Katalog

27 NİSAN 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 11 İş dünyası; hukuk, kuvvetler ayrılığı ve laiklik ilkelerinin eksiksiz uygulanmasını istiyor Ekonomi Servisi Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) 10. Genel Kurulu’nda buluşan iş dünyasının temsilcileri, hukuk, demokrasi ve laikliğin sağlıklı bir büyüme için önemini vurgulayarak kutuplaşmanın bir an önce sonlandırılmasını istediler. 20 federasyon altında toplanan 141 dernek ile 208 milyar dolarlık iş hacmine sahip, 11 binden fazla iş insanını temsil eden TÜRKONFED’in Başkanı Süleyman Onatça, daha önce de “orta gelişmiş demokrasi tuzağına” dikkat çektiklerini hatırlatarak “Ülkemiz zenginleşmek için demokratikleşmeye, demokratikleşmek için zenginleşmeye hız vermeli” dedi. TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz da “Yavaş demokrasinin büyümesi de yavaş olur” diyerek hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığının iş ve yatırım ortamının temel şartı olduğunu vurguladı. Genel kurulun açılış konuşmasını yapan Onatça, şunları dile getirdi: * Ülkemiz zenginleşmek için demokratikleşmeye, demokratikleşmek için zenginleşmeye hız vermeli. Daha zengin, daha gelişmiş, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla mükemmel işlediği mutlu, huzurlu, müreffeh bir Türkiye hayali AB’ye tam üyelikten geçiyor. * Barış sürecini korumak ve hiçbir endişeye yer bırakmayacak biçimde kalıcı hale getirilmesini istiyoruz. Vatandaşların dilleri, dinleri, inançları, kimlikleri, sınıfları nedeniyle horlandıkları, dışlandıkları günleri bir daha dönmemek üzere geride bırakmak istiyoruz. * Yarını kurarken yanımıza daha fazla özgürlük ve daha fazla demokrasi almak istiyoruz. Hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı ve laiklik ilkelerinin çağımızın en ileri yorumuyla uygulanmasını istiyoruz. 2015’te gerçekleştirilecek genel seçimlere kadar yargıda, siyasi partiler yasasında yapısal reformları tamamlamış bir Türkiye arzu ediyoruz. * Aramızdaki gelir uçurumlarının bizi birbirimizden uzaklaştırmasını ve kutuplaştırmasını istemiyoruz. Hiçbir bölgemizin yurdun geri kalanı ile arasında uçurum olmasını istemiyoruz. Dolayısıyla gelirin daha adaletli dağılmasını istiyoruz. * KOBİ’lerin serpilip gelişmesi için, fırsat eşitliğinin sağlanması için herkese kaliteli eğitim alma imkânı tanınmasını, nitelikli işgücü ihtiyacının karşılanabilmesi için üniversitelerimizin eğitim kalitesinin yükseltilmesini istiyoruz. * Nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınların toplumsal hayata, iş hayatına ve siyasete erkeklerle beraber eşit katılmasını istiyoruz. * En çok da bir olmaya, beraber olmaya, beraber gülmeye, beraber üzülmeye devam etmek istiyoruz. Sürdürülebilir büyüme ve refah artışının belli bir demokrasi düzeyine ulaşmış ülkelerde mümkün olduğunu söyleyen TÜSİAD Başkanı Yılmaz da “Yavaş demokrasinin büyümesi de yavaş olur. Büyümeye yönelik mikro ve makro politikalarımızın yanı sıra son dönemlerde çoğulcu demokrasi anlayışının öngördüğü siyasi reformların da hız kazanması gerektiğine ve buna ilişkin önemle, ısrarla vurgu yapmamız gerekir. Özellikle iş ve yatırım ortamının en önemli birinci şartı olan hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı konusundaki hassasiyetlerimizi ısrarla dile getirmemiz gerekmektedir” dedi. İş dünyasından 350’ye yakın delegenin katıldığı toplantıda TÜRKONFED’in Türkiye KOBİ’lerini Avrupa düzeyinde temsil etmesine olanak sağlayan Avrupa KOBİ Birliği (UEAPME) üyeliğinin imza töreni de gerçekleştirildi. Temel şart demokrasi Daha fazla özgürlük istiyoruz ÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça: Yarını kurarken yanımıza daha fazla özgürlük ve daha fazla demokrasi almak istiyoruz. Hukuk devleti, kuvvetler ayrılığı ve laiklik ilkeleri en ileri yorumuyla uygulanmalı. Bunları sürekli dile getireceğiz ÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz: Yavaş demokrasinin büyümesi de yavaş olur. İş ve yatırım ortamının birinci şartı hukuk devleti, hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığıdır. Bu konuda hassasız. T T Ekonomi Servisi Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TE SK) Genel Başkanı Bendevi Palandöke n, kayıt dışı ekonominin 2013’den ber i alınan tedbirler sayesinde hızla aza lma eğilimine girdiğini ancak bunun yeterli olmadığını bildirdi. Paland öken, yaptığı yazılı açıklamada, geli şen teknolojinin de kayıt dışılığı önl emede oldukça etkili olduğuna dikk at çekerek, “2003’te yüzde 32.4 olan kayıt dışılığın gayri safi yurtiçi has ıla ya oranı, verilen mücadele sayesin de 2013 sonu itibarıyla yüzde 26.5’e kadar düştü. Ancak yeterli değildir. Ka yıt dışılığın daha da azalması için ka yıt dışı kalanların cezalandırılması kadar kayıtlı olanların da ödüllendiri lmesi gerekir” dedi. Esnaf da kayıt dışına karşı Büyümenin şartı demokrasi KOBİ’lere Avrupa yolu EMO, ‘Nükleere Hayır’ uyarısı yaptı Ekonomi Servisi Bundan 28 yıl önce Çernobil Nükleer Enerji Santralı’nda yaşanan kazanın, yıkıcı sonuçlarını hatırlatan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), nükleer santralların Türkiye’ye kurulumunun, kaza riskinin de Rusya veya Japonya’dan ithal edilmesi anlamına geldiğini bildirdi. EMO’nun yazılı açıklamasında, bütün önlemlere karşın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın verilerine dayanarak 1987 yılı ile Haziran 2013 arasında geçen dönemde nükleer santrallarda Uluslararası Nükleer ve Radyolojik Olay Ölçeği’nde (INES) 611 olay ve kazanın bildirildiği, bunların 6’sının kaza (seviye 4 ve üstü) 41’inin ciddi olay (seviye 3) olarak sınıflandırıldığı belirtildi. Diğer santrallar için “arıza” olarak nitelendirilebilecek küçük sorunların bile hızla felakete dönüşme potansiyeli taşıdığı belirtilen EMO açıklamasında, “İstatistikler, kaza riskinin tüm çalışmalara rağmen bertaraf edilemediğini göstermektedir” denildi.