25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 ŞUBAT 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA kultur@cumhuriyet.com.tr KÜLTÜR KÜLTÜR SANAT ETKİNLİKLERİYLE KUTLANIYOR 15 Aşk olmazsa meşk olmaz S 1 4 Ş U B AT S EV G İ Lİ LER G ÜNÜ’ N DE Aşk mektupları... zararı yok… Tanrı tüm İtalyanların atalarının ruhlarını şad etsin.” (Aşk Mektupları Kaknüs Yayınları) Fransız şair Aragon için aşkın adı Aragon idi... Abidin Dino içinse Güzin. İşte Abidin’den Güzin’e: “Sensiz geçmiş günleri günden saymıyorum, pis bir ışık karanlık kovalamacası sadece.” “Can, sensiz her şey renksiz”, “Sevişmek için ne az kelime icat edilmiş. Duyduklarımın karşılığı yok hiçbir dilde...”, “Ne iğne, ne de hap; ilaçların ilacı sensin.” (İş Bankası Yayınları) En keyifli aşk mektupları arasında Bedri Rahmi Eren Eyüboğlu mektuplaşmalarını unutmamak gerek: Birbirlerine “Küçüğüm, Yavrum ve Yavrucuğum” diye seslendikleri, her satırı özlem, hasret, tutku ama aynı zamanda birikimlerle, resim sanatıyla dolu mektuplar... (İş Bankası Yayınları) Üstelik biri Romen, biri Türk ve anadilleri olmayan bir dilde, Fransızca mektuplaşıyorlar. “Beni korkutan şey... Sözcüklerin komik kurbanları olabileceğimiz endişesi. Her ikimiz de sözcüklerimizi çok zor bir dilden ödünç alıyoruz. Bu ödünç sözcükler bize ihanet edebilir ve bir yanlış anlaşmalar zinciri birbirimize karşı duygularımızı berbat edebilir... ” diyor Bedri Rahmi. Ernestine (Eren Hanım) sabretmeyi öğütlüyor: “Benim ürkekliğim nasıl da seni deli etmişti! Bir daha acaba birbirimizi ne zaman göreceğiz; ah, sabretmemiz lazım... Kim bilir belki bu gece yatağımın başında tüneyen bir kuş olup şarkılarınla beni uyutursun... Birbirimize sımsıkı sarılalım. Tam üç haftadır Küçücüğüme sarılamamıştım. Onu burundan öpmemiştim. Boynunun o çok hassas noktasına dokunamamıştım. Hassas noktalarını öğrenmede üstün yetenek sahibi olduğumu kabul etmelisin! Senin küçücüğün. Ernestine.” Hepinize keyifli okumalar. Kültür Servisi 14 Şubat Sevnın dizeleri Tilbe Saran, Hümay gililer Günü çeşitli kültürsanat etGüldağ, Metin Belgin ve Hakan kinlikleriyle kutlanıyor. Gerçek’in yorumlarıyla hayat buİstanbul Modern, Sevgililer lacak. Dinleti, Deniz Likos ve Günü nedeniyle bugün ve yarın Hüseyin Likos’un seslendireceği çiftlere özel bir sergi turu gerçekşarkılar eşliğinde 17 Şubat Pazarleştiriyor. Turda, müzenin kolektesi günü gerçekleştirilecek. siyon sergisinin “aşka dokunan evgililer Günü konseri yapıtlar”ından oluşan bir seçİstanbul Devlet Senfoni ki, danışmadan alınacak tur plaOrkestrası’nın (İDSO) bugün saat nı eşliğinde gezilebilecek. Çift20.00’de Fulya Sanat Merkezi’nde ler, özel sergi turundan sonvereceği konserin son ra, Kieslowski’nin yapıtı, Rus besteci Ser“Aşk Üzerine Kısa gey Prokofiev’in “RoBir Film”ni bugün meo ve Juliet”inin orsaat 16.00’da, yakestra süiti. İDSO’nun, rın da saat 15.00’te Anton Martynov İstanbul Modern şef ve solistliğindeSinema’da izleyeki konserinde Mihail bilecek. Glinka’nın “Ruslan ve Pera Müzesi, buLyudmilla Uvertürü”, gün saat 22.00’ye Mozart’ın “5 No’lu kadar açık kalacak. Keman Konçertosu” Pera Müzesi’nin yeni sergileri “Pi Sadi Güran’ın çizimiyle ve “Figaro’nun Düğü‘Örümcek Adam’ nü Uvertürü” de sescasso: Doğduğu lendirilecek. Evden Gravürler ve Seramikler” ve “Auronutulmaz aşk ra: Kuzey Ülkelerinden Çağdaş sahneleri’ Cam Sanatı” ile koleksiyon sergileri ücretsiz gezilebilecek. Telifsiz görseller, imajlar satan Mostphotos sitesi de filmlerşk şiirleri dinletisi deki unutulmaz aşk sahnelerini ilİş Sanat, sevgilileri “Sende Ben lüstratör Sadi Güran’ın çizimleri İmkânsızlığı Seviyorum” başlıklı ile ölümsüzleştirdi. Gürcan, “Selvi aşk şiirleri seçkisiyle karşılayacak. Boylum Al Yazmalım”, “Romeo Atilla Birkiye’nin düzenlemesiyve Juliet”, “Star Wars”, “Örümle sahnelenen dinletide şiirimizin cek Adam” ve “Tiffany’de KahAhmet Haşim, Nâzım Hikmet, valtı” filmlerinin aşk sahneleriAhmet Hamdi Tanpınar, Cahit ni illüstrasyonlarıyla tekrar canlanSıtkı Tarancı, Orhan Veli, Özdırdı. “Unutulmaz Aşk Sahneledemir Asaf, Ümit Yaşar Oğuzri” başlığı altındaki illüstrasyonlar can, Cemal Süreya, Edip Canhttp://trtr.mostphotos.com/sadigusever, Turgut Uyar gibi ustalarıran adresinden alınabilir. 14 Şubat bahane elbet... Bir haftadır edebiyat dünyasının aşk mektuplarına daldım. Yazar ve şairlerin çoğu aşka âşık, bir bölümü tüm aşklara aynı kadının adını vermiş... İnanın bu okuma, yaşadığımız pisliklerden uzaklaşmak için harikaydı. Bir de baktım, sizlerle paylaşmak istediğim yüzlerce sayfa birikti. Bu köşeye her birinden ancak birkaç cümle sığabildi. Meraklısı, adları izleyerek kaynağından doya doya içebilir! Aşk sözcüklerinin gücü ‘Sevgilim, annem, çocuğum’ “Sevgilim, karım, karıcığım, annem, çocuğum, arkadaşım, canımın canı, kızıl saçlı bacım, üstadım, şair arkadaşım” diye başlayıp, gürül gürül çağlayarak, çoğalarak, coşarak, kabararak, taşarak dile getiriyor aşkını Piraye’ye Nâzım Hikmet... “Büyük şair”, “Üstadım”, “Tanıdığım bütün insanlar arasında ne senin büyüklüğünde bir şaire, ne de senin kadar şiirden anlayana rastlamadım” dediği Piraye’ye mektuplarında (Adam Yayınları) “tüm şiirimi sana borçluyum”, “sen olmasan ben yaşamayacaktım karıcığım” dediği aşkına tanıklık ediyoruz... Piraye’nin onsuz geçirdiği saatler, yıllar karşısında, “kıskançlıktan geberen, azap ve işkence içinde kıvranan”; Piraye’nin bir “şekerim” sözcüğüyle çocuklar gibi sevinçten deliye dönen, “Gel artık” diye yalvaran, “bir satırcık yaz” diye yakaran, “Seni bir dakika göreyim, ömrümün on yılını vermeye hazırım” diye haykıran Nâzım’ın aşkı... (Daha sonra Münevver’e ve Vera’ya yazacağı mektup ve şiirlerin gücünü anımsayarak okuyorum...) Kimi sevdiğine mektup yazar... Kimi de mektup yaza yaza aşkını perçinler. İşte iki örnek: Bir kez gördüğü ve yazarak âşık olduğu, iki kez nişanlanıp iki kez nişanı bozduğu Felice’ye Kafka’dan: “Felice Sevgilim, beni tanımıyorsun. Beni kötülüğümün içinde tanımıyorsun. Benim kötülüğüm, edebiyat de, yazın de, ne dersen de, o çekirdekten doğuyor. Ne sefil bir yazıcı olmalıyım ki, seni bir türlü kötülüğüme ikna edemiyorum…” Daha sonra: “Milena, Milena, Milena… Adından başka bir şey yazamıyorum. Yazmalıyım ama! Milena, seni sevdiğime göre, yeryüzünü de seviyorum demektir!” (...) Bu mektup trafiği durmalı artık Milena, bizi çılgına çeviriyor ... benim özüm korku... Sen de beni tanımıyorsun Milena.” (Can Yayınları) Bir başka örnek Halil Cibran: Hiç görüşmeden, 20 yıl boyunca Lübnanlı yazar May Ziyade ile sadece mektuplaşarak aşklarını “yaşadılar”. Yanıp tutuşmalar arasından ben şunu seçtim: “Demek saçınızı kestirdiniz. O siyah dalgalı perçemleri kestirdiniz. Ne diyebilirim ki? Bütün makaslar ayıplanmalıysa ne diyebilirim ki? (...) Zararı yok! İtalyan kuaförünüzün size verdiği akla karşı çıkamayacağım için ‘U A Yazarak âşık olmak MSGSÜ Rektörü Yalçın Karayağız yeni müzenin ilerleme süreciyle ilgili konuştu u İnşaatı devam eden MSGSÜ Resim ve Heykel Müzesi’nde, müzenin bürokratik süreçlerinin sona ermesini kutlamak amacıyla bir sergi açıldı. Karayağız, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nden MSGSÜ’nün yeni müzesinin deposuna taşınması sonrası kamuoyunda oluşan spekülasyonlara son vermek için sergiyi açtıklarını belirterek “Eserlerin hepsi burada korunuyor. Paniğe gerek yok demek için bu eserleri izleyiciyle buluşturacağız” dedi. CEREN ÇIPLAK ‘Panik yok’ gilerle izleyiciyle buluşturacağız.” Emre Arolat ise müzenin 1.5 yılda tamamlanabileceğini belirtti. Arolat, müzenin, “kültürel jeneratör” gibi çevresiyle de ilişki kuracağını, müzenin içinde farklı boyutlarda galerilerin olacağını, galerilerin yanı sıra müze mağazaları, sinema salonları, lokantalar gibi çeşitli işlevlerde mekânlar olacağını söyledi. Müzenin gece bir fener gibi ışık yayacağını da belirtti. MSGSÜ Resim ve Heykel Müzesi koleksiyonlarından derlenen 76 başyapıt, müzenin içinde hazırlanan geçici sergi salonlarında sanatseverlerle buluşuyor. “Elvahı Nakşiye’den Günümüze MSGSÜ Resim ve Heykel Müzesi Koleksiyonlarından Seçkiler1” adlı sergide, Osman Hamdi Bey, Halife Abdülmecit, Şeker Ahmet Paşa, Süleyman Seyyid, Halil Paşa gibi Osmanlı modernlerinden Hüseyin Avni Lifij, İbrahim Çallı, Nazmi Ziya, Hikmet Onat, Feyhaman Duran, Namık İsmail gibi erken Cumhuriyet dönemi sanatçılarının klasikleşmiş eserlerinin yanı sıra Preziosi, Aivazovsky, Bonnard, Utrillo gibi Batılı ressamların eserleri yer alıyor. Sergi 15 Mart’a dek izlenebilecek. ‘Resim Heykel’i terk ettik’ Karayağız, 2006’dan bu yana restorasyon nedeniyle kapalı olan İstanbul Resim Heykel Müzesi’yle ilgili olarak da şöyle konuştu: “TBMM Meclis Başkanlığı divanının kararıyla Resim Heykel’i terk ettik. Evet, binayı terk ettik ama bu yeni binayı alarak yaptık bunu. İstanbul Resim Heykel’in mülkiyet anlamında talihsizliği var. Milli Saraylar’a bağlı olduğu için bir çivi bile çakamıyorsunuz. Milli Saraylar izin vermiyor, ‘dokunamazsınız’ diyor.” Karayağız, Karaköy’deki yeni müzeyle artık kalıcı bir yapıya sahip olduklarını belirterek “Bu bina özelleştirme yasasıyla bize verildi. Bu bina ayakta durduğu sürece müze olacak” dedi. Sanatçı temsilciliği düşürüldü Kültür Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın (İBBŞT) yönetim kurulunun sanatçı temsilcisi üyesi Volkan Han Sağırosmanoğlu’nun yönetim kurulu üyeliği ve sanatçı temsilciliğinin düşürüldüğü bildirildi. Tiyatro Platformu konuyla ilgili olarak Facebook’tan bir açıklama yayımladı. Açıklamada şu ifadelere yer veriliyor: “12 Şubat 2014 tarihi itibarıyla Danıştay Beşinci İdare Mahkemesi kararı gereğince İBBŞT’nin yeni yönetmeliğinin yönetim kurulunda sanatçı temsilcisi olmamasına yönelik dava açılıp kazanılmış olunan temsil hakkı temyiz üzerine bozulmuş ve genel kurul ile temsil yetkisi kazanan Volkan Han Sağırosmanoğlu’nun yönetim kurulu üyeliği ve sanatçı temsilciliği düşürülmüştür. Tiyatro Platformu sanatsal, sosyal, siyasal ve huhuksal tüm zeminlerde sürecin takipçisi olmaya kararlıdır.” Şehir Tiyatroları yönetim kurulunun sanatçı temsilciliği Yargıtay’da onay bulmadı Karaköy’deki 5 No’lu Antrepo’da inşaatı devam eden Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) yeni Resim ve Heykel Müzesi’nde, müzenin bürokratik süreçlerinin sona ermesini kutlamak amacıyla bir sergi açıldı. Konuyla ilgili olarak, dün, MSGSÜ’nün rektörü Yalçın Karayağız ile projenin mimarı Emre Arolat’ın katıldığı bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan Karayağız, bu serginin açılmasının bir diğer nedeninin de yeni müzenin deposunda bulunan MSGSÜ’nün eserlerinin korunmasına yönelik oluşan kaygılar olduğunu söyledi. “Endişe yok” diyen Karayağız, İstanbul Resim Heykel Müzesi’nden MSGSÜ’nün yeni müzesinin deposuna taşınan eserlerle ilgili olarak şöyle konuştu: “Eserlerin hepsi burada korunuyor, hepsi sağlam. Spekülasyonlara son vermek, telaş ve paniğe gerek Osman Hamdi Bey’in ‘Türbe Kapısı yok demek için bu eserleri geçici ser Önünde Konuşan Hocalar’ adlı eseri. ‘76 başyapıt’ Ian Rankin’den ‘Başkasının Mezarı’ Kültür Servisi İskoç polisiye yazarı Ian Rankin’in yeni kitabı “Başkasının Mezarı” Yapı Kredi Yayınları’nca basıldı. Kitapta, faili meçhul davalar biriminin araştırma ekibinde yer alan emekli dedektif John Rebus, çözümsüz kalan kayıp vakalarını araştırmak için çeşitli maceralara atılıyor. Ian Rankin, yeni kitabıyla, dünyaca ünlü gazetelerden de övgü topladı. DÜNYA ÇİÇEKÇİLİK LTD. ŞTİ. Abidei Hürriyet Cad. No: 36 Şişli / İSTANBUL Tel: 0212. 231 24 85 241 65 43 Faks: 0212. 232 61 24 GSM: 0532.264 31 59
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle