27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 AĞUSTOS 2014 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Davutoğlu bugün yapılacak kongreyle AKP’nin genel başkanlığı koltuğuna oturuyor Atananı ‘seçecekler’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından AKP’nin yeni genel başkanının seçileceği olağanüstü kongresi bugün gerçekleştirilecek. Kongrede, Erdoğan’ın bir hafta önce açıkladığı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, genel başkan seçilecek. Davutoğlu, kongre delegelerinin imzasıyla aday gösterilecek. Abdullah Gül, cumhurbaşkanlığı görevinin son gününü Ankara’da geçirecek. Gül’ün AKP’nin 1. Olağanüstü Kongresi’ni evinden izleyeceği öğrenildi. AKP’nin kongresi, bugün saat 10.00’da Arena Spor Salonu’nda yapılacak. Partiyle bağlarını koparamayan Erdoğan salona Davutoğlu’ndan sonra girecek. 3 bin kişinin davetli olarak katılacağı ve 81 ilden bin 20 otobüsle Ankara’ya gelecek 40 bin partilinin katılımının planlandığı kongre için salon içine giremeyeceklere dışarıda büyük ekranlar ve 2 bin 500 metrekarelik çadırlar kuruldu. Yerli ve yabancı bine yakın gazetecinin kongreyi izlemesi bekleniyor. Kongrenin Başkanlık Divanı’na AKP Genel Sekreteri Haluk İpek’in başkanlık yapacağı öğrenildi. Divanın oluşmasının ardından delegelerin imzasıyla Dışişleri Bakanı Davutoğlu aday gösterilecek. Davutoğlu için parti grubunda önceki günden itibaren milletvekillerinden imza toplanmaya başlandı. Başbakan Erdoğan’ın veda konuşması yapacağı kongrede genel başkan adayı olarak Davutoğlu da bir konuşma yapacak. Kongre devam ederken saat 15.0016.00’da salonun üst katında yabancı misafirlere resepsiyon verilecek. Ardından da seçime geçilecek. Parti yönetiminde, Erdoğan’ın Davutoğlu’nu tek aday olarak açıklaması sonrası delegelerin tamamının kongreye gelmeyebileceği ve delege katılımının düşük olabileceği kaygıları oluştu. Davutoğlu, bugün genel başkan seçilmesinin ardından yemin töreniyle Cumhurbaşkanlığı görevine yarın başlayacak olan Erdoğan tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilecek. Yeni hükümetin kabinesinin de 29 Ağustos’ta açıklanarak Resmi Gazete’de yayımlanması bekleniyor. lama yapan AKP yönetimi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yemin törenini boykot etmesi beklenen CHP’nin 56 Eylül’de yapılacak kurultayına aynı nezaketi göstermeyi düşünmüyor. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “Hiç fark etmez, Meclis’e gelir oyumuzu kullanırız, ama bu kadar nezaketsiz olacaklarını zannetmem” dedi. AKP yönetimi, 1 Eylül’de hükümet programının okunması durumunda TBMM İçtüzüğü gereği süreleri dikkate alarak 4 Eylül’de hükümet programı üzerinde görüşmeler yapılması, 6 Eylül’de de güvenoylamasının yapılması planlanıyor. Dincilik Sarmalı... Her şey değişiyor ansızın, hayat kendi derinliği içinde, umutlar bitmiş, çocuklar aç susuz, insanlar yorgun... Sincar dağlarında ölülerini bırakmış çoğu, kadınların kulaklarını kesmiş caniler, İslam adına, küpelerini çalmışlar kadınların... Yoğun bir sevinin coşkusu ivmesini yitirmiş, Roboski’de Kürtler ekmeğini bölüşmüş Ezidilerle... Haberiniz var mı Ezidilerden binlerce kişi ölmüş... Doğanın yüreği buruk... Bitlis’te Botan çayı, barajlar... Kaç baraj kurulmuş? Neden kurulmuş bu barajlar haberiniz var mı? Barajın kapakları alarm vermeden açılmış, çocuklar, insanlar ölmüş! Kimse duymamış! Duysa bile önemsememiş! O ölümler olurken Roboski’de gecenin çığlığında çocukların gözleri büyümüş ayışığında... Onlar alışmış ölümlere... Haberiniz var mı bilmem! AKP kongresi bugün yapılıyormuş, kim genel başkan seçilecekmiş... Mış mış! Hayatımız “mış mış”la geçiyor zaten! Öyle olmuş, öyle gitmiş, uzun adammış, kısa adammış... AKP’nin tek adaylı kongresi, üç dönem engeline takılan milletvekilleri, bakanlar... Canım Ahmet Davutoğlu seçilecekmiş, dünya âlem biliyor... Haa, AKP 2001’de kurulmuş, dört kez olağan kongre gerçekleştirmiş, yarınki olağanüstü kongre olacakmış... Bu Türkiye’de bir ilkmiş! Demokrasimiz için çok mu çok önemliymiş! Ha kurban olayım size... HHH Yıllardan beri “din dersleri”nin zorunlu olmasından yakınırken, şimdi çocuklar kendi istekleri dışında imam hatiplere yerleştiriliyor. Sözde okul değiştirme hakkının önüne ise bin türlü engel çıkartılıyor. Dindar kuşak yetiştirmekten bıkmadılar bir türlü... Şaka değil 40 bin çocuk kendi isteği dışında imam hatip lisesi öğrencisi oluvermiş... Bu ne biçim iş! rınç kabineye alınırsa ne diyecek?’ Öte yandan AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın sözlerinin kabine üyelerinin istifa ettiği şeklinde yorumlanması ile ilgili olarak “Başbakan değiştiği zaman hükümetin bütün üyeleri otomatik olarak zaten düşecektir. Herkes görevinin başındadır zaten. Daha sonra Başbakan, Arınç’a ‘sizi de kabinede görmek istiyorum’ dediği zaman, Arınç’ın tavrı ne olacaktır, böyle bir teklif kendisine gidecek mi bilmiyorum. Arınç’ın yaptığı siyasi nezaketin gereğidir” değerlendirmesini yaptı. ‘A TBMM Genel Kurulu’nun çalışmalarında şimdiye kadar siyasi parti gruplarının kongrelerine göre “nezaket” çerçevesinde bir ayar AKP’den ‘boykot’ teamülü Davetiyelere Erdoğan ayarı FIRAT KOZOK Gül’ün bazı konukları liste dışı 10’a yakın bakanın değişmesi bekleniyor Hükümeti kurmakla görevlendirilecek olan Ahmet Davutoğlu’nun kabinede 10’a yakın bakanı değiştirmesi bekleniyor. Yeni kabinede, son revizyonda listeye giren bakanların değişmeyeceği belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün partiye dönmesi ve genel başkan olmasını isteyen Başbakan yardımcısı Bülent Arınç ve Beşir Atalay ile 2015 seçimlerinde 3 dönem kuralı nedeniyle yeniden vekil adayı olamayacak bakanların yeni kabinede yer alıp almayacakları merak ediliyor. Bu kurala takılan 9 bakanın büyük bölümünün yeni kabinede yer almayacağı konuşuluyor. Davutoğlu’nun genel başkan olması için yoğun kulis faaliyeti yürüten Erdoğan’ın danışmanı ve Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan’ın kabineye girmesine kesin gözüyle bakılıyor. İçişleri Bakanı Efkan Ala ile birlikte AKP Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un da dışarıdan bakan olarak atanabileceği kaydediliyor. Kabineye girecek isimler arasında Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop ve Grup Başkanvekili Nurettin Canikli’nin de adı geçiyor. MİT MüsteşaAKP Genel Başkan rı Hakan Fidan’ın adı da yine dıYardımcısı MİT Müsteşarı şarıdan bakan yöntemiyle Dışişleri Numan Kurtulmuş Hakan Fidan Bakanlığı için dillendiriliyor. Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin siyasal gündeminde öne çıkan ne var? Bir: AKP kongresi ve devamı. İki: CHP kurultayı. AKP kongresi bugün toplanacak, “Gül” dikeninden en azından şimdilik kurtulmuş kongrede Ahmet Davutoğlu partinin yeni genel başkanı olacak. Yarın ise Sultan 1. Tayyip Erdoğan’ın cülus töreni var. Törenin ertesi gününde Ahmet Davutoğlu’na “Seni Başvezir tayin ettim. Tiz vazifene başlayasın. Sözümden asla çıkmayasın. Çıkarsan kelleni siyaseten önüne düşmüş bilesin” diyecek. Yani o cenahta uzun uzun yazıp çözümlemeye (analiz etmeye) değecek önemli bir değişiklik yok. Her şey bildiğimiz gibi yürüyecek... Öyleyse orayı geçelim... Gelelim 34. CHP Kurultayı’na... Apar topar toplanan (Ankara gazetecileri buna “Baskın Kurultayı” filan diyorlar) kurultayda ne, ne kadar tartışılabilir, şimdiden belli. Anlaşılan Parti Meclisi seçimi önemli. Sanırım “Ahmet gitsin, Mehmet gelsin” kurultayı olacak. Parti yönetimine talip olan gruplar “Onlar kötü, biz iyiyiz; onları değil, CHP’nin 6 Ok’u bizi seçin” diyecekler; delegeler çarşaf listeden kişi seçip oy verecekler ve... Ve’si yok. O kadar... Yani orada da olacaklar üç aşağı beş yukarı belli. Eeee? Belli diye o konuyu da mı geçelim? Eğer Kılıçdaroğlu birkaç gün önce “6 Ok’u yeniden yorumlamak zorundayız” demeseydi, “Geçelim” derdim. Ama dedi. Demek ki geçemeyiz... HHH CHP’de 6 Ok tartışması, ilk değil. Daha 1950 seçimleri için yayımlanan CHP seçim bildirgesinde, Emin Türk Eliçin’in aktardığına göre şu cümle yer alıyordu: “Tek parti devrinin icabı sayılarak anayasaya sokulmuş olan 6 umdeyi oradan çıkaracağız.” Seçimi Demokrat Parti kazandı. Dolayısıyla CHP 6 Ok’u anayasadan çıkaramazdı. Ama parti programından da çıkarmadı. 6 Ok tartışmasında benim dolaysız olarak izlediklerimin başlangıcı 1968’e dayanıyor. O yıl iyiden iyiye su yüzüne çıkan, daha sonra “Ecevit hareketi” olarak adlandırılan, kimilerince “Sosyal demokrat çizgiye” geçiş, kimilerince “Devlet partisi olmaktan halkın partisi olmaya yöneliş” olarak tanımlanan çalkantılı günlerde de “6 Ok’u asla değiştirtmeyiz” diye yeri göğü birbirine katan tutucu kanat ile “6 Ok’u çağın gereklerine uygun olarak yenilemeliyiz” diyen yenilikçi kanat vardı. O çekişmeyi yenilikçi kanat kazandı Ancak 6 Ok’ta ciddiye alınabilecek bir yenileme olmadı; yeniden yorumlama yapılmadı. O günden bu yana o tartışma, CHP içinde zaman zaman alevlendi ama sonuç farklı olmadı. 6 Ok, 1931’de parti programına nasıl girdiyse öyle kaldı. Zamansal olarak neredeyse kapı aralığına sıkıştırılmış bir kurultayda bırakın 6 Ok’un değiştirilmesini, yeniden yorumlanmasını, ciddiye alınacak bir tartışmanın bile mümkün olacağını sanmıyorum. Zaten Kılıçdaroğlu da “Bu kurultayın böyle bir tartışmanın önünü açacağını” vurguladı. Umalım o tartışmanın önünü, kapısını açsın. Daha genciz, göreceğiz... HHH Nedir bu 6 Ok? Yaygın olan sıralama şöyle: Cumhuriyetçilik Halkçılık  Milliyetçilik Laiklik Devletçilik İnkılapçılık (Devrimcilik). Bunları tek tek ele almak keyifli bir yazının konusu olur. Ele alacağım da. Ama yerim bitti. O yazı yarına kalsın. Ancak meraklısı için Emre Kongar’ın, tanımadığım bir internet sitesinde rastladığım bir çalışmasını önermek isterim. O makalede Kongar, 6 Ok’un önce CHP programına, ardından anayasaya nasıl girdiğini ve özgün kaynaklardan alıntılarla içeriklerinin nasıl kavrandığını uzun uzun aktarıyor. Meraklıysanız burayı http://www.aymavisi.org/guncel/Alti%20Ok’un%20Anlami%20 %20Emre%20Kongar.html internetten indirip okuyun; ben de hazır hızımı almışken yarınki yazı için bilgisayar başında devam edeyim... Başdanışman kendi göbeğini kesti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Basın Başdanışmanı Ahmet Sever, Köşk’teki devir teslim törenine saatler kala görevinden istifa etti. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Köşk’e çıkması ile birlikte Sever’in görevden ayrılmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Uzun yıllardır Gül’ün sağ kolu konumunda bulunan Basın Başdanışmanı Sever’e Twitter’Dan yönelik hakaret mesajlarının dalga dalga yayılmasının ardından Abdullah Gül ve Hayrünnisa Gül , “Yıllardır evladımız gibi gördüğümüz insanlara yönelik bu saldırılarda aslında hedef biziz. Bize söylemek isteyip de söyleyemediklerini onlar üzerinden söylüyorlar” demişti. 7 yıllık görevinden istifa eden Sever’in önümüzdeki dönemde Gül ile birlikte hareket etmesi bekleniyor. Son dakika imzaları ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tayyip Erdoğan’ın Başbakan sıfatıyla imzaladığı son kararnamelerden biri de Büyükelçiler kararnamesi oldu. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, bugün AKP Genel Başkanı seçilerek Başbakanlık için devir teslim törenini beklemeye başlarken, haziran ayında çıkartılan kararname doğrultusunda yeni büyükelçilerden agremanları gelenler için karar Resmi Gazete’de dün yayınlandı. Daha önce Dışişleri Sözcülüğü görevini de üstlenen ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun A takımında yer alan Bakan Özel Müşaviri Selçuk Ünal Ottowa’ya (Kanada), İranIrak’tan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Rıza Hakan Tekin Tahran’a, Kuala Lumpur Büyükelçisi Uğur Doğan ise Muskat’a (Umman) büyükelçi olarak atandı. Muskat Büyükelçisi Kerem Ahmet Kıratlı merkeze alındı. Elçi İbrahim Mete Yağlı ise Gaboron (Botsvana) Büyükelçisi olarak atandı. Erdoğan hükümetinin genel müdürlüklerdeki çeşitli bürokratların son dakika atamaları Resmi Gazete’de yayımlanmasına dün de devam edildi. [email protected] ANKARA Cumhurbaşkanlığı görevini yarın Abdullah Gül’den devralmaya hazırlanan Başbakan Tayyip Erdoğan, hem devirteslim hem de arkasından gelecek 30 Ağustos davetiyelerine el attı. Tüm hazırlıkları Köşk tarafından yürütülen resepsiyonların katılımcı listeleriyle ilgili son kararı Başbakanlık veriyor. Gül’ün daha önceki resepsiyonlarına davet edilen isimlerden birçoğu ayıklanarak Cumhurbaşkanlığı Protokol Müdürlüğü’ne iletiliyor. Cumhurbaşkanlığı ise davetiyelerin dağıtımıyla ilgili sekreterya görevini yürütüyor. Başbakanlık’ın özellikle “paralel yapı” tartışmaları çerçevesinde cemaat medyasından daha önce Köşk’ün konuğu olan bazı isimleri liste dışı bıraktığı belirtiliyor. 12. Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan, yarın Çankaya Köşkü’ne çıkacak. Saat 16.30’daki devir teslim töreninde ilkler yaşanacak. Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’a Çankaya Köşkü’nün girişinde devlet başkanlarına uygulanan protokol kuralları uygulanacak. Buna göre Erdoğan’ın makam aracını Köşk girişinde atlı birlikler karşılayacak. Gül çiftinin Köşk’e veda etmesi nin ardından Erdoğan çifti Büyük Şeref Salonu’na geçerek kutlamaları kabul edecek. Ancak hazırlıkları aylar öncesinden başlayan cumhurbaşkanının ev sahipliğinde yapılacak 30 Ağustos resepsiyonu ve devirteslim sonrası yapılacak resepsiyonla ilgili ilginç bir süreç yaşanıyor. 30 Ağustos resepsiyonu davetiyeleri yaklaşık 1 ay önceden hazırlayan Köşk, yeni cumhurbaşkanı seçilmediği için davetiyeleri ilk kez isim belirtmeden “Türkiye Cumhurbaşkanı ve eşi” ifadesiyle bastırmıştı. Davetiyeler “A protokol” olarak bilinen, siyasiler, yüksek yargı organları ve askeri temsilcilere iletildi. Ancak geri kalan davetli profili için Başbakanlık devreye girdi. Dışişleri Bakanlığı ile birlikte 28 Ağustos’taki devir teslim törenine katılacak yabancı temsilcileri belirleyen Başbakanlık, gerek bu resepsiyona, gerekse 30 Ağustos’taki resepsiyona katılacak diğer konuklarla ilgili olarak Dışişleri Bakanlığı’ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı ile birlikte ayrıntılı bir çalışma yapıyor. Başbakanlık onayından geçen isimler Çankaya Köşkü’ne iletiliyor. Profil değişiyor ‘Evlat’ da patladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül’ün “Asıl intifadayı ben başlatacağım” çıkışının ardından koruma müdürü Osman Çangal da sosyal medyada patladı. Abdullah Gül’ün “yıllardır evladımız gibi gördüğümüz insanlar üzerinden bize saldırıyorlar” sözleriyle işaret ettiği Çangal, Twitter’dan “Dava ahlakı ile ahlaklanmamış olanlar iftira ve yalan çamurunda debelenmeye devam etsinler. Müfterilere tek sözüm; biz birliğin yolcusuyuz. Kişisel sorunlarımıza, kinlerini iftira Gül’ün koruma müdürü isyan bayrağı açtı belli! Veliler ve öğrenciler yıldırılacak... Böylece istemlerini geri çekmek zorunda kalacaklar! Milli Eğitim Bakanlığı isteği dışında imam hatiplere yerleştirilen öğrencilerin mağduriyetlerinin giderileceğini, nakille geçiş hakkı tanınacağını açıklasa da kimse buna inanmak istemiyor. Çünkü MEB’in boş kontenjanlarındaki kargaşa sürüyor, çocuklar ayrıca evlerinden 150 kilometre ötedeki okullara yerleştiriliyor. Aileler bu düzenlemenin amacını ise şöyle değerlendiriyor: “Böyle bir yöntem olmaz... Çocuklarımızı 80, 140, 150 kilometre ötede bulunan bir okula nasıl göndereceğiz?.. Burada amaç özel okullara yönlendirme...” HHH Şaka gibi bir şey bu uygulama! Çocuk 80150 kilometre uzaklıkta bulunan okula nasıl gidecek?.. Otobüsle, minibüsle... Akıl almaz şeyler oluyor! Eğitim sistemine vurulan darbe, dindar kuşak yetiştirme sevdası... İşte kalkınan çağdaş Türkiye’de eğitim böyle... Sosyal devletiz değil mi? Değil! Halkımız bu gerçekleri görüyor mu? Türkiye’nin nereden gelip nereye gittiğinin farkında mı? Türkiye ölümlere, kıyımlara alışkın... Deniz bisikletiyle Marmara’ya açılan 5 genç, Botan Çayı kıyısında piknik yaparken ölenler... Roboski’ye sığınan Ezidiler, IŞİD belası... Gerçeği zamanın içinde yaşamak, olup bitenlerin farkına varmamak... Düşünmemek! Belli belirsiz minik bir sevgiyi özlemiş bir toplumuz aslında... Küçük sevinçler bize yetip artıyor! Bilmem hiç doğumlarla ölümler arasındaki süreçlerin herkes için kaçınılmaz olduğunu düşünür müsünüz! Toplum, halkları demokrasi, özgürlük, barış sarmalında sever benim ülkemde... Dincilik ve ayrımcılık sarmalında değil... Mışmış! Öğrencilerin anne ve babaları tepkili! Binlerce öğrencinin “okul seçme” hakkı nasıl çiğnenir? Ekim başına dek sürecek “nakil” süreci... Burada amaç İğneli Fırça ZAFER TEMOÇİN ları katık edenler bilsinler ki, hak bildiğimiz yoldan dönmedik, dönmeyeceğiz” diyerek isyan etti. En yakınındaki isimlerden biri olan Çangal’ı Koruma Başkanlığı’na getiren Gül, kararname ile Başyaver ile aynı seviyede bir konuma taşıdı. Çangal, Köşk kadrosuna geçerek Emniyet Genel Müdürlüğü kadrosundan ayrıldı. Gül, görevindeki son günlerinde Çangal’ı Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı görevine atadı. Çangal Twitter’da ak troller olarak bilinen ve Erdoğan’ın danışmanlarıyla yakın ilişki içerisinde olan bazı kişiler tarafından eleştiriliyordu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle