Katalog

26 ŞUBAT 2014 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Doç. Dr. Tellioğlu: Türkiye’deki böbrek nakillerinin yüzde 85’i canlı vericiden Rojin’in desteği ile iki aile ev sahibi oldu 3 Depremzedenin çığlığı: Bizi unutmayın YUSUF ZİYA CANSEVER VAN Van Kadın Derneği (VAKAD) ve MazlumDer, şarkıcı Rojin’in desteği Van depreminden bu yana 2 yıldır konteynır kentlerde kalan depremzedelerin ev sahibi olması için “Van benim, Ben Van’ım” kampanyası başlatıldı. Rojin’in verdiği konserlerden elde edilen gelirler ve Avusturya’da yaşayan Mansur Pilatin’in desteğiyle 850 gündür konteynır kentlerde yaşam savaşı veren 2 aile sıcak bir yuvaya kavuştu. Evlerine kavuşan depremzedelerden, Abdullah Altıntaş, “Biz eve kavuştuk ancak aklımız geride kalan insanlarda. Onların da bir an önce sıcak bir yuvaya kavuşmalarını diliyorum” dedi. Van’da 23 Ekim ve 9 Kasım 2011’de meydana gelen depremin ardından kalıcı konutlara geçilmesine karşı gidecek yeri olmayan 70 aile hâlâ konteynır kentlerde yaşam savaşı veriyor. Valiliğin, elektrik ve sularını keserek konteynır kentlerden çıkarmak istediği depremzedelerin direnişi sürüyor. Umudu diri tutmaya çalışıyor 23 bin 842 hasta l Van’da 2011 yılında meydana gelen 2 depremin ardından konteynır kentlerde yaşamlarını sürdüren, buradan da çıkarılmak istenince açlık grevine başlayan 80 aileye 222 TOKİ konutu için yapılan kura çekiminde de konut çıkmadı. Sistemli olarak yalnızlaştırıldıklarını ifade eden depremzedeler, “Bizi yalnız bırakmayın. Hiçbirimiz bu soğukta zevk için burada direnmiyoruz. Yaşadıklarımızdan dolayı hepimizin psikolojisi bozuldu” dedi. organ bekliyor l Eğitim hayatının başından bu yana 400’ü karaciğer 800’ü böbrek nakli olmak üzere 1200 organ nakli ameliyatına katılan Tellioğlu’nun sorumluluğunda gerçekleşen böbrek nakli sayısı ise 300’ün üzerinde. Sağlık Bakanlığı 2013 yılı verilerine göre organ naklinde Amerika ve Fransa’dan sonra en fazla nakil yapılan üçüncü ülkeyiz. Sayısı kısa aralıklarla değişmekle birlikte bakanlığın Türkiye Organ Doku Bilgi Sistemi’ne (TODS) kayıtlı; 21 bin 39’u böbrek olmak üzere toplam 23 bin 842 hasta organ bekliyor. 4 bin 293 hastaya organ nakli gerçekleştirildi, bunların 3 bin 318’i canlı vericiden temin edildi. Diyaliz tedavisi gören hasta sayısı 56 bin 205 ve yapılan böbrek nakli sayısı 2 bin 943. dikkatini çekebilmekti. Zira organ yetmezliğinin tedavisi toplumun bilinç düzeyine, dayanışma ruhuna bağlı” diyen Tellioğlu amacına ulaşmış gibi. Zira bir okurundan şu duydukları bunun ispatı: “Hayatımın değerini anladım. Neredeyse yeniden yaşamaya başlamak için enerji duymamı sağladı.” Bu arada kitabın parayla satılmadığını ve “naklenhayat. com” adresinden PDF olarak indirilebildiğini de önemle belirtelim. Organ naklinde son gelişmeleri, uygulamaya geçen yeni yöntemleri ve Türkiye’nin bulunduğu noktayı şöyle değerlendiriyor Doç. Dr. Tellioğlu: “Gerek kadavradan gerekse de canlıdan böbrek nakli cerrahi kusursuzluğa ulaşmış durumdadır. Böbrek vericilerinde çok sayıda damar bulunması halinde cerrahi açıdan işlem zorlaşmaktadır. Mikrocerrahi tekniklerinde elde edilen gelişmeler sayesinde 3 hatta dört atardamarı bulunan böbrekleri bile başarı ile nakledebilmekteyiz. Nakle hazırlık döneminde tıptaki tüm gelişmelerden faydalanıyoruz. Kalp damar hastalıklarının değerlendirilmesindeki gelişmeler nakil programlarına da katkı sağlıyor. Radyolojik tetkik yöntemlerindeki gelişmeler ameliyat öncesi değerlendirmelerimizi kusursuzlaştırıyor. Yeni jenerasyon bilgisayarlı tomografi cihazları ile canlı böbrek vericilerinin anatomik yapılarını daha iyi değerlendiriyor ve ameliyat öncesi her adımı planlayabiliyoruz. En önemlisi ise alıcı verici arasında yapılan bağışıklık testlerinde gelişen teknoloji sayesinde mükemmele yakın değerlendirme yapmak mümkün artık.” başkanı olduğu Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 2008 yılı denetçi raporu ortada yok l Melih Gökçek’in GAMZE AKDEMİR Sanıldığından daha yaygın bir sağlık sorunu olan ve diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi bir toplum seferberliğini de şart kılan kronik böbrek yetmezliği konusunda farkındalık yaratan bir çalışma “Naklen Hayat” ve çerçevesinde Türkiye’nin böbrek yetmezliği haritası bu yazının konusu. Florence Nightingale Hastanesi’nde üç yıl böbrek nakli merkezi sorumlusu olarak görev yaptıktan sonra şu anda, Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi Böbrek Nakli Merkezi Sorumlusu olarak hastalara hayat vermeye devam eden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Gürkan Tellioğlu tarafından kaleme alınan kitap, organ naklinin insan hayatında nasıl bir değişiklik yarattığını gözler önüne seriyor. Hastalarıyla hayatı paylaştığı süreçte dertleri, sıkıntıları, sevinçleri gözlemlediğini ve bu kitabında somutlanan öykülere döktüğünü ifade eden Tellioğlu’nun asıl amacı organ nakli konusunda farkındalık yaratmak ve umudu diri tutmak. “Naklen Hayat hastalara yönelik bir kitap değil. Asıl amacım hasta olmaya aday sağlıklı bireylerin itiraf gibi yanıt Stüdyo çöktü: 15 kişi yaralandı l İstanbul Haber Servisi Ayazağa’da bulunan Ata stüdyolarında çekim esnasında çöken platform 15 kişinin yaralanmasına neden oldu. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırıldı. Reklam filminde rol almak üzere ajans tarafından çekime gönderilen bir kişi gazetemize gelerek çökme anında yaşananları anlattı. İsmini vermek istemeyen ajans çalışanı sabah saatlerinde stüdyoya gittiklerinde çekimde kullanılacak platformun daha bitmemiş olduğunu yapımına devam edildiğini, güvenliksiz bir şekilde kendilerini o platforma çıkardıklarını aktardı. Kullanılan platformun dengesini sadece yere kaynakla sabitlenen tek demirle yapıldığını belirten oyuncu platforma karşılıklı olarak insanların konulduğunu ve kendilerinin platformdan ayrıldıktan sonra ağırlıklı denge oluşturulamadığından tek taraflı yıkılarak çökme olduğunu aktardı. Çökme sırasında bir kadının üç buçuk metre yüksekliğindeki platformdan düştüğünü, bir başkasının ise bacağının merdivenler arasında kalarak ezildiğini çok sayıda kişinin korkudan baygınlık ve şok geçirdiğini söyledi. Oyuncu ayrıca reklam çekimine gitmeden önce kendilerine ajans tarafından AKP reklam filmine götürüleceklerine dair herhangi bir bilgi verilmediğini söyledi. Sayıştay’dan u Oyan, ortada ‘danışıklı dövüş’ olduğuna dikkat çekerek ‘Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni koruyankollayan bir Sayıştay görüyoruz. İstiyorlar ki belediye yönetimi 5 yıl daha vize alsın. Ondan sonra bakarız anlayışı var. Bu Sayıştay’ın ne kadar politize olduğunun da bir göstergesi. Biz üstüne gitmeseydik Sayıştay müfettiş hakkında soruşturma açar mıydı, onu da bilmiyoruz. 2008 yılında belediye acaba hangi ihaleleri yaptı’ değerlendirmesinde bulundu. MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Sayıştay, AKP’li Melih Gökçek’in başkanı olduğu Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin milyonlarca liralık 2008 yılı hesaplarına ilişkin denetçi raporunun tamamlanmadığını kabul etti. Denetçiyi suçlayan Sayıştay, bu kişi hakkında kovuşturma başlatıldığını belirtmekle yetindi. Aradan 6 yıl geçmesine karşın raporun tamamlanmamasına tepki gösteren CHP, “danışıklı dövüş var” dedi. CHP, “Tabii raporun 30 Mart seçimleri öncesinde açıklanmasını beklemek hayal olur” diyerek tepkisini de dile getirdi. CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 2008 yılı hesaplarına ilişkin iddialarını soru önergesi ile TBMM gündemine taşıdı. Önergeyi, Sayıştay Başkanı adına, Başkan Yardımcısı Fehmi Başaran yanıtladı. Verilen yanıtta, denetçi raporunun tamamlanmadığı kabul edilirken şöyle denildi: “Ankara Büyükşehir Belediyesi 2008 yılı hesabı, görevlendirilen denetim ekibi tarafından incelenmiş, ancak hesabın muhavvel bulunduğu denetçi raporunu henüz teslim etmemiştir. Konu ile ilgili olarak söz konusu denetçi hakkında 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 67. maddesi gereğince disiplin kovuşturması açılmıştır. Kovuşturma süreci devam etmekte olup, denetçi hakkında ‘Meslek Mensupları Yükseltme ve Disiplin Kurulu’ kararına göre işlem yapılacaktır. Diğer taraftan ilgili yıl hesabına ilişkin yargı raporunun tamamlattırılması için gerekli işlemler devam etmektedir.” DHA Erdemir, Selmanpakoğlu, Demir ve Sungur ile birlikte TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Erdemir, Sungur’a baskının son bulmasını istedi. ‘Aile onayı yakıcı bir sorun’ Tellioğlu’nun verdiği bilgilere göre organ naklinde en önemli sorun nakledilecek böbreğe karşı hastada savunma olup olmadığının anlaşılması. Tüm gelişmelere rağmen henüz nakledilen böbreğin hızla ret olması ihtimali sıfıra indirilebilmiş değil. Ancak ameliyat sırasında ret olması durumu ise artık hemen hiç yaşanmıyor. Nakil sonrası erken dönemde ağır ret gelişmesi oranları ise ciddi olarak azalmış durumda. Organ nakli nefrolojisinde biriken deneyim ise nakil sonrası takiplerde en önemli kozu oluşturmakta. Bağışıklık baskılayıcı ilaçların kullanımında elde edilen deneyime ek olarak yeni geliştirilen ilaçlar da nakil sonrası dönemin belirleyicisi. Vücudun reddi oranı azaldı l Nakil konusunda yasaları değerlendiren Doç. Dr. Gürkan Tellioğlu, organ bağışında vefat eden kişinin yakınlarının onayı alınmasının halihazırda tartışma konusu olduğuna dikkat çekiyor: “Hukuken organ bağış kartı bulunan bir kişiden vefatı halinde organlarının alınmasında bir sorun yoktur. Ancak kültürümüzün bize has olan yanları gibi nedenlerle uygulamada, vefat eden kişinin yakınlarının onay şartı aranmaktadır. Bu konu ne sadece yönetmelik veya kanun gibi uygulamalarla çözülebilir ne de kendiliğinden oluşacak bir mutabakatı bekleyerek. Belirsiz bir geleceğe ertelenemeyecek kadar yakıcı bir sorundur bu. Her yıl binlerce insanımızı kaybediyoruz organ nakli bekleme listelerinde. İspanya’da organ bağış oranları ülkemizden 10 kat fazladır. Bunun anlamı İspanya’da bizim yaptığımız toplam böbrek naklinden fazlası kadavradan yapılmaktadır. Bizim yaptığımız böbrek nakillerinin yüzde 8085’inin canlı vericili böbrek nakli olduğu düşünülürse durumumuz çok parlak değildir.” l İstanbul Haber Servisi Sarıyer’de gelini Shell&Turcas Kurumsal İletişim Müdürü Yankı Özkan Yıldırır’ı (42) silahla vurarak öldüren Kemal Yıldırır (78) önceki gün yakalandı. Yıldırır, savcılık sorgusunun ardından sevk edildiği nöbetçi mahkemece “kasten adam öldürmek” suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan Yankı Özkan Yıldırır, Zincirlikuyu Mezarlığı’nda dün toprağa verildi. Eşi Orhan Yıldırır’ın, ayakta durmakta güçlük çektiği gözlendi. l EDİRNE (Cumhuriyet) 2011 yılı mayıs ayında, kullanılmayan eve giren lise öğrencileri tanınmayacak halde bir ceset görünce polise bildirdi. Cesedin evsiz Davut Bozkurt’a (19) ait olduğu, Bozkurt’un 2007’de 60 kez bıçaklanarak öldürüldüğü tespit edildi. Ancak cinayetle ilgili sonuca ulaşılamadı. Geçen yıl şubatta alkollü haldeyken kavga ettiği gerekçesiyle polise, merkezine getirilen Remzi K. (36) arkadaşı Bozkurt’u küfür ettiği için öldürdüğünü itiraf etti. l BURSA (DHA) Bursa’da Yıldırım ilçesi Hacivat Mahallesi’nde Kazakistan vatandaşı N.B’nin (41) kiraladığı matbaaya yapılan polis baskınında, kaçak votkalar için hazırlanan 2 milyon 500 bin bandrol ele geçirildi. Polis, kaşar peyniri ambalajında Rusya’ya gönderilen bandrollerin burada sahte içki şişelerine yapıştırıldığını belirledi. Kayınpeder tutuklandı Sungur, sürekli ‘yanlışlıkla’ karakola götürülüyor Başbakan’dan dava polisten gözaltı tacizi MİYASE İLKNUR Eski Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Kültür ve Eğitim Vakfı Başkanı Emel Sungur hakkında Başbakan tarafından açılan davanın sürüyor olmasına karşın polis tarafından sık sık evi basılarak gözaltına alındığı ortaya çıktı. CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir, Emniyet’in Alevilere yönelik “gözaltı tacizi” uygulamasını Meclis gündemine taşıdı. Erdemir, Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Kültür ve Eğitim Vakfı başkanlarından Emel Sungur’a yönelik baskıların, “Emel Sungur’un şahsında tüm Alevileri ve Alevi örgütlerini sindirmeye yönelik olduğunu” iddia etti. Sungur’a yönelik taciz uygulamasına son verilmesini talep eden Erdemir, “Polisin tacizi devam ettiği takdirde sorumlusu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Efkan Ala olacaktır” dedi. CHP Bursa milletvekili Aykan Erdemir, Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Kültür ve Eğitim Vakfı Başkanı Mustafa Selmanpakoğlu, vakfın kurucu başkanı Murtaza Demir ve vakfın 20102012 yılları arasında başkanlığını yürüten Emel Sungur ile birlikte TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Emel Sungur, 2012 yılında Burhaniye’de yaptığı bir konuşmasında Başbakan’a hakaret ettiği gerekçesiyle kendisine dava açıldığını ve sonrasında da çeşitli kereler nedensiz yere gözaltına alındığını belirtti. Son iki ayda iki kez daha nezarete götürüldüğünü ve “yanlışlık oldu” denilerek bırakıldığını ifade eden Sungur, bunun taciz olduğunu iddia etti. Bu yıldırma politikalarının yabancısı olmadığını belirten Sungur, 12 Eylül yıllarında da benzeri tacizlerin yaşandığını hatırlattı. Emel Sungur’un maruz kaldığı tacizi onun şahsında Türkiye’deki tüm Alevi kurum ve yurttaşları sindirmeye yönelik bir taciz uygulaması olarak değerlendirdiğini söyleyen CHP’li Erdemir, AKP iktidarında ayrımcılığın artık bir taciz rejimine dönüştüğünü belirtti. Erdemir, “Baskılara verilecek en iyi yanıt eşit yurttaşlık mücadelesini yükseltmektir” dedi. İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Mustafa Sarıgül, İstanbul’un suyunun arıtılmadan Marmara Denizi’ne verildiğini belirtti. Sarıgül, CHP Avcılar’da kahvaltılı programda kadınlarla bir araya geldi. Sarıgül, “Saat 08.00’de Şişli’den çıktım, buraya gelmem 10.30 oldu. Sevgili Kadir Ağabey 20 yıldır İstanbul’u yönetiyorsun. 20 yılda trafiği niye çözmedin? Milli felaketle karşı karşıyayız. İstanbul’un suyunu arıtmadan Marmara Denizi’ne veriyorlar” dedi. Marmara kirletiliyor l Sarıgül: Kimse ciddiye almadı Aziz Kocaoğlu babasını yitirdi 2.5 milyon sahte bandrol l İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun babası İhsan Kocaoğlu yaşamını yitirdi. 19731980 arasında CHP’den Erbaa Belediye Başkanlığı yapan Kocaoğlu, 96 yaşındaydı. Kocaoğlu’nun cenazesi bugün Erbaa Camisi’nde öğle namazının ardından toprağa verilecek.