29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 HAZİRAN 2014 PAZARTESİ 14 DIŞ HABERLER [email protected] Törende Türkiye de vardı DUYGU GÜVENÇ Abdülfettah Sisi Mısır Cumhurbaşkanı’nın yemin törenine son dakika davetiyle Maslahatgüzar Bosuter de katıldı ANKARA Mısır’daki yö netim değişikliğinde Müslüman Kardeşler’den yana tavır alan Türkiye’yi Cumhurbaşkanlığı yemin törenine çağırmayan Mısır hükümetinden son dakika daveti geldi. Türkiye’nin Kahire Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Alper Bosuter, Mısır Dışişleri Protokol Dairesi’nden yemin törenine katılmak üzere adına resmi davetiye gönderildiğini açıkladı. Böylelikle Abdülfettah Sisi’nin yemin törenine katılan yabancı misyon temsilcileri arasında Kahire Maslahatgüzarı Alper Bo suter de yer aldı. Mısır’da 3 Temmuz 2013’te Mursi’nin devrilmesinin ardından iki ülke arasında gerginlik tırmanmış sonuçta da temsil düzeyi kasım ayında karşılıklı olarak maslahatgüzar düzeyine indirilmişti. Sisi, dün yemin töreninin yapıldığı Anayasa Mahkemesi’ne darbenin ardından göreve getirilen geçici Cumhurbaşkanı Adli Mansur’la birlikte helikopterle gitti. Sabahın erken saatlerinden itibaren yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı yemin töreninin düzenleneceği binaya 3 kilometre mesafede güvenlik bariyerleri oluşturuldu. Tören sı rasında da Sisi sadece törene katılan devlet ve hükümet adamları ile el sıkışırken yabancı misyon temsilcileriyle ayrı ayrı tokalaşmadı. Müslüman Kardeşler’in en büyük destekçisi olarak bilinen ve yemin törenine çağrılmayan Katar Emiri Temim bin Hamad Al Sani ve Başbakan Abdullah bin Nasır bin Halife Al Sani, Mısır’ın yeni Cumhurbaşkanı’na kutlama telgrafı gönderdi. Bu arada başkent Kahire başta olmak üzere, Şarkıyye, Kefr eşŞeyh, Dekahliya, Beni Suveyf illerinde, darbe sonrası yapılan REUTERS Katar tebrik etti seçimlerde cumhurbaşkanı seçilen Sisi’nin yemin töreniyle eşzamanlı protesto gösterileri düzenlendi. Bosuter, Mısır’daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik Türk bakanlardan gelen eleştirel açıklamalar üzerine geçen hafta Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmıştı. Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Bosuter’e “Türkiye’de yapılan yerel seçim sonuçlarına, yapıldığı siyasi ortama, özellikle Ankara’da olmak üzere seçimi kazanana yönelik hile suçlamalarına ilişkin eleştiriler yöneltebilirdik. Ancak içişlerine karışmama ilkemiz nedeniyle yapmadık” denildiğini duyurmuştu. Avrupa’ya Neler Oldu? Son Avrupa Parlamentosu seçimlerinde radikal sağın öne çıkması “merkez” ve sosyal demokratların zayıflaması nasıl ortaya çıktı? 2008’de ABD ve AB’de başlayan ekonomi (ve finans) krizinin geniş kitleler üzerinde yarattığı refah kaybı mı? 1990 sonrası ivme kazanan “neoliberal” uygulamaların büyüttüğü istihdam sorunları mı? Sosyal politika ağırlıklı olarak rahatına alışmış Avrupa insanının, yeni küresel düzenin pompaladığı vahşi kapitalizm karşısında zorlanmasının yarattığı rahatsızlıklar mı? Avrupa’nın 2008 sonrası artan iktisadi sorunlar karşısında, “ötekilere (yabancılara), Avrupa dışı güce karşı çıkışı mı?” AB’nin dev kurumsal mekanizmalarının getirdiği dışsallıklara karşı, “atalet ve baskının yarattığı negatiflikler mi?” AB’nin son 25 yılda dünya ölçeğinde “görece olarak küçülmesi”, Çin ve Hindistan’ın küresel pazar paylarını hızla arttırmaları mı? Bu faktörlerin hepsinin de son Avrupa Parlamentosu seçim sonuçlarına yansıyan etkileri oldu. Merkezin ve kapitalizmin temel dayanakları olan liberal, muhafazakâr temel partilerinin gerilemesi; buna karşı aşırı sağ ve sol ile birlikte AB kurumlaşmalarına karşı olan partilerin öne çıkması Avrupa’nın geleceği açısından olumsuz sinyaller vermektedir. Çünkü bu seçim sonuçlarının itelediği eğilimler şunlardır: 1) Avrupa’nın içe kapanması, 2) Demokrasinin zarar görmesi, 3) Ötekileştirmenin ve yabancı düşmanlığının beslenmesi. Ancak tepkilerin ve seçim sonuçlarının besleyeceği eğilimler, Avrupa (ve AB) için daha da olumsuz sonuçları yığımlı olarak üretecek özelliklere sahiptirler. Ben yine de umutluyum. Nedenlerine gelince: Avrupa (ve AB ülkeleri) derin ve yerleşik bir demokrasi kültürüne sahiptir. Bu birikim, uç ve antidemokratik partilerin ve eğilimlerin önünü kesecektir. AB’nin ABD, Çin, Rusya ve Hindistan ile karşı karşıya bulunduğu küresel rekabet ve çekişmesi, “uluslararası ilişkiler açısından” AB’yi zorunlu olarak olumlu (akılcı) bir çizgiye çekecektir. Avrupa ülkeleri bu derin tarihi birikime sahiptirler. Tepkisel olarak ortaya çıkan aşırı uçlardaki görece başarılar törpülenecek ve geriye itilecektir. Avrupa insanı kendisini, “azınlıktaki radikallerin kontrolüne bırakmayacak olgunluğu gösterecektir”. Bu tür iniş çıkışlar Avrupa tarihinde daha önce de görüldü. Ancak Avrupa ülkeleri (ve toplumsal birikimleri) bu tür aşırılıklar karşısında hep galip geldi. Çünkü “çıkarları” bunu gerektiriyordu. Avrupa’daki demokrasi kültürü ve birikimi, “kendisi için akılcı yolları” daima bulmuştur. Hitler, Mussolini, Franco, Stalin Batı ve Doğu Avrupa’da rejim olarak yaşatılmamışlardır. Sonuçta akılcılık ve demokrasi Avrupa’da hep galip geldi. Bugün de aynı şey olacaktır. AB’nin yapısı belki değişim gösterecektir. Ama yıkılmayacak, varlığını sürdürecektir. Çünkü küresel rekabet ve çatışmalar Avrupa ülkeleri için bunu zorunlu kılmaktadır. 1957’den bugüne kadar AB yaşadığı deneyimlerle vazgeçemeyeceği dışsallıkları, “hem kendi içinde hem de uluslararası ilişkilerinde” yarattı. Türkiye açısından ise özellikle kısa vadeli etkileri olumlu olmaktan uzaktır. Ve aynı zamanda Türkiye’nin iç politikasında, “demokrasinin yeniden kurulup kurulmaması ile bağlantılı olacaktır”. Çünkü Türkiye’nin AB ile ilişkilerindeki sorunların büyük bölümü, “Türkiye’de demokrasinin uygulanamaması ve çağdaş küresel değerlerden uzaklaşmasından” kaynaklanmaktadır. KANADA’DA HAPİSHANEDEN FİRAR Bağdat yakınlarında önceki gün peş peşe patlayan bombalı araçlar binaları harabeye cevirdi. IŞİD militanlarının işgali altındaki Anbar Üniversitesi çevresinde ise gerginlik sürüyor. (Fotoğraf: REUTERS) Helikopterle kaçtılar Dış Haberler Servisi Kanada film gibi bir firar vakasına sahne oldu. Quebec eyaletindeki Orsainville Hapishanesi’nde bulunan 3 mahkum, helikopterle firar etti. Quebec Eyalet Polisi sözcüsü Ann Mathieu, kaçan mahkumların ünlü suç çetesi Hells Angels liderlerinden Yves Denis, Denis AP Lefebvre ve Serge Pomerleau olduğunu açıkladı. Mathieu, Denis Lefebvre öncelikle helikopteri bulmaya çalıştıklarını da sözlerine ekledi. Quebec eyalet polisinin Serge Pomerleau firar eden Anbar’da IŞİD’e abluka Dış Haberler Servisi Irak güvenlik güçlerinin terör örgütü Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanlarının işgal ettiği Anbar Üniversitesi’nin çevresindeki ablukası sürüyor. Anbar Emniyet Müdürü İsmail el Mihlavi, AA’ya yaptığı açıklamada, 1300 öğrenciyi rehin aldıktan sonra serbest bırakan IŞİD militanlarının üniversiteye saldırısının ardından asker ve polislerden oluşan birliklerin “operasyon için gelecek emri beklediklerini” söyledi. Mihlavi, üniversite çevresinde IŞİD militanları ile emniyet güçleri arasında yer yer küçük çaplı çatışmaların yaşandığını da bildirdi. IŞİD militanları önceki gün Enbar Üniversitesi’ne saldırarak bazı güvenlik görevlilerini öldürmüş, aralarında öğretim üyeleriyle öğrencilerin bulunduğu çok sayıda kişiyi rehin almıştı. Diyala iline bağlı Celevla kasabasında bulunan Kürdistan Yurtseverler Birliği Partisi (KYB) bürosu ile emniyet merkezine dün yapılan çifte saldırıda da 17 kişinin hayatını kaybettiği, 65 kişinin yaralandığı açıklandı. Heber kaynaklarından alınan bilgiye göre, Diyala iline bağlı Hanekin ilçesindeki Celevla kasabasında bulunan ve Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin lideri olduğu Kürdistan Yurtseverler Birliği bürosu ile bitişiğindeki emniyet merkezine, patlayıcı dolu bir araç ve ardından intihar eylemiyle yapılan çifte saldırıda 17 kişi hayatını kaybetti, 65 kişi yaralandı. Saldırıyı üstlenen çıkmazken şiddetli patlama sonucunda olay yerinin yakınındaki birkaç evde maddi hasar oluştuğu, birkaç aracın da yandığı öğrenildi. Önceki gün IŞİD militanlarıyla hükümet güçleri arasındaki çatışmalarda 59 kişinin hayatını kaybettiği Musul’da ise dün çeşitli semtlere düşen, ordu birliklerinin attığı havan topları 7 sivilin ölmesine neden oldu. Çelişki nerede? Tecavüze ‘kazara’ dedi Dış Haberler Servisi Tecavüz olaylarının sık görüldüğü Hindistan’da, Madya Pradeş eyaletinin İçişleri Bakanı Babubal Gaur’un komşu eyalet Uttar Pradeş’te iki kız çocuğunun tecavüz edildikten sonra öldürülmelerini yorumlarken sarf ettiği “Tecavüz bazen doğrudur” sözlerinden sonra bu kez de Cattisgar eyaletinin İçişleri Bakanı Ramsevak Paikra’nın aynı olayla ilgili sözleri şoke etti. Her iki bakan da geçen ay seçimleri kazanarak iktidar olan Hindu milliyetçisi Bharatiya Janata Party’nin (BJP) mensubu. Bakan Paikra önceki gün yaptığı açıklamada, “Bu tür tecavüz olayları özellikle deTecavüz vakaları Hindistan’ı sarsarken, hükümet protesto ediliyor. (AFP) l Hindistan’da bir bakan daha şoke etti ğil, kazara olur ve amaç tecavüz değildir” dedi. Gelen tepkiler üzerine Paikra, televizyon kayıtlarında konuşmasının orijinali bulunmasına rağmen sözlerinin yanlış aktarıldığını iddia etti. Madya Pradeş eyaletinin İçişleri Bakanı Babubal Gaur, yaşları 12 ve 14 olan iki kızın tecavüz edilerek öldürüldükten sonra yaptığı açıklamada, “Bu kadın ve erkeğe dayanan sosyal bir suçtur. Bazen doğrudur, bazen yanlıştır. Şikâyet olmazsa hiç bir şey yapılamaz” şeklinde konuşmuştu. Vahşetin meydana geldiği Uttar Pradeş eyaleti Başbakanı Akileş Yadav’ın olay yerine gitmemesi ve haberleri çarpıttığı için medyayı suçlaması eleştirilere neden olmuştu. Yadav’ın, Samajwadi Partisi lideri olan babası Mulayam Singh’in de kurbanların katil zanlılarına ölüm cezası verilmesine karşı çıkarak “Çocuklar yanlışlık yaptı” demesi tepkilere yol açtı. Ülkede bazı politikacılar Hindistan’daki tecavüz olaylarının artmasından “dar jean pantolon” ve diğer Batı alışkanlıklarının varlığını gerekçe göstermişti. mahkumlar için bölgede başlattığı arama çalışmalarına Kanada Kraliyet Atlı Polisi Yves Denis ekipleri de katılıyor. Firar eden çete üyeleri, Kanada polisinin 2010’daki bir operasyonu sırasında, yüzlerce silah, 41 araç, 1 uçak, 1 helikopter ve 905 bin dolar parayla yakalanmışlardı. Quebec‘in Montreal kenti yakınlarındaki St. Jerome Hapishanesi’nde de geçen yıl mart ayında yine Hells Angels liderlerinden iki mahkum havalandırma sırasında helikopterle firar etmiş, ancak birkaç saat sonra yakalanmışlardı. Tarihte görüldü KAYIP MALEZYA UÇAĞININ SIRRI Ailelerden 5 milyon $ ödül Dış Haberler Servisi Kaybolan Malezya uçağının sırrını çözene, uçakta bulunanların aileleri tarafından 5 milyon dolar ödül verilecek. Malezya Havayolları’nın MH370 sefer sayılı ve 239 kişi taşıyan uçağı 8 Mart’ta Kuala Lumpur’dan Pekin’e gitmek üzere havalanmış, kalkıştan bir süre sonra radardan kaybolmuştu. O günden beri uçaktan hiçbir haber alınamazken yakınlarının akıbetinin aydınlatılmasını isteyen ve yetkililerin kendilerini yanılttığını düşünen aileler bir kampanya başlattı. Malezya basınında çıkan haberlere göre, uçağın sırrını çözene 5 milyon dolar ödül vaat eden ailelerin yaptıkları açıklamada “Bir yerlerde birilerinin bir şeyler bildiğine inanıyoruz” denildi. Uçağı arama çalışmalarından bugüne kadar sonuç alınamadı. Ne uçağın enkazı bulunabildi ne de enkazın yeriyle ilgili bir ipucuna ulaşılabildi. Olayla ilgili çeşitli senaryolar ortaya atılırken yetkililerin kendilerinden bilgi sakladığına inanan ailelere, en azından uçağa ne olduğuna ilişkin kesin bilgi elde etmeyi umuyor. Afganistan’ı sel vurdu Dış Haberler Servisi Afganistan’ın kuzeyindeki Bağlan vilayetinde şiddetli yağışların neden olduğu sellerde 80 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer, geçen cuma gününden beri etkili olan seller nedeniyle 300 kişinin de kayıp olduğunu, çamur yığınları altında çok sayıda ceset bulunduğunu duyurdular. Ölü sayısının artmasından endişe edilirken, yaşanan afet sonrası binlerce kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı, 38 köyün sel suları altında olduğu, 5 bin evin de kullanılamaz hale geldiği bildiriliyor. Binlerce hektar tarım arazisinin kullanılamaz hale geldiği, binlerce hayvanın da telef olduğu gelen haberler arasında. Bölgede içecek temiz su sıkıntısı baş gösterirken, Afgan ordusu dağlık bölgelere doğru kaçanlara yardım ulaştırmaya çalışıyor. Sel sularının yolları tahrip etFelaketin ardından ölü sayısının artmasından korkuluyor. (AFP) CAMERON’IN ÇOCUKLARININ BAKICISI Dadı seks sitelerinde Dış Haberler Servisi İngiltere Başbakanı David Cameron’ın çocuklarının dadısının internetteki seks sitelerinde çıplak fotoğrafları yayımlandı. Cameron çiftinin üç küçük çocuğuna bakıcılık yapan ve aile ile tatillere çıkan dadının başbakanlık konutunda “canlı seks şovları” yapmış olması ihtimali, Başbakan’ın güvenliğiyle ilgili endişelere yol açtı. İsmi saklı tutulan dadı ise yıllar önce çektirdiği fotoğrafları eski sevgilisinin internete koymuş olabileceğini ve olayda sadece mağdur olduğunu söyledi. İngiliz polisi olayla ilgili şikâyet aldıklarını doğruladı. Başbakanlık ofisi ise dadının porno sitelerindeki fotoğraf ve profilleriyle ilgili açıklama yapmadı. mesi yardım çalışmalarını güçleştirirken, ulaştırılan yardımların henüz çok yetersiz olduğu öğrenildi. Geçen ay da Badakşan vilayetinde yoğun yağışların yol aç tığı toprak kaymalarında 300 kişi yaşamını yitirmişti. 2 Mayıs’ta meydana gelen afette, bir köy tamamen çamurla kaplanırken, yüzlerce aile evsiz kalmıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle