05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 ŞUBAT 2014 CUMA 6 Kılıçdaroğlu’ndan fezleke tepkisi HABERLER Gül: Bir iki sıkıntılı konu var Veto sinyali mi? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, internette sansür düzenlemesi için; “Bir iki sıkıntılı konu var. Üzerinde çalışıyoruz” dedi. Çankaya Köşkü’ndeki TürkiyeAfganistanPakistan üçlü zirvesi sonrasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Afganistan Devlet Başkanı Hamit Karzai ve Pakistan Başbakan’ı Navaz Şerif ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Gül, geçen günlerde Köşk’e gönderilen internet yasası ile ilgili bir soruya, “Bahsettiğiniz yasa üzerinde çalışıyoruz. Bir iki sıkıntılı konu var, onların üzerinde çalışıyoruz” yanıtını verdi. Toplantıda, konuk liderlere ülkelerindeki Gülen cemaatine bağlı Türk okulları da soruldu. Hamit Karzai bu soruya, “Afgan çocuklarına kaliteli eğitim hizmeti verilmektedir. Biz bundan çok mutluyuz” diye yanıt verdi. Navaz Şerif ise aynı soruyu, “Pakistan’daki Türk okulları mükemmel bir iş çıkarıyor. Bu okulların eğitim standardı çok yüksek. Lahor’daki okulu ziyaret etme fırsatım oldu. Gördüğüm üzere bu okulların sağlamış olduğu eğitim, Pakistan ve Türkiye arasındaki bağları da güçlendiriyor” şeklinde yanıtladı. Çifte Yolsuzluk fezlekeleri standardın nedeni ne? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendisinin de arasında bulunduğu 25 milletvekilinin dokunulmazlık dosyası hızla Meclis’e sevk edilirken, yolsuzluk fezlekelerinin gönderilmemesine tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, “Benimle ilgili fezleke geliyor, başımın üstüne gelsin ama allahaşkına bu ülkede yolsuzluk yapan bakanların fezlekesi neden Meclis’e gelmiyor. Bu çifte standardın sebebi ne?” dedi. Kılıçdaroğlu, AB Türkiye Delgasyonu’nun daveti üzerine AB ülkelerinde görev yapan gazetecilerle, Göksu Restoran’da öğle yemeğinde bir araya geldi. Yemek çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, kendisi ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında hazırlanan fezlekelerin TBMM’ye gelmesinin hatırlatılması üzerine, “Muhalefet olunca fezlekeler yıldırım hızıyla geliyor” dedi. Trilyonlar götürülürken kimsenin “kılının kıpırdamadığını” belirten Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet tarihinde ilk kez yolsuzlukları savunan bir başbakanla karşı karşıya olunduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Bunu anlatırken bile ben utanıyorum ama onlar utanmıyorlar. Düşünün, İçişleri Bakanı oğluna soruyor, ‘Oğlum kaç lira para var’, ‘Birkaç kuruş’ diyor. ‘Oğlum kaç lira para var, ben sana parayı soruyorum’, ‘Birkaç kuruş’, ‘Kaç lira var’ diyor, ‘Bir trilyon civarında kaldı’ diyor. Bunu söyleyen adamın fezlekesi gelmiyor Meclis’e. Neden? Trilyonları götürdü diye. Bunu içime sindiremiyorum” diye konuştu. Meclis’e gelmiyor Sadece 5 bin TL’yle kurulan TÜRGEV’in 2012 beyanı 156 milyon TL Yürü ya vakıf! 2006 AYŞE SAYIN 2012 Gereği neyse Meclis’te yapılır Yurt Haberleri Servisi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Recep Tayyip Erdoğan tükeniyor, bitiyor. Diktatör olmanın hevesine kapılmış. 30 Mart’ta sandığa giderseniz, bugünkü iktidar Abbas yolcu” dedi. Ülkücülerin sokağa çıkarılmak istendiğini ifade eden Bahçeli, “Sokak karanlıktır, kirlidir, kanlıdır, sokak dibi görülmeyen bir kuyudur. Orada işiniz yok” çağrısında bulundu. Bahçeli, hakkında hazırlanan fezlekelerin Meclis’e gönderilmesinin sorulması üzerine “Savcılığın gerekli görmesi halinde bu tür uygulamalar var. Demek ki bizim de konuşmalarımızdan fezleke çıkartacak kadar bir hassasiyet olduğuna göre Meclis’e gelmesi normaldir. Meclis’te de bunun gereği neyse yapılır” dedi. uydu görüntüsünde Sekiz yıl önceki 3 villa yok Bahçeli’den fezleke yorumu Google yalanladı yorumlanmasından duyduğum üzüntüyü de ayrıca belirtmek isterim” demişti. Ancak “Google Earth” teknolojisi ve geçen ay bölgeden çekilen fotoğraflar, Topbaş’ın yalanlıyor. İnternetteki uygulamaya göre, 16.09.2006 tarihinde söz konusu bölgede 13 villa yer alırken 23.03.2012 tarihli görüntüde ise villaların sayısı 16’ya yükselmiş görülüyor. Bu yılın ocak ayında çekilen fotoğralarda ise Topbaş’ın “restorasyon” nitelemesine karşın yeni villaların yapımının sürdüğü açıkça görülüyor. “Restore” edilen bu villalar, savcılık tarafından hazırlanan ve CHP tarafından TBMM’de açıklanan fezlekeye de yansımıştı. Fezlekede, Başbakan Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın Topbaş’a, kendilerine armağan edildiği savlanan villayla ilgili özel isteklerini ilettiği telefon görüşmesi yer almıştı. Bu arada İzmir İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci, villaların tamamının kaçak olduğunu ve yıkılması gerektiğini vurgulamıştı. EMRE DÖKER İZMİR Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a armağan edildiği savlanan Urla Zeytineli’ndeki villaların sahibi Mustafa Latif Topbaş’ın, konutların 35 yıl önce yapıldığı ve konukların isteklerine göre bunlar üzerinde onarımlar yaptıkları yönündeki açıklaması, teknolojiye takıldı. İnternetteki “Google Earth” uygulamasındaki uydu görüntülerine göre, sadece 20062012 yılları arasında 3 yeni villa yapıldı. Topbaş önceki gün yaptığı yazılı açıklamada, 34 yıl önce 7 arkadaşıyla birlikte satın aldığı söz konusu bölgedeki arazide, her biri 80 metrekareyi geçmeyen 2022 yazlık ev, cami ve hayvan barınağı bulunduğunu öne sürmüştü. Başbakan’ı 3 kez bu evlerde ağırladığını belirten Topbaş, “Benim, akraba ve dostlarımı zaman zaman misafir ettiğim 30 yıl evvel yapılan bir evin restorasyonu sırasında, misafirlerimin isteklerini öğrenme inceliğimin farklı Barış Güler’in gözaltına alınması Çolakkadı’ya ‘oğul’ telefonu İstanbul Haber Servisi Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, 17 Aralık’ta oğlu gözaltına alınınca dönemin Başsavcısı Turan Çolakkadı’yı aramış. T24’ten Arzu Yıldız’ın haberine göre Dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler’in, oğlu Barış Güler “Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu” kapsamında gözaltına alınınca Muammer Güler dönemin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı’yı aradı. Yapılan görüşme ‘Haramzadeler’ isimli Twitter hesabı tarafından yayımlandı. T24’e konuşan Çolakkadı, görüşmeyi doğrularken “O gün birçok kişi aradı. Faks çekenler oldu” dedi. Alınan bilgilere göre Güler, Çolakkadı’ya “Oğlum Reza’nın (Zarrab) gayri resmi danışmanlığını yapıyor” dedi. Soruşturma konusunda bilgi istedi; ancak Güler’e bilgi verilmedi. Çolakkadı, konuşmaya dair “Detayı ile hatırlamıyorum, aradan zaman geçti. Bilgi isteyenlere ve telefonda savunma yapanlara bunları dilekçe vererek yapmalarını söyledik” dedi. ANKARA CHP’nin, banka hesabına “Royal Protocol” adlı kuruluş tarafından bir kerede 100 milyon doların (yaklaşık 220 milyar lira) yatırıldığını açıkladığı TÜRGEV’in, 2012 yılında 156 milyon 890 bin liralık mal varlığı beyanında bulunduğu belirlendi. CHP’li Engin Altay’ın soru önergesine yanıt veren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kurucuları arasında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın eski “yol arkadaşları”nın bulunduğu vakfın, şimdiki mütevelli heyeti hakkında “kayıtlarda olmadığı” gerekçesiyle bilgi vermedi. Arınç, TÜRGEV’in gelir kaynaklarını da açıklamadı. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu TÜRGEV olmak üzere son yıllarda “siyasi nüfuz sahibi kişilerin vakfedeni” olduğu vakıfları soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı. Son yıllarda kamusal hizmet sunumunun vakıflar aracılığıyla yapılmasıyla vakıf sayısında ciddi artış olduğuna dikkat çeken Altay, bu vakıfların üniversite kurma girişimlerinin “yeni bir sektör” doğurduğuna dikkat çekti. “Siyasal nüfuz sahiplerinin vakfeden olması düşündürücüdür” diyen Altay, AKP’nin iktidarda olduğu son 10 yılda kurulan vakıfların mütevelli heyetlerinde yer alan AKP milletvekilleri ve vakfettikleri miktarlar hakkında bilgi istedi. Soru önergesine Başbakan Tayyip Erdoğan adına yanıt veren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TÜRGEV’in 1996 yılında o dönemin parasıyla 5 milyar lira yani bugünkü parayla 5 bin liralık mal varlığıyla kurulduğunu bildirdi. Arınç’ın yanıtına göre vakfın kurucuları arasında ise eski AKP milletvekili ve bakanlar Mustafa Açıkalın, Hilmi Güler, İdris Naim Şahin ile Prof. Dr. İzzet Özgenç, Prof. Dr. Adem Baştürk, Necmettin Üçyıldız, Ahmet Ergün ve Ali İbiş bulunuyor. Ancak Arınç, Vakıflar Genel Müdürlüğü kayıtlarında bulunmadığı gerekçesiyle yeni kurulan vakıflar ile TÜRGEV’in mütevelli heyetinde yer alan AKP milletvekilleri ve yakınları hakkında bilgi vermedi. 156 milyonluk mal varlığı 5 bin lira ile kurulan TÜRGEV’in 2012 yılında 156 milyon liralık mal beyanında bulunması dikkat çekti. Arınç’ın soru önergesine verdiği yanıta göre, 2012 yılında İbni Haldun Üniversitesi kuruluşu için Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne başvuran ve halen bu konudaki yasa tasarısı TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nda bulunan TÜRGEV, üniversite kuruluşunda “mal varlığı yeterliliği” koşulu arandığı için 156 milyon 789 bin 614 liralık mal beyanı göstererek, İbni Haldun adında bir vakıf üniversitesi kuruluşu için başvuruda bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, “Royal Protocol” adlı hesaptan Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu TÜRGEV’in Vakıfbank’taki hesabına 26 Nisan 2012’de 99 milyon 999 bin 90 dolarlık kaynak aktarıldığını belirtmiş, söz konusu kullanıcının IBAN hesabını ve belgeleri de kamuoyuna açıklamıştı. Arınç, Vakıflar Yasası gereği kamu kurum ve kuruluşlarının bütçelerinden vakıflara kaynak aktarılamayacağı gerekçesiyle, başta TÜRGEV olmak üzere belediyeler ve kamu kuruluşlarınn “bağış” ya da uzun süreli kiralamalar yoluyla yapılan arsa tahsisleri konusunda ise bilgi vermedi. Çolakkadı doğruladı 25 Aralık soruşturması Kürtlere küfür ÇAĞLAYAN, GÜLER VE BAĞIŞ İLE İLGİLİ FEZLEKENİN ÜST YAZISI BDP’li Altan Tan’ın açıkladığı kayıtta ağza alınmayacak ifadeler var Kavukçu, Koloğlu ve Bacaksız ifade verdi İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan ve Yasin el Kadı’nın şüphelileri arasında olduğu 25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturması kapsamında işadamları Simit Sarayı’nın kurucusu Abdullah Kavukçu, Sezai Bacaksız ve Kolin Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Celal Koloğlu şüpheli sıfatıyla ifade verdi. Abdullah Kavukçu ve Sezai Bacaksız, yaklaşık 1 saat süren ifadenin ardından adliyeden ayrıldı. Kavukçu, gazetecilerin sorusu üzerine, “Tebligat gelmedi. İsmimin geçtiğini haberlerde görünce geldim” dedi. TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından Marmaray projesi kapsamında Yenikapı istasyonunda 2 adet 8.85 metrekare ve Kazlıçeşme İstasyonu’nda 15.20 metrekarelik alanlarda yapılacak olan “büfecafe” işletmelerinin ihaleyle kiralanmasına fesat karıştırıldığı iddia edilmişti. Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Yıldırım’ın danışmanı Ö.S’nin, Simit Sarayı AŞ firması sahipleri olan Abdullah Kavukçu ve Haluk Okutur ile görüşerek ihale şartnamesini Simit Sarayı yöneticilerinin talep ve istekleri doğrultusunda hazırlattığı öne sürülmüştü. 3 bakan tutanaklarda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz, Adalet Bakanlığı’nın iade ettiği 3 eski bakanla ilgili fezlekenin üst yazısını Adalet Komisyonu’nda okuyarak tutanaklara geçirdi. Özgündüz’ün okuduğu savcılığın üst yazısında Zafer Çağlayan, Muammer Güler ve Egemen Bağış hakkındaki rüşvet iddiaları yer alıyor ve anayasanın 100. maddesine göre işlem yapılması isteniyor. Özgündüz’ün okuduğu yazıda şöyle deniyor: l İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Narkotik Suçlar Bürosu’nca yürütülen 2012/120653 soruşturma numaralı evrakta Rıza Sarraf liderliğindeki suç örgütünün resmi belgede sahtecilik, kaçakçılık, rüşvet alıp vermek ve benzeri suçları işlediği tespit edilmiş ve mahkemece verilen kararlar çerçevesinde iletişimin tespiti ve kayda alınması, arama ve el koyma, yakalama ve gözaltına alma, delil toplama faaliyetleri sonrası soruşturma evrakı şüphelilerine yönelik olarak 17 Aralık 2013 tarihinde operasyon düzenlenmiştir. l Suç tarihi itibarıyla ekonomi bakanı olarak görev yapan Mersin Milletvekili Mehmet Zafer Çağlayan hakkında Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet, resmi belgede sahtecilik, birden çok kez rüşvet aldığına ilişkin suçlamalar; içişleri bakanı olarak görev yapan Mardin Milletvekili Muammer Güler hakkında sahte belge düzenlemek, soruşturmanın gizliliğini ihlal, nüfuz suiistimali ve birden çok kez rüşvet aldığına ilişkin suçlamalar; AB bakanı olarak görev yapan İstanbul Milletvekili Egemen Bağış hakkında birden çok kez rüşvet aldığına ilişkin suçlamalar ekli soruşturma belgelerinde iddia edilmektedir. l Anayasanın 100. maddesi “Başbakan ve bakanlar hakkında TBMM üye tamsayısının en az onda birinin vereceği önerge ile soruşturma açılması istenebilir” maddesi uyarınca soruşturma önergesi ve sonraki aşamada yapılacak işlemler TBMM İçtüzüğü’nün 107112. maddelerinde düzenlenmiştir. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, kamuoyuna yansıyan kayıtlarda, “Milletin ...” diye küfreden işadamları Mehmet Cengiz ve Hayrettin Özaltın hakkında bütün millete ve Kürtlere yönelik sinkaflı ağır küfür ettikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. BDP’li Tan; devletten köprü, baraj, yol ve havaalanı ihalesi alan Cengiz ve Özaltın’ın, aynı zamanda Kuzey Irak’tan da 1 milyar dolarlık ihale aldıklarını ifade ederek “Mesud Barzani, sen de bu ihaleleri bu cibilliyetsizlere veriyorsan sana da, o Kürdistan’a da yazıklar olsun” dedi. BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında konuşma yı dağıttı. Tan, “Bu kişiler, ‘En iyi Kürt, ölü Kürt’tür’, ‘Analarını bilmem ne edeyim, bilmem nerelerine ne yapayım’ şeklinde ifadeler kullanıyor” dedi. Tan, Ilısu Barajı, Hasankeyf üzerindeki köprüler, Van ve Diyarbakır’daki yol ihalesini alan Özaltın ile Cengiz’e son olarak da Kuzey Irak’taki Erbil Havaalanı inşaatının ihalesinin verildiğini söyledi. Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) Ankara Temsilciliği’ne de mektup yazdığını belirten Tan, Cengiz’e Erbil Havaalanı, Duhok Havaalanı, ErbilKerkük yolu olmak üzere 1 milyar dolarlık ihale verildiğini belirterek, “Hesap sormayı düşünmüyor musunuz” diye sorduğunu kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle