Katalog

SAYFA CUMHURİYET [email protected] 16 NİSAN 2014 ÇARŞAMBA 14 KÜLTÜR Beethoven’ın derin etkileri Rudolf Buchbinder, Beethoven’ı kendi çağındaki kadar özgün ve bugünün ulaştığı ses dünyası kadar zengin çaldı Mustafa Alabora’dan ‘Peter ve Kurt’ Kültür Servisi Usta oyuncu Mustafa Alabora, Rus besteci Sergey Prokofyev’in senfonik çocuk masalı “Peter ve Kurt”un anlatıcılığını üstlenecek. Şef Antonio Pirolli yönetimindeki İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nın 25 Nisan Cuma akşamı saat 20.00’de Fulya Sanat Merkezi’nde vereceği konserde, Mustafa Alabora, 8 yaş üstü çocuklara “Peter ve Kurt”u anlatıcı olarak seslendirecek. Prokofyev’in 1936’da bestelediği “Peter ve Kurt”, çocuklara müzik yoluyla bir masal anlatırken, onları orkestradaki çalgılarla tanıştırıyor. Masal kişileri bir çalgı ya da çalgı grubuyla özdeşleştirilerek bir anlatıcı yardımıyla anlatılıyor. “Peter ve Kurt”u daha önce Sting, David Bowie, Sophia Loren, Sean Connery, Jack Lemmon, Ben Kingsley, Peter Ustinov, Patrick Stewart, Sharon Stone gibi sanatçılar, Türkiye’de de Genco Erkal, Memet Ali Alabora, Ali Poyrazoğlu, Zafer Ergin gibi usta oyuncular anlatıcı olarak seslendirmişti. Beethoven, klasizmi romantizme bağlayan büyük deha! Kendi içinde kopan fırtınalarla romantik çağın öncüsü olmuş. Onu yorumlarken her iki çağın özelliklerini de duyurmak gerekir. Geçen hafta BİFO’nun solisti olan büyük piyanist Rudolf Buchbinder, Beethoven’ı kendi çağındaki kadar özgün ve bugünün ulaştığı ses dünyası kadar zengin çaldı. Bestecinin 3. Piyano Konçertosu’nda yapıtın çağına uygun olarak çok az pedal kullandı. Abartıu 21. yüzyılın ilk sız, sakin, derinden gelen sergiledi. Yılların deçeyreğinde yaşayan bir formans çalışı yüzlerce ton içeren neyimi ve hep birlikte söyleyorumcu Beethoven’a menin güveniyle bilge olduklagüzel renklerle bezenmişti. 21. yüzyılın ilk çeyrerı kadar coşku doluydular. Konasıl bakar diye ğinde yaşayan bir yorumronun sanat yönetmeni ve koro sorsanız, bütün cu Beethoven’a nasıl başefi Cem’i, Cem Deliorman’ı yanıtları Buchbinder’in candan kutluyorum. Bu toplukar diye sorsanız, bütün yanıtları onun yorumunyorumunda luk tartışmasız Türkiye’nin en da bulabilirdiniz. Şef Saciyi korosu. bulabilirdiniz. ha Goetzel bu büyük sapusamadeus natçıya saygılı ve uyumlu bir eşlik sundu. Festivali BİFO’nun konserdeki ikinci yapıMehmet Mestçi üç yıldır kendi giritı Mozart’ın Requiem’iydi. Zorlu şimleriyle bir oda müziği festivali düCenter’ın akustik koşullarında korolar zenliyor. Uzun yıllar BudaPeşte’de yagüzel tınlıyor. Solistlerin her birisi değer şamış, müzik çevrelerini tanımış. Kenliydi ama T.C. Kültür Bakanlığı Devlet di kuşağının yerli ve yabancı yorumculaÇoksesli Korosu gerçekten üstün bir perrını bir araya getiriyor, kişisel dostlukla rıyla festivali zenginleştiriyor. Ben bu yılki festivalde Bottesini Beşlisi adlı bir İtalyan topluluktan ilginç bir konser dinledim: Avusturyalı besteci Hummel’in piyanolu kentetinin ardından aynı model üstüne yazılmış Schubert’in Alabalık Beşlisi’ni çaldılar. Geçen hafta da St. Antuan’daki son konserde Aura Musicale Barok adlı topluluğu ve bas Wolfgang Bankl’ı izledik. Dönem söylemini iyi yorumlamalarına karşın klavsen ve barok yaylı çalgıların sesleri St. Antuan’ın akustiğinde tümleşmiyor, her birisi ayrı duyuluyordu. Umarım gelecek yıl Mestçi her zaman rastlayamayacağımız bu tür toplulukları daha elverişli mekânlarda çaldırma olanağı bulur. Kabacalı yaşama veda etti TYS ve PEN’de yöneticilik yapmış, basında sansür ve siyasal cinayetleri araştırmıştı Kültür Servisi Gazeteci, yazar ve araştırmacı Alpay Kabacalı dün yaşamını yitirdi. Bir süredir tedavi görmekte olan Kabacalı 72 yaşındaydı. Pek çok araştırma kitabı bulunan Kabacalı, Türkiye’de basına uygulanan sansür ve siyasal cinayetler gibi konularda da çalışmalar yapmıştı. Uzun yıllar Cumhuriyet gazetesine de yazmış olan Kabacalı’nın cenazesi bugün Üsküdar Doğancalar’daki Çakırca Hasan Paşa Camii’nde kılınacak ikindi namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 1942 yılında Antalya’da dünyaya gelen Kabacalı, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. İlk yazısı 1959 yılında Varlık dergisinde yayımlandı. u Uzun yıllar 19761989 arasıngazetemize de da Türkiye Yazaryazmış olan lar Sendikası’nın yönetim kurulunKabacalı, ‘Türk da görev yaptı. Yayın Tarihi’ adlı 19972001 arasınkitabıyla Türkiye da PEN Yazarlar Derneği’nin başGazeteciler kanlığını üstlendi. Cemiyeti’nin Çeşitli yayınevBasın Üzerine leri ve dergilerde redaktörlük ve yöAraştırma Ödülü’nü neticilik de yapan kazanmıştı. Kabacalı, Milliyet Sanat, Sanat Olayı ve Yeni Gündem dergilerinin yazıişleri müdürlüklerinde bulundu. Kabacalı’nın 1987’de Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin Basın Üzerine Araştırma Ödülü’nü kazanan “Türk Yayın Tarihi” isimli kitabı, 1989’da “Türk Kitap Tarihi” adıyla yeniden basıldı. Yazarın, “Türkiye’de Basın Sansürü” (1990), “Türk Basınında Demokrasi” (1994), “Türkiye’de Matbaa, Basın ve Yayın” (2000) isimli yayıncılık üzerine kaleme aldığı yapıtlarının yanı sıra “Arap Çöllerinde Türkler”, “Türkiye’de Gençlik Hareketleri”, “Türkiye’de Siyasal Cinayetler”, “Geçmişten Günümüze İstanbul”, “Bilinmeyen Yönleriyle Cumhuriyet Tarihi”, “Nesnel Tarihin Prizmasından Abdülhamid” gibi araştırma kitapları da bulunuyor.  Kabacalı ayrıca “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi” ile “Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi”nin yayın kurullarında görev yaptı. Ayşedeniz Pink Floyd ile rengârenk Aksanat’ta Ayşedeniz Gökçin (1988), neşeli, keyifli yapmak istediğini başarmanın huzuru ve coşkusu içinde bir dinleti sundu. Rosalyn Tureck ve Christopher Elton başta olmak üzere ünlü pedagoglarla, Amerika ve İngiltere’de önde gelen müzik kurumlarında eğitildi, Royal College of Music’ten master aldı. Klasik çalışmalarının yanında kendine yeni kanallar açıp, yeni bir kitlenin de dikkatini çekmeyi başardı: Pink Floyd şarkılarını Franz Liszt’in stilinden alıntılarla kendi söylemine uyarladı, Lisztified adıyla bir de albüm çıkardı. Böylece artık yalnız klasikçiler değil, progressive ve psychedelic rock müziğini sevenler de onun CD’lerini alıp, konserlerini dolduruyor. O Adana’ya yansıyan düşler... CEREN ÇIPLAK 16. ADANA TİYATRO FESTİVALİ BAŞLADI Enis Malik Duran’dan ‘Sınır’ sergisi n Kültür Servisi Enis Malik Duran’ın ilk kişisel sergisi “Sınır”, 527 Nisan tarihleri arasında Kuzguncuk Harmony Sanat Galerisi’nde izlenebilir. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim Bölümü mezunu ve daha önce pek çok grup sergiye eserleri ile katılan Enis Malik Duran, “Sınır” isimli sergisinde köklerinden gelen imgeler/görüntüler aracılığıyla insandoğa ilişkisinin bugün yaşadığı çelişkileri sorguluyor. n Kültür Servisi 100. yılının kutlayan İBB Şehir Tiyatroları, sezon boyunca beğeni toplayan oyunların yer aldığı “Yaz Oyunları” ile 615 Haziran arasında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde olacak. İlk kez 1961 yılı Temmuz ayında düzenlenen “Yaz Oyunları” bu yıl “Şark Dişçisi” oyunu ile başlayacak. Şehir Tiyatroları Yaz Oyunları’nda ayrıca, “Kabare”, “İstanbul Efendisi”, “Hıdrellez”, “Kösem Sultan”, “Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım”, “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” adlı oyunlar ile “Pırtlatan Bal” ve “Ali Baba ve Kırk Haramiler” adlı çocuk oyunları da sahnelenecek. ‘İstanbul Efendisi’ yine Açıkhava’da ADANA 16. Devlet TiyatrolarıSabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali ateş şovu ve havai fişek gösterileriyle başladı. Festival, Fransız topluluk Ilotopie’nin Seyhan Nehri üzerinde gerçekleştirdiği “Suya Yansıyan Düşler” adlı gösterisiyle önceki gün başladı. Gösteride “Rüya” ve “Lunapark” temalı iki farklı geçit seremonisi sunuldu. Gösterinin sonunda dakikalarca süren görkemli havai fişek gösterisi ise Seyhan Nehri’nin çevresini saran Adanalıların alkış ve çığlıkları eşliğinde son buldu. Festivalin açılış töreninde konuşan Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı “Bu yıl Sakıp Sabancı’nın 10. ölüm yıldönümü. Sakıp Sabancı’nın vasiyetle 21 farklı oyun Bir ay boyunca Türkiye’den 16, yurtdışından 5 tiyatro topluluğu 21 farklı oyun sergileyecek. İspanya’dan Yllana Tiyatrosu “Muu”, Romanya’dan PassePartout Tiyatrosu “Biz İkimiz”, İran’dan Inruzha Tiyatrosu “Kuraklık ve Yalan” ve Azerbaycan Milli Akademik Dram Tiyatrosu “Lenkeran Han’ın Veziri” adlı oyunlarını sahneleyecek. Türkiye’den ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Devlet Tiyatroları, Kenterler, Ankara Ekin Tiyatrosu oyunlarını sahneleyecek. rinden biri de bu festivali yaşatmamızdı. Sabancı’nın bıraktığı bu mirasa sahip çıkacağız” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik bu yıl da festivalin açılış törenine katılamadı. İki yıldır festival davetiyesinde Bakan Çelik’in açılış törenine katılacağı yazıyor ancak Bakan Çelik bir toplantı nedeniyle katılamadığını bildiriyor. Bakan Çelik, geçen yıl, memleketi Adana’daki bu uzun soluklu tiyatro festivalinin açılışına katılmayınca konuklar arasında burukluk yaşanmıştı. Bu yıl ise konuklar Bakan Çelik’in törene gelemeyişine şaşırmadı! Çünkü Bakan Çelik’in kültür sanat etkinliklerine pek katılmadığı artık biliniyor. Festivalin bu yılki “Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü” ise Zeliha Berksoy’a verildi. Berksoy, ödülünü tiyatroya emek veren herkesle paylaştığını söyledi. Kılıçdaroğlu’ndan TÜSAK’a hayır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Dersim’in Kayıp Kızları adlı belgesel filmin Ankara Galası’na katıldı. Ankara Devlet Tiyatrosu’na bağlı Küçük Tiyatro’da galası yapılan belgesel filme eşi Selvi Kılıçdaroğlu ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin başta olmak üzere CHP’li vekillerle birlikte gelen Kılıçdaroğlu, salon girişinde Ankara Devlet Tiyatrosu sanatçılarının sorunlarını dinledi. Sanatçılar, Devlet Tiyatroları, Devlet Opera ve Balesi ile çok sayıda orkestranın Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan Türkiye Sanat Kurulu (TÜSAK) yasa tasarısı taslağı nedeniyle kapatılmak istendiğini, tasarıya karşı da kendilerinden destek istediklerini belirtti. Sanatçılar ayrıca Kılıçdaroğlu’ndan Kültür Sanat Sen öncülüğünde tüm Türkiye’de 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde başlatılan, “TÜSAK’a Hayır” isimli bildiriyi de imzalamasını istedi. Kılıçdaroğlu ve beraberinde gelen milletvekilleri de sanatçıların bu isteğini kırmayarak bildiriye imza attı. Kılıçdaroğlu daha sonra salona geçerek filmde öyküsü anlatılan Emoş Gülver ve kızı Serpil Temtek ile birlikte belgesel filmi izledi. l Belgeselin yapımcısı Kazım Gündoğan, “Hepimiz çok üzüldük, çok acı çektik. Biz artık bu ülkede tarihsel ve toplumsal acıların filmini yapmak istemiyoruz. Biz özgürlüğün, eşitliğin, yüzleşmenin ve adaletin filmini yapmak istiyoruz” dedi. ETKİNLİK YARIN MSGSÜ’DE CHP lideri ve vekiller ‘TÜSAK’a Hayır’ bildirisini imzaladı. Edebiyatının 25. yılında Ayfer Tunç Kültür Servisi Günümüz edebiyatının güçlü yazarlarından Ayfer Tunç’un 25 yıllık birikimi Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün düzenlediği bir etkinlikte konuşulacak. “Çağdaş Edebiyata Akademik Yaklaşımlar I: Edebiyat Hayatının 25. Yılında Ayfer Tunç” başlığı altında düzenlenecek toplantıya Ahmet Ümit, Abdullah Uçman, Handan İnci, Sırma Köksal, Murat Gülsoy, Çimen Günay Erkol, Tezer Cem, Nursel Duruel, Haydar Ergülen, Bengü Vahapoğlu, Yalçın Tosun, Hülya Soyşekerci, Sadık Yalsızuçanlar, Olcay Akyıldız, Asuman KafaoğluBüke, Zeynep Zengin ve Özge Şahin Uğurel konuşmacı olarak katılacak. Toplantı yarın MSGSÜ’nün Fındıklı binasındaki oditoryumda yapılacak.