Katalog

30 AĞUSTOS 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR ERDOĞAN BAŞKANLIĞI’NDAKİ JÜRİ ÜYELERİ BELLİ OLDU 21 ‘TÜSAK’a Hayır’ bildirisine imza atanların görevden alınmasına sanat dünyasından tepki Yılmaz Erdoğan Belmin Söylemez Bülent Emin Yarar Ebru Ceylan ‘Türkiye nereden nereye…’ SELDA GÜNEYSU Hayk Kirakosyan İskender Pala Meral Çetinkaya Selim Atakan Songül Öden ‘Altın Portakal’ları ANKARA Besteci ve orkestra şefi Selman Ada’nın Devlet Opera ve Balesi (DOB) Genel Müdürü olduktan sonra, kurumdaki müdürlerin geçen sezon sanat kurumlarının kapatılmasını öngören “Türkiye Sanat Kurulu (TÜSAK) Yasa Tasarısı Taslağı’na Hayır” bildirisine imza atan yöneticilerin görevden alınmasına ya da istifalarının istenmesine sanat dünyasından sert tepki geldi. Dünyaca ünlü keman sanatçısı Suna Kan, “Sanatın politikaya alet edilmesi olacak iş değil. Yazıklar olsun diyorum. Türkiye nereden nereye!..” derken, Opera Solistleri Derneği Başkanı (OPSOD) ve Ankara DOB solisti Arda Aktar, “Sanatın geleceği için kaygılıyız” görüşünü dile getirdi. Müzik eğitimcisi ve yazarı Ahmet Say ise “Gerçek sanatçı ne olursa olsun TÜSAK’a karşı çıkar, çünkü TÜSAK çıkarsa zaten ortada bu kurumlar kalmayacak” diye konuştu. Besteci Muammer Sun da “Düşünce özgürlüğüne, karşı çıkma özgürlüğüne, toplumun, devletin ve kurumların savunulmasına büyük bir darbedir” tepkisini gösterdi. onlar dağıtacak Kültür Servisi 51. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nın jürisi belli oldu. Bu yıl “Gelenekten Geleceğe” söylemiyle yola çıkan ve 1018 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek festivalin Ulusal Uzun Metraj Film Yarışma Jürisi; yönetmen, senarist, yapımcı ve oyuncu Yılmaz Erdoğan başkanlığında, yönetmen, kurgucu ve metin yazarı ‘Gelecekten kaygılıyız’ Arda Aktar (Opera Sanatçısı ve OPSOD Başkanı) Türkiye’de bu tür olaylara tanık olmak gerçekten çok büyük bir acıdır. İnanmak dahi istemiyoruz. Yeni genel müdürün böyle bir görüşün oluşmasına izin vermek istemesine inanmak istemiyoruz. Gerçekten opera sanatının geleceği için kaygılıyız. Belmin Söylemez; sinema ve tiyatro sanatçısı, tiyatro yönetmeni ve akademisyen Bülent Emin Yarar; senarist, oyuncu ve fotoğraf sanatçısı Ebru Ceylan; görüntü yönetmeni Hayk Kirakosyan; yazar İskender Pala; tiyatro ve sinema oyuncusu, iki Altın Portakal ödüllü Meral Çetinkaya; film müziğinin usta isimlerinden, besteci Selim Atakan ve oyuncu Songül Öden’den oluşuyor. ‘Düşünce özgürlüğüne darbe’ Muammer Sun (Besteci) Sanat kurumlarının yönetiminde görevli olan sanatçılar, bu kurumları yok etmeyi amaçlayan TÜSAK Yasa Tasarısı Taslağı’na karşı çıkmışlarsa, kurumlarının varlığını savunmuşlar demektir. Bu kurumlar, politikacıların değil, devletin dayanağı olan toplumun kurumlarıdır. Bu sanatçılar, toplumun ve devletin, kurumlarının savunucusu olmuşlardır. Onları kurumlarının varlığına sahip çıktıkları için ödüllendirmek gerekir. Onları görevden almak büyük yanlıştır. Düşünce özgürlüğüne, karşı çıkma özgürlüğüne, toplumun, devletin ve kurumların savunulmasına büyük bir darbedir. Zeliha Berksoy (Tiyatro Sanatçısı) TÜSAK’ı onaylamak kendimizi reddetmektir. Sanata uygarca, yapıcı yaklaşmak lazım. Sanata önünü engelleyici komplolarla yaklaşanların sonu tarih boyunca da hiç iyi gelmemiştir... Zafer hep sanatın, özgür sanatın olmuştur. ‘Zafer hep sanatındır’ ‘Nereye gidiyoruz?’ (Keman Virtüözü) Sanatın politikaya alet edilmesi olacak iş değil. Yazıklar olsun diyorum. İnanın bu türlü durumları aklım almıyor. Dünyanın hiçbir medeni ülkesinde de böyle bir şey olamaz. İzin verilmez bu tür durumlara. İnsanların elbette işine son verebilirsiniz ancak o kişilerin işlerine birileri “Sen bizden misin, karşıdan mı” diyerek son veriliyorsa, bu durum kesinlikle kabul edilemez. “Nereye gidiyoruz” diye düşünmeden edemiyorum. Suna Kan Çoğulculuk nerede kaldı? HDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel’den ‘edebiyata destek’ projesiyle ilgili soru önergesi Kültür Servisi HDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, TBMM Başkanlığı’na, “Edebiyat Eserlerini Destekleme Projesi”nin yönetmeliği ve uygulanışıyla ilgili bir soru önergesi verdi. İlk kez muhabirimiz Aslı Uluşahin tarafından dile getirilen edebiyat eserlerinin desteklenmesiyle ilgili tartışmalar devam ediyor. Önceki gün HDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel tarafından Kültür ve Turizm Bakanı Çelik’in cevaplaması istemiyle soru önergesi verildi. Önergede, başka ülkelerde de benzer desteklerin olduğu belirtilirken tartışmalı konular sıralanıyor. Tuncel, projenin yönetmeliği, uygulama sürecinin yanı sıra demokratik haklar, özgürlükler, çoğulculuk, kapsayıcılık, eşit yurttaşlık, şeffaflık, yaratıcılık ilkeleri bağlamında bazı sorunlar taşıdığını belirtiyor. Proje yönetmeliğinden örneklerle sorunlu kısımları dile getiren Tuncel daha sonra sorularını sıraladı. l Yönetmeliğin 1. maddesinde yer alan “katkı”nın kriterlerini sorarken Tuncel, kriterleri belirleyenlerin ve bunlara göre değerlendirecek olanların kimler olduğunu, l Yönetmeliğin 6. maddesinde yer alan “yazarın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması” ve “üretilecek eserin dilinin Türkçe olması” maddelerini hatıriçeriğinde herhangi bir değişiklik yapmamakla” ifadesinin yaratıcılığı kısıtlayan ifade olduğu, bunun yazarın özgür, özerk, özgün bir özne olarak üretmesine, eser vermesine engel teşkil edip etmeyeceğini, l Destek miktarlarının neye göre, nasıl pay edileceği, karar veren kurulun üyelerinin hangi kriterlere göre belirlendiği, yayın dünyasının yönetmelik sürecine dahil olup olmadığını, dahil değilse neden dışarıda bırakıldığını, l Destek alan 40 yazarın kim olduğu, belirleyici kurulun kimlerden oluştuğu, içerik olarak hangi türde eserlerin seçildiği, 463 bin TL’lik tutarın nasıl pay edildiğini sordu. Daha önce de CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur, destek alanların isimlerinin ve eserlerinin isimlerinin neden açıklanmadığı, desteğin hangi kıstaslara göre dağıtılacağı, hangi unsurların göz önünde bulundurulduğuyla ilgili soru önergesi vermişti. Melda Onur’un yanı sıra CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal da yine Ömer Çelik’in cevaplaması istemiyle destek verilecek projelerin sahiplerinin kim olduğu, isimlerin kamuoyuyla paylaşılmamasının sebebi, sanatçıların gizlenme gerekçesi ve bakanlığın neden şeffaf olmadığıyla ilgili soru önergesi vermişti. ‘Yasa çıkarsa…’ Ahmet Say (Müzik Eğitimcisi ve Yazarı) Eğer TÜSAK yasa tasarısı çıkarsa, “TÜSAK’a hayır” diyenlerin görevlerinden alınması hiçbir şey ifade etmez. Çünkü zaten bu yasa, bu kurumların kapatılmasını öngörüyor. Gerçek sanatçı namusuyla TÜSAK’a karşı olduğunu söyler, görevden alınırsa da alınır. Tuncel, Türkiye’deki Arap, Ermeni ya da Kürt edebiyatlarına katkı sağlayacak nitelikteki projelerin destek için başvurup başvuramayacağını, projenin Türkiye’de yaşamakta olan diğer halklardan anadilinde eser veren yazarları kapsayıp kapsamayacağını da sordu. latırken, Türkiye’deki Arap, Ermeni ya da Kürt edebiyatlarına katkı sağlayacak nitelikteki projelerin başvurup başvuramayacağı, TC vatandaşı ve Türkiye’de yaşamakta olan diğer halklardan anadilinde eser vermek isteyen, veren yazarı, yayıncıları kapsayıp kapsamayacağını, l 6. maddede geçen “yeni boyutlar” ifadesinin neyi kapsadığı, eserin “yeni boyutlar kazandıracağına” kimin, nasıl karar verdiğini, l Yönetmeliğin 10. maddesindeki “destek için başvurduğu eserin konu ve ‘Saraydan Kız Kaçırma’ İtalya’da ANKARA (AA) Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB), “Saraydan Kız Kaçırma” operasını İtalya’da sahneleyecek. Mozart’ın bestelediği “Saraydan Kız Kaçırma” operası, 6 Eylül’de Sicilya’nın ünlü Taormina Antik Tiyatrosu’nda İtalyan sanatseverlere sergilenecek.