Katalog

18 TEMMUZ 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 milletvekilliği yapan dostumu, yine eski bir arkadaşımla birlikte milletvekili yapmıştı iki dönem. İçlerinden biri bakanlık koltuğuna oturmuştu! Üstelik ikisi birden iki dönem AKP’den İzmir milletvekili Fezlekede yok dediği dizi pusulasının TBMM’ye gönderildiği ortaya çıktı AKP’nin iade yalanı MAHMUT LICALI ANKARA Eski dört bakan hakkında yolsuzluk ve rüşvet iddiasıyla kurulan Soruşturma Komisyonu’nun “fezlekelerde yer almadığı” için bütün dosyayı savcılığa iade etme gerekçesi olarak olarak sunduğu “dizi pusulası” ortaya çıktı. TBMM’ye iletilmek üzere Adalet Bakanlığı’na gönderilen fezlekelerde yer alan dizi pusulasını CHP açıkladı. 17 Aralık yolsuzluk ve rüştvet operasyonuna adı karışan eski dört bakan hak kında kurulan Soruşturma Komisyonu’nda başkan lık divanı oluşturulmasının hemen ardından belgelerin tasnif edildiği dizi pusula u AKP’nin eski dört bakan hakkındaki fezlekeleri iade etme gerekçesi olarak sunduğu dizi pusulasının TBMM’ye gönderildiği ortaya çıktı. CHP’nin açıkladığı belgelerle yalanı ortaya koyması üzerine Komisyon Başkanı AKP’li Hakkı Köylü, “Polemik konusu yapmak istemiyorum. Gördüğüme göre karar verdim, gönderdim” diye konuştu. sının fezlekelerde olmadığı gerekçesiyle bütün dosyaların İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na geri gönderilmesi tartışma yaratmıştı. Komisyon üyelerinin bilgisine açılmadan yapılan bu işlem muhalefetin fezlekelerin değiştirilebileceği yönündeki şüphelerini artırırken CHP’li komisyon üyeleri “fezlekede olmadığı belirtilen dizi pusulasını” açıkladı. Komisyonun CHP, MHP ve HDP’li 6 üyesi, Komisyon Başkanı’nın yetkisiz olarak fezlekeleri iade etmesine ilişkin gelişmeyi görüşmek için komisyon bugün saat 15.00’te olağanüstü toplantı çağrısında bulundu. CHP’nin açıkladığı belgeler üzerine Komisyon Başkanı Hakkı Köylü, “Polemik konusu yapmak istemiyorum. Gördüğüme göre karar verdim, gönderdim. Her gün bununla ilgili konuşmanın manası yok” diye konuştu. Köylü, komisyonun 6 üyesinin yaptığı olağanüstü çağrı hakkında da “O benim vereceğim bir karar; bakacağım, toplayacağım demiyorum ama değerlendireceğim” açıklamasını yaptı. CHP’nin açıkladığı belgede İstanbul Cumhuri yet Başsavcılığı tarafından TBMM’ye iletilmek üzere Adalet Bakanlığı’na gönderilen 31 Aralık 2013 tarihli yazıda eski bakanlar hakkındaki suçlamalara yer verilerek Başbakan ve Bakanlar Kurulu üyeleri hakkında soruşturma açılmasıyla ilgili mevzuata atıf yapılıyor. Bakanlar hakkındaki işlemlerin TBMM İçtüzüğü’nde dü zenlediği belirtilen yazıda, “Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 100 sayılı genelgesi uyarınca oluşturulan soruşturma evrakının onaylı bir sureti dizi pusulasına ekli olarak gönderilmiştir” ifadesi yer alıyor. Dizi pusulasında; 28 klasörden oluşan fezlekede bulunan belge, bilgi, ifade, tape kayıtları, fiziki takip tutanakları, arama görüntülerine ilişkin DVD kayıtlarına ilişkin ayrıntılı bilgilere yer verilerek tasnif yapıldı. Pusulada, numaralandırılan klasörlerde hangi belge ve bilgilerin yer aldığı bilgisi ve söz konusu bilgi ve belgelere ilişkin ayrıntılı açıklamalar yer aldı. CHP Nasıl İktidar Olur?.. Ekmel Bey’in 10 Ağustos’ta yapılacak birinci tur seçimlerinde CHPMHP’nin “çatı adayı” olarak gösterilmesinden sonra geçen süreçte iki partiden hangisi tartışılmaya başlandı? Elbet CHP! Bir süre karışıklık sürdü, özellikle “ulusalcı kesim” CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi... Bu arada Ekmeleddin İhsanoğlu’nun ne yobazlığı ne de köktendinciliği kaldı... Sonra sular duruldu... Bugünlerde CHP cephesi sakin... Konumuz Cumhurbaşkanlığı seçimleri değil, bir yıl sonra yapılacak genel seçimler. O zaman ne olur? PM üyesi Ercan Karakaş’ın aşağıdaki görüşünü daha önce yazmıştım, yineleyeyim: “CHP’nin Türkiye siyasetinde etkili olabilmesi, toplumumuzdaki ve dünyadaki gelişmeleri dikkate alarak kendisini yenilemesine ve gerçek anlamda bir sosyal demokrat çizgiye oturmasına bağlıdır.” HHH Yerinde bir saptama bu! İdeolojisiyle, amaçlarıyla, siyaset yapma biçimiyle, örgüt içi demokrasi anlayışıyla köklü bir yenilenme olmadan seçmenin güvenini kazanmak, CHP’yi 1973 ve 1977’de aldığı oy oranına ulaştırmak çok zordur... 1973 ve 1977 bir yana, 1983 seçimlerinde Necdet Calp’in aldığı yüzde 30’la bile... CHP Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş’in “Adalet ÇağrısıCHP İçin Sosyal Demokrasi Seçeneği” (Doğan Kitap) yapıtını okurken kimi CHP’lilerin özgürlük, eşitlik, dayanışma, demokrasi, barış gibi değerlerin önderliğinde somut sorunlara “somut” çözüm önerileri getirilmediğini düşündüm... Bunun nedeni, CHP’nin ideolojik içerikten yoksun olmasından başka bir şey değildi... AKP, gençlik yıllarından beri CHP’de siyaset, bir dönem ABD KATILDIĞINI AÇIKLADI tespitine destek geldi u ABD Dışişleri Sözcüsü, Büyükelçi John Bass’ın ‘Erdoğan’da otoriterleşme eğilimi var’ yönündeki sözlerine katıldıklarını açıkladı. Otoriterleşme NEW YORK (DHA) ABD’nin Ankara’ya atanacak yeni büyükelçisi John Bass’in, yeni görev yerine atanması için senatoda düzenlenen onay toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın otoriter bir eğilimde olup olmadığı sorusuna verdiği “Bu yönde bir kayma var, evet” yanıtına ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan destek geldi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, Ankara’ya atanacak yeni büyükelçinin görüşünün, ABD’nin daha önce de açıkladığı Türkiye’ye yönelik endişeleri ve insan hakları raporu ile örtüştüğünü söyledi. Başkent Washington’da gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Psaki, Bass’in yorumunun ABD’nin görüşü ile tutarlı olduğunu belirtti. ABD’nin Türkiye’de demokrasi, temel özgürlükler ve insan haklarını desteklemeyi sürdüreceğini söyleyen Psaki, “Bu konularda bir eksiklik olduğunda biz kesinlikle endişemizi açıklarız. Bu dünyada başka ülkeler için de geçerli. Bass, Türkiye’de demokratik ilkelerin desteklenmesi konusunda güçlü bir ses olarak görev yapacak” diye konuştu. Psaki, “Yani siz de Türkiye’de otoriter bir eğilim olduğu görüşüne katılıyor musunuz” sorusuna verdiği yanıtta da “Endişelerimizi daha önce de dile getirdik. İnsan haklarına saygı, medya özgürlüğüne saygı görmediğimiz zamanlarda bunları dile getirdik. Yıllık insan hakları raporunda da bunları belirttik” dedi. Başbakan TÜRGEV’de ÖZLEM GÜVEMLİ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yolsuzluk operasyonuyla birlikte kamuoyunun gündemine gelen çocukları Bilal Erdoğan ve Esra Albayrak’ın yönetiminde bulunduğu TÜRGEV’in iftarına katıldı. İftar Fatih Belediyesi’nin sit alanına yaptığı ve bedelsiz olarak TÜRGEV’e devrettiği Mevlenakapı Kız Öğrenci Yurdu’nda gerçekleşti. İftarda konuşan Erdoğan “ TÜRGEV’in adı son dönemde bazı kirli dillerde, hafıza kayıtları kirli olan tipler tarafından çokça telaffuz edilmesi başarısından kaynaklanıyor. Hamdolsun TÜRGEV birilerini rahatsız etti. Rahatsız olanların kimliği TÜRGEV’in ne kadar doğru yolda olduğunu gösteriyor” dedi. Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ile birlikte katıldığı iftarın konuklarını, yurdun bahçesinde TÜRGEV’in başkan yardımcısı olan oğlu Bilal Erdoğan karşıladı. İftara Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Tunus El Nahda hareketi lideri Raşid Gannuşi, 25 Aralık Operasyonu’nda “Milletin a.k” diye küfür kayıtlarıyla gündem gelen işadamı Mehmet Cengiz, operasyonda adı geçen işadamı Cemal Kalyoncu da katıldı. Erdoğan 17 Aralık yolsuzluk rüşvet operasyonunda, imar kolaylığı tanınması karşılığı bağış toplandığı iddia edilen TÜRGEV’i övdü. Başbakan Erdoğan, “TÜRGEV’e iftira atanlar izzetlerini, şereflerini, haysiyetlerini kaybetmiş şekilde bugün artık varlık yokluk mücadelesi veriyorlar. Millet de onlardan tiksindi. Onları sadece CHP seviyor, MHP seviyor, belli medya ve işveren kuruluşları seviyor. Tamamen işlevsiz ve kullanışsız hale geldiklerinde inanın onlar bile sevmeyecek” dedi. “Bunların arzusu nedir, sadece haşhaşi gençlik yetişsin” diyerek devlet içinde yargıda paralel devlet kurduğunu iddia ettiği Gülen cemaatini eleştirdi. Gülen cemaatinin 17 Aralık operasyonunda kendilerine rakip olarak gördükleri TÜRGEV’i de ortadan kaldırmak istediğini savunan Erdoğan şunları söyledi: “17 Aralık’ta TÜRGEV üzerinden bir operasyon yapılmak istendi. Alçakça atılan bir iftira sonrası TÜRGEV’e saldırdılar. Hükümete yolsuzluk iftirası atmak isterlerken araya başka kirli adımlarını da attılar. Vakıfbank’ın, Ziraat Bankası’nın uluslararası piyasada güçlü olmasını istemediler. Pensilvanya maşasıyla bunun hesabını görmek istediler. Kendilerinden başkasının yurt açmasına tahammül edemiyorlardı. Gençlerin haşhaşilik dışında yolları tercih etmesine dayanamıyorlardı.” CHP lideri ve Gülen cemaatini eleştiren Erdoğan “Bunların arzusu haşhaşi gençlik yetişsin. Haşhaşi örgütünün dışında kalan müslümanlara değer vermediler. Eğer Pensilvanya’nın haşhaşileri size saldırıyorsa siz doğru yoldasınız. Bunun hesabını verecekler” diye konuştu. Gençlere üniversiteyi bitirir bitirmez evlenmelerini tavsiye eden Erdoğan “Çok seçici olmayın, eğer çok seçici olursanız gülistandan boş çıkarsınız. Sevgili Peygamber nikâhlanınız, çoğalınız diyor. Bunun için TÜRGEV çok iyi bir ihtisas alanıdır” diye konuştu. Erdoğan artan bonzai kullanımına da değinerek “Bonzaici gençlik nereden yetişti? TÜRGEV gibi ana baba ocağı olursa uyuşturucu kullanan gençlik yetişmez” dedi. gisini çekmiyor. İşte bu çok yaralayıcı” dedi. İslam dünyasının âlimlerinin bir araya geldiği, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın öncülüğünde Dolmabahçe Sarayı’nda düzenlenen “Dünya İslam Bilginleri Barış, İtidal ve Sağduyu İnisiyatifi” toplantısının açılışını Erdoğan yaptı. Erdoğan İslam coğrafyasının bugün yaşadıkları akılla mantıkla izah etmenin mümkün olmadığını ifade ederek “Bir adam bombayı bağlıyor, camide ibadet edenlerin içinde patlatıyor. Bu katliamı işleyen kendini Müslüman olarak tabir ediyor” dedi. Erdoğan, yaşanan manzaranın ilahi kitapta yeri olmadığı gibi ilahi kitap tarafından şiddetle yasaklandığını belirtti. Kendilerine rakip gördüler seçilmişti... Hem AKP örgütleri, hem milletvekilleri suspus olmuşlar, RTE’ye dil uzatamamışlardı. HHH Ekmel Bey salt CHP’nin değil MHP’nin de adayı... Hiçbir partiye üye olmamış bir bilim insanı! Bu saldırı niye o zaman? Saldırganların belli bir ideolojisi falan yok! Onun için de CHP’de birinci koşul değişim olmalı, sosyal demokrasi seçeneği tartışılmalı... Mustafa Kemal Atatürk hepimizin!.. Atatürkçülük, laiklik, cumhuriyetimizin temel değerleri, devrimleri kimsenin tekelinde değildir... Atatürkçülüğe sığınıp Ekmel Bey’e saldıranlar Prof. Dr. Bülent Tanör’ün yazdığı “Kurtuluş” ve “Kuruluş” kitabını bir zahmet okumalıdır. Hurşit Güneş, çok ilginç verilerle CHP’lilere ve sol partilere bildiğimiz ama görmezden geldiğimiz seçmen fotoğraflarını gösteriyor... Hurşit Güneş diyor ki: “Çoğunluğu çiftçilerden oluşan kırsal gelenekselciler toplumun hâlâ en büyük kesimi. Bu kesim yüzde 16. Kadınların tümü başını örtüyor. Aynı kesimden AKP yüzde 56, MHP yüzde 19, CHP ise yüzde 17 oy alıyor...” Hurşit Güneş, kitabında “1970’lerde sol parti olmaya çalışan CHP’nin giderek yoksul kesimlerden az oy alma nedenleri”ni irdelerken geleceğe ışık tutuyor... CHP’nin devrimci ve ilerici ruhunu yeniden canlandırmak için çaba harcadığını biliyorum. 70’li yıllarda yoksul kesimlerden oy alıyordu CHP. Bugün neden alamıyor? Bülent Ecevit’in yaptığını yapacak, yenilenecek... Soldan korktukları için Atatürkçülüğe sığınanlar, yeni bir Güven Partisi kuracaklar! O zaman CHP’de yeni bir dönüşüm, devrimci ruh şaha kalkar! (Fotoğraf: AA) KILIÇDAROĞLU’NDAN ERDOĞAN’A İSRAİL YANITI: 17 Aralık’ın şüphelileri bir arada Yahudi Cesaret Madalyası’nı iade et ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendisine “İsrail’i ve Esad’ı kına’ diyen Başbakan Tayyip Erdoğan’a, “Ben zalim kim olursa olsun hepsini kınadım, senin gibi çifte standart uygulamadım. Peki sen, 10 Haziran 2005’te Musevi Komitesi Başkanı tarafından boynuna takılan ‘Yahudi Cesaret Madalyası’nı hâlâ boynunda taşıyacak mısın? Çıkar, iade et. Ayrıca Filistinliler’e bomba yağdıran İsrail jetlerine Türkiye üzerinden yakıtı göndertme” yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, dün yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Sakarya’daki mitinginde yaptığı konuşmaya yanıt verdi. Erdoğan’ın “ABD Dışişleri Bakanı Kerry, ‘Otur oturduğun yerde, Gazze’ye gidemezsin’” deyince tükürdüğünü yaladığını ve Gazze’ye gidemediğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle dedi: “Kendi zavallılığını gözlerden gizlemek için ‘Sen İsrail’i kına, Esad’ı kına’ demiş. Ben Kemal Kılıçdaroğlu olarak, ailece tatil yaptığın, kankan, dostun Esad ile madalyasını taşıdığın İsrail ve İsrail’in Filistin’e zulmü, saldırısı dahil olmak üzere, Filistin’e, halka, zulüm nereden gelirse gelsin, halkı ezen, baskı altına alan zalim kim olursa olsun hepsini kınadım, senin gibi çifte standart uygulamadım... Hadi bir kez sözünün eri ol, boynuna takılan madalyayı çıkar, iade et. Ayrıca, Filistinlilere bomba yağdıran İsrail jetlerinin yakıtını kes, Türkiye üzerinden İsrail’e savaş uçağı yakıtı göndertme.” Erdoğan’ın, 23 Mart 2013’te “Gazze’ye gideceğim” dediğini, 14 Nisan 2013’te “Tarih kesinleşti Mayıs sonu gibi Gazze’ye gideceğim” ifadesi kullandığını belirten Kılıçdaroğlu, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin, 21 Nisan 2013’te “Gazze’ye Gitme” dediğini kaydetti. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Sen ne yaptın? ‘Kerry’nin demeci hiç şık değil’ dedin. Kerry şık olsun diye sana Obama gibi beyzbol sopası mı göstermeliydi? Bu arada kof kabadayılığı da sürdürdün, bir kez daha ‘Haziranda Gazze’ye gideceğim’ dedin. Bugün 17 Temmuz 2014 Recep Bey. Üçüncü kez Gazze’ye gideceğim demenin üzerinden iki haziran geçti, sen hâlâ Gazze’ye gidemedin. Sadece palavra attın, yalan söyledin, milleti kandırmaya çalıştın. Bir de kalkmış ‘Ben cumhurbaşkanı olacağım’ diyorsun. Senden cumhurbaşkanı olmaz” görüşünü dile getirdi. Kılıçdaroğlu dün Büyükçekmece Belediyesi’nin TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlediği 15 bin kişilik halk iftarına katıldı. İftarda konuşan Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy isteyerek “Anadolu toprakları barışın, huzurun topraklarıdır. Onun için Anadolu topraklarına barışı, huzuru, birliği ekelim. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu Cumhurbaşkanı seçelim” dedi. Kılıçdaroğlu daha sonra Beylikdüzü Belediyesi’nin Kültür Merkezi’nde verdiği iftarda şehit ve gazi yakınları ile din adamları ve muhtarlarla buluştu. Kılıçdaroğlu’na Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Beylikdüzü Belediye Bakanı Ekrem İmamoğlu, Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, CHP milletvekilleri Süleyman Çelebi, Sedef Küçük, Mehmet Ali Edipoğlu, İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve partililer eşlik etti. TGC’DEN ÖZGÜRLÜK PROJESİ Kullandığı dil büyük engel ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Özgürlük İçin Basın (ÖİB) yayımladığı mayıs ayı raporunda, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın uluslararası örgütlere ve muhaliflere karşı kullandığı dilin, basın özgürlüğünün önündeki en büyük engel olduğu belirtildi. AB Sivil Düşün Programı çerçevesinde TGC tarafından yürütülen projeyle ifade ve basın özgürlüğü ihlalleri aylık raporlar halinde kayıt altına alınıyor. Yayımlanan üçüncü raporda, “basın özgürlüğünün olup olmadığının sıkça tartışma yaratmasının bile kaygı yaratacak bir durum olduğu” vurgulandı. Raporda, 1 Mayıs kutlamaları, Gezi’nin yıldönümü ve Soma’daki facianın protestoları sırasında gerilimin tırmandığı belirtilirken “RTÜK, YSK adına yayınları denetleme görevinin sadece muhalif yayın organlarını cezalandırma” olarak uyguladığına dikkat çekildi. Hükümeti eleştiren yayınlara karşı, mahkemelerin düzeltme hakkını kolaylıkla kullanmasının “sansür etkisine yol açabileceği” vurgulanan raporda siyasilerin medyaya baskı dozunun giderek arttığı olaylarla anlatıldı. İslam dünyası nerede? İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İslam coğrafyasında yaşananlar için sadece Batı’yı suçlamanın kolaya kaçmak olduğunu belirterek “Dünya, Batı susarken İslam dünyası da susuyor seyrediyor. Neredesin İslam dünyası? Bir mezhep çatışması olmadığı için İslam dünyasının da maalesef il 15 bin kişiyle iftar CHP’Lİ ÖZKES, İDDİALARI SORU ÖNERGESİ İLE MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI Erdoğan türbe mi hazırlatıyor? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, “Tayyip Erdoğan’ın, vefat edince naaşının Çamlıca Tepesi’ne yapılan caminin avlusuna defnini vasiyet ettiği doğru mudur?” diye sordu. CHP’li Özkes, İstanbul Çamlıca Tepesi’ne yapımı süren 30 bin kişilik caminin avlusuna Erdoğan’ın türbesinin yapılacağı iddialarını Meclis gündemine taşıdı. Özkes, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şunları sordu: “İddialar doğru ise açlık sınırının 1158 lira, yoksulluk sınırının 3 bin 772 lira olduğu ülkemizde, 57 bin 511 metrekarelik alan üzerine yapılan ve maliyetinin 100 milyon lirayı aşacağı belirtilen cami, Tayyip Erdoğan’ın türbesine zemin hazırlamak için mi yapılmaktadır? Bugüne kadar yaşamını yitirmiş eski başbakanlardan kaçının, türbeyi andırır biçimdeki mezarı cami avlusunda bulunmaktadır?”