Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 AĞUSTOS 2014 CUMA 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada Affedersiniz hani bir söz vardır, şu andaki koşullar nedeniyle Meclis dışı diyeceğim bir söz… Bir deli bir kuyuya bir taş atmış. Kırk akıllı çıkaramamış derler ya... Bu hesap, cumhurbaşkanı adayı RTE, yalaka sınıfından acaba hiddetini çeker miyim diye karşısında kıvranarak, çekine çekine sorular soran gazeteciye nereden esti ise, bir TV yayınında: “… Benim için Gürcüdür diyenler oldu. Çıktı bir tanesi affedersiniz çok daha çirkin şeylerle, Ermeni diyen oldu” dedi. HHH Cumhurbaşkanlığı tartışması Başbakan sayesinde mahalle kavgasına, basit ağız dalaşına döndü diyorduk. Bu davranışını yeni bir örnekle yine doğruladı. Zaten öteden beri Çerkes midir, Gürcü müdür, Arap mıdır ya da Kürt müdür; nedir, neyin nesidir diye akıllara takılan sorulara açıklık getireyim derken; bir çuval inciri yine berbat etti! Ola ki şimdi tabii iktidarda kalacağı sürece yoluna baş koyan yalaka yazarlar, konuşmacılar, canım Başbakan ya gündem değiştirmek ya da akılları zaten karışık olanlara bir ders vermek için böyle konuştu diye yazıp söyleyebilirler ama… … Doğrusu bu da pek çokları gibi, sahibi hesabına klinik bir vaka. Tam 12 yıl Türk olduğunu, üstelik Cumhuriyete adını veren Türklüğü tek bir kez ağzına almayan, eşinin Arap kendisinin de Batum’dan kopup gelerek Rize’ye göç eden Gürcü bir aileden olduğunu iftiharla meydan nutuklarında göğsünü gererek ilan eden sanki bu RTE değil… … Şimdi çıkmış TV’ye “Ben Gürcü değilim” diyor. Pekâlâ ama ya şu sözü neden söylüyor?.. Üstelik cümlenin tam ortasına hiç gereği yokken eklediği bir de affedersiniz sözcüğü ile… “Bana Ermeni diyen oldu” diyerek aramızdaki bir avuç Ermeni vatandaşımızı aşağılıyor. Yıllardır meydanlarda, Meclis’te, TV’lerde; “Türk, Kürt, Çerkes vs. yok. Hepimiz bir milletiz” diye durmadan nutuklar atanla, bugün kendisine Ermeni denilmesini hakaret kabul eder bir tavır takınan, aynı adam, aynı Başbakan! HHH Yalanlarını, konuşmalarındaki zikzaklarını, vaatlerinden, söylediklerinden durmadan çark edişini, o da bir avuç kadar yazarla, iki muhalefet partisi, yıllardır bendeniz, söylemekten ve yazmaktan usandık! Ama bu Başbakan, ne yalan söylemekten ne de söylemlerinden çark etmekten vazgeçti! Ha şimdi soru şu: Pek çok çevre her söylediğinde bir hikmet olduğuna inanır ya; Başbakan’ın Gürcü, Ermeni, Alevi, Sünni, Rum, Kürt, Zaza ayrımını acaba neden birden gündeme getirdiğini soruyor. Bunda garipsenecek ne var? RTE’yi biraz olsun tanıyabilenler soruyu zaten yanıtlıyor. 12 yıldır neredeyse Türk olduğunu tek bir kez söylemeyen Başbakan, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Türk olmakla iftihar eden nüfusun yarıdan fazlasının oylarını, bu basit manevra ile kendine çevirmenin peşinde. HHH RTE’nin her seçimde istismar ettiği din konusunu bu kez de kullanma isteğini nasıl oldu ise Yüksek Seçim Kurulu bir reklam filmini geri çevirerek kanıtladı. Hürriyet dışında tabii tek bir gazetede veya TV haberlerinde göremediğiniz haber şöyle: “YSK, Başbakan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimleri için hazırlanan reklam filminin yayınını ‘dini değer ve sembolleri kullandığı’ gerekçesiyle oyçokluğuyla durdurdu”. İşte RTE budur. HHH Yıllardır Türk olduğunu söyleyemeyen RTE, güya dedesinden babasından öğrenmişmiş o inandırıcı olmaktan fersah fersah uzak ifadelerini; “Ben Türk’üm” diye tamamlamış! Diyelim ki söyledi. İnandırıcı olabilir mi? Hadi canım sende! HABERLER IŞİD de sürece dahil oldu DUYGU GÜVENÇ Mahmur Kampı’ndan kaçanların Türkiye’ye dönüşü için HDP güvence istedi ANKARA IŞİD tehdidiyle birlikte Irak’ta büyüyen tehdit, Türkiye’yi çözüm sürecinde beklenmedik bir gelişmeyle karşı karşıya bıraktı. IŞİD tehdidi nedeniyle Mahmur Kampı’ndan kaçanlar için HDP, hükümete “güvence verin, fırsat yaratın, dönsünler” dedi. Türkiye’nin, Suriye’de uyguladığı açık kapı politikası Irak’ta sarpa sardı. İki aya yaklaşan çatışmalar sırasında Türkmenlerin, Türkiye’ye girme talebine izin vermeyen hükümet, kapıları Ezidiler için açtı ancak Mahmur’da bulunan ve çözüm sürecinin en önemli parçası olan Türk vatandaşı Kürtler için henüz kapı aralamadı. Hükümetin hedefi, hem Mahmur’dakileri, hem de Ezidiler ve Türkmenleri Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi içerisinde tutmak. ANKARA’DA ZİRVE ÜSTÜNE ZİRVE Dışişleri konutunda Bakan Ahmet Davutoğlu’nun ev sahipliğinde MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Servet Yörük ile bir araya geldi. Görüşmede, hem Irak içerisinde IŞİD’in ilerleyişi, Irak’ta PKK’nin de dahil olduğu tüm grupların IŞİD’e karşı güç birliği yapması, mülteci akınına karşı da hızla Irak içerisinde kamp oluşturulması masaya yatırıldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında, Resmi Konut’ta güvenlik toplantısı yapıldı. Başbakanlık kaynaklarından alınan bilgiye göre Erdoğan, Gaziantep’ten Ankara’ya dönüşünün ardından Resmi Konut’a geçerek güvenlik toplantısına başkanlık yaptı. Toplantıya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Servet Yörük, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakanlık Müsteşarı Fahri Kasırga ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın katıldığı belirtildi. lülerse Türkiye’ye dönmeleri gerek ama Türkiye’nin de garanti vermesi gerek çünkü döndüklerinde mültecilikleri bitmiş olacak. Hükümetin Mahmur’dakilere karşı ayrı bir politikası olmalı” açıklaması yaptı. HDP Van Milletvekili Nazmi Gür de uluslararası kuruluşlara hem Mahmur, hem de Ezidiler için yardım çağrısı yaptıklarını, Mahmur’dakilerin ancak kendi istekleriyle döneceklerini belirterek şöyle dedi: “Mahmur’dakilerin Türkiye’ye dönüşleri için güvence vermeleri gerekir. Bu bizim istememizden çok Mahmurluların isteyip istememesine bağlı. Türkiye orayı defalarca boşalttırmak istedi, birçok defa girişimde de bulundu hatta BMMYK ile de işbirliği yaptı ama Mahmurlular bunu reddetti. Türkiye açısından, yurttaşlarını geri getirmek için bu bir fırsat olabilir. Çözüm süreci de önemli bir kazanım elde eder. Ama öbür taraftan da Türkiye bıyık altından gülüyorsa, ‘şimdiye kadar biz boşaltamadık ama şimdi boşaldı, bu dertten kurtulduk’ derse yanılır. Türkiye, bunu oradaki kamp sakinleriyle görüşmek zorunda. Gelin kucağımızı açtık demekle olmuyor bu işler. Çünkü onlar kampta güvenlik sağlandığında geri dönecekler.” ‘Kurtulduk sanmayın’ Kapılar telefonla açıldı Türkmenler, günlerdir Türkiye’den kapılarını açmasını isterken, önceki gün Sincar bölgesinden kaçan bir grup Ezidi sınıra geldi. Ancak gelen grubun geçişine izin verilmemesi üzerine HDP milletvekilleri harekete geçti. HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, sınıra gelen Ezidilerin kapıdan alınmaması üzerine önceki gün Dışişleri Baka nı Ahmet Davutoğlu’nu aradı ve ‘kapıyı açın’ mesajı verdi. Davutoğlu da “politikamız değişmedi kim gelirse içeriye alınıyor’ diyerek açık kapı politikasının sürdüğünü söyledi. Davutoğlu’nun talimatıyla Silopi’deki kampa önceki gün akşamdan bu yana 7080 aile gelmeye başladı. Davutoğlu, ilk grubun alınmasının ardından da Buldan’a bilgi verdi. Ancak Kürdistan bölgesel Yönetimi lideri Mesut Barzani ile de görüşen Davutoğlu dün “Bizim Suriye tecrübesinden sonra yapmak istediğimiz şey mümkünse bütün imkânlarımızla Kuzey Irak’ta bir sınır oluşturup orada kamplar kurarak insanları yaşadıkları topraklardan uzak alana çekmemek” dedi. Zaho’da 10 bin kişilik kamp kuracaklarını söyledi. Buldan, Davutoğlu’na Mah mur’daki durumu da ilettiğini ve “özel olarak takip ediyoruz” yanıtı aldığını belirtirken Mahmur’u terk etmek zorunda kalanlara hükümetin kapıyı açmasını isteyerek şunları söyledi: “Hükümetin buna dönük ayrı bir politikasının olması gerek ve barış sürecinde de Mahmur Kampı stratejik öneme sahip. Çünkü gelenler arasında Mahmur Kampı’nda yaşayanlar da olacak. Görüşmeler devam ediyor ama şu anda bir çatışma var orada ve tahliye başladı. Hükümet bu konuda daha duyarlı olmalı. Bu insanların yaşamları güvence altına alınmalı. Oradaki insanların acilen Türkiye’ye getirilmesi çözüm sürecinin ilk adımı da olabilir . Zaten bu sürecin bir parçası da Mahmur’daki insanla rın Türkiye’ye gelmesi, kendi vatanına gelmesi. Onun için Türk hükümeti acil bir şey yapmalı.” Müzakere heyetinin Mahmur’dakilerin durumunu hükümetle görüşeceği de öğrenildi. İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi Başkan Yardımcı Metin Çorabatır da, Mahmur’daki Türk mülteciler için TürkiyeBölgesel Yönetim ve BMMYK’nin bir araya gelmesi gerektiğini belirterek, “Bu insanların Türkiye’ye dönmelerinde sakıncalar var. Onlara güvence verilmeli. Türkiye’ye doğrudan gelmeleri teorik olarak sakıncalı. Onun için gelmek isteyenlere hükümetin kapıyı açması ve güvence verilmesi lazım. Türkiye Ezidi’yi nasıl kabul ediyorsa, kendi vatandaşı, birinci derecede vatandaşını koruması lazım. Gönül ABD Başkanı, IŞİD’e karşı hava operasyonu ve kaçan sivillere yardım konularını değerlendiriyor TSK’YE ayrı emniyet’e ayrı Operasyon sinyali Dış Haberler Servisi ABD’nin, son olarak Irak’ın kuzeyindeki Sincar’a (Şengal) saldırarak bölgeyi kan gölüne çeviren terör örgütü Irak Şam İslam Devleti’ne (IŞİD) karşı harekete geçmeye hazırlandığı bildirildi. New York Times’ın üst düzey bir ABD’li yetkiliye dayandırdığı habere göre ABD Başkanı Barack Obama, örğüte karşı hava saldırılarını ve IŞİD’den kaçarak dağlık alanda sıkışmış olan sivillere havadan yardım yapılmasını değerlendirmeye aldı. Yetkili, bölgede insani felaket yaşandığını belirterek askeri eylem planının çok hızlı bir şekilyde uygulanabileceğini söyledi. BM Güvenlik Konseyi Fransa’nın çağrısıyla acil toplandı. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius “Durumun ciddiyeti karşısında, uluslararası toplumun Irak’taki terörist tehdide karşı koymak Erdoğan’ın atama çelişkisi u Generalleri, emekliye sevk eden Erdoğan hükümeti, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’na suç örgütü davasında 3 ay tutuklu kalan Orhan Özdemir’i atayarak askerlere emeklilik kuralını burada uygulamamayı tercih etti. ALİCAN ULUDAĞ üzere harekete geçebilmesi için acil Güvenlik Konseyi toplantısı çağrısında bulunuyoruz” dedi. Paris, IŞİD’le çatışan peşmerge güçlerine her türlü desteği sağlamaya hazır olduğunu da duyurdu. Cumhurbaşkanı François Hollande’ın KBY lideri Mesud Barzani ile telefon görüşmesinde IŞİD’e karşı işbirliği yapılması üzerinde uzlaşıldığı kaydedildi. Amerikan Exxonmobil şirketinin de Kürt bölgesindeki çalışanlarını tahliye etmeye başladığı haberleri geliyor. ABD şirketi çekiliyor Asker bir kişiyi öldürdü, Özalp karıştı Bayrakla ilgisi yok Fotoğraf: HAZAL OCAK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanlığı, Yüksek Askeri Şura’da alınan Diyarbakır 2. Hava Kuvvet Komutanlığı’nın kapatılması kararı için “Teşkilat değişikliği” açıklaması yaptı. Genelkurmay, kararın “çözüm süreci ya da bayrak indirme olayıyla ilgisi bulunmadığını, uzun ve titiz bir çalışmanın ürünü olduğunu” kaydetti. İran sınırında çatışma ve gerilim YUSUF ZİYA CANSEVER VAN Van’ın Özalp ilçesinin İran sınırındaki Yavuzlar köyünde önceki akşam çıkan çatışmada 1 kişi güvenlik güçleri tarafından öldürüldü. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Özalp İlçe Başkanı Cihan Hamzaoğlu, öldürülenin PKK militanı olduğunu ifade ederken Van Valiliği’nden yapılan açıklamada “dur” ihtarına uymayan bir minibüsten açılan ateş sonucu çatışma çıktığını, 1 kişinin öldüğü belirtildi. Cihan Hamzaoğlu, çatışmasızlık ve çözüm süreci yaşanırken böyle bir olayın yaşanmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Hamzaoğlu, “3 Temmuz’da Başkale’nin Esenyamaç köyü Sualtı mezrasında 1 PKK’li öldürülmüştü. Şimdi de Yavuzlar köyü kırsalında pusu kurularak gelen gruba ateş açılmış ve 1 kişi öldürülmüştür” diye konuştu. Van Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada ise “ÖzalpÇaldıran il yolu üzerinde 6 Ağustos 2014 günü akşam saatlerinde yapılan uygulamada, saat 22.30 civarında bir minibüs ‘dur’ ihtarına uymayarak jandarma birliğine uzun namlulu silahlarla ateş etmiş ve kaçmak istemiştir. Devriye kuvvetlerinin ateşe karşılık vermesi üzerine minibüs 200300 metre ileride durmuş ve 3 şahsın koşarak bölgeden uzaklaştığı tespit edilmiştir. Araçta yapılan incelemede kimliği henüz tespit edilemeyen 1 kişinin ölü olduğu belirlenmiştir. Araçta silah, mühimmat ve örgütsel dokümanlar ele geçirilmiştir” denildi. Yaşananların ardından dün esnaf kepenk kapattı. Akşamüstü saat 16.00 sıralarında bazı gruplar kaldırım taşlarıyla ara sokaklara barikat kurdu. Kaymakamlık, Adliye ve Emniyet Müdürlüğü’nün bulunduğu binanın camlarını kıran, AKP binasını taşlayan grup caddedeki araçlara da zarar verdi. Polisin biber gazı ve basınçlı suyla müdahale ettiği göstericiler ara sokaklara dağıldı. Kızılay’a KDV istisnası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’li Seyit Sertçelik ve Cevdet Erdöl, Kızılay’a KDV istisnası getirecek yasa teklifi verdi. Buna göre Türk Kızılayı, Suriyeli mülteciler insani yardım operasyonu uygulamasında esas teşkil etmek üzere bağışlarla finanse edilen ve sadece yardıma konu olan mal ve hizmet alımlarında KDV’den muaf tutulacak. İsrail’den Meclis’e ret İsrail’e somut yaptırım çağrısı Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) üyeleri Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) çağrısıyla dün 17 ilde eşzamanlı Gazze’de yaşananları protesto etti. İstanbul’da Tünel meydanında toplanarak Galatasaray Lisesi önüne kadar yürüyen grup adına yapılan basın açıklamasını okuyan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Pentagon’un İsrail’e cephane sevkıyatı yapacağını ifade ederek “Bu da yetmedi ABD Senatosu, İsrail füze savunma için 225 milyon dolar verme kararı aldı. İşte bu açık işbirliği nedeniyle, Filistin’de İsrail’e ‘dur’ demek, bölgedeki emperyalist saldırganlığa ‘hayır’ demektir” dedi. Filistin halkın yönelik soykırım boyutundaki katliamların durdurulması için, AKP hükümetinin bir an önce İsrail ile tüm askeri anlaşmaları iptal etmesi gerektiğini belirten Çerkezoğlu, “İsrail’e somut yaptırımlar uygulamayan her hükümet İsrail’in suç ortağıdır” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İsrail, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Gazze’ye düzenleyeceği ziyarete izin vermedi. Komisyon Başkanı Ayhan Sefer Üstün yaptığı açıklamada, İsrail hükümetinin yanıtını “İsrail’den; çatışmalar, savaş ortamı devam ettiği için hiçbir milletten bu tür benzer taleplere karşılık veremediklerini, hiçbir komisyona izin vermediklerini ancak ateşkes sağlandıktan sonra bu durumu tekrar görüşebileceklerini beyanan bir yanıt geldi” ifadeleri ile aktardı. Süper Loto devretti ANKARA (AA) Süper Loto oyununun çekilişinde kazanan numaralar “7, 20, 21, 22, 46 ve 54” olarak belirlenirken 6 bilen çıkmayınca 8 milyon 18 bin 265 lira 39 kuruş haftaya devretti. Çekilişte 5 bilenler 5 bin 966 lira 85’er kuruş, 4 bilenler 94 lira 15’er kuruş, 3 bilenler 7 lira 70’er kuruş ikramiye kazandı. ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın son YAŞ toplantısı ile Balyoz davası sanığı 11 generalin emekli edilmesinin nedenini “TSK’nin İç Hizmet Kanunu’na göre hakkında tutukluluk kararı olan kim olursa olun, bakın mahkumiyet demiyorum, tutukluluk kararı olan aslında ayrılır. Burada Genelkurmay Başkanımızın da hassasiyetleri, bu konudaki ricalarıyla bu iş ertelenmiştir” şeklinde açıklarken daha önceki konuşma ve işlemleriyle çelişkiye düştü. Oysa aynı Erdoğan, Balyoz davası için “katakulli var” diyerek davanın kurgu olduğunu kabul etmişti. Generalleri, Balyoz davası kapsamında tutuklandıkları gerekçesiyle emekliye sevk eden Erdoğan hükümeti, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı’na suç örgütü davasında 3 ay tutuklu kalan Orhan Özdemir’i atayarak askerlere emeklilik kuralını burada uygulamamayı tercih etti. 17 Aralık operasyonu sonrası cemaat ile ittifakı bozulan Başbakan Erdoğan, geçmişte birlikte imza attıkları Ergenekon ve Balyoz operasyonları için “Balyoz davasını alelacele hallettiler. Ergenekon’da halen gerekçeli karar hazırlanmadı. Burada bir katakulli olduğu çok açık. Bu davalarda haksızlığa uğrayan insanlar var. Çok ciddi sayıda tutuklu insan var. Bütün bu davalarda intikam hissiyle hareket ettiler. Kısacası paralel yapı bu davalarda görevini icra etti” demişti. Erdoğan’ın başdanışmanı Yalçın Akdoğan da Balyoz davasıyla TSK’ye “kumpas” kurulduğunu itiraf etmişti. Bu süreçte Anayasa Mahkemesi, her iki davada ihlal kararı verince tahliyeler yaşanmış, Balyoz davasında yeniden yargılama başlamıştı. Bu yeni süreçte hükümetin, Balyoz’dan bir süre tutuklu kalan 11 generalin görev süresini bir yıl daha uzatacağı kulislerde konuşuluyordu. Ancak hükümet, TSK’nin terfi ve atamalarının görüşüldüğü YAŞ toplantısında tahliye edilen 11 Balyoz sanığı general ve amirali emekli etti. Bu durum da Erdoğan’ın geçmişteki “katakulli” açıklamasıyla çelişkiye düşmesine neden oldu. Kumpas kurulduğu iddialarının odağındaki Balyoz davasında tutuklu kalan askerlerin bir yasa değişikliği ile neden görevlerine devam ettirilmediği sorusu yanıtsız kaldı. Bu konuda TSK Personel Yasası’nın 65. maddesinde değişiklik yapılması yetiyordu. Öte yandan generalleri bu gerekçeyle emekli eden Erdoğan’ın benzer durumdaki emniyet müdürü Orhan Özdemir’i terfi ettirerek KOM Daire Başkanlığı’na ataması dikkat çekti. KOM Daire Başkanlığı, şu an cemaate yönelik yapılan operasyonların merkezi konumunda bulunuyor.