Katalog

4 ŞUBAT 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP, yolsuzluk zanlısı bakanların dosyalarının Meclis’e gelmesi için harekete geçti 5 Erdoğan’ı iyice yıpratmak!” Yahu sen kimi kandırıyorsun, kimi? Bizim ölülerimiz bile yargılandı bu ülkede, sadece son 30 yıla bakın görürsünüz. Eli kanlı caniler ortada! Susurluk’u çoktan unuttuk. Trabzon’da görülen Gazi davasını, Sivas katliamını! Başbağlar katliamını anımsayan var mı, Reyhanlı’yı! Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun üstü nasıl örtülür? Paralel devlet, devlet içinde devlet oyunuyla! Peki kahraman polisin, efsane savcın nerede? Sürgünde! Hanefi Avcı? Zindanda! Hep birlikte yalvaralım Fethullah Gülen’e: “Artık gelin Allah aşkına!” Hoca biliyor başına neler geleceğini... Ortaklık bozuldu! Ne olur akıllı işler yapın biraz, güldürmeyin insanı... Bu millet tümden enayi, yutacak bunları! HHH Türkiye’de değişim rüzgârları ne de güzel esiyor böyle... Yeni bir demokrasi paketi... Eyvallah! Bizim yetmez ama evetçilere yine iş düştü. Uyananlar oldu ama iş işten geçti. Yeni yetmelerle yetiniriz... Sayıları bir hayli yüksek! Sağcılardan sağcı beğenme, solculardan solcu beğenmeme dünyası... AKP’ye yakışır ama CHP’ye hiç yakışmaz... Bilen bilir! Oğulcukları aklamak, bakanları korumak, kutucukları saklamak için bir formül hemen bulundu zaten... Polisin amiri valiydi... Şimdi savcının amiri de vali oldu! Hukuk devleti değil miyiz? Bakmayın o fotoğrafa, bakmayın! Eğer bakarsanız, yolsuzluk, rüşvet falan derseniz, adınız tuzluk olur. Sözümü dinleyin, patrona kulak verin... CHP’li Umut Oran soru önergesi vermiş, erişimi engelleyin... Hayat böyle güzel, gök bunun için mavi... Şu paralel yapıyı bir kıralım, tuzlukları atalım, görün siz demokrasiyi ve özgürlükleri... El Kaide güney sınırımıza komşu oldu, Ali İsmail cinayeti Kayseri’de başladı, oylarımız sadece yüzde 40’ın biraz altına düştü... Şu CHP de olmasa yandık bittik kül olduk! Hayırlısıyla atlatalım şu 30 Mart’ı... Oyları alalım İstanbul ve Ankara’da... Bir oh çekeriz hep birlikte! Bu bir kurtuluş savaşıdır ey ahali, unutma!.. Fezlekeler nerede? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i ziyaret ederek, 17 Aralık yolsuzluk operasyonun ardından istifa etmek zorunda kalan 4 eski bakan ile Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın fezlekelerinin Meclis’e gönderilmemesinden duyduğu rahatsızlığı iletti. Fezlekelerin en kısa sürede Meclis’e gönderilmesini isteyen Tekin, “CHP teşkilatları, Adalet Bakanlığı önünde eylem yapacak” dedi. Gürsel Tekin, Meclis Başkanı Cemil Çiçek’i makamında ziyaret etti. Edinilen bilgiye göre, Tekin’in geçen hafta MYK toplantısından sonra 7 bakan hakkında fezle u CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin dün Cemil Çiçek’i ziyaret ederek Bekir Bozdağ ve yolsuzluk soruşturması zanlısı diğer dört bakanın fezlekelerinin Meclis’e neden gönderilmediğini sordu. Tekin, fezlekelerin en kısa sürede gelmemesi durumunda CHP’nin Adalet Bakanlığı önünde eylem yapacağını söyledi. ke bulunduğunu açıklaması üzerine görüşme talebi bizzat Çiçek’ten geldi. Bunun üzerine Tekin dün TBMM Başkanı Çiçek’i ziyaret etti. Ziyarette, istifa eden bakanlarla ilgili hazırlandığı belirtilen fezlekelerin TBMM’ye ulaşmamasıyla ilgili Tekin’in görüşlerini dile getirdiği belirtildi. Tekin’in yolsuzluk iddialarının üstünün örtülmemesi konusundaki hassasiyetlerini de Çiçek’e ilettiği ifade edildi. Çiçek’in de yaşanan gelişmelerden rahatsız olduğu mesajını verdiği öğrenildi. Tekin, geçen hafta partisinin MYK toplantısı sonrası yaptığı açıklamada 7 bakan hakkında fezleke olduğu açıklamış, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında hazırlandığı belirtilen fezlekenin de TBMM Başkanlığı tarafından iade edilmesini eleştirmişti. Ziyaretin ardından, Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Gürsel Tekin, “Eski bakanlarla ilgili fezlekelerin niye Meclis’e gelemediğini sordum. Bu fezlekelerin ivedilikle gelmesi için CHP teşkilatlarımız başta Adalet Bakanlığı olmak üzere çeşitli illerde eylem yapacağız” dedi. Adalet Bakanı’nın fezlekeleri inceleme yetkisi olmadığını ve ivedilikle bu fezlekelerin Meclis’e gönderilmesini isteyen Tekin, gönderilmemesi halinde çeşitli böl gelerde de eylem yapacaklarını bildirdi. ‘Tuzluk!..’ Ali İsmail Korkmaz cinayeti davası Kayseri’de başladı... Cinayet Eskişehir’de işlenmişti, bir yaz akşamında. Gezi Direnişi, genç insanlar, elleri sopalı saldırganlar... Vahşetin görüntüsünü izlemiştik internet sitelerinde... Televizyonlar pek önemsememişti bu ortaçağ görüntülerini... Ellerinde sopalar, tahta coplar, aralarından kurtulmak isteyen Ali İsmail. Bu yargıdan adalet çıkar mı? Tutuklu saldırganlar hüküm giyer mi? Ali İsmail’i, Ethem’i, Ahmet’i, Abdullah’ı, Mehmet’i bir bakarsınız hükümeti devirme iddiasıyla yargılayabilirler de! Neden güldünüz? Bu ülkede katiller değil masumlar yargılanır, zindanlarda yatar, ölümcül hastalığa yakalanır ve ölür! Katiller dışarıdadır, onları dokunulmaz! Ne yapalım benim ülkem böyle işte... Hanefi Avcı’yı yerden yere vuranlar, şimdi onun üzerinden ortaklarına vuruyor. Avcı içerde oysa! Tıpkı diğerleri gibi! Bu ne ikiyüzlülüktür, Tanrı aşkına bana bunu birisi anlatsın! Bu ne sahtekârlık, şaklabanlık! Ortaya çıkarılan bir yolsuzluk ve rüşvet olayı var, bunu topluma unutturmaya çalışıyorlar. Paralel devlet dediğin, senin ortağın... Bunu önceden bilen sen değil misin? “Ne istediniz de vermedik?” Bunu ben değil Başbakan söylüyor? Türkiye’de tarikatların askeri darbe dönemlerinde, sağsol tüm iktidarlarda devlet desteğiyle korunup kollandığını, duyarlı kurum ve kuruluşlarda yuvalandığını bilmeyen yok! Hanefi Avcı’nın kitabını yeni mi keşfettiniz? Ahmet Şık’ın da kitabı var, bir göz atın... Daha nice kitaplar... Merdan Yanardağ’ın da... Ayıptır söylemesi, benim de bugüne dek yayımlanmış 30 kitabımdan sekizi muhteremle ilgilidir. HHH Cinayet Eskişehir’de işleniyor, dava Kayseri’de görülüyor... Kayseri’ye giden yollar kapanmış, arama noktaları konulmuş. Kayseri’de OHAL mi var? Dikkatli olalım, ne olur ne olmaz... İç güçler, dış güçler, faiz lobileri Kayseri’ye gelebilir, “paralel devlet” pusu kurabilir. Tek amaçları var: “Hükümeti yıkmak, Başbakan Ofis mi türbe mi? Tekin, 17 Aralık yolsuzluk operasyonunda tutuklanan İranlı işadamı Rıza Zarraf’ın, ofisine girip çıkanların MOBESE kayıtlarının kamuoyuna açıklanması gerektiğinı belirterek, “Siyasetçiler, bürokratlar işadamları burayı yolgeçen hanı yapmışlar. Bu işadamının ofisi türbe mi? Ne işleri var burada” dedi. TİB’in, CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın soru önergesini internet sitelerinden kaldırma talimatı verdiğini de hatırlatan Tekin, Cemil Çiçek’in de bu durumdan rahatsızlık duyduğunu söyledi. İstanbul’daki kritik ilçeler ile 9 ilin adayları hafta sonu parti meclisinde belirlenecek CHP’de kritik oylama u Ankara’da Çankaya ve Yenimahalle, İzmir’de Konak ve Karşıyaka, İstanbul’da ise Beşiktaş, Bakırköy ve Kadıköy’deki adaylara doğrudan Kılıçdaroğlu karar verecek. Bu ilçelerdeki aday adayları arasında büyüt çekişme yaşanıyor. AYŞE SAYIN ANKARA CHP yönetimi, 9 il ve partinin kalesi durumundaki metropol kentlerdeki ilçe adaylarını hafta sonu toplanması planlanan parti meclisinde (PM) netleştirecek. Ankara, İstanbul ve İzmir’deki CHP’nin “kalesi” durumundaki 7 ilçede adayını doğrudan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu belirleyecek. 30 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde 900’e yakın yerde belediye başkan adayını belirleyen CHP yönetimi, pazar günü yapılacak olan PM’de kritik ilçelerle 9 ilin de aralarında bulunduğu yerlerde göstereceği adaylar oylanacak. Ankara Çankaya, Yenimahalle, İzmir Konak ve Karşıyaka ile İstanbul Beşiktaş, Bakırköy ve Kadıköy’de ise adayları doğrudan Kılıçdaroğlu karar verecek. Kılıçdaroğlu’nun Ankara Yenimahalle’de mevcut Başkan Fethi Yaşar’ı yeniden aday göstermesine kesin gözüyle bakılırken Çankaya konusunda henüz kararını netleştirmediğine dikkat çekiliyor. Kılıçdaroğlu’nun Çankaya’da ise “kadın aday” arayışını sürdürmekle birlikte, mevcut başkan Bülent Tanık’ın yanı sıra eski Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen’in oğlu Alper Taşdelen ile aday adaylarından avukat Necati Yılmaz arasında tercih yapabileceği belirtiliyor. Kılıçdaroğlu’nun yoğun çekişme yaşanan Çankaya adayını açıklamayı en sona bırakabileceği ve pazar günkü PM’ye sunmayabileceği belirtiliyor. Ankara Altındağ’ı almak isteyen CHP’de bazı MYK üyeleri eski ANAP’lı Belediye Başkanı Muzaffer Atılgan’ın ismini gündeme getirdi. Ancak Kılıçdaroğlu’nun Atılgan’ın geçmişte hakkında kent suçlarına ilişkin dosyalar olması nedeniyle adaylığına vize vermeyeceği belirtiliyor. CHP yönetimi İstanbul Beyoğlu’nda ise son anda bir değişiklik olmazsa Aylin Kotil’i aday gösterecek. Beyoğlu için daha önce Grup Yorum’un solisti Hilmi Yarayıcı’nın aday gösterilmesi planlanıyordu. Ancak genel başkan yardımcılarından Sezgin Tanrıkulu’nun bu isme karşı çıkması ve yerine eski Genel Başkan Yardımcısı Gülseren Onanç’ın aday gösterilmesinde ısrarlı olması üzerine bu ilçede anket yapılması kararı alındı. Edinilen bilgiye göre ankette en yüksek oyu olan Aylin Kotil’in aday gösterilmesi kararlaştırıldı. Kotil’in adının hafta sonu PM’ye sunulması bekleniyor. İzmir Konak’ta ise Büyük şehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun desteklediği Se İdris Bal, TBMM’de elinde tuzlukla geldiği basın toplantısında bazı AKP’lilerin AKP’de siyaseti ibadet olarak gördüklerini söyledi. Erdoğan’ın tuzluk yakıştırmasını iade ettiğini söyleyen Bal, ‘’Ben ve benim arkadaşlarım yolsuzluğa hayır dediğimiz için mi tuzluk olduk” dedi. (Fotoğraf:AAMERAL TEKİNARSLAN) İdris Bal, Erdoğan’ın suçlamalarına daha ağır suçlamalarla yanıt verdi Tuzluğu iade etti ANKARA/İZMİR Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “AKP’ye sızan tuzluklar” dediği AKP’den istifa eden Kütahya Milletvekili İdris Bal, “Senin partinden ayrılan kâfir olmuyor, cehenneme gitmiyor. Bu ithamı en üst derecede reddediyorum ve iade ediyorum” dedi. Erdoğan’ın AKP’den istifa eden milletvekilleri için “AKP’ye bazı tuzluklar sızmış” eleştirilerine partiden istifa eden İdris Bal, TBMM’de elinde tuzlukla geldiği basın toplantısında yanıt verdi. Tuzluğu açıklama yaptığı kürsüye koyan Bal, “Bu tuzluğun ne işe yaradığını ben çok iyi biliyorum” dedi. AKP’de siyaset yapmanın ibadet olduğunu söyleyen milletvekilleri bulunduğunu kaydeden Bal, “Bunu milletvekillerinden duydum. Bu zihniyet, bunu ibadet sanıyor” diye konuştu. Başbakan Erdoğan’ın kendisi hakkındaki tuzluk benzetmesini reddettiğini ifade eden Bal, bu ithamı iade ettiğini kaydetti. Bal, “Bu ne yaman çelişkidir, ikiyüzlülüktür. Samimiyseniz, delikanlıysanız yasa çıkartın o zaman, bir partiden diğerine geçişi yasaklayın. Bugüne kadar hiçbir partiden milletvekili ve belediye başkanı kabul etmemeniz gerekirdi. Elimde liste var. Diğer partilerden AKP’ye geçenler. Burada okusam zamanımız yetmez. Ben ve benim arkadaşlarım yolsuzluğa hayır dediğimiz için mi tuzluk olduk” diye konuştu. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olma şansının kalmadığını söyleyen Bal, “Bu arkadaşlarımız mağduriyeti çok iyi yaparlar, bugüne kadar bu argümanlarla geldiler. Bu toplum mühendisliğini yolsuzlukları örtmek için yapmaya başladılar” dedi. ‘ADAYLIĞIMIN ÖNÜNDE ENGEL YOK’ DEDİ GÜNAY: BAŞBAKAN PANİK İÇİNDE Yolsuzluk ve rüşvet iddialarının ardından AKP’den istifa eden Ertuğrul Günay da Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, Erdoğan’ın kimsenin bilmeyeceğini ve denetleyemeyeceğini sandığı yakın çalışma arkadaşlarıyla ilgili çok önemli belgelerin yolsuzluğun kanıtları olarak ortaya döküldüğünü kaydederek, “Başbakan, bunun soruşturulmasına olanak vermesi gerekirken, Emniyet ve adliye üzerinde terör estirmeye ve bu yolla soruşturmaların önünü kesmeye çalıştı. Ancak hiçbir şey gizli kalmıyor. İlk günde ortaya serilen kutular, kasalar, para sayma makineleri ve milyonlarca doların yanı sıra şimdi de işadamlarını bir havuza bağlayarak çok önemli ihalelerin çok önemli rakamlar karşısında verildiği ortaya çıkıyor. Bütün bu olayların yarattığı panik içinde Sayın Başbakan herkese ağır suçlamalar yaparak; hain, Haşhaşi, casus, tuzluk ve benzeri sözlerle konuyu siyasallaştırmaya, adaletin pençesinden kurtarmaya çalışıyor. Ama bence bu saatten sonra ne yapsa boşunadır” dedi. Gürbüz Çapan: Hukuk mücadelesine devam İstanbul Haber Servisi Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Esenyurt Kurucu Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan’a “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve rüşvet almak” suçundan İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği 5 yıl hapis cezasını onadı. Adaylık durumu tehlikeye giren Dr. Çapan hukuki mücadelesini sürdüreceğini belirtirken, “Gürbüz Çapan Seçim Koordinasyon Merkezi” adına açıklama yapan Fuat Keskin, 2009 yılındakine benzer bir oyun oynandığını söyledi. Dr. Gürbüz Çapan hakkında “Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve rüşvet almak” suçundan verilen 5 yıllık hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasının ardından, Çapan’ın yaklaşık 3 yıl daha cezaevinde kalacak olması adaylık durumunu da tehlikeye düşürdü. Yargıtay’ın cezayı onamasının ardından konuşan Gürbüz Çapan, “Daha önce cezamın bir bölümünü yattığım için hukuken adaylığım konusunda bir engel bulunmadığını düşünüyorum. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak, dairenin kararına itiraz etmesini talep edeceğim. Gerekirse AİHM’ye gideceğim” diye konuştu. Öte yandan, CHP İstanbul Örgütü’nün 3. Bölge’deki belediye başkanları ile belediye başkan adaylarını ve aday adaylarını bir araya getirdiği “Büyük Buluşma” adlı organizasyonda katılan Çapan’a CHP’lilerden büyük destek geldi. Çapan, “Esenyurt’un çamurunu yok ettim ama hâlâ benim üzerime atılan çamurlar duruyor, o çamurları atanların yüzüne bu çamurları çırpmazsam adam değilim!” dedi. Çapan’a Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Mustafa Sarıgül’den de destek geldi.Bir süre Çapan’a sarılan Sarıgül, “yanındayım” mesajı verdi. Beyoğlu’nda sürpriz ma Pektaş ile mevcut Belediye Başkanı Hakan Tartan arasında adaylık çekişmesi yaşanıyor. Kılıçdaroğlu’nun bu isimler arasından tercihte bulunabileceği gibi “orta yol”u bulmak için yeni bir ismi de gündeme getirebileceği konuşuluyor. Yargıtay’ın Esenyurt belediye başkan adayı Gürbüz Çapan hakkında yerel mahkemenin verdiği 5 yıllık hapis cezasını onaması CHP yönetiminde sıkıntıya yol açtı. Esenyurt’u Çapan’la yeniden alma olasılığını yüksek gören CHP yönetimi, “hukuki bir engel olmadığı” sürece Esenyurt sıkıntısı Çapan’ı değiştirmeyi düşünmüyor. Ancak Yargıtay’a 15 gün içinde itiraz hakkı bulunan Çapan’la ilgili kararında direnmesi olasılığını dikkate alan CHP yönetimi, hazırlıksız yakalanmamak için bu konuda alternatif arayışlara da başladı. Aday listelerinin 18 Şubat’da YSK’ye sunulacak olması nedeniyle zamana sıkışan CHP yönetiminin bu konudaki nihai kararını da pazar günkü PM’de netleştirmesi bekleniyor. Durak istediğini alamadı CHP’de parti içinde en büyük sıkıntı yaşanan yerlerden birisi ise Adana oldu. CHP geçen ay yapılan parti meclisinde, büyükşehir adayı olarak Çukurova Belediye Başkanı Yıldıray Arıkan’ı belirlemesine karşın bazı MYK üyelerinin, seçimin ancak Durak’la alınabileceği gerekçesiyle adayın değiştirilmesini istediği öğrenildi. Adaylık konusunda parti yöneticilerini sık sık arayarak adaylık ısrarını sürdüren Durak’ın geçen günlerde İstanbul’a giden Kılıçdaroğlu’nun uçağına binerek görüştüğü öğrenildi. Ancak CHP yönetimi, 17 Aralık operasyonunun ardından, adı yolsuzluklarla anılan bir ismin aday yapılmasının partinin duruşuyla çelişeceğini dikkate alarak Durak’a vize vermediği öğrenildi. Etkinlikte bir konuşma yapan Sarıgül, AKP’ye oy verenlerin haklarını korumak için de aday olduğunu belirterek “Şişli Başkanı olarak kalsaydım sorun yoktu. Yüzde 30’larda kalsaydım yine sorun yoktu. Ancak yüzde 40’ın üzerine çıktığımda sorun olmaya başladım. Her ampulün bir süresi vardır. Zamanında değiştirmezsen önce evde, sonra mahallede yangın çıkar. AKP’nin ampulünü söndürme vakti geldi” dedi. Ampulü değiştirme zamanı Sarıgül: