14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 TEMMUZ 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 O polisin Ahmet Şahbaz olduğu saptandı... Aslında olay anını gösteren görüntüler bir yıl önce gazetelerde ve televizyonlarda yayımlanmıştı... Kimine üç mermi, kimine 13 mermi... Ankara’da, Kızıltepe’de, İstanbul’da... Berkin, Uğur, Ahmet, Süleyman! Hepsi bizim çocuklarımızdı... Kimi zaman gaz kapsülüyle, kimi zaman mermiyle, kimi zaman bombayla. Maden ocağında, dağda, cephanelikte, sokak ortasında. Acılar denizinin insanlarıyız biz... Darbecilerden hesap sormaya kalkarız ama darbe yasalarını canımız gibi koruruz... Baskıcı rejimlere karşı çıkarız, ama yüzde 10 barajını savunuruz. Suriye’de ve Mısır’da bile seçim barajının yüzde 5 olduğunu unuturuz... Tıpkı “ananı al git” ya da “gavat” dediklerini unuttuğumuz gibi! 10 yaşındaki çocuklara tecavüz edilirken gözlerimizi kapatırız, çocuk gelinlere “töremiz böyle buyurur” deriz... Katliamlardan takipsizlik kararı çıktığında hiç şaşırmayız... Acıyı, kanı, yıkıcıları içimize gömeriz... HHH Türkiye’de Rahip Santoro, Hrant Dink, Malatya Zirve Yayınevi, Necip Hablemitoğlu... Geçmişte Uğur Mumcu, Musa Anter, Vedat Aydın, Savaş Buldan, Ahmet Taner Kışlalı, Susurluk... Kanlı 1 Mayıs’lar... Tüm faili meçhuller, katliamlar... Tüm darbeler... 90 yıllık Cumhuriyet... Bunlar gün ışığına çıkarılabildi mi? Önce “derin devlet”, yani “Gladyo” ortaya çıkarılabildi mi? Bırakın insanları kandırmayı, oyalamayı... Sizin “paralel yapı” dediğiniz Süleyman Demirel’le başlayıp Erdoğan ve Abdullah Gül’e değin uzanan süreç içinde devletin en duyarlı birimlerinde yapılandı. İktidarcemaat ortaklığıyla altı oyuldu TSK’nin... Sahte kanıtlar, ıslak imzalar... Hepsi ama hepsi hükümetle... TSK içindeki askerlerle, polisle... Silahlı terör örgütünü nerede arıyorsunuz siz! Kozmik odaya giren yargıç, ev baskınlarını yapan polis, sorgulayan savcı, tutuklayan mahkeme! Silahlı terör örgütü nerede? Polis mi, savcı mı, yargıç mı? Öğrenelim! Ağaçlar köşk kurbanı oluyordu ‘Güvenlik açığı çıktı’ Çektim Sıktım Üç Tane... Bu ülkenin yoksulları, ezilenleri, aşağılanmış, hor görülmüş, gazlanmış, işkenceden geçmiş, zindanlara atılmış çocukları, gençleri, insanları var... Bu ülkenin hortumcuları var, hukuku, adaleti çiğneyen yargı sistemi... Bildim bileli, bu devletin en duyarlı kurum ve kuruluşlarında “tarikatçı örgütlenme”; laik, demokratik, sosyal hukuk devletine karşı olanlar, “cihat” yanlısı topluluklar var... Soygun var, rüşvet var! Kara para, hortumlama var! Bu ülkede darbeye darbe demeyenler var! Siyasette kirlilik var! Dürüstlüğün, ilkeli duruşun bedeli çok ağır! 90 yıllık Cumhuriyet tarihimizin geçmişinde yurttaşları ezmek var, kan var, faili meçhuller, katliamlar var. Ananı da alıp gideceksin, diyenleri çok sevenler, “oyumuz senin, ölümüne yanındayız” diyenler var! Biz iktidara kefenimizi alıp geldik, bu yollarda birlikte yürüdük, ıslandık diyenler var... Ölen çocuklarımız var, bedenleri parçalanan insanlarımız... Evet biz hak aramanın suç sayıldığı bir ülkede yaşıyoruz, eziliyoruz, horlanıyoruz... Bir Soma’ya bakıyoruz, bir Uludere’ye, Gezi’ye, Sivas’a, Başbağlar’a... Gaziantep’i, Reyhanlı’yı unuttuk... Hepsini ama hepsini belleğimizden sildik. Yılda bir kez olsun anımsıyoruz, yeter de artar bile! HHH Ethem Sarısülük bir yıl önce Ankara Kızılay’da düzenlenen Gezi eylemleri sırasında polis Ahmet Şahbaz’ın silahından çıkan kurşunla öldürülmüştü... Dava bir yıldır Ankara’da sürüyordu! Altıncı duruşma dün Ankara’da yapıldı, savcı sanık polis Ahmet Şahbaz’ın tutuklanmasını istedi. Mahkeme bu karara uydu... Ortaya çıkan bir videoda bir polis olay anında şöyle diyordu: “Çektim sıktım üç tane!” Erdoğan: Medya onların arkasında! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Köşk adayı Başbakan Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin en çok dile getirilen “eşit şartlar yok” eleştirilerine “Dünyaya baksınlar, sayın Obama başkan seçilirken adaylıktan çekilerek aday oldu öyle mi? Veyahutta Şansöyle Merkel? Adaylıktan çekilerek seçildi öyle mi? Eşit şartlarda yarışmıyoruz. Doğru söylüyorsunuz. Onları destekleyen medya. Karşılarında Başbakan Erdoğan” yanıtını verdi. Erdoğan, Kuşcağız Aile Yaşam Merkezi’nin açılışında, iftar yemeğinde konuştu. Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle: Milletin tarafındayız: Biz tarafsız değiliz, biz milletin tarafındayız. Muhalefet de devletin tarafında, farkımız bu. Milletimize ters bakan bir devlet anlayışı, bizim devlet anlayışımıza tamamen karşıdır. 24 saatte bir baktınız ki hükümeti indirdiler, yeni hükümet kurdular. Devletin kendisine tehdit olarak gördüğü o kadar tehdit varsa onları zincirlerinden kurtarmanın mücadelesini verdik. Devlet ne diyordu, bağlarda gideceksin üzüm toplayacaksın. İşçisin sen işçi kal. Obama ve Merkel’le savunuyor: Cumhurbaşkanlığı makamı geçmişte devletmillet kucaklaşmasını tam olarak tehsis edemiyordu. Artık devlet ile millet ayrı ayrı olmayacak. Millet ne tarafa bakıyorsa devlet o tarafa bakacak. Başbakan çekilsin. Dünyaya baksınlar sayın Obama başkan seçilirken adaylıktan çekilerek aday oldu öyle mi? Veyahutta Şansölye Merkel? Adaylıktan çekilerek seçildi öyle mi? Eşit şartlarda yarışmıyoruz. Doğru söylüyorsunuz. Onları destekleyen medya. Karşılarında Başbakan Erdoğan. İnşallah seçimi kazanacak olursak statüko kazanmayacak. FIRAT KOZOK ANKARA AKP’nin cumhurbaşkanı adayı Başbakan Tayyip Erdoğan için kurulan seçim koordinasyon merkezinde güvenlik açığı ortaya çıktı. Binanın bulunduğu Kuleli Sokak’taki ağaçların güvenlik kameralarının görüş açısını daraltması üzerine önce ağaçların kesilmesi düşünüldü. Ancak bunun tepki çekeceği görüşü üzerine ağaç kesiminden vazgeçildi. Merkezin açılış töreninde konuşan Erdoğan seçim kampanyası kapsamında cuma günü vizyon belgesini açıklayacaklarını kaydetti. Erdoğan, “Vizyon belgesiyle Türkiye’de halkın seçtiği bir cumhurbaşkanı neler yapar, neler yapacaktır, nasıl yapacaktır? Bunların hepsini bu belgede göreceğiz” dedi. “Cumhurbaşkanlığı makamı bir vitrin makamı değildir” diyen Erdoğan, şöyle konuştu: “Cumhurbaşkanlığı makamı siyasetin, tepe noktasıdır ama bunu anlamayanlar, bilemeyenler olabilir. Dünyanın her yerinde bu böyledir. Ülkemizde de bugüne kadar böyle olmuştur ama bunun bir gelenek anlayışı içerisinde yürütenler olmuş olabilir. Buna tabii Sayın Gül’ü dahil etmem mümkün değil. Çünkü biz birlikte ciddi bir mücadele verdik ve kendisinin cumhurbaşkanlığı döneminde 7 yılda da Türkiye’nin nereden nereye geldiğini biliyorsunuz. Bunların detaylarına girecek değilim, bütün bu detayları vizyon belgesini açıkladığımız gün konuşacağız.” Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası için kullanacağı bina, Çankaya Köşkü’ne yaklaşık 500 metre mesafede bulunuyor. Merkezin, seçim kampanyası boyunca 7/24 hizmet vermesi, isteyen yurttaşları da kampanya konusunda bilgilendirmesi amaçlanıyor. Kuleli Sokak, yıllarca eski cumhurbaşkanlarından Süleyman Demirel’e ev sahipliği yaptı. Demirel, bu süre zarfında herhangi bir güvenlik sorunu yaşamamıştı. BİLGİ hayatla bütünleşiyor Dünya nüfusuyla beraber yükseköğrenime olan ilgi de büyüdükçe, üniversitelerin sıradanlıktan sıyrılıp öğrencilerine eğitim alternatifleri sunması başarı için kaçınılmaz hale geliyor. Bu gerçek ışığında Türkiye’deki eğitim hayatına yeni bir soluk getirmiş olan İstanbul Bilgi Üniversitesi, akademik gücünü pratiğe yönelik uygulamalarla pekiştiriyor, öğrencilerini her anlamda tamamlanmış bireyler olarak mezun ediyor. Hukuk Kliniği’nden profesyonel dünya ile organik iş birliklerine kadar öğrencilerine hayata atılmadan hayatın bir parçası olma fırsatını sunan İstanbul Bilgi Üniversitesi, ‘Okul için değil, yaşam için öğrenmeli’ ilkesiyle büyümeye devam ediyor. Profesyonel dünyanın deneyimi sınıflarda BİLGİ kuruluşundan bu yana ilke edindiği ‘Okul için değil, yaşam için öğrenmeli’ şiarıyla yol almaya devam ediyor. BİLGİ’liler, sadece teoride değil pratikte de tamamlanmış bireyler olarak mezun oluyorlar. Bunun altyapısını ise sektör iş birlikleri sağlıyor. Hyundai, Palmet, Singer, Liv Hospitals, Borajet, Üstünberk Holding, Vitra, Microsoft ve Apple şu ana kadar BİLGİ’nin ortaklaşa etkinlik ve akademik programlar düzenlediği şirketlerden bazıları. Böylece öğrenim süresince iş dünyasının birikimini paylaştığı BİLGİ öğrencileri, mezun olduklarında aşina oldukları ve bağlantı kurdukları bir dünyaya adım atıyorlar. İşverenler tarafından aranan mezunlar Bugün sayıları 20.000’i aşan BİLGİ mezunları, Türkiye’nin ve dünyanın farklı bölgelerinde donanımlı, toplumsal sorumluluk bilincine sahip ve girişimci ruhlarıyla adlarından söz ettiriyorlar. Örneğin BİLGİ Hukuk mezunları, İstanbul Barosu’na kayıtlı hukukçular arasında önemli bir yer tutmaktalar. Reklamcılar Derneği ve Reklamcılık Vakfı’nın reklam sektörü hakkında gerçekleştirmiş olduğu İK araştırmasına göre BİLGİ İletişim Fakültesi mezunları, işverenler tarafından en çok tercih edilen çalışanlar arasında yer alıyorlar. Ayrıca önde gelen bağımsız denetim kuruluşlarının her yıl aldıkları üniversite mezunları arasında BİLGİ mezunları ilk sıralarda yer alıyorlar. Bunlar gibi pek çok örnek vermek mümkün. BİLGİ’liler eğitimleri boyunca edindikleri bütün beceri ve bilgileri yetişkin hayatları boyunca mesleki ve gündelik alanlarda uygulayabilen, özgür düşünen, yerleşik düşünce kalıplarını sorgulayan ve olgulara çok boyutlu bakabilen bireyler olarak hayata atılıyorlar. ukuk Kliniği dezavantajlı kişilere karşılıksız hukuk desteği sunuyor Hukuk Fakültesi bünyesinde bir seçmeli ders olan Hukuk Kliniği, 1960’larda Amerika’da ortaya çıkan bir uygulama H olarak Türkiye’de ilk kez BİLGİ’de ders olarak başladı. Ders, öğrencilerin “görerek ve yaşayarak” öğrenmesini sağlıyor. Hukukun kitaplarda yazılı olmayan yönünü öğrenciler deneyimleyerek elde ediyor. Öğrenciler hukuki desteğe erişme olanağı olmayan dezavantajlı kişilere hoca denetiminde hukuki yardım sunuyor. Bugüne kadar 100’ü aşkın kişiye karşılıksız destek sunmuş olan bu uygulamalı ders sayesinde öğrenciler mülakat yapma, iletişim kurma, hukuki görüş yazma, araştırma yapma, topluluk önünde konuşma gibi beceriler kazanıyor. Başarısıyla Adalet Bakanlığı’nın da ilgisini çeken Hukuk Kliniği diğer üniversitelerde de yaygınlaştırılmak üzere stratejik plana dahil edildi. yazları okul inşa ediyor Mimarlık öğrencileri BİLGİ Mimarlık ve İç Mimarlık birinci sınıf öğrencileri zorunlu yaz stajı kapsamında dezavantajlı bölgelerde anaokullarından eğitim merkezilerine farklı binaların inşasını gerçekleştiriyorlar. İki ila dört hafta arası süren bu çalışmada öğrenciler, ustalar ve öğretim üyeleriyle birlikte kaba inşaattan ince inşaata tüm süreci bire bir deneyimleyebiliyor; böylece öğrenciler hem yaparak öğreniyor hem de sosyal sorumluluk bilinci kazanıyorlar. Bu bir ilandır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle