23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 ŞUBAT 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başbakan Erdoğan, Gülen’e de mesaj yolladı: Dünyanın bir ucundan ülke yönetilmez 9 Tutukluluk 5 yıla iniyor İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tutukluluk süresinin 5 yıla indiren çalışma yaptıklarını söyledi. Erdoğan, ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’e “Dünyanın öbür ucundan ülke yönetilemez. Ne yapacaksan gelir burada yaparsın” dedi. Almanya’ya giden Erdo ğan, Atatürk Havalimanı’nda açıklamalarda bulundu. İçişleri Bakanlığı’nın paralel devlet örgütlenmesine dair bir soruşturma başlattığı iddialarının sorulması üzerine Erdoğan, “Burada yalnızca İçişleri Bakanlığımızın değil tüm istihbari çalışmalarımızın bundan sonraki hassasiyeti var. Devletin içerisinde böyle bir ya ZAMAN MUHABİRİNE ‘MİT RAPORU’ FIRÇASI Erdoğan, Zaman muhabirinin “MİT’in, 17 Aralık operasyonundan 8 ay önce size rapor verdiği doğru mu” sorusuna sert bir şekilde yanıt verdi. “Paralel yapıyla müşterek çalışıyorsun” diye muhabiri itham eden Erdoğan, “MİT bir defa uyarı yapmaz, tespit yapar. Burayla ilgili olarak da bakın MİT’in bu tür raporlarına paralel yapının temsilcisi durumuna düşüyorsunuz. MİT’in raporunu bilecek kadar, ona nüfuz edecek kadar müşterek çalışıyorsunuz. Sen değil, patronlarınız. MİT’in bu tür belgeleri nasıl ele geçiriliyor? MİT gizlilik kaydıyla çalışır. Sizlerin ya da oraların eline geçiyor? İsmi geçen zat ile ilgili bana hiçbir suç duyurusu gelmemiştir. Dolayısıyla patronlarınız da duymuştur herhalde” yanıtını verdi. pılanma bizim bir beka meselemiz haline gelmiştir. Gereği neyse bunlar da yapılacaktır” dedi. Zaman gazetesinde ya yımlanan ve yerel seçimlerde AKP’nin oyunun 36.4 olduğu belirtilen anketle ilgili, Habertürk gazetesi muhabiri nin sorusuna “Sen inanıyor musun buna? Senin mensubu olduğun gazete dün başka bir anket yayımlamıştı. Hangisine inanalım” diye yanıt verdi. Cebinden çıkardığı anket sonuçlarını okuyan Erdoğan, “Bunların dışındaki anketi de ben size şimdi oku yayım. Bakalım buna ne diyeceksiniz ve aradaki farkın ne kadar büyük olduğunu görün. KONDA herhalde benim şirketim değil. Bakın KONDA’nın ocak ayı anketini söylüyorum; AK Parti 47.7, CHP 28.5, MHP 14.4, BDP 5.9” dedi. Erdoğan, önceki gün Dolmabahçe çalışma ofisinde gerçekleştirilen demokratikleşme paketi toplantısı ile ilgili soruyu da şöyle yanıtladı: “Bizim 3 paketimiz daha var. Bunlar İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve şeffaflaşmayla ilgili. Özel yetkili mahkemeleri süratle kaldırma düşüncesindeyiz. TMK ile ilgili yeni düzenlememiz var. Ama burada en hayati olan şu olacaktır; tutukluluk süresi daha önce 10 yıldan 7.5 yıla indirilmişti. Biz dün yaptığımız çalışma ile bunu 5 yıla indiriyoruz. Meclis’ten bunun da çıkmasıyla yüzlerce, binlerce insan istifade edecek.” Telefonumu Dinleyen Arkadaşa Mektup Geçenlerde ev telefonunda konuşurken, sohbette birkaç dakika önce söylediğim bir cümleyi yeniden ahizede duyunca fark ettim seni... Bant başa sarmıştı sanki... Kendi sesimi duydum, hayretle sustum ve kesiliverdi. Sen de fark ettin değil mi? “Hay Allah, kötü oldu” dedin mi? İşte o taze kaydı duyunca, belki de tahminimizin aksine, hayli geri kalmış bir teknolojiyle kayıt yapıyor olabileceğini düşündüm. Yoksa hâlâ teyp kaseti mi kullanıyorsun? HHH İnsanın bu kadar içli dışlı olduğu biriyle hiç tanışmamış olması tuhaf... Sen benimle ilgili hemen her şeyi biliyorsun, ben seni tanımıyorum bile... Kimsin? Kaç yaşındasın? Nerede, hangi şehirde, hangi binada çalışıyorsun? Bir gün içinde aynı anda kaç kişiyi dinliyorsun? Nasıl bir mesai düzenin var? Yorulunca işi başkasına mı devrediyorsun; yoksa belli saatler arasında mı çalışıyorsun? İşi devrederken, “Yazısını şimdi bitirdi, akşam aile yemeği var” vs. diye rapor veriyor musun? Her dinlediğini deşifre ediyor musun; yoksa kaydedip sonra kullanmak üzere mi saklıyorsun? Sahi onca kaydı nerede, nasıl saklıyorsun? Hiç silmiyor musun? HHH Ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Meclis Başkanı bile senin meraklı kulağından payını aldığına göre bizimki ne ki? Sadece cebi değil, evi ve işyeri telefonunu da dinlediğine göre, benimle ilgili benden çok şey biliyorsun demektir. Dinlerken eğleniyor musun? Hiç sıkılmıyor musun? Arada kulağını çınlatıyoruz, selam yolluyoruz, duyuyor musun? Kızıyor musun? Eve gidip başını yastığa koyduğunda, dinlediğin hayatla, kendi hayatını kıyaslıyor musun? Yaptığın işten utanıyor musun? Belki bir gün, sana bu emri verenlerle birlikte hesap vereceğini düşünerek huzursuz oluyor musun? HHH Düşünüyorum da... Hesap günü geldiğinde, yani bütün bu hukuksuzluk bitip devletin kirli arşivleri açıldığında, kaydediciler yargı önüne çıkarıldığında, belki tanışıp konuşabiliriz bunları da... Belki toplu imhadan önce isteyenlere kendi dosyalarını alıp inceleme, istediği kayıtları dinleme şansı verilir; eski günlerin kayıtlarını dinleyip güleriz biz de... “Ne berbat günlerdi, her sohbete telefonları kapatarak başlar, her konuşmada önce dinleyenlere selam yollardık” deriz. Sadece dinlenenlerin değil, dinleyen sizlerin de utanç verici bu baskı rejiminden kurtulduğuna şükrederiz. Bugünkü dinlemede, düşün bu yazdıklarımı... Aman şu bant işine de dikkat et! Kolay gelsin. Eski Bakandan U dönüşü Tutukluluk süresi 5 yıla düşerse 149 kişi cezaevinden çıkacak Erdoğan ‘düzelt’ dedi Bayraktar özür diledi ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet) AKP’den ve milletvekilliğinden istifa etmekten vazgeçen Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda, “Soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Sayın Başbakan’ın onayıyla yapıldı. O istifa etsin” diyerek suçladığı Başbakan Tayyip Erdoğan’dan özür diledi. Bayraktar’ın özür açıklamasının, Başbakan Erdoğan’ın “Kullanmış olduğu ifadeyi düzeltmek onun görevidir” demesinden yaklaşık yarım saat sonra gelmesi dikkat çeki. Başbakan Erdoğan, Almanya’ya hareketinden önce düzenlediği basın toplantısında Erdoğan Bayraktar’la geçen hafta bir görüşme yaparak Bayraktar’ı istifaden vazgeçirdiği yönündeki haberlerle ilgili soru üzerine, “Görüşme yaptım ama benim ikna gibi bir gayretim söz konusu değil, çünkü Erdoğan Bey ikna edilecek bir kardeşimiz, bir arkadaşımız değil ki. Oradaki kullanmış olduğu yanlış ifadeyi düzeltmek onun görevidir. Onun nadim olması lazım, pişman olması lazım” dedi. Erdoğan’ın bu açıklamasından yaklaşık yarım saat sonra yazılı bir açıklama yapan Bayraktar, 17 Aralık’ta siyaset kurumuna karşı yolsuzluk kılıfı kullanılarak bir operasyon düzenlendiğini, amacı meşru hükümeti yıkmak olan bu operasyonun hedeflerinin bugün daha net olarak görüldüğünü ve anlaşıldığını kaydetti. Bayraktar açıklamasında sözü Erdoğan’a getirerek, “Sayın Başbakanımız 40 yıldır benim davamın lideridir” dedi. Erdoğan’a yönelik “istifa etsin” ifadesini, “kastını aşarak kullandığını” belirten Bayraktar, “Bu ifademden dolayı liderimden ve dava arkadaşlarımdan özür diliyorum. Ayrıca benim kişisel tarihim, kullanmış olduğum bir kelime ile şekillendirilemez. Bu kelimenin yol arkadaşlarım ve aziz milletim tarafından maksadı aşan bir ifade olarak telakki edilmesini talep ediyor, kamuoyuna saygılarımı sunuyorum” dedi. Bayraktar’ın özrünün altında geçen hafta Başbakan Erdoğan’la yaptığı gizli görüşmenin yattığı öğrenildi. Tahliye beklentisi ‘Doktorlar korkuyor’ SİBEL BAHÇETEPE Anayasa Mahkemesi’ne yapılan tahliye başvurusu nedeniyle yeni bir sağlık raporu için İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilen Ergenekon davası tutuklusu eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, üniversitenin vereceği raporu bekliyor. Hilmioğlu’nun ağabeyi avukat Hayati Hilmioğlu, 4 tane Cerrahpaşa Tıp Fakültesi (CTF) ve 2 tane de Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin verdiği sağlık kurulu raporunu anımsatarak “CTF, İstanbul Üniversitesi’nin bir hastanesi. Hocalar, birbirine bu durumu sorsalar bile rapor hemen çıkabilir, ama korkuyorlar, raporu veremiyorlar” dedi. Gribal rahatsızlık ve yüksek ateş şikâyetleriyle Silivri Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Ergenekon davası tutuklu sanığı Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’nun ise durumunun daha iyi olduğu, tetkiklerin sürdüğü belirtildi. ALİCAN ULUDAĞ ‘2950’de çıkarım diyordum’ DUYGU GÜVENÇ ANKARA Levent Bektaş’ın içeride 5 yılını doldurmasına az zaman kalmıştı. Kafes Eylem Planı davasında sanıktı. 41 kişilik çete olarak gayri müslimleri vurmak ve bu suçu Müslümanlara atmakla suçlanıyordu. Deniz Kuvvetleri’ndeki bu gruba “cunta” adı verdiler ve planlarının AKP’yi bitirmek olduğu öne sürdüler. Hrant Dink, Rahip Santoro cinayeti, azınlık hakları savunucularına suikast düzenleyecekleri iddiasıyla yargılandılar. 28 Ocak günü emekli Binbaşı Levent Bektaş tahliye edildi. Bektaş tahliyesi sonrasında İzmir’e annesinin yanına giderken sorularımızı yanıtladı. Hrant Dink’i, Rahip Santoro’yu öldürmekle suçlandınız. Her şeyden suçlandım, hatta üniversite sınavına hile karıştırmaktan bile. Gayri müslimlere nasıl bakarsınız hayatınızda? Hiçbir şekilde farklı bakmam. Bakma ifadesini kullanmak için karşınızda farklı bir durum olması gerekir. Onları hiçbir zaman kendimizden veya ait olduğumuz toplumdan farklı bir parça olarak görmedik ki. Dink’i okur muydunuz? Okumazdım. Adını, davaya konu olan yazısıyla birlikte duydum. O yazıyla ilgili basında çok polemik olmuştu. Ondan önce de kendisini tanımazdım. Hrant Dink öldürüldüğünde, arkadaşlarım anımsattı, o zaman şu cümleyi kurmuşum; “Ben onu bunu bilmem. Bu adamın ayak Kafes Eylem Planı davasında tahliye edilen Bektaş, bu kararı beklemediğini söyledi kabısının altı delik. Bundan başka bir gösterge olamaz bu adam için.” En umutsuz olduğunuz dönem? Ne zaman tahliye, diye sorarlardı. Ben de 2950 yılında çıkacağım, diyordum. Bu davanın siyasi bir dava olduğunu en başından beri biliyordum. Adaleten delillerin değerlendirileceği, mahkemeye sunulan raporların mahkeme heyetince dikkate alınacağı, suçsuzluğumu gösteren belgelerin değerlendirileceğini düşünüyorduk. Ümidimizi kaybettiğimiz nokta o oldu. Ben mahkemeden bu kararla çıkmayı beklemiyordum. Mahkeme, “Bu dava dosyasasındaki deliller Levent Bektaş’ın suçsuzluğunu göstermektedir” demeliydi. Levent Bektaş’ın tahliyesi bu şekilde olmalıydı. ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın tutukluluk süresinin 5 yıla indirileceğini açıklaması, cezaevlerindeki 149 kişi için özgürlük umudu doğurdu. 12 Haziran 2007’de ilk tutuklama kararlarının verildiği Ergenekon davasında eğer Yargıtay bozma kararı verirse Tuncay Özkan’ın da arasında bulunduğu yaklaşık 20 kişi tahliye olabilecek. Diyarbakır’da 2010’dan beri görülen KCK Ana Davası’nda da gelecek yıl Hatip Dicle gibi uzun süredir tutuklu olan sanıklar serbest kalabilecek. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Anayasa Mahkemesi’nin 10 yıllık tutukluluk süresini iptal etmesinin ardından yapacakları düzenleme ile süreyi 7.5 yıl olarak belirleyeceklerini açıkladı. Ancak Başbakan Erdoğan’ın bu süreyi 5 yıl olarak düzenleyeceklerini açıklaması sürpriz oldu. Bozdağ, bu konuda açıklama yaparken, “Cezaevlerinde 5 yıldan fazla tutuklu olan kişi sayısı 149” demişti. Bu kapsama en çok Ergenekon davasında tutuklu bulunanlar giriyor. Karar 5 Ağustos 2013’te açıklandı. Gerekçeli karar açıklandıktan sonra dosya Yargıtay’a gidecek. Tutukluluk süresinin 5 yıl olması durumunda Yargıtay’ın Ergenekon davasında vereceği olası bir bozma kararı ile bu sürenin üstünde cezaevinde olanlar tahliye edilmek zorunda. Yargıtay, temyiz aşamasını tutukluluktan saymadığı için şu anda tahliye beklenmiyor. Basın fırçalanıyorsa Meclis konuşmalı Google’a “Erdoğan” ve “fırça” sözcüklerini yazınca 1 milyon sonuç çıkıyor. Kimler yok ki Başbakan’dan fırça yiyenler arasında: İsveçli gazeteci, Fransız gazeteci, İngiliz gazeteci, kaymakam, milletvekili, vali... Liste uzayıp gidiyor. Dünkü “talihli”, Zaman gazetesi muhabiriydi. MİT’i soran gazeteciye kızıp “Paralel yapının temsilcisisiniz, müşterek çalışıyorsunuz” damgasını vuruverdi. “Patronlarınız da duymuştur herhalde” diye ekledi. Muhabirler için Başbakan’a soru sormanın imkânsız hale geldiği dönemdeyiz. TV buluşmalarında da ters soru sormayacak isimler tercih ediliyor. Olmadı, arıza çıkaran “patronlar” dönüştürülüyor. Böylece hiç kimse Başbakan’a “Siz nasıl oluyor da bir medya kuruluşunun satın alınması için devreye giriyor, işadamlarına talimat veriyorsunuz” sorusunu soramıyor. Milletvekilinin bu konudaki soru önergesinin bile sansüre takıldığı dönemdeyiz. Bu suskunluk döneminde sorumluluk Meclis’e düşüyor. Madem medya operasyonuna dair soru önergesi rahatsızlık yarattı, Mehmet Y. Yılmaz’ın yazdığı gibi, CHP lideri, bugün “suç”u üstlenip o pazarlığın tutanaklarını ve hazırlanan fezlekeyi Meclis kürsüsünde açıklamalıdır. Herkes sussa, Meclis halkın bilme hakkını savunmalıdır. Ergenekon davası avukatlarından Hüseyin Ersöz, davadaki tutuklularının serbest bırakılmasının çok zor olduğunu söyledi. Ergenekon sanıklarının Yargıtay kararlarına göre, ‘hüküm özlü’ statüsünde olduğunu belirten Ersöz, “Bu isimler ‘tutuklu’ statüsünde olmadığından 5 yıllık sürenin dolması Yargıtay içtihatları çerçevesinde hukuki durumlarına etki etmeyecektir” dedi. Yasada ‘hüküm özlü” diye bir statü olmadığını belirten Ersöz, Yargıtay içtihatının yasayla çeliştiğine dikkat çekti. Ergenekon Ersöz: için tahliye zor T.C. İSTANBUL ANADOLU 1. (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAŞINMAZIN Özellikleri: İstanbul İli, Kartal İlçesi, Çavuşoğlu Mahallesi, Yalnız Selvi Mevkii 2226 ada, 14 parsel sayılı, kuyulu bostan nitelikli hali hazırda boş arsa, Adresi:Kartal Yunus Mah. Sanayi Cad. Aksan Fb. Batısında Çınar Sokaktadır. Yüzölçümü: 6722 metrekare Arsa Payı:Tamamı İmar Durumu: Kartal Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 11/04/2013 gün 2013/56573170 sayılı yazılarında Kartal 57 pafta, 2226 ada, 14 parsel 16/05/2012 t.t.’li 1/1000 ölçekli Kartal 5. Alt Bölge Merkez Uygulama İmar Planında Merkez (konut, ticaret, hizmet, turizm, donatı vb.) alanında kalmaktadır. 07/03/2013 tarih ve 305 sayılı encümen kararına istinaden 3194 sayılı imar kanununun 18. maddesi gereğince uygulama çalışması yapılacaktır denilmektedir. Kıymeti : 15.460,600,00 TL KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler: 1. Satış Günü : 07/04/2014 günü 14:00 14:20 arası 2. Satış Günü : 02/05/2014 günü 14:00 14:20 arası Satış Yeri : Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçrmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüç 2011/3 SATIŞ hanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesı veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/3 Satış sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 30/01/2014 (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 6812)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle