Katalog

22 MART 2014 CUMARTESİ CUMHURİYET kultur SAYFA @cumhuriyet.com.tr KÜLTÜR 19 Kenan Işık yoğun bakımda Ünlü tiyatrro sanatçısı ve sunucu Işık’ın beyin kanaması geçirerek yoğun bakıma alındığı öğrenildi. İstanbul Haber ServisiDevlet Tiyatroları Yönetmeni, eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Kenan Işık beyin kanaması geçirdi. Amerikan Hastanesi’nde ameliyat edilen Işık’ın hayati tehlikesinin sürdüğü ve yoğun bakımda tutulduğu belirtildi. Kenan Işık’ın spor sonrası, saunaya girdiği ve çıkışında “kendimi iyi hissetmiyorum” dedikten sonra fenalaşarak, yere düştüğü, bu sırada başını duvara çarptığı belirtildi. Beyin kanaması geçiren Işık, Amerikan Hastanesi’nde ameliyata alındı. Işık’ın eşi Beril Işık, gözyaşları içinde ameliyathane önünde bekledi. Haberi alır almaz hastaneye koşan Deniz Türkali hastane çıkışı yaptığı açıklamada, “Ailesi de burada. Çok üzgünler. Şu anda kimse bir şey bilmiyor. Ameliyat bitince belli olacak” dedi. Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi’nden yapılan açıklamada Kenan Işık’ın, kafa travması geçirdiği belirtilerek, “bilinci kapalı olarak ambulans ile 14:29’da hastanemiz acil servisine getirilmiştir. Beyin kanaması saptanarak, acil koşullarda ameliyata alınmıştır. Hayati tehlikesi devam etmekte olan hastamızın izlem ve tedavisi yoğun bakım ünitemizde sürmektedir” denildi. Tiyatro oyuncusu Çiçek Dilligil ise “Ameliyat bitti, durumu stabil, ilk 48 saat çok önemli dedi doktoru, uyutuluyor” diye konuştu ‘Özerk demekle özerk olmaz’ ASLI ULUŞAHİN Kültür politikaları uzmanı Serhan Ada ile TÜSAK üstüne Umay Umay ve Cem Adrian’dan düet albüm Kültür Servisi Yazar ve müzisyen Umay Umay ve müzisyen Cem Adrian’ın düet albümü “Cam Havli” nisan ayında piyasaya çıkıyor. Umay Umay’ın yıllar sonra müziğe dönüş albümü olma özelliği taşıyan çalışma, albümün prodüktörlüğünü de yapan Adrian’ın ise 8. albümü. DokuzSekiz Müzik tarafından yayımlanan albümde söz, müzik ve aranjeleri Adrian’a ait olan 7 eser bu lunuyor. Mehmet Kızılay’ın çektiği albümün ilk video klibi “Anlat Onlara” da, nisan ayında yayımlanacak. İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde yapılan, hükümetin Türkiye Sanat Kurumu (TÜSAK) yasa taslağıyla ilgili toplantının ardından, taslağın kimlerce hazırlandığı tartışmaları alevlenmiş, Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül’ün ifadelerinin yanında, toplantıya katılan Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Serhan Ada’nın sözleri de soru işaretleri yaratmıştı. Ancak Serhan Ada taslakta payı olmadığını açıkladı. TÜSAK taslağını da eleştiren Ada, “Özerklik geleneğinin en hafif deyimle ‘zayıf’ olduğu bir ülkede kanun maddesine özerk yazarak özerk bir kurum kurulamaz. Kanuna beş defa da ‘kimseden emir almaz’ diye yazsanız bu maddeler işlemez” dedi. Serhan Ada’nın ayrıca, TÜSAK taslağı onaylanırsa, gelecekte neyle karşı karşıya olduğumuza ilişkin geçmişten bir örneği vardı: İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti deneyimi. Sizin ve genelinde Bilgi Üniversitesi’nin bakanlıkla ortak çalışma yaptığı konuşuluyor. Bu konuda neler söylersiniz? TÜSAK konusu ilk kez or taya çıktığında, asıl amaç tiyatro ve sahne sanatlarında var olan yapılanmayı ortadan kaldırmak olduğu için, o alandan kimi arkadaşlarla alternatif bir içerik üzerinde çalışmak için bir araya geldik. Yöntem konuştuğumuz buluşmalarda Mustafa Demirkanlı, Orhan Alkaya, Tamer Levent, hatta bir defa Lemi Bilgin de yer aldı. Ancak toplantılara yeterince katılım olmayınca bu girişim devam etmedi. Amaç, Türkiye’nin kültür politikasıyla ilgili, sivil rapor örneğinden yola çıkarak, yine bir sivil alternatif üretebilmekti. Bizim yaptıklarımızı Bilgi’yle özdeşleştirmek ne kadar doğru? “Madem aşina olmadığımız şeyler söylüyor; o halde karşı taraftandır” algısı... Ben kolaycı algılardan yana değilim. Belki de onun için, söylediklerim herkesinkine benzemediği için, yanlış anlaşılması mümkün olabiliyor. Gelinen noktayı ve bakanlıkça paylaşılarak resmiyet kazanan TÜSAK yasa taslağını nasıl değerlendiriyorsunuz? Ben Türkiye’de merkezi olarak yapılanmış bir özerk kurumun kurulacağına ve işleyeceğine inanmıyorum. Bunu bizim üniversitedeki toplantıda da söyledik. “Özerk kurum” ör TÜSAK taslağını eleştiren Ada, “Özerklik geleneğinin en hafif deyimle ‘zayıf’ olduğu bir ülkede kanun maddesine özerk yazarak özerk bir kurum kurulamaz. Kanuna beş defa da ‘kimseden emir almaz’ diye yazsanız bu maddeler işlemez” diyor. neklerine, RTÜK’e, YÖK’e, TRT’ye bakmak bile yeter dedik. Özerklik geleneğinin en hafif deyimle zayıf olduğu bir ülkede kanun maddesine özerk yazarak özerk bir kurum kurulamaz. Kanuna beş defa da yazsanız “kimseden emir almaz” diye, şeffaflık, hesap verebilirlik gibi bazı koşullar sağlanmadıkça yine işlemez. Sanat ve kültür camiamızda “kurulda biz oluruz, özerk işletiriz” diye düşünenler varsa, bu tutmaz. 2010’da tutmadı. Ayrıca, bir kurumu yok etmek üzere bir kanun çıkarılırsa onun da işleyeceğine inanmıyorum. AKP’nin kültür politikasına da eleştiriler yönelten Ada, ‘bizim kültürümüz ve ötekilerin kültürü’ anlayışı üzerine bir şey kurulamayacağını vurguluyor: ‘Evrensel kültürün değerlerini ne kadar yukarıya çıkarabiliyorsak bizim o kadar dinamik ve kapsayıcı bir kültür politikamız olur.’ TÜSAK’ta da durum benzer: Hangi kriterlere göre kurul değerlendirme yapacak? Biz kurulun başarısını hangi kriterlere göre ölçeceğiz ve bunlar şeffaf olarak yayımlanacak mı? ‘Siviller’ buna karşı ne yapmalı? Sanatın etiği denen bir şey var. Tüm sanat örgütlerinin, taslak ortada olduğuna göre, kapsamlı bir çalışma yaparak “bunlar bizim önceliklerimizdir” demesi lazım. Mücadelenin yöntemi hegemonyaya aday olabilmektir. O da fikirlerle ve somut pozisyonlar geliştirerek olur. Siz kültür politikaları uzmanısınız. AKP’nin kültür politikası var mı? Son 10 yılı nasıl değerlendiriyorsunuz? Ben tutarlı bir kültür politikası olduğu, kültür alanının yeterince ciddiye alındığı kanısında değilim. Şu anda yazılı hale gelen kültür politikası da zar zor bitirildi. Türkiye’nin ulusal raporu, Avrupa Konseyi’nin sitesinde İngilizce olarak duran belge, şu anda Kültür Bakanlığı’nın sitesinde Türkçe olarak yok. Oysa verilen taahhüt gereği durması gerekiyor. Bağlayıcıdır. İkincisi şu: Kültür araçsallaştırılamaz. Ülke tanıtımının aracı olamaz. Sizin zaten canlı bir kültürünüz olur, o bizatihi sizin tanıtımınızdır. Onun için ayrıca para verilmez. Üçüncüsü, “bizim kültürümüz ve ötekilerin kültürü” anlayışı üzerine bir şey kurulamaz. Evrensel kültürün değerlerini ne kadar yukarıya çıkarabiliyorsak bizim o kadar dinamik ve kapsayıcı bir kültür politikamız olur. 2010 projesi ile TÜSAK’ın nasıl bir benzerliği var? TÜSAK’la ilgili çok önemli bir riske dikkati çekmek isterim: Kurula belli konularda doğrudan ihale açma yetkisi öngörülüyor. İstanbul 2010’da bunun işlemediği görüldü ve ben şu soruyu soruyorum: İstanbul 2010’da prodüksiyon ihalelerini hangi şirketler aldı? Ne kadar bütçelerle aldılar ve halihazırda kültür alanında faaliyete devam ediyorlar mı? GSGM, şimdi de sanatçıların sendikal haklarına göz dikti Başvurular 28 Mart’a kadar Kültür Servisi Ermenistan Türkiye Sinema Platformu, bu yıl İstanbul Film Festivali’ne paralel olarak İstanbul’da toplanacak. Değerlendirilen kısa ya da belgesel film türünde 10 proje arasından seçilecek bir projeye 10 bin dolarlık bir yapım desteği verilecek. Jürisi 1416 Nisan tarihlerinde toplanacak platforma Ermenistan, Türkiye ve diyasporadan sinemacılar 28 Mart’a dek başvuru yapabilirler. Erivan Altın Kayısı Ermenistan Türkiye Sinema Platformu’ndan filmlere yapım desteği ‘TÜSAK’a hayır’ bildirisine engel SELDA GÜNEYSU Film Festivali ve İstanbul Anadolu Kültür tarafından 2009’da, iki ülkeden sinemacıları bir araya getirmek ve birlikte üretmelerine katkı sağlamak amacıyla kurulan platform, bugüne dek 13 kısa film ve belgesele yapım desteği vermişti. Platformun 2012’de destek verdiği Devrim Akkaya’nın “Diyar” belgeselinin dünya prömiyeri İstanbul Film Festivali belgesel seçkisinde gerçekleştirecek. (www. cinemaplatform.org) mza toplayamazsınız’ ANKARA Özel tiyatrolara Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca tiyatrolara veriEylemin 3. günü olan önceki gün len destek yardımlarında “ahlak” krisanatçılar Ankara Resim Heykel teri getiren Güzel Sanatlar Genel MüMüzesi’nde Devlet Türk Halk Müziği dürlüğü, bu kez de sanatçıların senKorosu sanatçılarının vereceği konser dikal haklarını engellemek için hareöncesinde kapıya imza stantları kurkete geçti. Genel müdürlük, dular. Ancak bu stantlar Güzel sanatçıların Kültür SanatSen İzleyicilerden ‘TÜSAK’a hayır!’ kampanyasına imza Sanatlar Genel Müdürlüğü’nce öncülüğünde gerçekleştirdiği engellenmek istedi. Kapıdaisteyen sanatçılar, GSGM Genel Müdür Yardımcısı “TÜSAK’a hayır” imza kamki güvenlik görevlileri sanatpanyasını engellemek istedi. Belviranlı’nın sözlü talimatı üzerine engellendi. Kültür çılara “Burada imza toplaAnkara Resim Heykel yamazsınız” dedi. Müzesi’nin konser salonun SanatSen Genel Başkanı Demirkaya, ‘Eylem sanatçıların Bunun üzerine sanatçılar ile da Devlet Türk Halk Müziği sendika öncülüğünde gerçekleştirdiği bir eylemdir. güvenlik güçleri arasında tarKorosu sanatçılarının konsetışma yaşandı. Devreye Külri öncesi izleyicilerden bildi Kimsenin sanatçıların sendikal haklarını engellemeye tür SanatSen Genel Başkariye imza isteyen sanatçılar, hakları yoktur’ dedi. nı Yavuz Demirkaya girdi. müzenin güvenlik birimleriyle Demirkaya’nın girişimleri sotartıştı. Engellemenin Güzel Sanatlar yicilere “TÜSAK’a hayır” bildirisini nucunda bir süre sonra Güzel SaGenel Müdürlüğü Genel Müdür Yar okuyarak, “sahnelerin kapanmama natlar Genel Müdürlüğü geri adım sı için” bu bildiriye imza atmak iste atmak zorunda kaldı. Demirkaya, dımcısı Ömer Faruk Belviranlı’nın verdiği sözlü talimattan kaynaklan yip istemediklerini soruyorlar. Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, 18 Mart’ta başlayan ve “27 Mart “Eylem sanatçıların sendika öndığı bildirildi. Tüm Türkiye’de Devlet Tiyatroları Dünya Tiyatro Günü”nde, İstanbul cülüğünde gerçekleştirdiği bir eyAtatürk Kültür Merkezi (AKM) önün lemdir. Sendikal haklarıdır. Kimse(DT), Devlet Opera ve Balesi (DOB) ile Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’ne de okunacak bildiriyle son bulacak nin sanatçıların sendikal haklarını bağlı sanatçılar, Kültür SanatSen eylemlere bugüne değin binlerce iz engellemeye hakları yoktur” dedi. öncülüğünde sanat kurumlarını yok edip yeni oluşturulacak Türkiye Sanat Kurulu (TÜSAK) yasa tasarısı taslağını protesto eylemi gerçekleştiriyor. Sendikaya bağlı sanatçılar, tüm Türkiye’deki DT, DOB ve Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’ne bağlı orkestraların temsillerinden önce izle leyici destek vermişti. ‘İ