04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 MAYIS 2014 PERŞEMBE 12 DIŞ HABERLER [email protected] Soma’ya geniş yer veren dünya basını, faciayla ilgili hükümete yönelik suçlamalara dikkat çekti ‘Güvenlikten önce kâr’ Dış Haberler Servisi Türkiye’yi acıya boğan maden faciası önceki gün ve dün yabancı basının ana gündem maddeleri arasında yer alırken ülkede ölümcül maden kazalarının sıkça yaşandığına işaret edildi. Gerek muhalefet gerekse kimi işçinin özelleştirme, taşeron kullanımının iş cinayetlerine davetiye çıkardığına yönelik AKP hükümetine tepkileri de aktarıldı. İngiliz yayın kurumu BBC, Sky, Amerikan CNN, Fox, Katar merkezli El Cezire’nin de aralarında olduğu kanalların internet siteleri, ilk haber olarak gelişmeleri duyurdu. AFP, AP, Reuters ajanslarının muhabirleri de Soma’dan haberlerini abonelerine geçti. Şirketin yakın zamanda güvenliğe ilişkin denetimlerden geçtiğine yönelik açıklamalarına yer veren AFP, muhabirinin bölgeden konuştuğu Oktay Berrin isimli bir madencinin şu sözlerine dikkat çekti: “Bu madende güvenlik yok. Sendikalar sadece kukla ve yönetimin tek derdi para.” Reuters, ülke tarihinin belki de en ölümcül maden faciasının yaşandığına dikkat çektiği haberinde, felaketin gözleri bir kez daha iş güvenliği konusunda Türkiye’nin zayıf karnesine çevirdiğini belirtti. Ulus Gazetelerde çıkan haberlerde, işçilerin Soma’yı “kaza” değil, “katliam” olarak gören ifadelerine geniş yer verildi. Bir Alman gazetesinde, hükümetle madencilik sektörü işletmeleri arasındaki anlaşmalarda güvenliğin ikinci planda kaldığı yorumu dikkat çekti. lararası Çalışma Örgütü’nün 2012’deki raporunda AB adayı Türkiye’yi dünyada işçi ölümleri konusunda en kötü durumda 3. ülke olarak açıkladığı hatırlatıldı. Türkiye’de son 10 yılda yaşanan hızlı büyümenin inşaat sektöründe patlama yarattığı, aynı zamanda enerji talebinin de bu çerçevede yükseldiği kaydedildi. Ajans, bölgedeki marangozların cenazeler için tabut yaptıklarını gösteren fotoğraflar da yayımladı. Rus ve Çin haber ajansları da facia ile ilgili gelişmelere yer verdi. BBC Türkçe’nin muhabirine konuşan bir işçi, “Özelleştirmeye Kırklar Meclisi ile görüştü Papa’dan madenciler için dua Dış Haberler Servisi Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Francesco, Vatikan’da düzenlenen haftalık ayinde Soma’da ölen madenciler için dua etti. Diyarbakır’ın eski Sur ilçesi Belediye Başkanı BDP’li Abdullah Demirbaş tarafından kurulan, her din ve etnik kimlikten kişileri bünyesinde barındıran Kırklar Meclisi, çözüm sürecine destek için dün Papa’yı ziyaret etti. Demirbaş, Papa Francesco’nun Ermeni, Süryani, Keldani temsilcileri ile Müslüman din âlimlerinden oluşan 9 kişilik heyetle görüştüğünü, faciaya ilişkin başsağlığı dileğinde bulunduğunu söyledi. Diyarbakır hakkında Papa’ya bilgi verdiklerini ifade eden Demirbaş, “Çözüm sürecinin devamı için kendisinden dua istedik. Papa’yı Diyarbakır’a davet ettik. Ayrıca oluşturduğumuz Kırklar Meclisi ve tarihi surlarımızı da anlatan bir mektup verdik” diye konuştu. Papa, haftalık genel kabulünde yaptığı konuşmada, “Sevgili kardeşlerim, sizleri Türkiye’de, Soma’daki madende ölen ve yeraltında sıkışıp kalmış madenciler için dua etmeye çağırıyorum. Tanrı ölenleri evine kabul etsin, ailelerine teselli versin” ifadelerini kullandı. İngiltere Büyükelçiliği’nde bayrak yarıya inerken Yunanistan’ın başkenti Atina’da Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenterler Asamblesi milletvekilleri saygı duruşunda bulundu. karşı değilim ama burası devlet elindeyken daha iyiydi” derken aletlerin yenilenmemesinden yakınıyor, bir esnaf da “Bunlar taşeronun taşeronunu yaptı” ifadesini kullanıyordu. Bir başka işçinin şu sözleri yürekleri dağlıyordu: “Yüzlerce beden saydım aşağıda. İnanın bir şey hissedemiyorum şu an. Kaç kişi kaybettik anlamaya çalışıyoruz. Ne zaman ağlayacağız biz?” Yazı bir taksicinin şu sözleri ile tamamlanıyordu: “Bugünün sabahı olmaz.” Alman Der Spiegel, “Sendika maden felaketini katliam olarak nitelendirdi” başlıklı haberinde muhalefetin daha birkaç hafta önce Soma’ya ilişkin araştırma önergesine AKP’den ret yanıtının geldiğini hatırlattı. Bild gazetesi, “Anneler ve eşler maden ocağının girişinde ağlıyor” başlığını kullandı. Tagesspiegel gazetesi ise “İşçilere yapılan katliam” başlıklı haberde maden işçileri, sendikalar ve muhalefetin olayla ilgili hükümeti suçladığını belirtti. Tageszeitung’daki haberde de özelleştirilen madenlere atıfta bulunularak “Güvenlikten önce kâr” başlığının kullanılması dikkat çekti. İngiliz Guardian, Daily Telegraph, Independent, Fransız Le Monde, Le Figaro da faciaya ilişkin haberlere yer verdi, kimi yorumlarda yetersiz denetimlere, işçi güvenliğindeki eksikliklere işaret edildi. İspanyol El Mundo gazetesi, sendikaların, başta tecrübesiz işçi çalıştırılması olmak üzere, işçilerin çalışma koşulları ve madenlerin denetimiyle ilgili tepkili olduklarını yazdı. El Pais, sendikaların Avrupa’da en sık maden kazasının kendi ülkelerinde olduğunu söyleyip, güvenlik ve ekipman eksikliğinden yakındıklarını bildirdi. Danimarka’daki DR televizyonu, bölgeye muhabirlerini gönderirken Jyllands Posten, ailesini kaybeden genç bir kızın “Biz bir aileydik ama bugün ailemiz yok oldu” ifadelerini aktardı. Norveç’teki NRK televizyonunun internet sitesinde ise DİSK Başkanı Kani Beko’nun “Patlama sonrasında yaşananlar bir işçi katliamıdır. Orada paravan şirketlerden işçi çalıştırılıyor” dediğine işaret edildi. ‘Her Yer Kömür Karası!’ GS Lisesi’ndeki bir pankartın üzerinde yer alan sözler bunlar. Bu pankartın asıldığı saatlerde dün… yaşamlarını yitirenler değil badireden kurtulabilen işçilerin adları açıklanıyordu. Kısaca sıra dışı olanın ölmek değil, hayatta kalmak olduğu anlaşılmıştı! Tam bir “ölen öldü, kalan sağlar bizimdir!” durumu… “Sağnak”ın dizgiye girdiği saatlerde açıklanan “resmi kayıplar” 232’ydi. Ancak eşzamanlı olarak CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, “350 ölü”den bahsediyordu… Yüzlerce işçi başka deyişle yeraltında, o korkunç cehennemde mahsur durumdaydı. Gerçek kayıp tablosu ve rakkamlar; sanki sonunda ortaya çıkmıyacakmış gibi!kamuoyundan gizleniyordu… Bir insanlık felaketinde dahi vatandaşıyla başka hiçbir şey düşünmeden… hemhal olup kaynaşmak yerine, her zamanki o abartılı “olağanüstü tedbirler gölgesinde” olay yerine padişah edasıyla varan başbakan, zekâmızla alay etmek pahasına en temel tedbirlerin çok görüldüğü işçi ailelerine, tuzu kuru “sabır dileklerini” iletiyordu! Bunu yapabilmesinin nedeni balık hafızalı toplumumuzun AKP döneminde yaşanan her badire gibi, bunu da unutup affedeceğinden emin olmasıydı… Okka altına gidenler bu yüzden gittiğiyle kalıyor. Bu ülkede insan hayatı bu yüzden ucuz. Erdoğan bu toprakların insanını heyhat! iyi tanıyor ve biliyor. Harcımız bu olmasa, “Nice koç yiğitler yere serilir/Ölen ölür kalan sağlar bizimdir!” diye zamana bunca direnen bir darbımeselimiz olur muydu? Bildiğim, tanıdığım… hiçbir dil/kültürde… böyle bir özdeyiş yok. Soma’nın yiğitleri ışıklar içinde yatsın! Bir yeryüzü cehenneminde yaşamlarını yitiren yiğitlerin ebedi mekânları cennet olsun… demek ötesinde söylenecek hiçbir laf yok maalesef. Sözün bittiği yer burası. Bugün size “kanunsuzlar”dan söz edecektim… Çocukluğumda Türkçeye bu adla çevrilen ünlü bir kitap ve bir film vardı… Bugünkü “kanunsuzlar” başka “kanunsuzlar”… Günümüzün “kanunsuzları” özetle sağcılar ve dikkatinizi çekerim kanunsuzlukla itham edilenler Türkiye’de falan değil… Avrupa’da uzun geleneği olan “merkez sağ partiler”… Bu iddialı saptamayı yapan ben değilim… İtalya’nın eski Dışişleri Bakanı ve Meclis Başkanı Gian Franco Fini. Yıllarca Berlusconi ile Çizmeyi yöneten sağ hükümetlerin koalisyon ortaklığında yer alan, bu hükümetlerde Başbakan yardımcılığı yapan Fini, sınırları İtalya’yı da aşan bir saptamayla “merkez sağ partilerin bir hukuk kaygısı olmadığını” belirtiyor. Genel bağlamda, “sağın hukuksuz orman kanunlarıyla siyaset yaptığını” iddia ediyor. Berlusconi koalisyonu ile “hukuku yok sayan uygulamaları” yüzünden kavgayla koparak ayrılan Fini, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde bu yüzden oyunu, “sağa” değil… “liberallere” vereceğini söylüyor… Fini’nin deklarasyonu çok ilginç, çünkü kendisi bizzat faşist kökenden gelen bir partinin, Ulusal Birlik partisinin eski lideri. “Sağın iç yüzünü” iyi biliyor. ‘Bugün ailemiz yok oldu’ Kanunsuzlar... Dünya SOMA’ya ağlıyor KKTC’de iki günlük yas ilan edilirken İsrail ve Norveç planlanmış programlarını iptal etti. Ankara’ya onlarca ülkeden taziye mesajları ve yardım teklifleri geldi Dış Haberler Servisi KKTC’de facia 69 gün yeraltında kalan nedeniyle bugün ve yarın iki günlük uluŞilili madencilerin lideri sal yas ilan edilirken Türkiye’ye aralarında Twitter’dan dayanışma Rum Kesimi ve Bangladeş’in de bulundumesajı atarken Rihanna ğu çok sayıda ülkeden taziye mesajları geTwitter sayfasının kapak liyor. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başfotoğrafına Soma yazısı ve kanı Jose Manuel Barroso, dünkü açıkbir kask fotoğrafı koydu. lamasında, “Bu sabah düşüncelerimiz, bu trajik kazada kurbanların aileleri ve sevdiklerinin akıbetini öğrenmek için bekleyenlerle” ifadelerini kullandı. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, Başbakan Tayyip Erdoğan’a gönderdiği mektubunda “Konseyin taziyelerini” iletti. AB Komisyonu’nun Gekanı Carl Bildt de Twitter üzerinden taziyelerinişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle, Twitni dile getirdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir ter mesajında “Faciadan derin üzüntü duyuPutin Gül ile Erdoğan’ı ararken Ukrayna Başbayorum, tüm ailelere taziyelerimi sunar mağkanı Arseniy Yatsenyuk ve İspanya hükümedurlara sabır dilerim” yazdı. ti taziye ve dayanışma mesajları iletti. YunanisAlmanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, tan Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas, KazaCumhurbaşkanı Abdullah Gül’e Almanya Başkistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, bakanı Angela Merkel de Erdoğan’a başsağlıCumhurbaşkanı Gül’e, başsağlığı dilerken mahğı mesajı göndererek yardım önerisi iletti. İngilsur kalanların kurtarılması dileklerinde bulundu. tere, İspanya, İran, Almanya ve ABD’nin Ankaİtalya Başbakanı Matteo Renzi de Başbakan ra büyükelçileri de taziye mesajları yayımladı. Erdoğan’a taziye mesajı gönderdi. ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone, “Her İsrail Büyükelçiliği facia nedeniyle dün aktürlü yardıma hazırız” dedi. İsveç Dışişleri Başam için planlanan İsrail devletinin 66. Kuruluş Günü resepsiyonunu iptal ettiğini duyurdu ve “İsrail Devleti ve halkı, Türk halkının acısını içtenlikle paylaşır, ölenlere rahmet, acılı ailelere sabır, yaralılara acil şifa dilerken mahsur kalan işçilerden olumlu haber almayı ümit eder” açıklaması yaptı. Norveç Büyükelçiliği de bugün yapılacak Ulusal Gün resepsiyonunun iptal edildiğini duyurdu. Yunanistan, Katar, Kuveyt, Bahreyn’in yanı sıra Gazze’den Hamas hareketi de “kardeş ülke” Türkiye’ye taziyelerini bildirdi. Bazı kaynaklar birçok ülkeden yardım önerilerine karşılık, Türkiye’nin facianın meydana geldiği yerde en derin noktaya inilmek üzere olduğunu ve yeterli sayıda ekibin çalışması nedeniyle yardıma ihtiyaç olmadığını ifade ettiğini kaydetti. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Genel Direktörü Guy Ryder “Bu trajedi, madencilikteki iş güvenliğinin büyük önemini tekrar hatırlattı” dedi. Almanya Sendikalar Birliği’nin genel kurulunda SOMA’lı işçiler için saygı duruşunda bulunuldu. Alman Maden Kimya ve Enerji İş Sendikası Başkanı Michael Vassiliadis, Türkiye’de de madencilikte iş güvenliğinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Mafya kucağında siyaset Fini’nin deklarasyonunu ilginç kılan diğer husus, İtalya’yı sarsan “II. Temiz Eller” skandalı... Son bir haftadır Çizme’yi sallayan bu “II. Temiz Eller” skandalında, “Milano Expo 2015”in mafyanın elinde olduğu ve ihalelerin üçte ikisine fesat karıştırıldığı anlaşıldı. “Expo” altyapısından sorumlu CEO’suyla 7 kişi tutuklandı. Bu tutuklamalarla eşzamanlı olarak gene “mafyayla ilişkileri nedeniyle” Berlusconi’nin eski İçişleri Bakanı Claudio Scajola cezaevine kondu. Scajola’nın yanı sıra Berlusconi’nin kendisi… malum “vergi kaçakçılığı/devleti dolandırmak” suçundan huzurevinde sosyal hizmet cezası veriyor... Yanı sıra halihazırda yurtdışında “kaçak” yaşayan Berlusconi’nin eski siyaset arkadaşları Marcello Dell’Utri ve Amadeo Matacena gibi iki ünlü politikacı hakkında ayrıca “mafyaya yataklık”tan tutuklama kararı alındı… Bu isimlerin hepsi Berlusconi sağı, Forza Italia’nın ön saftaki politikacıları! Berlusconi’nin eski ortağı Fini, bu nedenle “kanunsuzluklamerkez sağ… arasında” bağ kuruyor. Ve işi damardan “merkez sağın hukuk kaygısı yok” demeye vardırıyor. Ancak medya patronu başbakanın iktidardan düşürülmesinden sonra hayata geçirilebilen “cezai yaptırımlara” bakıldığında, Çizme’de son 20 yıla damga basan “sağın, yasadışılıkla” gerçekten doğrudan göbek bağı kurduğu ve “mafya kucağında siyasetle büyüdüğü” anlaşılıyor. Devam edecek… ‘Ankara yardımı kabul etmedi’ ANMA Sevgili babamız yurtsever, aydın, örnek insan T.C. SAPANCA (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2014/3 SATIŞ Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Sakarya il, Sapanca ilçe, 2228 parsel no, Kırkpınar köyü, Şosealtı Mevkii, 7 No’lu bağımsız bölüm (Taşınmaz 10.000m2 alanlı arsada kurulu 20 dubleks yapıdan meydana gelen Karadağ Evleri Sitesi’ndeki 1/20 arsa paylı 7 No’lu bağımsız bölümdür, toplam kullanım alanı 117,00 m2’dir.) Yüzölçümü:10.000 m2 Arsa Payı:1/20 Kıymeti:164.800,00 TL KDV Oranı: %1 Kaydındaki Şerhler: 1. Satış Günü: 04/07/2014 günü 10.10 10.20 arası 2. Satış Günü: 31/07/2014 günü 10.10 10.20 arası Satış Yeri: Sapanca Adliyesi Yazı İşleri Müdürlüğü odası Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış tale“Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” bi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır, ihale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2014/3 Satış sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları gerekmektedir. İşbu ilan tebligat yapılamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur.27/04/2014 İLHAN SEÇKİN’i aramızdan ayrılışının 22. yılında sonsuz saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. AİLESİ (Basın: 31371) Dış Haberler Servisi Fransa’nın başkenti Paris’te geçen yıl öldürülen PKK kurucusu Sakine Cansız ile Kürdistan Ulusal Kongresi Paris temsilcisi Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’in katil zanlısı Ömer Güney’in cezaevinden kaçma girişiminde bulunduğu bildirildi. Adli kaynaklar, Ocak 2013’te gözaltına alınan ve 7 Mayıs’ta hakkında dava açılan Ömer Güney’in, silah ya da patlayıcı madde kullanarak kaçma hazırlığı yaptığını söylediler. Kaçma girişiminin, Ömer Güney ile Fransız soruşturmacıların ifadesine başvurduğu, Almanya’da ikamet eden bir kişi arasında geçen ocak ayı başında yapılan bir görüşme sonrasında ortaya çıktığı öğrenildi. Ömer Güney kaçmaya çalıştı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle