Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 MAYIS 2014 PERŞEMBE 14 HABERLER Ahmet Koca davasında savcılık, olayı bildirmeyen polislerin de ‘sessiz kalarak suça katıldığını’ ifade etti ‘Göz yummak da işkence’ u Polis tarafından feci şekilde dövülen ancak polislerin ifadesine göre kendisini arabanın içinde sağa sola çarparak yaralayan Ahmet Koca davasında savcılık olayı bilmesine ve tanık olmasına karşın bildirimde bulunmayan polisleri de suçladı. Koca hakkında da “görevi yaptırmamak için direnme ve zincirleme hakaret” suçundan 2 yıl 3 aydan 6.5 yıla kadar hapsi istemiyle dava açılmıştı. ları karakola geldiğinde Ahmet Koca oldukça kötü durumdaydı. Serbest kalmasının ardından dayağın peşini bırakmadı. Avukat Efkan Bolaç ile hukuk savaşını sürdürdü. Polisler, savunmalarında “terörist gruplar olabileceği, bu kişilerin özellikle polisler tarafından kimlik sorulması nedeniyle kimliklerini göstermeyip, olay çıkartıp saldırabilecekleri uyarısı yapılmıştı” MURAT İNCEOĞLU İstanbul Fatih’te polis aracına yol vermediği gerekçesiyle durdurdukları Ahmet Koca’yı döven polisler hakkında yürütülen davada savcı polislerin işkence suçu ile cezalandırılmalarını istedi. Savcılık, polislerin işlediği suça, diğer polislerin de olayı savcılığa bildirmeyerek, delilleri yok etmeye çalışarak ve işkenceye sessiz kalarak katıldıklarını öne sürdü. Ahmet Koca, askerden izinli olarak geldiği sırada rahatsızlanan yakınını hastaneye yetiştirmeye çalışıyordu. Bu sırada Ahmet Koca’nın yol vermemesine kızan bir polis aracı bir süre sonra yolunu kesti. Koca, asker olduğunu ve hastaneye yetişmeye çalıştığını söyledi. Polisler ise Koca’yı döverek gözaltına aldı. Yakın Hukuk savaşı diyorlardı. Yine polislerin ifadesine göre arabaya bindirdikleri Koca, arabanın içinde kendini sağa sola çarparak yaralanmıştı. Yaşanan olay sırasında yakında bulunan bir kişinin çektiği görüntü, polislerin Koca’yı nasıl dövdüğünü ortaya çıkardı. Avukat Bolaç daha sonra karakoldaki güvenlik kamerası kayıtları ve ekip arabasının Mobese kayıtlarından dayağı belgeledi. Mobese kayıtları ayrıca polislerin Koca’yı gözaltına aldıktan sonra karakola götürmek yerine ıssız bir yere götürerek dövdüklerini ortaya koyuyordu. 11 polisin yargılandığı İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde mütalaasını veren savcılık, sanıklardan Muhammet Mustafa’nın Koca’yı dövdüğü sırada diğer polislerin müdahale etmediğini, sonrasında diğer polislerin de Koca’yı dövdüğünü, hiçbir yasal gereklilik olmamasına rağmen hürriyetini kısıtladıkları gerekçesiyle mahkum edilmelerini istedi. Savcılık Koca’yı döven polisler dışında kalan polislerin ise Koca’nın durumunu görmelerine rağmen, savcılığı bilgilendirmemeleri, sanık polislerin işkence suçuna sessiz kaldıkları ve delilleri toplamadıkları gerekçesiyle işkenceye katıldıklarını öne sürdü. 13 Kasım’a ertelenen duruşmada, 6 yıldan 24 yıla kadar hapis ve meslekten çıkarılmaları istenen sanık polisler hakkında karar verilmesi bekleniyor. İZLENİMLER... Sorumluluktan kaçamazsınız! SERDAR KIZIK Soma katliamının altında hangi gerçekler yatıyor? İktidarın enerji ve çalışma bakanları sorumluluğu birbirinin üstüne atıyor. İşverenin, sermayenin aç gözlülüğü ortada. Açıkça ihmal değil, kasıt var. Ya AKP iktidarının? İşte Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın TBMM’de önceki günkü itirafı: “Bu işin odağında özel sektör vardır. Sorumluluk olarak tek başına değildir. TKİ’den tutun da enerji ve çalışma bakanlıklarına varıncaya kadar sorumluluk duyuyoruz...” Öyle diyor ama ardından da “Eğer bir afet doğal afet değilse orada kusur vardır” sözleriyle, ortadaki büyük suçu kusura indirgiyor. Başta madenlere ruhsat verme yetkisini eline alan Başbakan olmak üzere AKP iktidarı sorumludur, suçludur. Bundan kurtulamaz, kaçamaz. Madenlerin işletmesi, denetimi, çalışma yaşamının düzenlenmesiyle ilgili yasaları değiştirmişlerdir çünkü. HHH Neden suçludur ? Madendeki işçiler soruyor ve anlatıyor... Soma’da büyük para var, ihale var, mafya var. Madenin denetim görevi son 4 yıldır, Çalışma Bakanlığı İzmir İş Teftiş Grubu’ndaki bir müfettişin elinde mi? Denetim öncesi şirkete haber veriliyor mu, raporlar niçin açıklanmıyor ? Bölgedeki tüm madenlerin denetimleriyle ilgili görev dağıtımını aynı müfettiş mi yapıyor? HHH Hafriyat, taşımacılık, yıkama, torbalama ihalelerinde gruplar çarpışıyor. Rödovansta (Yargıtay buna taşeronluk diyor.) devletin yüzde 15’lik payıyla ilgili nakliye tartımları küçük bir grubun elinde. Ne kadar kömür çıktığı soru işareti. İki yıl öncesine kadar madenciler 20 yıl+ prim günü sayısından emekli oluyordu, şimdi 55 yaş sınırını getiren AKP değil mi? 7.5 saatlik gece mesaisi neden uygulanmıyor, bu ihlal 1300 lira gibi komik bir cezayla niçin geçiştiriliyor ? HHH Ve göz göre göre yaşanan katliamda, AKP’nin doğrudan sorumluluğunu ortaya koyan Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu’nun madenlerle ilgili iki yıl önceki raporu: Risk değerlendirmesi yapılmaması, Taşeronluk/alt işverenlik uygulaması, Üretim zorlaması, Geçmiş kazalardan ders alınmaması, Grizu riskine karşı önlemlerin yetersiz olması, Kontrol ve degaj sondajlarının yeterince yapılmaması, Delmepatlatma işlemindeki düzensizlikler, Çalışanlarda CO maskesi bulunmaması, Gaz izleme ve ikaz sistemlerinin yetersizliği, Havalandırma yetersizliği, Grizu emniyetli elektrikli cihaz ve ekipmanlar ile ilgili sorunlar, Nefeslikkaçamak yolu ile ilgili yetersizlikler, Tahkimat ile ilgili eksiklikler, Tahlisiye hizmetleri ile ilgili sorunlar, Maden işletmelerinde gözetim (iç denetim) hizmetlerinin yetersizliği, Teknik nezaretçilik vb. işletme içi denetim uygulamaları ile ilgili sorunlar, Kamu birimleri denetimlerinin etkinsizliği, Mesleki eğitim ve iş güvenliği kültürü noksanlıkları... HHH Rapor şöyle sonuçlanıyor: “İşverenler, teknik nezaretçiler, mühendisler, müfettişler ve iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasına yönelik sorumluluk üstlenen ilgili tüm tarafların referans olarak kullanabileceği bir uygulama rehberine ihtiyaç duyulmaktadır. Mevcut düzenlemelerin bu ihtiyacı karşılamaktan uzak olduğu anlaşılmaktadır. Bu kapsamda, madencilik sektöründe; iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı ile ilgili olarak ILO sözleşmeleri ve uygulama kılavuzlarının (code of practice) Türkiye’deki iç düzenlemelere ve madencilik faaliyetlerine kazandırılması, AB mevzuatına uyumla ilgili sorunların çözülmesi, hazırlanmış olan İş Sağlığı ve Güvenliği kanun tasarısının sektördeki bütün paydaşların katılımı ile gözden geçirilerek kanunlaştırılması, çeşitli kurumların mevzuatları arasında madencilik faaliyetlerini ve İSG tedbirlerinin alınmasını zorlaştıran çelişkilerin giderilmesi büyük önem taşımaktadır. Yeraltı Kömür Madenlerinde Sağlık ve Güvenliğe İlişkin ILO Uygulama Rehberi’nin ülke şartları doğrultusunda düzenlenerek bir uygulama yönetmeliği haline getirilmesinin gerekli olduğu değerlendirilmektedir.” Manzara budur!.. TASARI HAFTAYA ÜST KOMİSYONDA Yargı paketine ‘temyiz’ rotuşu EMİNE KAPLAN ANKARA TBMM Adalet Alt Komisyonu’nda, yargı paketinde idare mahkemelerinin kararlarını temyiz dışı bırakan düzenlemede değişiklik yapıldı. Buna göre, bu işlemlerde idare mahkemelerinin kararlarına karşı istinaf mahkemelerine temyiz başvurusunda bulunulabilecek. TBMM Adalet Alt Komisyonu’nda, Yargıtay’da cemaatin etkisini kırmak için düzenlemeler içeren yargı paketi ele alındı. Pakette, idare mahkemelerinin ilk, orta ve yükseköğrenim öğrencilerinin not tespitleri ile bu öğrencilere uyarma ve kınama niteliğinde disiplin cezası verilmesine ilişkin işlemler, kamu görevlilerinin lojman ve izin işlemleri, kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının üyelerine uyarma ve kınama niteliğinde disiplin cezası verilmesine ilişkin işlemler, asker ailelerine yardımla ilgili işlemler, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Yasası gereğince kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan sosyal yardımlarla ilgili işlemler, Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Yasa’nın uygulanmasıyla ilgili işlemlere karşı açılan davalar ile konusu 5 bin lirayı geçmeyen vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemlere karşı açılan iptal davalarında idare ve vergi mahkemelerince verilen kararların kesin olduğu ve istinaf yoluna başvurulamayacağı öngörülmüştü. Toplantıda, itirazlar üzerine bu düzenlemede değişiklik yapıldı. Bu işlemlerde idare mahkemelerinin verdiği kararlara karşı temyiz yoluna gidilebilmesi öngörüldü. Tasarının, gelecek hafta üst komisyonda görüşülmesi bekleniyor. Ekmekçi yaşasaydı Soma’da olurdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yazarımız Mustafa Ekmekçi, yaşamını yitirişinin 17. yılında, Cebeci Asri Mezarlığı’nda gömütü başında anıldı. Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki törene Ekmekçi’nin ailesi, Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, CHP Milletvekili, yazarımız Mustafa Balbay, yazarımız Işık Kansu ve gazeteci dostları katıldı. Ekmekçi ve Soma’da yaşamını yitirenler için saygı duruşu yapıldı. Balbay, “Zaman bazen geçmek bilmiyor, bazen de yetmek bilmiyor. Ekmekçi olsaydı kesinlikle şu anda Soma’da olurdu” ifadelerini kullandı. Kansu ise “Meşaleyi ondan devraldık ve devam ettireceğiz” dedi. Ekmekçi anısına ayrıca 24 Mayıs Cumartesi günü saat 14.00’te gazetemizin Ankara Temsilciliği’ndeki Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde açıkoturum gerçekleştirilecek. Kansu’nun yöneteceği “Gezi Eyleminin 1. Yılında Direnen Diriliş” başlıklı oturuma ise emekli Anayasa Mahkemesi raportörü Ali Rıza Aydın ve araştırmacıyazar Muzaffer İlhan Erdost konuşmacı olarak katılacak. İtirazlar değişişiklik getirdi CHP’li kart’tan başbakanlık’a dilekçe c REKLAM Cumhuriyet Caddesi Beşler Apartmanı No: 44 Kat: 3 Daire: 4 Elmadağ Şişli / İSTANBUL Tel: 0212.251 98 7475 Fax: 212.251 98 68 ‘Yargılamalar soruşturulsun’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Balyoz, Ergenekon, Odatv, Casusluk ve KCK davalarındaki hukuk ihlalleriyle ilgili idari inceleme ve soruşturma yapılması için Başbakanlık’a başvurdu. Kart, dilekçesinde “Soruşturmalar ‘polissavcıyargıç’ işbirliği içinde ve ‘Emniyet’in hegomanyasında’ sürdürülür hale gelmiştir. Savcı ve yargıç, polise tabi hale gelmiştir. Soruşturmanın gizliliği sürekli bir şekilde ihlal edilmiştir. ‘Adil yargılanma hakkı’ sistematik olarak ihlal edilmiştir. Deliller tahrif edilmiş ve karartılmıştır. Delil üretilmiştir” dedi. Kart, “Bu tahkikatı yapacak merci; yargılamayı yapan merci dışında, öncelikle devletin idari organlarıdır” dedi. EĞİTİM SEN’DEN AKADEMİSYENLERE DESTEK ÇAĞRISI İstanbul Haber Servisi Marmara Üniversitesi (MÜ) Hukuk Fakültesi’nde görevli Eğitim Sen üyesi Dr. Tolga Şirin ve Eren Paydaş öğrenci ifadelerine dayanarak eylem sırasında polisin olduğu yerde taşla, sopayla, şişeyle, kemerle öğrencilere saldırmakla suçlandığı soruşturmada bugün Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Disiplin Kurulu’na ifade verecek. Eğitim Sen üyeleri söz konusu soruşturmayı kınayarak tüm yurttaşları akademisyenlere destek olmaya çağırdı. Taksim’deki Eğitim Sen 6 Nolu Üniversiteler Şubesi’nde yapılan toplantıda basın açıklaması yapan şube başkanı Mustafa Görkem Doğan, MÜ yönetiminin, öğretim elemanları ve idari çalışanlarına açtıkları soruşturmalarla tehdit edildiğini belirterek “Bu bütün üniversite çalışanlarına yönelik bir gözdağıdır” dedi. Prof. İbrahim Kaboğlu da “Böyle bir soruşturma skandal” ifadelerini kullandı. çalışmalarına devam ediyor. tokat’ta 5 ölü 4 yaralı Uçurum faciası YENI YERIMIZDE IZ. HIZMETINIZDEY TOKAT (Cumhuriyet) Yenisu beldesinde yaşayan 9 kişi, Erbaa ilçesine bağlı Keçeci köyünde bulunan türbeyi ziyaret etmek için dün sabah yola çıktı. Kâzım Uysal (54) yönetimindeki hafif ticari araç, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonrası 20 metreden uçuruma yuvarlandı. Sürücü Kâzım Uysal ile H.H.B (3), Selver Uysal (86), Sati Yaman (64) kaza yerinde, Fadime Uysal (60) ise kaldırıldığı hastanede yaşamanı yitirdi. Araçta bulunan 4 kişi ise yaralandı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. Prof. Dr. Güngör Şatıroğlu TGHV’ye yeniden başkan l İstanbul Haber Servisi Türk Gençliğine Hizmet Vakfı (TGHV) başkanlığına Prof.Dr. Güngör Şatıroğlu yeniden seçildi. TGHV’nin geçtiğimiz günlerde yapılan genel kurulundan sonra yönetim kurulu tarafından yapılan görev bölümünde vakfın 2. başkanlığa Şaban Ali Yaşaroğlu, genel sekreterliğe Nahit Aktop getirildi. C M Y B