülen’e ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarında Koç Grubu’nun adı bir rafineri ihalesiyle ilgili olarak geçiyordu. Erdoğan, bazı işadamlarının “paralel yapı” olarak nitelediği cemaate destek verdiğini belirterek “Bazılarının paralel yapıyı açık açık desteklediğini görüyoruz. İçeriden ihanet şebekelerine destek verenlere rağmen bu kervan yürümeye devam edecek. Paralel şebeke ve destekçisi uluslararası medya birlikte hareket ediyor, buradan da bir işadamı çıkıp bunlara destek veriyor” diye konuştu. Akbank’ın Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer’in eşi Suzan Sabancı Dinçer, Erdoğan’ın “Geçenlerde bir gazetede bir bankanın yönetim kurulu başkanı karamsar konuşmuş. Neymiş edendim? Başarılara gölge düşmüş. Bir inceleme yaptırdım ak TÜSİAD Başkanı Haluk Dinçer, toplumda şu ana kadar belki de herkesin katkısıyla oluşmuş ağır kutuplaşmanın Türkiye’ye zarar verebileceğinden kaygı 4 duyduklarını, kutuplaşmanın bertarafı konusunda somut bir ilerleme kaydedilmezse, çözüm süreci ve yeni anayasa reform alanlarında yol alınamayacağını vurguladı. tifleri 8 kat büyüdü” eleştirisine hedef oldu. Erdoğan’ın TÜSİAD YİK’te yaptığı konuşmanın satır başları şöyle: l Gezi olayları ve 1725 Aralık darbe girişimleri... Bu çirkin, bu ihanet girişimlerinin karşısında dimdik durduğumuz için son 12 yılda kazancına kazanç katmış olanlar çıkıyor, rahatsızlık ifade ediyor. l Ağaç dediler, çevre dediler, park dediler, günlerce sokakları işgal ettiler, sokakları adeta yağmaladılar. Bir yerlerden bol miktarda paralar alınıyor, lojistik destek sağlanıyor, ağaç için park için değil. Hani diyor ya bir tanesi, “Hâlâ anlamadınız mı? Bu ağaç meselesi değil” diyor. Hükümeti devirmek için birtakım vandallar sokağı örgütlüyor. l 1725 Aralık darbe girişimi... Belli sermaye çevrelerinin belli işadamlarının, holdinglerin bugün dahi bu paralel yapıyı, bu ihanet şebekesini maalesef görmezden gelmesi... Hatta hatta bir kısmının kol kanat gerdiğini hatta açık açık desteklediğini görüyoruz. Niye? Çünkü 1725 Aralık bir darbe girişimiydi, bütün amaç da eski Türkiye’ye geri dönmekti. l Allahaşkına şuna bakar mısınız? Paralel ihanet çetesi ve onun işbirlikçisi uluslararası medya bir oluyor, Türkiye’nin birliğini, dirliğini özellikle de Türkiye ekonomisini hedef alıyorlar buradan da birileri çıkıyor, işadamı kisvesi altında bunlara destek veriyor. l İşte kredi derecelendirme kuruluşlarından iki tanesi biliyorsunuz son zamanlarda ülkemizle ilgili verdikleri nota bak. Bunların haline güler misin ağlar mısın? Bu adamlar affedersin hangi ölçüleri baz alarak Türkiye’ye kalkıp bu tür bir notu veriyor. l Bugün birileri yargıya sızmış paralel uzantılar dolayısıyla rant elde ediyor olabilir. Ama yarın o hesap döner, gelir o yapıyı destekleyenleri de vurur. Yeni bir Türkiye kurulurken, iş dünyasının da artık yeni bir vizyon ortaya koyması gerekir. Darbeleri savunarak, darbelerin arkasında durarak, darbelere zemin hazırlayarak kazanma dönemi geride kalmıştır. l Bir bankanın batırılması için çalışılmıyor. O banka, şu anda batmış zaten. Fakat bu taşıma suyla ayakta durmaya çalışıyor. Erdoğan’ın onur konuğu olduğu toplantıya, Koç Holding Yönetim Kurulu Onursal Başkanı Rahmi Koç, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, eski TÜSİAD Yönetim kurulu başkanları Ümit Boyner ile, İşadamları Ali Kibar, Feyyaz Berker, Hamdi Akın, Cem Boyner’in aralarında bulunduğu TÜSİAD’a üye iş dünyasının temsilcileri katıldı. TÜSİAD Başkanı Dinçer, konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hediye sundu. Devlet hiçbir gücün vesayetinde olmamalı TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Erkut Yücaoğlu, bir hukuk devletinin, kendi içinde yaygın deyişle bir paralel devletin oluşmasına ve böylesi bir yapının hukuku kendi gün Erkut Yücaoğlu demi doğrultusunda eğip bükmesine izin vermesinin mümkün olmadığını belirterek “Aslında devlet yönetimi hiçbir gücün vesayeti altında olmamalıdır” dedi. Hükümet programında belirtilen yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı hukuk devletinin en önemli vasfı olduğunu anımsatan Yücaoğlu, “Hesap verilebilirlik, şeffaflık ve yolsuzlukla mücadelenin de ancak hukuk devleti içinde bağımsız ve tarafsız yargı ile ele alınabilir” ifadelerini kullandı. Yücaoğlu, konuşmanın satır başları şöyle: 4 Devlet organları eylem ve işlemlerinde yargısal denetime tabi olmalılar. Hukuk devletinin olmazsa olmaz bir başka boyutu da devletin tüm vatandaşlarına hukuk devleti güvencesi vermesidir. Hukuk devleti normlarının yerleşmemiş olması toplumda ve vatandaşlarda birçok acının devam etmesine neden olabiliyor. 4 Son zamanlarda sınav ve yerleştirme sistemlerine çok fazla enerji yitirildi. 4 Her yıl özel çözümler için torba yasalar çıkartılıyor. Bu uygulama ihtiyaç olabilir ama bir yandan da yasama sürecini geciktirmekte ve aksatmaktadır. Duymadım... Eskisinden farksızdı Aslında TÜSİAD üyeleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının içeriğini merakla bekliyordu. Dünkü toplantıdan bir gün önce Sabancı Müzesi’nde gerçekleşen kokteylde üyelerin nasıl bir konuşma bekledikleri yönündeki görüşleri oldukça farklıydı. Sert bir üslup bekleyen de vardı, yumuşak bir barış konuşması yapılacağını uman da. Four Seasons Otel’de düzenlenen TÜSİAD YİK toplantısı Erdoğan’ın gecikmesi nedeniyle yarım saat geç başladı. Toplantı uzun sürdüğü için istişare seansı da iptal edildi. TÜSAD’ın davet ettiği Erdoğan’ın misafir kimliği ile iş dünyasına ağır eleştiri yapması gözlerden kaçmadı. Konuşmaların sonunda TÜSİAD üyelerinin büyük çoğunluğu toplantı alanından uzaklaşması ve gazetecilerin sorularını yanıtlamamaları da dikkat çekti. Sorulan sorulara verilen cevaplar ise genellikle tek kelimelik, “Eskisinden farkı yoktu”, “Duymadım”, “Muhteşemdi” oldu. Toplantıyı en ön sıradan izleyen Suzan Sabancı Dinçer toplantı sonrası Erdoğan’ın kendisine yönelik eleştirisine “Ben duymadım. O ara dışarıya çıkmıştım” cevabı verdi. Toplantının en çok dikkat çeken ismi kısa süre önce istifa eden eski TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz oldu. Yılmaz’ın sakal bırakması da gözlerden kaçmadı. Türkiye’nin kimyası bozuldu Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, yabancı yatırımın gelmesi için ekonomik ve güven ortamını oluşturulması gerektiğine işaret ederek “Dışarıdaki finansmanı muhakkak getirmemiz lazım. Türkiye’nin kimyası son bir yıldır bozuldu. Bu bozulan kimyayı düzeltmek lazım” dedi. TÜSİAD YİK sırasında soruları yanıtlayan Akın çok acil yabancı paraya ihtiyaç olduğunu belirterek “Yani artık bizim kendi tasarruflarımızla olmuyor; Hans’ın, George’un, Jack’in tasarruflarına ihtiyacımız var” diye konuştu. Hangi sektör olursa olsun bankalar alıcıyı fonladığı zaman o sektörde iş olduğunu anlatan Akın, “Eğer inşaat sektörüne yönelmeyi zararlı görüyorsa hükümet, bu konuda yapılacak tek şey bankaların alıcıların arkasından çekilmesi. Bankalar alıcıların arkasından çekilirse, satış ister istemez düşer, o sektöre olan talep azalır” dedi. Kişiler olarak hedef koyamadıklarını, Türkiye gibi ülkede hedef konulduğu zaman, o hedefe gitmeyi alıkoyan çok fazla etkenin olduğuna işaret ederek “Her gün bir şey değişebiliyor. Her 3 ayda, her 6 ayda, bir şeyler değişebiliyor. Türkiye hâlâ bir süreklilik çizgisini yakalayabilmiş değil. Onun için hedef Hamdi koyamıyoruz” dedi. Akın Arzuhan Doğan Yalçındağ Rahmi Koç Recep Tayyip Erdoğan Güler Sabancı Suzan Sabancı Dinçer TÜSİAD kutuplaşmaya dikkat çekti TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Dinçer, toplumda son yıllarda oluşan ağır kutuplaşmanın, ülkeye zarar verebileceğinden kaygı duyduklarını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kutuplaşmanın bertaraf edilmesinde önemli bir rol üstlenebileceğine inandıklarını söyledi. TÜSİAD Yüksek İstişare Haluk Konseyi toplantısında koDinçer nuşan Dinçer, “İçinde bulunduğumuz kutuplaşma ortamı, tüm politika önerilerini, olumlu bekleyişleri, kalkınma politikalarını anlamsız kılacak, reform alanını sınırlayacak ve toplumda kardeşlik ve güven duygularını zedeleyecek bir aşamaya kesinlikle gelmemelidir” dedi. Dinçer, Kürt sorununa yönelik çözüm sürecinin de sonuca bağlanmasını Türkiye’nin geleceği açısından önemsediklerini belirterek; özellikle ana muhalefetin, bu sürecin dışında kalmasını sürecin sağlığı açısından riskli bulduklarını belirtti. Saha araştırmalarının, vatandaşların hukuk sistemine yeteri kadar güveni olmadığını gösterdiğini belirten Dinçer, “argı reformunun ivedilikle ele alınması, üzerinde çalışılan yargı reformu stratejisinin süratle hayata geçirilmesi ve evrensel standartlarda tarafsız ve bağımsız bir yargı erkinin oluşturulmasını şart görüyoruz” diye konuştu. Dinçer çözüm sürecine katkı sunmak için Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yatırımcı ve Danışma Konseyi’nin 3. toplantısını 6 Kasım’da Van’da yapacaklarını aktardı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle