27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 TEMMUZ 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 13 ‘Kod’ Hapsine Devam! Milyonlarca vergi mükellefini ilgilendiren Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği, anımsanabileceği gibi 26 Nisan tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmış, 1 Mayıs tarihinde de yürürlüğe girmişti. Tebliğ konusunda her şey tamam görünüyor. Ama aslında ortada “garip ama gerçek” tanımına uygun bir olay yaşanıyor. O olay, her şeyi tamam olan tebliğin 2.5 aydır “uygulanmıyor” olmasıdır. Bu konuyu daha önceki yazılarımızda başka bir açıdan ifade etmiştik. Gerçekte tebliğ, “kod” uygulaması olarak bilinen özel esaslarla ilgili mükellefler lehine oldukça önemli düzenlemeler getirdi. Özetle ifade etmek gerekirse, artık koda girmek zor, koddan çıkmak ise kolaylaştı. Düzenleme mükellef lehine olunca uygulanması zor oluyor anlaşılan. Tebliğin, özel esaslardan çıkışa ilişkin hükümleri ne yazık ki henüz uygulanmıyor. Mükellefler özel esaslara yani “kod”a hapsedilmeye devam ediliyor. yazık ki tebliğin yayımından itibaren geçen 2.5 aylık sürede bu yönde bir adım atıldığına şahit olmadık. Ayrıca tebliğin geçiş hükümlerini düzenleyen bölümünde, özel esaslarda bulunan mükelleflere bir yazı yazılacağı ve bu yazıda 30 gün içinde işlemlerin gerçekliğini ispat etmeleri isteneceği belirtiliyordu. Bu süre içerisinde, işlemlerin gerçekliğini, ödeme belgesi, taşıma belgesi, sevk irsaliyesi, sigorta evrakları vb. belgeler ile ispat eden mükelleflerin özel esaslardan çıkarılacağı belirtiliyordu. Bazı vergi daireleri tebliğe uygun olarak mükelleflere yazı gönderdiler. Mükellefler istenen evrakla işlemlerin gerçekliğini ispat etti. Ancak, hayatlarında değişen hiçbir şey olmadı. Hâlâ özel esaslardalar. Hâlâ koddalar. Vergi daireleri tebliğin öngördüğü şekilde bu mükellefleri özel esaslardan çıkarmadı. İlginçtir bazı vergi daireleri ise mükelleflere tebliğin gönderilmesini istediği yazıyı dahi göndermedi. Mükellef ne yapsın? Yani lafın kısası tebliğin mükellef lehine hükümleri uygulanmıyor. Yapılan düzenlemeler ne kadar olumlu olursa olsun, uygulamada hayat bulmadıktan sonra bir anlam ifade etmiyor. Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Genel Tebliği, özel esaslardan çıkışla ilgili son derece doğru düzenlemeler yaptı. Ancak, bu düzenlemeler 2.5 ay olmasına karşın uygulanmıyorsa, tebliğ de anlamını yitiriyor demektir. Maliye Bakanlığı’nın tüm yetkililerini tebliğin uygulanması konusunda gerekli adımları atma konusunda göreve çağırıyorum. Uygulanmayan yazılı metinler ölü doğmuş yazılı metinlerdir. Büyük bir emek sonucu ortaya çıkardığınız tebliğin mükellef lehine olan hükümlerini uygulatmamak en başta sizlerin emeğine saygısızlık olur. eçiş otomatik olacaktı… Tebliğ ile özel esaslarda yer alan mükelleflerin genel esaslara geçişleri kolaylaştırılıyordu. Bu çerçevede, tebliğde geçiş hükümlerine yer verilmişti. Buna göre, tebliğin yayımlandığı tarihte özel esaslarda bulunan mükellefler, tebliğde belirtilen sürelerin geçmesi halinde otomatik olarak özel esaslardan çıkarılacaktı. Ancak, ne G Koridorda işkence! Öncelikle selamlarımızı gönderiyoruz. F Tiplerindeki baskı ve hak ihlallerine yenileri eklendikçe biz de yazıp yaşananları sizlerle paylaşmaya devam ediyoruz işte. Yaşadığımız sorunu sizinle paylaşmadan önce şunu belirtmek isterim; 1922 Aralık 2000’de gerçekleştirilen ve tam bir hayâsızlık örneği olarak, adına “Hayata Dönüş” denilen operasyondan bugüne, F Tipi hapishaneler Türkiye gerçeğinin bir parçası haline geldi. Elbette F Tiplerini gündemde tutan; bir mimari yapıdan, bir hapishaneden çok, bu mimari yapıyla bütünleşen politikadır. Bu politika, tutsakların tecrit ve baskılarla boyun eğdirilmesini içermektedir. Yaşadığımız soruna gelecek olursak; 24 Haziran 2014 tarihinde hakkımızda açılan bir araştırmayla ilgili ifade vermek için Edirne Adliyesi’ne gittik. Gidişte sorun olmazken, geri dönüşte iki kardeş olan Edip Tarhan ve Canip Tarhan’ı ayrı araçlara koymak istediler. Canip Tarhan ağırlaştırılmış müebbet statüsünde bulunduğu için abisi Edip Tarhan ile ayrı hücrelerde tutulmaktadır. Ve görüşme imkânları da oldukça sınırlıdır. Doğal olarak dönüşte de yine aynı ring aracına binmek istediler. Ancak buna orada bulunan sevk subayı üsteğmen engel oldu. Arkadaşım Edip Tarhan, durumlarını anlatmasına rağmen iki kardeşi aynı yere koymayı kabul etmediler. Bunun üzerine tartışmaya biz de müdahil olarak (Hasan Yıldız ve ben) üsteğmenin bu keyfi tutumuna karşı çıktık. Fakat durumu anlamak istemeyen üsteğmen, arkadaşımızın talebini yerine getirmediği gibi, üstelik saldırgan bir tavır sergiledi. Tartışma büyüyünce bize önce kendisi saldırdı, sonra da yanındaki uzman çavuş ve askerleri saldırttı. Bu şekilde sistematik bir işkenceye tabi tutulduktan sonra zorla araca bindirildik. Hapishaneye geldiğimizde, arkadaşım Edip Tarhan’ı ve beni araçtan indirmediler. Yanımızda bulunan arkadaşları ise zorla yaka paça aşağı indirdiler. Arkadaşım Edip Tarhan’ı ve beni ayrı ayrı bölmelere koyarak sözde “tutanak tutacaklarını” söylediler. Biz de “İndirin bizi, kapı altında tutarsınız tutanağınızı” dedik. Ama niyetleri “tutanak tutmak” değil, işkence yapmaktı. Nitekim öyle de oldu. O sırada yan bölmede tutulan arkadaşım Edip Tarhan’ı ringin koridoruna yatırıp sille tokat işkence yaptıktan sonra kargatulumba şekilde araçtan indirdiler. Arkadaşım Edip Tarhan’a saldıran üsteğmen, uzman çavuş ve askerler aynı şekilde bana da saldırarak işkence yaptılar. Arkadaşım Edip Tarhan ve bana yapılan bu işkencenin izlerini aynı gün akşam götürüldüğümüz Edirne Devlet Hastanesi’nde kayıt altına aldırdık. İlk saldırı esnasında (Adliye önünde) arkadaşım Edip Tarhan’ın gözlüğü de kırıldı. Şunu da belirtmek isterim. Bize işkence yapan üsteğmen bu hapishaneye geldiğinden beri hastane ya da mahkeme sevkleri sırasında saldırgan davranışlarda bulunmaktadır. Zira bizden önce de başka arkadaşlara karşı bu yönlü davranışları olmuştu. Gördüğünüz gibi son derece insani bir talepte bulunduğumuz için işkenceye maruz kaldık. Bununla da yetinilmeyip bir de hapishane idaresi hakkımızda soruşturma açtı. Ve muhtemelen mahkeme de yine işkence yapanlara değil, işkence görenlere “ceza” verecektir. F Tipi politikasının özüözeti budur işte. Önce tecrit edilirsin, sonra da elin kolun bağlı olduğu halde işkenceye maruz kalırsın. Sonuç olarak, yaşadığımız bu olayı hem paylaşmak, hem de sizin aracılığınızla teşhir etmek istedik. Çalışmalarınızda başarılar diliyoruz. Yusuf ARSLAN F Tipi Hapishane Edirne SOSYAL GÜVENLİK ‘İşçi devri’ onaysız olmaz işveren işçiye talimat verme hakkına sahip olur. SORUCEVAP DENEME SÜRESİNDE İŞTEN AYRILINABİLİR 15 gün önce işe başladığım şirketin çalışma koşullarını beğenmedim. Hemen ayrılsam tazminat öder miyim? Eda Sayar İş Kanunu’na göre, işçi ve işveren iş sözleşmesine iki aylık deneme süresi koyabilir. Bu süre toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir. Deneme süresinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın, tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır. Sorularınız için [email protected] adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular eposta ile tek tek cevaplanacaktır. İşçinin geçici olarak bir başka işveren yanında çalışması için iş kanununda bazı şartlar bulunur. Bu şartlar gerçekleşmeden işçi devri gerçekleşmez. İşveren, devir sırasında yazılı rızasını almak suretiyle bir işçiyi, holding bünyesi içinde, aynı şirketler topluluğuna bağlı başka bir işyerinde veya yapmakta olduğu işe benzer işlerde çalıştırılması koşuluyla, başka bir işverene iş görme edimini yerine getirmek üzere geçici olarak devredebilir. Bu halde iş sözleşmesi devam etmekle beraber, işçi bu sözleşmeye göre üstlendiği işin görülmesini, iş sözleşmesine geçici iş ilişkisi kurulan işverene karşı yerine getirmekle yükümlü olur. Geçici iş ilişkisi kurulan En çok altı ay geçerli Geçici iş ilişkisi altı ayı geçmemek üzere yazılı olarak yapılır, gerektiğinde en fazla iki defa yenilenebilir. İşverenin, ücreti ödeme yükümlülüğü ise devam eder. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, işçinin kendisinde çalıştığı sürede ödenmeyen ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden işveren ile birlikte sorumludur. İşçi, işyerine ve işe ilişkin olup ku suru ile sebep olduğu zarardan geçici iş ilişkisi kurulan işverene karşı sorumludur. İşçinin geçici sözleşmesinden aksi anlaşılmıyorsa, işçinin diğer hak ve yükümlülüklerine ilişkin bu kanundaki düzenlemeler geçici iş ilişkisi kurulan işverenle olan ilişkisine de uygulanır. İşçiyi geçici olarak devralan işveren grev ve lokavt aşamasına gelen bir toplu iş uyuşmazlığının tarafı ise işçi grev ve lokavtın uygulanması sırasında çalıştırılamaz. Toplu işçi çıkarmaya gidilen işyerlerinde çıkarma tarihinden itibaren altı ay içinde toplu işçi çıkarmanın konusu olan işlerde geçici iş ilişkisi gerçekleşmez. Cumhur, Başkanını Seçecekmiş! PERİHAN ERGUN ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaracı@gmail.com Gerçekten cumhur, (halk) yasanın kendisine verdiği seçim hakkıyla başkanını özgür iradesiyle seçebiliyor mu? YSK AKP, CHP, HDP’nin sunduğu istemli üç adayının sadece kura ile seçim pusulalarındaki sıralama görevini yerine getirmiştir. Bu işleme göre AKP’den malumun ilanı niteliğiyle Recep Tayyip Erdoğan, CHP’den örgütün, hatta halkın adını bile duymadığı, Genel Başkan K. Kılıçdaroğlu’nun elinden tutup getirdiği Ekmeleddin Mehmet İhsanoğlu, HDP’den de Eşbaşkan Selahattin Demirtaş cumhurbaşkanı adayı oldular. HHH 12 yıldır AKP iktidara geldikten kısa süre sonra tek adamlığa soyunan RTE’nin adaylığı doğal olarak hiç şaşırtıcı olmadı. HDP’den Selahattin Demirtaş’ınki de öyle. CHP’nin adayına gelince; duyurulur duyurulmaz önce örgütte öfkeli tepki, toplumda da adayın adını ilk kez duyma şaşkınlığını yarattı. Bu işlemlerde en rahat ve memnun görünen Tayip Erdoğan oldu. İktidara geldiği günden beri her türlü maddi manevi getirilerin tadına bir türlü doyamayan Erdoğan’a Başbakanlık da az geldi. Artık gecikmiş saydığı reisicumhurluk hak ve sırasının geldiği düşüncesiyle önce ima yoluyla sonra da açıkça ortaya koydu. Bir de devletin elinde olan tüm getirileriyle Atatürk cumhuriyetçilerinin kutsalı olan Samsun’dan her zamanki gibi avazlarla yola çıkarak 12 yıldır sıraladığı vaatlerini tekrarlayacağı varsayımıyla seçim propagandasına adım attı. Bir de sanki iktidarda değilmişçesine her konuda taraflılığıyla çözüm sürecine tüm gücüyle devam edeceğini ve ettireceğini yıllardır diline doladığı başkanlık istemiyle rahatça bunları yapacağını tekrar dile getirdi. Böylece devlet başkanlığı istemini de ortaya koymuş oldu. HHH Bu durumlar ortaya konurken güney sınırımızdaki kan dökücü, kelle kesici IŞİD’le İsrail’in havadan (ki jetlere yakıtların Tayyip’in aracılığıyla sağlandığı söylentileri de var) karadan Filistin’e acımasızca, çoluk çocuğu da kapsayan yok etmelerle savaş açtığını günlerdir görmezden gelişindeki tavrı şu mubarek ramazanı şerif günlerinde doğrusu çok acı verici ve kınanası oluyor. Acaba hâlâ kendisine İsrail tarafından verilen takdir madalyasını mutlulukla boynunda taşıyabiliyor mu? Bir de kan dökücü IŞİD’e gösterdiği konukseverlikle, yedirip içirmelerle, hatta sağlık kurumlarında kendi vatandaşlarımız tedavileri için aylarca sıra beklerlerken bu teröristlerin hemen bakıma alınması, Güneydoğu’daki yurttaşlarımızın öfkeli tepkilerine neden oluyor. HHH Üç adayla yola çıkılan cumhurbaşkanlığı seçiminde tanıtımlar görüldüğü gibi eşit koşullarda olmayıp hak, hukuk göz ardı edilerek sürdürülmekte. Başbakanlık imtiyazlarını tümüyle kullanan T. Erdoğan haksız rekabetini sürdürmekte. CHP ile MHP’nin çatı adayı olmasına karşın Ekmeleddin Bey, tek başına güç koşullarda tanınabilmek için halka ulaşmakta adeta çırpınıyor. Selahattin Demirtaş partisinin yıllardır sürdüregeldiği etnik yapısını öne çıkararak çevresindekilerle yola devam ediyor. HHH Halktan ve kurumlardan maddi manevi destek bekleyen, Ekmeleddin İhsanoğlu, biraz da mizah görüntüsünde centilmenliği yansıtmak amacıyla öteki iki adaya 1000 TL’lik bağışta bulunmuş. Erdoğan bağışı geri çevirirken Demirtaş sembolik bağışa teşekkür ederek Tayyip’i kastederek “Onda çok var, sen hepsini bana ver” diye gerçeği yansıtmış. Bu seçimde görünen ve yadsınan bir konu da adayların kendilerini tanıtımlarında TRT’nin Erdoğan’a tanıdığı zamanın genişliği yanında İhsanoğlu’yla Demirtaş’a çok kısa süre vermesi oldu. Bir de bu haksızlığı AYM’ye taşıyan Demirtaş’a RTÜK Başkanvekili’nin “TRT haklıdır. O ünlü bir kişidir” demesi, devlet kurumlarındaki görevlilerin ne denli yandaş olduklarını da kanıtlamış oluyor ve buna da demokrasi(!?) denebiliyor. HARBİ SEMİH POROY T.C. İSTANBUL ANADOLU 10. İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2013/3484 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: İstanbul İl, Ataşehir İlçe, Kayışdağı Mahalle/Mevkii, 1740 Ada No, 11 Parselde, 345,00 m2 yüzölçümlü, kat irtifaklı, 10/80 arsa paylı, zemin kat 3 nolu Bağımsız Bölümün tamamı. Ana bina karkas sistemde, bir bodrum + bir zemin + dört normal katlı inşa edilmiş, 25 kapı nolu Özlem Apartmanıdır. Dairenin girişinde antre, karşıda salon, sağda balkonlu mutfak, solda koridor, koridor üzerinde biri balkonlu toplam üç yatak odası, banyo, tuvalet mahalleri mevcuttur. Islak zeminlerde döşemeler seramik, yatak odaları ve salon ahşap parke ile kaplıdır. Banyo, mutfak ve tuvalet bölümlerinde duvarlar tavana kadar seramikle kaplı, antre, koridor, salon ve yatak odaları duvarları ise subazlı plastik badanalıdır. Bütün tavanlar kartonpiyer kaplamalıdır. Kapılar ahşap vernik kaplamalı olup, pencereler PVC ısı camlıdır. Banyoda küvet, klozet, mermer tezgalı lavabo, mutfakta ise tezgâh altı üstü dolapları mevcuttur. Daire doğalgaz kombi sistemle ısıtılmaktadır. Takribi 100,00 m2 alanlıdır. Bina her türlü belediye alt ve üst teknik yapı hizmetlerinden istifade etmekte olup ulaşım olanakları kolaydır. Adresi: İstanbul İl, Ataşehir İlçe, Kayışdağı Mahalle, Piri M.Paşa Caddesi, Akasyam Sok., No:25, Zemin kat, D:3 Yüzölçümü : Bağımsız bölüm takribi 100,00 m2 Arsa Payı: 10/80 İmar Durumu : Söz konusu taşınmaz 22/02/201117/01/201217/01/201209/04/2012 1/1000 ölçekli, Kayışdağı ve İnönü Mahalleleri uygulama imar planında taban alanı kat sayısı Taks:0.25, kat alanı katsayısı Kaks:1.70, ayrık nizam konut alanında kalmaktadır. Kıymeti: 230.000,00 TL KDV Oranı: %1 Kaydındaki Şerhler: Tapu kaydındaki gibi 1. Satış Günü : 08/09/2014 günü 12:00 12:10 arası 2. Satış Günü: 13/10/2014 günü 12:00 12:10 arası Satış Yeri : ANADOLU ADALET SARAYI MEZAT SALONU Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerinin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 İİK. 127 Md. GÖRE SATIŞ İLANI TEBLİĞİ: Adreslerı tapuda kayıtlı olmayan (mübrez tapu kaydında belirtilen) alakadarlara gönderilen tebligatların tebliğ imkansızlığı halinde işbu satış ilanı tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 7 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2013/3484 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olıınıır. 27/06/2014 (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 46182) BULMACA SOLDAN SAĞA: SEDAT YAŞAYAN 1/ Akçaağaca 1 verilen bir başka ad. 2/ Kökü 2 hekimlikte kul 3 lanılan ve “ha 4 zanbel ” de de nilen otsu bitki... 5 Hükümdar koltu 6 ğu. 3/ Siirt ilinde bir kaplıca... Os 7 manlı Devleti’nde 8 iki alaydan olu 9 şan askeri birlik. 4/ Kahraman, yi 1 2 3 4 5 6 7 8 9 ğit... Hindistan sana1 K A R A K OÇ B tında sıkça betimle nen, timsah, yunus ve 2 A V A R E I R A fil karması efsanevi su 3 P İ N A K O T E K canavarı. 5/ Asaf Halet 4 U Z K O V A D A Çelebi’nin bir şiir kita 5 L E Ş V E K İ L bı. 6/ Kitap, defter giİ MA R F O bi şeylerin kime ait ol 6 L duğunu belirtmek için 7 U R L A L A R üzerlerine konan küçük 8 U T T O K A Y kâğıt. 7/ Baldırda bulu 9 Ö J E N İ K T A nan iki kemikten biri... İskambildeki maça rengine verilen bir başka ad. 8/ Eskiden Dışişleri Bakanlığı’na verilen ad. 9/ Telli bir çalgı... Bağışlama... Yağı alınmış sütten ya da yoğurttan yapılan peynir. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Saldırı amacıyla kullanılan bir tür bıçak. 2/ Arıların çıkardığı bir tür salgı... “Aşağı, alt” anlamında eski sözcük. 3/ Doku teli... Osmanlı Devleti’nde il ile ilçe arasında yer alan yönetim birimi. 4/ Koca... “Alay, gırgır” anlamında argo sözcük. 5/ Dolambaçlı, eğri büğrü, çapraşık. 6/ Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol. 7/ Nefesli bir çalgı... Dökme demir. 8/ Dış hastalıklarla ilgili hekimlik dalı. 9/ Utanma duygusu... Bir kimseyi görevinden uzaklaş tırma... “Aptal, budala” anlamında argo sözcük. 1 2 3 4 5 6 7 8 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle