06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 ŞUBAT 2014 PERŞEMBE [email protected] 14 TOBAV İzmir Şube Başkan Gökalpsezer, gündemdeki TÜSAK tasarısını eleştirdi KÜLTÜR ‘Tek tip sanat istiyorlar’ sı olmadığını göreceksiniz. Çünkü doğrudan Bakanlar İZMİR Devlet TiyatroKurulu’na bağlı ve başkasu, Opera ve Balesi Çalışanla nını Başbakan’ın atayacağı rı Vakfı (TOBAV) İzmir Şube bir topluluk olacak” dedi. Başkanı Hale Gökalpsezer, “Kısacası bu 11 kişi neye, Devlet Tiyatroları’nın hükükime göre seçilecek” sorumetlere değil, halka ait kusunu soran Gökalpsezer, “Sırumlar olduğunu vurgulayakıntı buradan başlıyor. Bizrak, “İktidarlar bu kurumler işi işletme, maliye kölar hakkında karar verirkenli bakan ve müsteşarlarken sormak, danışmak zola yapmak istemiyoruz. Dorundadırlar. Keyfi kararğal bir refleksle bize malilar alamazyet, lüks, elitist olalar. Biz yaprak bakan, hayatı tık olduk bu perspektiften ele u DT’nin TÜSAK’ı alan yetkililerle bu hükümetlere değil, kurduk disorunlara kalıcı çöhalka ait bir kurum yemezler” zümler getirmemiz dedi. olduğunu vurgulayan hiçbir zaman mümHükümekün olmadı, olmaGökalpsezer, tin tek tip sayacaktır” diye ko‘İktidarlar nat istedinuştu. ğini belirYeni yapılanmaybu kurumlar ten Gökalpla sanatın özgürleşhakkında karar sezer, Türkimesinin olanaklı olverirken danışmak ye Sanat Kumadığını da vurgurumu ile Sazorundadır’ dedi. layan TOBAV İzmir natın DestekŞube Başkanı şunları lenmesi Haksöyledi: kında Ka“Ülke ortamında nun başlıklı tasarı yasalaşırsa, inanılmaz tehlikeli bir şeyCumhuriyetin son kalesi olan dir TÜSAK. Kıssadan hissanatın da çökertilmiş olacase, tekelleşme, dikta, tek fiğını vurguladı. kir, tek tiptir yapılmak isteGündemdeki TÜSAK tanen. Kesinlikle özgürleşen sarısına göre, 11 kişideğil de liberalleştirilen saden oluşacak Türkiye Sanattan topluma ne kalacak, nat Kurumu’nda, 5’i siyasetbunu çok iyi düşünmek geçiyle 6 deneyimli sanatçının rekiyor. Bu taslak yasalayer almasının öngörüldüğünü şırsa birkaç kişinin nemaanımsatan Gökalpsezer, “Salandığı ama gerçek anlamyısal dağılıma baktığınızda Türkiye’nin sanat orda, bu kurulun kendi içintamını bitirecek bir süreç de bile demokratik bir yapı başlayacak.” OĞUZ YILDIZ BİFO Avrupa’ya açılıyor u 15 yılı geride bırakan BİFO’nun olgunluk dönemine girdiğini belirten Erenli, artık hedeflerinin Avrupa haritası olduğunu açıkladı. 24 Temmuz’da Londra’da büyük bir konser verecek olan BİFO, 2016 Şubatı’nda da 8 konserlik bir Avrupa turnesine çıkacak. CEREN ÇIPLAK BORUSAN KÜLTÜR SANAT GENEL MÜDÜRÜ AHMET ERENLİ YENİ PROJELERİ AÇIKLADI Bugüne dek sezon konserleri ve İstanbul Müzik FesAhmet Erenli tivali kapsamında yıldız sanatçılarla buluşan Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın (BİFO) dümeni Avrupa’ya çevriliyor. Borusan Kültür Sanat Genel Müdürü Ahmet Erenli, 15. yılını kutlayan BİFO’nun sezon planlarını ve geleceğe yönelik projelerini paylaşmak amacıyla dün bir toplantı düzenledi. Erenli, toplantıda, Borusan’ın orkestrayı Avrupa’nın kültür haritasına yerleştirmeye kararlı olduklarını belirtti. “15 yılını geride bırakıp olgunluk dönemine giren BİFO’nun kendini Türkiye’de kanıtladığına inanıyoruz. Artık BİFO’yu dünya ile buluşturmalıyız. Bu yönde sürdürdüğümüz çalışmaların ilk meyvelerini bu sezon alacağız” diyen Erenli, hedeflerinin Avrupa ol no sonatının 7 gece üst üste çalınacağı belirtildi. Erenli, 2016’nın Aralık ayında da başka bir festival düzenleyeceklerini ve bu festivalin konusunun Shakespeare üzerine yapılmış müziklerden olabileceğini söyledi. BİFO, bu yıl 17 Aralık’ta, şef Gürer Aykal yönetiminde Fazıl Say’ın “Viyolonsel Konçertosu”nun dünya prömiyerini yapacak. Konserin solisti ise Nicholas Alstaedt. Fazıl Say’ın “Goethe Şarkıları” adlı yapıtının Türkiye prömiyerinin yapılacağı konBİFO, bu yıl 17 Aralık’ta, şef serin solisti ise soprano NorGürer Aykal yönetiminde ma Nahoun olacak. Fazıl Say’ın “Viyolonsel BİFO’nun Yeni Yıl KonseKonçertosu”nun dünya ri 16 Nisan’da yapılacak. Şef prömiyerini yapacak. Sascha Goetzel yönetiminBİFO’nun 3. CD’si ise Mayıs duğunu belirterek, artık her deki konserde, BİFO, bariton 2014’te müzikseverlerle buluşayıl farklı temalarla festival Bryn Terfel’e eşlik edecek. cak. Bu CD’de Rus ve Türk kladüzenleyeceklerini, Fazıl Konserde, Johann Strauss’un sikleri bir araya getiriliyor. CD’de “Yarasa” operetinden bölümSay ve BİFO Festivali’nin RimskiKorsakov’un “Şehrabundan böyle iki yılda bir ler seslendirilecek. zad”, Balakirev’in “İslamey” ve yapılacağını söyledi. BİFO’nun artık barok da Ulvi Cemal Erkin’in “Köçekçe” Erenli, Borusan İstanbul çalacağını belirten Erenli, oradlı yapıtları yer alacak. Filarmoni Orkestrası’nın, kestranın mayıs ayında şef Londra’da 24 Temmuz’da 7 Sascha Goetzel yönetiminbin kişilik bir salonda büyük bir konser verecede Bach’ın “Brandenburg” konçertolarını yoğini; 2016 Şubatı’nda da 8 konserlik bir Avrupa rumlayacağını söyledi. turnesi düzenlemeyi planladıklarını açıkladı. Bu arada, BİFO, Richard Strauss’un 150. Toplantıda, BİFO’nun 201415 konser sezonu doğum yıldönümü dolayısıyla 9 Ekim’de şef na ilişkin bilgiler de verildi. Bu yılın temasının Sascha Goetzel yönetiminde, tenor Juan DieBeethoven olduğu, martta Beethoven’in 32 piya go Florez’e eşlik edecek. Üçüncü CD ‘Köçekçe’li Hülya Aksular Dans Akademisi Özveri, bağlılık ve zarafet... Kültür Servisi Türk balesinin önemli isimlerinden Hülya Aksular’ın sanat yönetmenliğinde, Ada Sanat bünyesinde kurulan Hülya Aksular Dans Akademi çalışmalarına devam ediyor. Türk balesinin önemli bir diğer ismi Sibel Sürel’in baş öğretmenliğindeki eğitimler “Yarı Zamanlı Klasik Bale”, “Tam Zamanlı Akademik Klasik Bale” ve “Akademik Modern Dans” başlıklı 3 bölümden oluşuyor. Akademide başlama yaşı 4 ila 7 yaş olan eğitim, cumartesi ve pazar günleri veriliyor. Ayrıca akademide, “Yetişkinlere Bale” ve “3 Yaş Bale Oyun Grubu” programları da bulunuyor. Kurumdaki öğrenciler program dahilinde solfej, ritmik, halk dansları, drama, bazı seviyelere point ve seçmeli piyano dersleri de alıyor. Hülya Aksular, akademi için şunları söylüyor: “Özveri, bağlılık, süreklilik gerektiren, zarafetle yoğrulmuş disiplin sembolü bale eğitimi, her şeyle birlikte sanatın da kökten yok edilmeye çalışıldığı böylesi günlerde, kısacık ömürlü sanat dalımıza neferler kazandırma yolundaki bir çaba.” !F İSTANBUL’UN ‘AŞK VE BAŞKA Bİ’ DÜNYA’ YARIŞMASI Ödül, ‘Anarşik Armanoni’ye Kültür Servisi 13. !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali’nin yeni yarışması olan “Aşk ve Başka Bi’ Dünya”da kazanan film belli oldu. Yarışmaya Türkiye’den katılan Koray Kaya’nın filmi “Anarşik Armoni”, “yılın en yaratıcı müdahalesi” seçildi. Önceki gün Pelin Batu’nun sunuculuğunu yaptığı gecede, Kaya’ya ödülünü !f İstanbul’un konuğu olarak gelen ünlü Fransız yönetmen Michel Gondry verdi. Filmleriyle yeni ve açık yollara, yöntemlere ve birlikteliklere işaret eden sinemacıları bir araya getirmeyi amaçlayan “Aşk & Başka Bi’Dünya Yarışması”, “kamerayla dünyayı değiştirmeyi başarmış” yönetmenleri İstanbul’da ağırladı. Yarışmada aralarında Jehane Noujaim’in Oscar adayı filmi “Meydan”, Mike Lerner ve Maxim Pozdorovkin’in filmi “Pussy Riot: Bir Punk Duası”, Riahi Kardeşler’in “Her Gün İsyan”ının da bulunduğu toplam 7 film yarıştı. Filmleri; Latin Amerikan Film Festivali programlamacısı ve IndieBrazil Film Festivali’nin sanat yönetmeni Sandro Fiorin, Selanik Film Festivali’nin belgesel bölümünün programlamacısı Tanos Stavrapulos ve Türkiye’den şair ve yazar Bejan Matur’dan oluşan jüri değerlendirdi. n Kültür Servisi Bu yıl 5’incisi düzenlenen StarDox Belgesel Buluşmaları “Encardia” adlı film ile 22 Şubat Cumartesi saat 19.00’da DEPO’da başlıyor. Selanik Belgesel Festivali’inde Seyirci Ödülü alan film, Güney İtalya’nın müzik geleneğiyle şarkılar yapan Yunan müzik grubu Encardia’nın Güney İtalya yolculuğunu konu alıyor. Film gösteriminin ardından, etnomüzikolog Burcu Yıldız ile “Yunanistan’dan Güney İtalya’ya Müzikal Bir Dilin Peşinde” konulu bir söyleşi yapılacak. StarDox Belgesel Buluşmaları başlıyor Rowling’den bir polisiye daha Kültür Servisi Genç bir büyücünün serüvenlerini anlatan “Harry Potter” dizisiyle ünlü İngiliz yazar J. K. Rowling’in ikinci polisiye romanı “The Silkwormİpekböceği”, yazarın takma adı olan Robert Galbraith imzasıyla haziran ayında yayımlanacak. “Harry Potter” kitapları hem gençler, hem de yetişkinler tarafından çok beğenilerek çok satan 48 yaşındaki Rowling’in yeni polisiyesinin baş karakterleri yine özel dedektif Cormoran Strike ve asistanı Robin Ellacott. İkili, bu kez, Owen Quine adında bir yazarı öldüren katilin peşine düşüyor. Romanda, yazarın karısı, Quine’in hep yaptığı gibi birkaç günlüğüne çekip gittiğini sanıyor ve onu bulup eve geri getirmesi için Dedektif Strike’a başvuruyor. Ancak Strike’ın araştırmaları sonucunda, durumun karısının sandığından çok daha karmaşık olduğu ortaya çıkıyor. Quine’in öldürüldüğü anlaşılınca da, Strike’ın daha önce karşılaştıklarına hiç benzemeyen katilin bu acımasız cinayeti işlemesinin nedenini bulmak için zamana karşı bir yarış başlıyor. Geçen yaz, Twitter hesabından, Rowling’in, Robert Galbraith imzasıyla yayımlanmış olan “The Cuckoo’s Calling” adlı polisiye romanın yazarı olduğu ortaya çıkmıştı. Galbraith imzasıyla kaleme alınan “İpekböceği” adlı ikinci polisiyenin 19 Haziran’da Birleşik Krallık’ta, 24 Haziran’da da ABD’de kitapçılarda olacağı belirtiliyor. n Kültür Servisi Orhan Pamuk, İspanya’nın kuzeyindeki Bask bölgesinde Bilbao’da bu yıl 7’ncisi düzenlenecek “Gutun Zuria Uluslararası Edebiyat Festivali”ne katılacak. Yazar, 5 Nisan’da festivalde bir konuşma yapacak. Bu yılki teması sadece coğrafi değil aynı zamanda dinsel, etnik, ideolojik “sınırlar” olarak belirlenen festivale Orhan Pamuk dışında Çinli Gao Xingjian ve Romanyalı Herta Müller gibi Nobel ödüllü yazarlar da katılacak. ‘HARRY POTTER’LARIN YAZARI TAKMA ADLA YAZDIĞI İKİNCİ POLİSİYEYİ TAMAMLADI Bir çocuk daha okusun diye... 21. YÜZYIL EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFI (YEKÜV) Tel : 0212.274 15 02213 74 02 Fax: 0212.275 52 44 www.yekuv.org • [email protected] Vakıflar Bankası: Osmanbey Şubesi 00158007287986476 n Kültür Servisi Ankara Devlet Tiyatrosu sanatçısı Tansu Aytar yaşamını yitirdi. Aytar için bugün Ankara Küçük Tiyatro’da saat 10.00’da bir tören düzenlenecek. Sanatçının cenazesi tören sonrası Kocatepe Camisi’nde kılınacak öğle namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı’na defnedilecek. Aytar’ın yönettiği oyunlar arasında “Akın”, “Bir Varmış İki de Varmış”, “Alacalı Şemsiye”, “Meddah Amca”, “Halay”, “Keloğlan Oyuncaklar Ülkesinde”, “Tamirci” ve “Son Çıkan Işığı Söndürsün” bulunuyor. Tansu Aytar yaşamını yitirdi Âşıklar için bir gece EGEMEN BERKÖZ İDSO’DAN SEVGİLİLER GÜNÜ KONSERİ Orhan Pamuk Bilbao’da İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nın 14 Şubat Cuma akşamı Fulya Sanat Merkezi’nde verdiği Sevgililer Günü konserinin izlencesinde yazın ve müzik tarihinin ünlü âşık çiftleri için yazılmış müzik yapıtları ağırlıktaydı: Romeo ve Jülyet, Figaro ve Susanna, Ruslan ve Ludmila… Mozart’ın 5. Keman Konçertosu da 19 yaşın deli kanının coşkusuyla yazıldığı için günün anlamına hiç aykırı değildi, bana göre. Konserin en önemli yanıysa, çok iyi bir şef ve kemancı tanımamızdı: Anton Martynov. On parmağında on marifet denen türden bir sanatçı… 3 yaşında keman, 4 yaşında piyano çalmaya başlamış, şimdi viyola ve klavsen de çalıyormuş, ayrıca şef ve besteciymiş, oda müziği de yapıyormuş… Sonra orkestra sahnede yerini aldı, Martynov geldi, ellerini kaldırdı ve konser baş u İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nın Sevgililer Günü konserinin izlencesinde yazın ve müzik tarihinin ünlü âşık çiftleri için yazılmış müzik yapıtları ağırlıktaydı: Romeo ve Jülyet, Figaro ve Susanna, Ruslan ve Ludmila... ladı: Mozart’ın Figaro’nun Düğünü Operası Uvertürü. Geniş devinimlerle yönetiyor, elleri ve tüm bedeniyle, yüzüyle hatta, en küçük ayrıntıyı bile duyulur kılmak istiyor. İlk yapıttan sonra şefler gider ve solistle gelirler sahneye. O da gidiyor, ama kemanıyla geliyor. İkinci yapıt da Mozart’tan: 5. Keman Konçertosu. Son bölümündeki mehter tınıları nedeniyle “Türk” denen… Şimdi hem solist, hem şef Martynov. İkinci bölümde iki Rus bestecisinin birer yapıtını çalıyor orkestra. İlk yapıt olan Prokofiev’in Romeo ve Jülyet Orkestra Süiti’nde Martynov’un bir özelliğine daha tanık oluyoruz… En küçük yanlışa bile hoşgörüsü olmadığına. Konserin son yapıtıysa genellikle ilk yapıt olarak dinlemeye alıştığımız, Glinka’nın Ruslan ve Ludmila operası uvertürü. Ve konser bitiyor, herkes mutlu, ama… Aması şu: Fulya Sanat Merkezi’ne bir süredir Acıbadem Hastanesi’nin yanından ve düzensiz otopark görünüşlü bir alandan yürüyerek girip çıkıyorduk. Zorunlu olarak (!) Kuru havalarda pek sorun olmayan bu yol, izlediğimiz güzel konserden çıktığımızda karabasana dönüştü. Karanlıkta, su birikintilerine girmemeye ve otomobillerden kaçmaya çalışarak caddeye çıkabilmek hiç kolay olmadı çoğu orta yaşın üstünde müzikseverler için. Güvenliğe büyük önem verildiği internet sitesinde belirtilen Fulya Sanat Merkezi’nin yöneticileri bu sorunu bir an önce çözecektir, umarım. VEFAT Baromuzun 22593 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT MAHMUT GÖNÜLTAŞ 19.02.2014 tarihinde vefat etmiştir. Aziz Meslektaşımızın cenazesi 20.02.2014 Perşembe günü (bugün) Sultanahmet Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip, ebedi istirahatgâhına defnedilecektir. Merhuma Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI Sascha Goetzel
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle